Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/729 E. 2022/871 K. 29.12.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/729 Esas
KARAR NO : 2022/871

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 31/05/2021
KARAR TARİHİ : 29/12/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili 31/05/2021 harç tarihli dava dilekçesinde özetle;Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; 04/08/2020 tarihinde sürücü—– sevk ve idaresindeki —–plakalı araç ile —– ilçesi istikametinden —— ilçesi istikametine seyir halinde iken——mevkiine geldiğinde gidiş istikametine göre yolun sağında kenarda bulunan mıcıra aracı kaptırdığını, direksiyon hakimiyetini kaybederek tek taraflı yaralanmalı maddi hasarlı trafik kazasının meydana geldiğini, müvekkilinin dava konusu kazada yaralandığını, maluliyetine sebebiyet veren kazanın —– Soruşturma numaralı dosyasına konu olduğunu, kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini, kazadaki —–plakalı aracın davalı——poliçe numarası ile trafik sigortalı olduğunu, davalıya 05.10.2020 tarihinde ihtaren yazılı başvuruda bulunulduğunu, 15 günlük yasal süre içerisinde cevap verilmediğini, müvekkilinin 10.02.1991 doğumlu olup dava konusu kazada 29 yaşında olduğunu, ara buluculuk görüşmelerinde anlaşmaya varılamadığını, fazlaya ilişkin haklarının saklı kalması kaydıyla müvekkili için destekten yoksun kalma tazminatının başvuru tarihi olan 05.10.2020 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle davalıdan tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Davacı vekilinin 08/12/2022 harç tarihli tamamlama dilekçesi ile taleplerini artırdığı görülmüştür.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu 14.08.2020 tarihli kazaya karışan —— plakalı aracın dava konusu kaza tarihinde müvekkili nezdinde trafik sigortalı olduğunu, davacı vekilinin dava dilekçesinde belirttiği tüm delillerin taraflarına tebliğ edilmesi gerektiğini, yasal başvuru şartının yerine getirilmediğini, müvekkili şirkete usulüne uygun başvuru yapılmadığını, huzurdaki davada görevli mahkemenin tüketici mahkemesi olduğunu, müvekkili şirketin poliçe limiti ile sınırlı olmak üzere yalnızca gerçek zarardan sorumlu olduğunu, kusur konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiğini, zarar görenin kusuru ya da gerekli özeni göstermemesinden kaynaklı zararındoğması ya da artmasına sebep olmuş ise tazminattan müterafik kusur indirimi yapılması gerektiğini, davacının gerçek daimi maluliyet durumunun tespit edilebilmesi için kazadan 18 ay sonra özürlü sağlık raporu alınması gerektiğini, davaya konu maluliyet tazminatının uzman bilirkişilerce hesaplanması gerektiğini, 01.06.2015 tarihinde yürürlüğe giren Trafik Sigortası Genel Şartlarına göre hesaplamalarda ——tablosunun dikkate alınması gerektiğini, teknik faizin 1,8 olması gerektiğini, poliçe kapsamında olmayan geçici iş göremezlik ve tedavi giderlerinden müvekkili şirketin sorumlu olmadığını, ticari faiz talebinin haksız ve mesnetsiz olduğunu, başvuru tarihinden itibaren faiz işletilmesi talebinin yerinde olmadığını, anlatılan nedenlerle huzurdaki haksız ve mesnetsiz davanın usulden ve esastan reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı üzerinde bırakılmasına karar verilmesini cevaben talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, 04/08/2020 tarihli trafik kazası nedeniyle davacının uğramış olduğu bedensel zararların Türk Borçlar Kanunu 54.maddesi uyarınca davalıdan tazminine ilişkin tazminat davasıdır.Dosyada mevcut 13.08.2021 tarihli—– raporu ile davacının sürekli iş göremezliğe ilişkin maluliyetinin %8 olduğu ve geçici iş göremezlik süresinin 6 aya kadar uzayabileceği, iyileşme süresi içerisinde 3 ay boyunca bakıcıya ihtiyaç duyduğu belirtilmiş olmakla mahkememizce davacının maluliyetini belirtir rapora itibar edilerek tazminat hesabına konu maluliyet oranının %8 ve geçici iş göremezlik süresinin 6 ay olduğu kabul edilmiştir.
Kazaya yönelik 04.08.2020 tarihli kaza tespit tutanağı ile uyumlu 16.05.2022 tarihli mahkememizce itibar edilen bilirkişi raporu dikkate alındığında dava dışı sürücü——aracı mıcıra kaptırarak kantrolü kaybedip kaza yaparak KTK 52/b Maddesini ihlal etmek suretiyle asli ve tam kusurlu kabul edilmiştir.
——- hesap tablosunun teknik faiz indirimi yapılmaksızın—– yöntemine göre —— hesap tablosu kullanılarak hesap yapılması bilirkişiden istenmiş ve rapor ile bu yöntem doğrultusunda hesap yapılmıştır. Yapılan hesap ile davacının 180.510,93 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, rücua tabi ödeme düşülerek 13.941,72 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 194.452,65 TL maddi zararının olduğu hesaplanmış —— sigorta poliçe teminat limitinin 410.000,00 TL olması nedeniyle teminat limiti ile sınırlı olmak üzere, davacının da talep artırım dilekçesinde talep ettiği miktar olan 194.452,65 TL maddi zarar miktarı üzerinden kabul kararı verilmiştir. Temerrüd tarihi ise dosyada mevcut sigorta başvuru kargo takip belgesine göre başvuru tarihi olan 13.10.2020 tarihinden 8 iş günü sonrası olan 26/10/2020 tarihi olarak kabul edilmiştir.
Davalı sigorta vekili davacının olayda müterafik kusuru bulunduğunu sürmüştür.
6098 sayılı TBK’nın 52.maddesine göre; “Zarar gören, zararı doğuran fiile razı olmuş veya zararın doğmasında ya da artmasında etkili olmuş yahut tazminat yükümlüsünün durumunu ağırlaştırmış ise hâkim, tazminatı indirebilir veya tamamen kaldırabilir.”Müterafik kusur; aynı şartlar altındaki makul, dürüst ve ortalama bir kişinin, kendi menfaati icabı, zarara uğramamak için kaçınacağı veya kaçınması gereken bir davranış tarzını ifade etmektedir——Zararın doğumu ya da artmasına yol açan fiil, zarar görenin davranışlarından ileri gelmişse müterafik (ortak) kusurdan söz edilir. ——- Somut olayda kazaya ilişkin dosyada mevcut evraklar incelendiğinde davacının kaza anında zararın doğumuna veya artmasına sebep olur şekilde müterafik kusur indirimi yapılacak herhangi bir kusuru olmadığı görülmekle bu iddiaya itibar edilmemiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın kabulüne ilişkin aşağıdaki şekilde karar kurulmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile, 180.510,93 TL sürekli iş göremezlik, 13.941,72 TL geçici iş göremezlik tazminatı olmak üzere toplam 194.452,65 TL’nin davalı sigortadan 26/10/2020 temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 13.283,06 TL harçtan, peşin yatırılan 59,30 TL harç, 644,00 TL tamamlama harcının toplamı olan düşümü ile geri kalan 12.579,76‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 59,30 TL Peşin harç, 644,00 TL Tamamlama harcı ve 59,30 TL başvurma harcı 1.750,00 TL bilirkişi ücreti ve 117,6‬0 TL posta gideri olmak üzere toplam 2.630,2‬0 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —— davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6- 1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.