Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/809 E. 2023/634 K. 11.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/809
KARAR NO : 2023/634

DAVA : Alacak (Acentelik Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 22/12/2021
KARAR TARİHİ : 11/07/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

DAVA: Davacı vekili tarafından verilen 22.12.2021 tarihli dava dilekçesinden özetle; 12.02.2021 tarihinde Davalıya ait —-plakalı oto ile davacıya ait —- plakalı otonun ve—- mevkiinde meydana gelen kazada davacının bir kusuru olmadı, Davalı aracın trafik sigortası—- — nolu poliçe olduğu, Kaza neticesi oluşan fili hasarın bir kısmı sigorta tarafından ödendiği ancak aracın değer kaybı için sigortanın 1.497,91-TL ödeme yapabileceğini bildirdiği; davacı tarafından söz konusu araca Sigorta Eksperince yapılan 21.06.2021 tarih ve —–sayılı rapor ile 50.000.-TL değer kaybı tespit edildiği, Sigortanın ödeyeceğini belirttiği 1.497,91 TL düştüğünde 48.502,09 TL değer kaybı zararı devam ettiği; Bu zararın 7 gün içinde ödenmesi için davalıya—- Noterliğinden —– Yevmiye numarası ile 10.08.2021 tarihinde ihtarname gönderildiği, ihtarnamenin davalıya tebliğ edildiği ancak ödeme yapılmadığı, Zorunlu arabuluculuk için müracaatta bulunduklarını ancak tarafların uzlaşmadıklarından süreç 06.12.2021 tarihinde uzlaşmazlık tutanağı ile son bulduğunu, bu nedenle alacaklarının faizi ile birlikte tahsili için mahkemeye müracaat ve aracın kaydına satılmaması için tedbir konması talebinde bulunma zorunluluğu hâsıl olduğunu; Yukarıda belirttiğimiz nedenlerle fazlaya ve diğer haklarımız saklı kalmak üzere aracın değer kaybı olarak oluşan 48.502.09 TL alacağımızın olay tarihinden itibaren, taraflardan müteselsilen yasal faiz, masraf ve ücreti vekalet ile birlikte tahsiline karar verilmesini vekaleten talep etmiştir.

CEVAP: Davalı —- 01.02.2022 tarihli cevap dilekçesinden özetle; 12.02.2021 tarihinde davalıya ait —-plakalı otomobil ile davacıya ait—- plakalı otomobil arasında—- mevkinde kaza meydana geldiği, meydana gelen kaza neticesinde davacının aracı tamir edildiği, araçta meydana gelen değer kaybı için de —— tarafından Değer Kaybı Tespit Raporunun hazırlandığı, bu rapora göre araçtaki toplam değer kaybı miktarı 1.497 TL olarak hesaplandığı ve 20.09.2021 tarihinde davacı tarafa ödenerek uğradığı zararın giderildiği, davacının yapılan ödeme üzerine herhangi bir bedel kaybı talebinde bulunabilmesi mümkün olmadığı, Yargıtay HGK., —- tarihli kararınında örnek teşkil ettiği, Davacının değer kaybına konu ettiği araç —-model olup kaza tarihinde yaklaşık 10 yaşında ve kaza tarihinde 165.850 km’de olduğu, araçta yapılan incelemeler sonucunda 05.08.2013, 10.09.2013, 09.09.2013, 10.12.2013, 06.01.2014 ve 27.07.2017 tarihlerinde sağ ön ve tavan hasarı başta olmak üzere birçok kazaya karıştığı ve kısmi hasar kayıtlarının olduğu, aracın piyasa rayiç bedeli 14.05.2021 tarihli —- tarafından hazırlanan Değer Kaybı Tespit Raporunda 87.575 TL olarak belirlendiği, 08.11.2021 tarihli — Hizmetleri şirketinden alınan değer kaybı raporunda ise, aracın rayiç bedelinin 95.184,00 TL olduğu ve bu durumda dahi toplam değer kaybının en fazla 1.627,65 TL olabileceğinin raporlandığı, eski ve hasar kayıtları olan aracın, bağımsız bilirkişice belirlenen değer kaybının neredeyse rayiç bedelinin yarısına denk gelecek şekilde hesaplanmış olması kabul edilebilir olmadığı, davacının bu hukuk yolunu haksız ve mesnetsiz kazanç elde etme amacıyla kullandığı, Sonuç olarak; izah edilen sebepler neticesinde işbu davanın REDDİNE, aksi kanaatte değer kaybı hesabı alanında uzman bir bilirkişinden RAPOR ALINMASI akabinde davanın reddine, yargılama masraflarının ve vekalet ücretinin KARŞI TARAFA YÜKLETİLMESİNE karar verilmesini talep etmiştir.

Davalı —- Vekilinin 04.01.2022 tarihli cevap dilekçesinden özetle; Dava konusu kazaya karışan —- plakalı araç —- tarafından —-poliçe numaralı 28.08.2020 – 28.08.2021 vadeli Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigorta Poliçesi (ZMMS) ile sigortalı olduğu, —-plakalı araçta trafik kazası sebebiyle meydana gelen değer kaybının 1.497,00-TL tutarında olduğu, İşbu ekspertiz raporu doğrultusunda 20.09.2021 tarihinde 1.497,00 TL tutarında ödeme yapıldığı, dava konusu uyuşmazlığa ilişkin—– sigorta poliçesi kapsamındaki yükümlülüklerini gereği gibi eksiksiz bir şekilde yerine getirdiğini, dolayısıyla işbu haksız ve mesnetsiz davanın reddine karar verilmesini gerektiğini; Davacının sigorta şirketine başvurusu üzerine aracındaki hasara ilişkin olarak 23.03.2021 tarihinde 30.000.00-TL ödeme yapıldığını, —- numaralı poliçenin teminat limiti 41.000,00-TL olup, değer kaybı ve araç hasarı tazminatı talebine ilişkin olarak yapılan toplam 31.497,00 TL ödeme dikkate alındığından bakiye teminatının 11.503,00-TL olduğu, bu nedenle davacının 48.502.09 TL talep tutarının karşılanması mümkün olmayıp, aleyhlerine hüküm kurulması ihtimalinde bakiye teminatın dikkate alınmasını talep ettiklerini, davacının iddia ettiği değer kaybı talebinin aracın piyasa rayiç değerine göre yapılması talebi haksız ve hukuka aykırı olup, Genel Şartlara göre yapılması gerektiği, —- yapılan başvuru neticesinde ödeme yapılarak sorumluluklarını yerine getirdiklerinden davacının kaza tarihinden itibaren işleyecek faiz talebinin haksız olduğu; Sonuç olarak; açıklanan sebeplerle; iş bu haksız ve mesnetsiz davanın reddi ile red sebepli vekalet ücretinin davacı aleyhine lehimize takdir edilmesini talep etmektedir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; TBK’nın 49.maddesi kapsamında trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat ( değer kaybı tazminatı) talebine ilişkindir.07.03.2023 tarihli celse —- nolu ara kararı ile dosya da mevcut bilirkişi raporlarında ki eksiklik ve belirsizlikler belirtilerek rapor alınmasına karar verilmiş ve 07.05.2023 tarihli bilirkişi raporu dosyaya sunulmuştur.
(Makine Mühendisi bilirkişi tarafından sunulan raporda, araçta meydana gelen değer kaybının neye göre hesaplandığı belli değildir. Dairemizin formülüne göre “aracın modeli, markası, özellikleri, hasarı, yapılan onarım işlemleri, kilometresi, olay tarihindeki yaşı, davacı tarafın iddiaları, davalının savunmaları ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirilerek aracın kaza öncesi hasarsız ikinci el piyasa rayiç değeri ile kaza meydana geldikten ve tamir edildikten sonraki ikinci el piyasa rayiç değeri arasındaki farka göre değer kaybının hesaplanması” gerekmektedir. Buna göre aynı bilirkişiden ayrıntılı, gerekçeli, denetime elverişli ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ile ve yetersiz gerekçe ile araç değer kaybına ilişkin talebin reddine karar verilmesi doğru olmamıştır. Yargıtay —-HD —–)
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; 12/02/2021 tarihinde meydana gelen trafik kazasında—- plaka sayılı araç sürücüsü olan davacının trafik kazasının oluşumunda kusursuz olduğu, —-plaka sayılı araç sürücüsü olan davalı —– kazanın oluşumunda % 100 kusurlu olduğunun bilirkişi incelemesi ile tespit edildiği, mahkememizce yaptırılan ve hükme esas alınan 07.05.2023 tarihli bilirkişi incelemesi ile dava konusu kaza nedeniyle —– plaka sayılı araçta 20.000 TL değer kaybı bedeli belirlenmiş olduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne dair davalı —– yönünden temerrüt tarihi kaza tarihi olan 12.02.2021 tarihinden, davalı sigorta yönünden sigorta başvuru tarihini gösterir bir tespit bulunmamış ise de ilk ödeme tarihi olan 23.03.2021 tarihinden 8 iş günü sonrası olan 05.04.2021 tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmek suretiyle aşağıda ki şekilde karar verilmiştir.
Davalı sigorta vekilince bilirkişi raporuna yapılan ödemelerin dikkate alınmadığına yönelik itirazlar mahkememizce değerlendirilmekle davalı —- bakiye teminat limiti açısından 41.000 TL-31.497,00 TL=9.503 TL ile sınırlı sorumlu olduğuna karar verilmiştir.

Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile; 20.000,00 TL değer kaybı bedeli tazminatının(Davalı —- bakiye teminat limiti: (41.000,00 TL-31.497,00 TL=9.503 TL ile sınırlı sorumlu olmak üzere) davalı — 12.02.2021 tarihinden itibaren, davalı —- 05/04/2021 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 20.000,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 1.366,2‬0 TL harçtan peşin alınan 828,30 TL harcın mahsubu ile bakiye 537,9‬0 TL karar harcının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye İRAD KAYDINA, (Davalı —-649,14 TL ile sınırlı olmak üzere)
4- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 828,30 TL peşin harç ve 59,30 TL başvurma harcı davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 3.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 237,95‬ TL posta gideri olmak üzere toplam 3.837,95 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.582,59 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
8- Kabul red oranına göre belirlenen 544,30 TL Arabulucu ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili tahsiliyle hazineye irad kaydına, Yine Kabul red oranına göre belirlenen 775,69 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin ve davalı —- vekilinin yüzüne karşı, davalı sigorta vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.