Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/715 E. 2023/109 K. 09.02.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/715
KARAR NO : 2023/109

DAVA:Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali)
DAVA TARİHİ:12/11/2021
KARAR TARİHİ:08/02/2023
Mahkememizde görülmekte olan Banka Dışındaki Diğer Kredi Kuruluşlarına İlişkin Düzenlemelerden Kaynaklanan (İtrazın İptali) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili banka ile ——arasında Genel Kredi Sözleşmesi imzalandığı,—— Genel Kredi Sözleşmesi’ni müşterek borçlu müteselsil kefil sıfatıyla imzaladığı, kredi borcunun zamanında ödenmemesi üzerine —–Noterliği’nin 17.08.2020 tarih —— yevmiye nolu ihtarnamesi keşide edildiği, ihtarnameye rağmen borcun ödenmemesi üzerine, —— İcra Müdürlüğü——- Esas sayılı dosyasından ilamsız takibe geçildiği, davalı borçluların takibe itiraz ederek takibi durdurduğu, bu nedenlerle yapılan itirazların iptalini, davalılar aleyhine %20 icra inkar tazminatına hükmedilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalılara yükletilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP :Davalılar ——vekili cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde talep edilen alacağın hangi kredi sözleşmesinden kaynaklandığının açıklanmadığı, davacı bankanın dayandığı Genel Kredi Sözleşme’nin tip sözleşme olup Genel İşlem Şartları taşıdığı, Genel Kredi Sözleşmesi’nin davacı lehine müvekkilleri aleyhine düzenleme içeren Genel İşlem Şartlarının yazılmamış sayılması gerektiği, davacının usulsüz kat ihtarına —— Noterliği 26.08.2020 tarih ——-yevmiye nolu ihtarnamesi ile itiraz edildiği, belirtilen kredilerin büyük bir kısmının ödendiğini, menkul rehni ile teminat altına alındığı, önce menkule müracaat zorunluluğu ilkesi gereği İİK. 45. maddesine aykırı olarak hem rehnin paraya çevrilmesi hem de ilamsız takip yolu ile takibe geçilmesi dolayısıyla takibe yapılan itiraz üzerine işbu davanın açılmış olmasının hukuka aykırı olduğu, Genel Kredi Sözleşmesi’nin ——eşinin rızasının alınmamış olması nedeniyle kefaletinin hükümsüz olduğu, davacının faiz talebinin TBK. 88 ve 120. maddesi ile getirilen sınırlamaları aştığı, davacının talep ettiği alacaklarının tümünün zamanaşımına uğradığı, zamanaşımı itirazında bulunduklarını, bu nedenlerle davanın reddini, kötü niyetli davacının %20’den aşağı olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesi talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağa ilişkin davalı aleyhine açılan ——Esas sayılı icra takip dosyasına davalı tarafından yapılmış olduğu itirazın iptali talebine ilişkindir.
Davacı vekili 02/01/2023 tarihli dilekçesinde; mahkemede görülmekte olan dosya ile davalılar aleyhine itirazın iptali davası açıldığı, dava açıldıktan sonra davalılarla haricen anlaştıklarını, icra dosyasına yapılan itirazın davalılar tarafından vazgeçildiğini, bu nedenle davanın konusuz kaldığını, vekalet ücreti ile yargılama giderleri taleplerinin olmadığını, davanın konusuz kalması nedeniyle karar verilmesine yer olmadığına ilişkin karar verilmesini beyan ettiği görülmüştür.
Davalılar vekili 03.01.2023 tarihli dilekçesinde ve mahkemenin 08.02.2023 tarihli duruşmasında; dosyanın konusuz kaldığı, karar verilmesine yer olmadığına dair karar verilmesini, davada vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını beyan ettiği görülmüştür.Mahkememizce yapılan değerlendirme sonucunda davanın konusuz kaldığı anlaşılmakla konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına dair aşağıdaki şekilde karar vermek gerekmiştir. 6100 sayılı HMK’nın 331. maddesinde; “Davanın konusuz kalması sebebiyle davanın esası hakkında bir karar verilmesine gerek bulunmayan hâllerde, hâkim, davanın açıldığı tarihteki tarafların haklılık durumuna göre yargılama giderlerini takdir ve hükmeder.” şeklinde hüküm tesis edildiği görülmüştür. Davacının davalıdan yargılama gideri, vekalet ücreti ve icra inkar tazminatı talep etmediği anlaşılmıştır. Davalının icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazı geri alması neticesinde davanın konusuz kaldığı anlaşılmış, —— bütçesinden karşılanan arabuluculuk ücretinin davalılardan tahsili ile hazineye irat kaydına dair aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere ;
1-Konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına,
2-492 Sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 179,90 TL maktu harcın peşin alınan 5.045,98 TL’den mahsubu ile fazla yatırılan 4.866,08 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davacı ve davalı tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Tarafların birbirlerinden vekalet ücreti taleplerinin olmadığı anlaşıldığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
6——- bütçesinden karşılanan 1.360,00 TL Arabuluculuk ücretinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye gelir kaydına,Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle,—— Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, oy birliği ile açıkça okunup usulen anlatıldı.