Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/706 E. 2022/785 K. 29.11.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/706 Esas
KARAR NO: 2022/785
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 09/11/2021
KARAR TARİHİ: 29/11/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalı-borçlu aleyhine—- adet faturaya dayanarak—– dosyası ile açılan icra takibine borçlulunun itiraz etmesi üzerine takibin durduğunu, arabuluculuk sürecinde de davalı-borçlunun borcunu kabul etmemesi üzerine arabuluculuk görüşmelerinin sonlandırıldığını, davalı borçlu —– yakasında—— kodlu araçların sahibi olarak ——– işlettiğini, sahibi bulunduğu otobüslerinin tamir, bakım, yedek parça işlemleri sebebiyle müvekkilinin takibe konu faturayı düzenlediğini, davalı borçlunun müvekkiline hiçbir ödeme yapmadığını ve takibe haksız itirazda bulunduğunu, davalı-borçlunun haksız itirazının iptaline ve takibin devamına karar verilmesi için iş bu davanın açıldığını belirterek itirazın iptali ile takibin devamına karar verilmesini, davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeniyle alacağın %20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama harç ve giderleri ile vekalet ücretinin davalı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ettikleri görülmüştür.
CEVAP:
Davalı vekilinin icra dosyasına itirazı dışında, davalının esas dosyaya sunduğu cevabi bir dilekçesi görülmemiştir.
DELİLLER:
—— yazı cevabı,—– tarihli bilirkişi raporu,——- tarihli yazı cevabı, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
—- tarihli ara karar ile dosyanın —talimat yazıldığı, dosyanın bir mali müşavir bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve ——— tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
—– Asliye Hukuk Mahkemesi Kanalı ile alınan bilirkişi raporunda özetle; Davalı —- kayıtları üzerinde yapılan yapılan incelemede Davyacı —– faturası Davalı——yevmiye mumarası ile işlendiği ve —– bildirildiği görülmüştür, Davalı—–Tutarındaki borcunun ödenmediği ve Muavin defter kaydındada Davacı — Davalı ——Alacaklı olduğu görüldü,buna ilişkin ——- şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
—- tarihli ara karar ile dosyanın bir mali müşavir bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —– tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle ; ” Davacı—– incelenen defterlerinin TTK. md. 85 ve HMK 222. madde uyarınca sahibi lehine delil olarak kullanılma niteliğinde bulunduğu; Davacı——incelenen defterlerine göre, dava tarihi —-itibariyle davacı —– alacaklı; —- Talimatı ile, davalının—– yılından günümüze tüm ticari defterlerinin incelenmek suretiyle takibe konu faturanın davalı kayıtlarında olup olmadığı ve davacı ile arasındaki alacak borç ilişkisi hususunda hazırlanmış —- tutarlı faturanın yevmiye —– mumarası ile işlendiği ve—– bildirildiğinin, davalı —- tutarındaki borcunun ödenmediği, muavin defter kayıtlarında davacı —– davalı—– alacaklı olduğunun sonuç ve kanaatine varıldığı; Davacı ile davalı kayıtları arasında —— farkın davacı kayıtlarında davalıya alacak olarak kaydedilmiş, davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler olduğu anlaşılan aşağıdaki tutarlardan kaynaklandığı; Davacının davalıya satımına, davalının da davacıdan alımına ait faturayı ——— beyan etikleri ve bu beyanların birbirini teyit ettiği;
” şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, faturaya dayalı genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır. Davacı taraf ,bedeli ödenmeyen faturalara dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi şu şekildedir: ”Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. TTK’nın 21/2.(6762 sayılı TTK’nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu, süresinde itiraz edilmemekle münderecatından sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine, adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir. Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır. Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle, adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması, faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir. Fatura sözleşmenin kurulma safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir.
Somut olayda; davacı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının itirazı ile icra takibinin durmuş olduğu, davacı tarafın asıl alacağına yönelik itirazın iptali talebiyle mahkememizde süresi içerisinde huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu, yapılan yargılama sırasında tarafların ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesinde tarafların ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun olarak yapıldığı, davalı defter belgelerinin incelenmesinde davacının davalıdan —- alacaklı olduğu, davacı defter ve belgelerinin incelenmesinde davacının davalıdan —–alacaklı olduğu, taraf defterleri arasındaki farkın —— farkın davacı kayıtlarında davalıya alacak olarak kaydedildiği ve davalı tarafından davacıya yapılan ödemeler olduğu, davalının ödeme itirazının araştırılmasında davalı tarafça yapılan ödemelerin davacı defter ve belgelerinde kayıtlı olduğu anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan 29.448,00 TL alacaklı olduğu, davacı kayıtlarının davacı lehine delil teşkil ettiği kanaatine varılarak, faturaya dayalı ve likit olması nedeniyle davacının ayrıca icra inkar tazminatına yasal şartları bulunduğu anlaşılmakla davanın kısmen kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından —— icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın —–üzerinden iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin istemin REDDİNE,
2-Asıl alacak üzerinden hesaplanan %20 oranındaki 5.889,60 TL icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya ÖDENMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 29.448,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 2.011,59 TL harçtan peşin alınan 500,69 TL harcın mahsubu ile bakiye 1.510,90 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 500,69 TL peşin harç ile 59,30 TL başvuru davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 1.600,00 TL bilirkişi ücreti ve 262,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.862,5‬0 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.323,01 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
8- Kabul red oranına göre belirlenen 937,65 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA, Yine kabul red oranına göre belirlenen 382,35 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29/11/2022