Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/774 E. 2023/247 K. 14.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/774 Esas
KARAR NO: 2023/247
DAVA: Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ: 27/12/2018
KARAR TARİHİ: 14/03/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalı arasında 31.12.2007 tarihli sözleşme akdedildiğini,——- tarihinde meydana gelen silahlı soygun girişimi sırasında güvenlik görevlisi—— bacağından vurularak yaralandığını, güvenlik görevlisi —– tarafından maddi ve manevi tazminat talebine dayalı davalı —- müvekkili şirket aleyhine—– sayılı dosyası ile dava açıldığını, davanın kabulüne dair karar verildiğini, —— tarihli kararı ile kararın onandığını ve aynı tarihte kesinleştiğini, karara istinaden müvekkili aleyhine ——– sayılı dosyası üzerinden icra emri gönderildiğini, icra emrine istinaden 27.05.2015 tarihinde 109.127,22-TL icraya depo edildiğini, kararın kesinleşmesi üzerine gönderilen bakiye borç muhtırasına istinaden de 13.10.2016 tarihinde 7.482,32-TL olmak üzere icra dosyasına toplamda 116.609,54-TL ödeme yapıldığını, davacılara yapılan ödemelere ilişkin dava dosyasında işçinin %10 kusurlu bulunduğunu, %90 kusur oranı üzerinden ——- hüküm kurulduğunu, anılan kusur oranına istinaden müvekkiline atfonunan kusur oranı uyarınca ödenen tutardan mahsup edilmek sureti ile kalan kısma ilişkin (%83,4) dava değeri olan 97.174,61-TL tutarında alacağın ödeme tarihi olan 27.05.2015 tarihinden itibaren ticari faizi ile birlikte davalıdan rücuen tahsiline dair karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı davetiye tebliğine rağmen cevap dilekçesi sunulmamıştır.

DELİLLER:—- tarihli yazı cevabı,———– dosyası Bilirkişi Raporu ve Tüm dosya kapsamı.
23/06/2022 tarihli ara karar ile dosyanın bir aktürtya bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 03/10/2022 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle; Davacı ve davalı arasında yapılan sözleşmede rücua ilişkin düzenleme bulunmadığı, Dava dışı işçi —- tarafından davacı ve davalı aleyhine başlatılan——— sayılı dosyasında takip tarihi dosya kapsamında belirlenemediğinden takip öncesi faizin yerinde olup olmadığının hesaplanamadığı, davacı tarafından yapılan ödemenin yerinde olduğu ve dava dışı işçiye karşı tazminattan sorumluluk oranının %15 olduğunun kabulü halinde davalıdan 11.660,95 TL talep edebileceğine ilişkin tespitte bulunduğu görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, müteselsil sorumlu sıfatıyla davacının dava dışı işçiye ödediğini rücuen tahsili talebine ilişkindir.
Somut olayda ; ——- tarihinde meydana gelen silahlı soygun girişimi sırasında dava dışı işçi güvenlik görevlisi —–bacağından vurularak yaralandığını, işçi —- tarafından maddi ve manevi tazminat talebine dayalı ve davacı aleyhine—— dosyası ile dava açıldığını, yapılan yargılamada davanın kabulüne dair karar verildiğini, ——–tarihli kararı ile kararın onanarak kesinleştiği, belirtilen mahkemenin hükme esas aldığı bilirkişi raporunda işçinin yaralanmasındaki kazanın oluşumunda davacının %15, davalı şirketin %10 ve kimliği tespit edilemeyen şüphelilerin %65 oranında sorumlu olduğunun kabul edildiği, dava dışı işçinin alacağının tahsili amacıyla ———dosyasında icra takibi başlatmış olduğu, icra emrine istinaden davacının 27.05.2015 tarihinde 109.127,22-TL icraya depo edildiğini, kararın kesinleşmesi üzerine gönderilen bakiye borç muhtırasına istinaden 13.10.2016 tarihinde 7.482,32-TL olmak üzere icra dosyasına toplamda 116.609,54 TL ödeme yaptığı, davacının ——– Esas sayılı dosyasındaki kabul edilen kusur oranına istinaden davacıya isnat edilen kusur oranı uyarınca ödenen tutardan mahsup edilerek ile kalan kısma ilişkin (dava dilekçesinde belirtilen %83,4) 97.174,61-TL tutarındaki ödemeyi davalıdan tahsil edilmesi amacıyla huzurdaki davayı ikame ettiği,
Taraflar arasında hizmet sözleşmesinin bulunduğu, yapılacak iş bakımından taraflar arasında üst işveren ve alt işveren ilişkisinin bulunduğu, davacı ve davalının TBK md 167/1 gereğince dava dışı işçiye ödenecek tazminat ve yargılama giderlerinden eşit derecede sorumlu oldukları kural olarak ise de sözleşme serbestliği ilkesi gereğince taraflarca değiştirilebileceği, taraflar arasında yapılan 01/03/2016 tarihli sözleşmede rücuya ilişkin düzenleme bulunmakta olup rücu ilişkisini belirleyen hüküm bulunmadığı, bu haliyle davacının yapmış olduğu 11.660,95 TL’lik ödemeyi davalıdan talep edilebileceği sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulüne dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile, 11.660,95 TL’nin ödeme tarihi olan 27/05/2015 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 11.660,95 TL lik kısım yönünden alınması gereken 796,55 TL harçtan peşin alınan 1.659,50 TL harcın mahsubu ile bakiye 862,95‬ TL karar harcının davacı tarafa İADESİNE,
3- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 796,55 TL peşin harç ve 35,90 TL başvuru harcının toplamı olan 832,45‬ TL’nin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan toplam 1.250,00 TL bilirkişi ücreti ve 535,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.785,00 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 214,19 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
6-Karar kesinleştiğinde ———- Esas sayılı dosya ve eklerinin İADESİNE,
Dair;kabul edilen miktar bakımından kesin olmak üzere, Reddedilen miktar bakımından gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 14/03/2023