Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/74 E. 2021/390 K. 18.05.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/74 Esas
KARAR NO : 2021/390

DAVA : Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 27/12/2018
KARAR TARİHİ : 18/05/2021

Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Sözleşmeden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA : Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin————— davacı yüklenici firma sözleşme edimlerini yerine getirmek için ——– sözleşmesi yapıldığını, davacı firma—– ortaklarına———-sahiplerine yapılacak ödemeler karşılığı olarak temlik eden lehine doğmuş ve doğacak hakların yüzde doksan dokuzunu temlik alan iş ortaklarına temlik edildiğini, davalı şirketler daha sonra —– sözleşmesini davacı firmanın onayı—— davacı şirkete karşı sorumluluğu doğduğunu, davalılar ——– olarak —-, müvekkili davacı—- zamanında yapılması için gerekli çalışmaların hızlandırılmasını bu şekli ile işin süresinde yetişmeyeceğini, bununla birlikte kat karşılığı —– kendi uhdelerinde olduğunu, inşaat işinden doğan faturaların temlik edilen davalılara keşide edilmesi gerekirken davacı şirkete keşide edildiğini, sözleşmeye uygun davranılmadığı ve sözleşmeye uygun davranılması gerektiği için ihtar da bulunduğunu, davalılar cevabi ihtar ile sorumluluğu kabul etmediğini, davacı —— davacıların sözleşmeye uymadıklarını, —– tamamlamaları gerektiğini aksi halde sözleşmenin fesih edilerek yasal yolara başvurulacağının ihtar edildiğini, davacı şirketin —–davalıların sözleşmeye uymadığı ve süresinde işi tamamlamadığını,—– sözleşmesinin dayanılmaz ve katlanılmaz bir hal aldığını bu nedenle fesih edildiğini, davalı şirketler, sözleşmeye uymayarak davacı şirkete zarara uğrattığını,— sözleşmesinin tarafı olan kat maliklerine karşı tazminat ve fazla kira ödemesi yapacak şekilde sözleşmeyi süresinde tamamlayamayarak davacı şirkete– –hem de itibarını zedelediğini, ayrıca davacı şirket iş gecikmesi nedeni ile — ödemesi yaptığını, yaşanan—nedeni ile daire fiyatları düştüğünü ve zamanında teslim edilemediğinden şimdiki daire arasında ciddi fiyat farkları oluştuğunu, iş bu nedenle de artık davacı şirket daireleri satsa dahi —karşılayamaz noktaya geldiğini, bu nedenle
fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydı ile şimdilik sözleşmeden doğan ceza-i şartın 1000 TL.’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte birinci ve ikinci davalılardan alınarak davacıya verilmesini, birinci, ikinci ve üçüncü davalı şirketlerden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile işin gecikmesi ve süresinden tamamlanması ve kat maliklerine dairelerin süresinde teslim edilememesi nedeni ile ödenen fazla kira bedellerinin—dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesini,— ile arsa sahiplerine ödenmek zorunda kalınacak olan– bedelinin şimdilik 1000 TL’sinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesini— davalı şirketlerden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı ile inşaatın zamanında bitirilememesi nedeni ile davacı şirkete düşen dairelerin değerinde meydana gelen azalmaya bağlı olarak doğan zararın şimdilik — şimdlik dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesini,— davalı şirketlerden fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydı—— tamamlanmadığı için maliklerce paraya çevrilen teminat mektubu bedelin şimdilik 1.000 TL’ sinin dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faiz ile birlikte alınarak davacıya verilmesini,—- tesis edilen teminat ipoteğinin geçersizliğinin tespiti ve fekkine karar verilmesini, —-davalılar lehine ekte sunulan sözleşmeye bağlı olarak verilen teminat senetlerinin geçersizliğinin tespiti ile iadesine karar verilmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP : Davalılar vekilin cevap dilekçesi Özetle; Davacı tarafın dava Dilekçesinde ne talep ettiği tam olarak anlaşılmadığını, davacı vekili, dilekçelerinde davalı lehine ————–senetlerinin iadesine hükmedilmesini talep ettiğini, ancak dilekçesinde ve netice-i talebinde ——senetlerin iadesinin talep edildiğini açık ve net biçimde belirtmediğini, bu yönü ile davacı tarafın dilekçesi açıklatılmadığını, davacı tarafın talepleri, nitelik itibari ile kısmi olarak talep edilemeyeceğini, taraflar arasındaki sözleşmeler gereği, ——- miktarın belirtildiğini hem de kira miktarı hesaplanabilir nitelikte olduğunu, buna rağmen, davacı tarafın alacağı olduğu iddia edilen bu alacakları, belirli ve hesaplanabilir olmasına rağmen, bu şekilde kısmi taleplerde bulunması kabul edilemeyeceğini, bu nedenle de, dava dilekçesinin reddi ile davacı tarafa süre verilerek, Netice-i Taleplerinin belirlenerek harcı tamamlamaları için süre verilmesi gerektiğini, zira davacı tarafın taleplerinden ipoteklerin kaldırılması talebi müvekkili firmaya ilişkin olmadığını, zira müvekkili firmanın aldığı bir ipotek söz konusu olmadığını, yine Müvekkili firmanın elinde herhangi bir teminat senedinin bulunmadığını, bu nedenle müvekkili firmaya husumet yöneltilemeyeceğini, davacı, —————— numaralı düzenleme şeklinde taşınmaz ———diğer Davalılardan——- birlikte oluşturduğu———– olarak verildiğini, buna ilişkin taraflar arasında —– sözleşmesi ——- sözleşmesi imzalandığını, ancak davacı firma, bu Sözleşmelerin gereğini yerine getirmediğini, sözleşmelere aykırı olarak Sözleşmeyi feshetmiş ve bir takım haksız taleplerde bulunduğunu, davacı taraf, sözleşme gereği ——– teslim etmediğini,———- alamadığını, tüm bu olumsuzluklara —-yapmaya başladıklarını, davacı taraf bu esnada sözleşmeyi haksız şekilde feshetmeye çalışmış ve işi başka bir firmaya verdiğini, bu fesih geçersiz bir fesih olduğunu, müvekkili firmaya ve diğer davalı firmaya sözleşme gereği gerekli süre verilmeksizin sözleşme feshedilmeye çalışıldığını, zira sözleşmeye göre iş ortaklığına en az 1 aylık süre verilmesi gerekirken, 3 günlük süre verilerek, sözleşmeye aykırı bir fesih yapılmaya çalışıldığını, haksız——- rağmen, müvekkili firmanın zararları tazmin edilmediğini, masrafları ödenmediğini, talep —- bu hususlarda, diğer davalı ———-. tarafından—– talep ve işlemler yapıldığını, davacı——– anlaştıklarını, zira——- imzalandığını, müvekkilinin ———— davacı firma, Müvekkilinin ve diğer davalı—– dışında imzalandığını, bu şekilde ———-, davacının kötü niyetli davranışları——- zamanda Davacı taraf, haksız şekilde sözleşmeyi feshetmeye çalışarak, işin tamamlanmasını fiilen imkansız hale getirdiğini, davacı tarafın haksız ve kötü niyetli davasının reddine Karar verilmesi gerektiğini, davacı tarafın dilekçesindeki —————tarafa açıklama yapmak ve harç eksikliklerini gidermek için süre verilmesini, husumet itirazlarının kabulü ile ipotek fekki ve teminat senetlerinin iadesi talepleri yönünden davanın husumet yokluğundan reddini, haksız ve kötü niyetli davanın, davacı firmanın kötü niyetli eylemleri ve müvekkili firmanın kusurunun olmaması sebebi ile esastan reddini, yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE;
Dava, sözleşmeden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkememizin—– Davacının netice-i —- numarada davalı ——————-tespiti ——- senetlerinin iadesine karar verilmesini talep ettiği ancak bunların neler olduğunun belirtilmediği ve dava dilekçesi içeriği ile netice-i talepte çelişki bulunduğu görülmekle davacıya ( HMK 119/1-ğ ve HMK 119/2 maddesi uyarınca maddi ——— hafta kesin süre verilmesine, aksi takdirde davanın açılmamış sayılacağının karar verileceğinin ihtarına (ihtar edildi )” ihtarı yapılmış davacı yanca talep açıklama ——– bedelli senetlerin geçersizliği ve iadesinin talep edildiği açıklanmıştır. Davacının teminat senedinin geçersizliği ve iadesi yolundaki———- davalılara yöneltilmiştir.
Mahkememizin ———- Sayılı dosyasında davacı ———- bedelli teminat senedinin iadesi istemine bulunmuştur. Mahkememizin iş bu dosyasında ——-davacı vekiline senet bedeli üzerinden hesaplanan 271.808,90 TL harcı yatırması —- süre verilmiş, aksi taktirde harçlar kanunun 30. Maddesi uyarıca dosyanın işlemden kaldırılacağı ihtar edilmiştir.Davacı yanca süresi içerisinde eksik harç tamamlanmamış bu nedenle teminat senedinin iadesi yönündeki talep asıl dosyadan tefrik edilerek ———- işlemden kaldırılmıştır. 3 aylık yasal süre içerisinde davacı yanca eksik harç yatırılmamıştır.
—————–mahkemece davacı vekiline dava dilekçesinde iptâlini talep ettiği dava konusu işlerle ilgili davalıya verdiği teminat yada senetleri ile ilgili tarih, vade, ilgili banka gibi bilgileri vermesi için uygun ve kesin süre verilip, verilen kesin sürede gerekli bilgiler verilmemesi halinde teminat mektup ve senetleri yönünden şimdiki gibi hüküm kurulması,gerekli bilgiler verildiğinde bedelleri toplamı üzerinden alınması gereken nispi harcın 1/4’ü oranında peşin nispi harcı yatırmak üzere kesin süre verilip yatırılması halinde teminat senet-mektuplarının iadesi koşullarının gerçekleşip, gerçekleşmediği de değerlendirilerek, sonucuna uygun bir karar verilmesi, harcın yatırılmaması durumunda Harçlar Kanunu’nun 30. maddesine göre teminat mektup ve senetleriyle ilgili dava yönünden 6100 sayılı HMK’nın 150. maddesi gereğince işlem yapılması gerekirken bu husus gözden kaçırılarak davanın sonuçlandırılması doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur. “
—————Davacı tarafından dava konusu kalemlerden —————— harç yatırılmış ancak iadesi——– senedinin bedeli üzerinden harç yatırılmamıştır, Harçlar Kanunu’nun 30. maddesine göre harcın tamamlanması için süre verilmeksizin yargılamaya devam olunarak dava sonuçlandırılmıştır, 492 sayılı Harçlar Kanunu uyarınca aksine hüküm bulunmayan —-dava değeri üzerinden harcın yatırılması zorunludur. Bu durumda harcı ———— Harçlar Kanunu uyarınca davacıya süre verilmeli, harcı yatırması durumunda da işin esası incelenmeli, harcı yatırmadığı takdirde bu istek kalemi hakkında Harçlar Kanunu uyarınca müteakip işlemler yapılamayacağından bu konuda esasa girilip karar verilmesi doğru olmamıştır.——–nispi harca tabi olduğunu belirtmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, davacının verilen kesin süre içinde harcı yatırmadığı anlaşılmıştır. Bu nedenle bu talep yönünden dosyanın işlemden kaldırıldığını, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 150. maddesi gereğincede işlemden kaldırılan dosyanın yasal 3 aylık süre içerisinde yenilenmemiş olması sebebiyle, davanın açılmamış sayılmasına karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜK ÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun 150. maddesi gereğince DAVANIN AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
2- Alınması gereken 59,30 TL harcın davacıdan tahsili ile hazineye gelir kaydına,
3- Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığı
5- 6100 Sayılı HMK’nun 333. maddesi gereğince var ise kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya iadesine,
6-Davalılar kendilerini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte———- vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara verilmesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, dosya üzerinden, tarafların yokluğunda, oy birliğiyle açıkça okunup usulen anlatıldı.