Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/689 E. 2023/281 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/689 Esas
KARAR NO : 2023/281

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 01/11/2021
KARAR TARİHİ : 21/03/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili 01/11/2021 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davaya konu—– plakalı —-model ticari kamyonet müvekkil şirket tarafından 29.09.2017 tarihinde —— sıfır olarak satın alınmıştır. Araç satın alındığı tarihten itibaren müvekkil şirket tarafından tüm bakımları yetkili servislerde yapılmış olup, araç şuan itibariyle 165.000 kilometrededir. Davaya konu araç Önden herhangi bir kazaya karışmamıştır—— plakalı araç çalışır durumdayken 19.03.2021 tarihinde gürültü çıkararak bir anda motor kapatmıştır. Müvekkil şirket tarafından aynı gün çekici yardımıyla aracı—– adresinde bulunan ——adlı yetkili servise götürülmüştür. —– tarafından motor ilk kez açılmış ve silindir üst kapağının içindeki saplamanın kopmasından kaynaklı motorun zarar gördüğünü ve bir çok parçasının değişmesi gerektiği beyan EDİLMİŞTİR. Müvekkil şirket personeli tarafından hasarın neyden kaynaklı olduğu sorulduğunda ise, kullanımdan kaynaklı olmadığı motoru hiç açılmamış araçta silindir üst kapağının içindeki saplamanın kopmasının ancak üretim hatasından kaynaklı olduğu dile getirilmiş olup,——- tarafından müvekkil şirkete 46.868,55-TL parça ve 6.942,53-TL işçilik bedeli olmak üzere toplam 53.811,08-TL olarak davaya konu aracın tamir edilebileceği ile ilgili servis teklif dökümü verilmiştir.Müvekkil şirket tarafından ——- ile iletişime geçilmiş ama müşteri hizmetleriyle problem çözülemeyince, müvekkil şirket tarafından —– mail atılmış ve durum anlatılmıştır. ——-tarafından “165.000 km’de, Garantisi bitmiş olan aracınızdaki onarım maliyetine, memnuniyetiniz ve ticari ilişkilerimiz çerçevesinde %40 destek sunmak isteriz. Onay vermeniz durumunda hızlı şekilde servisimiz onarıma başlayacaktır.” şeklinde mail ile cevap verilmiştir.Müvekkil şirket, karşı tarafça zararının giderilmemesinden mütevellit delil tespiti talebinde bulunmuş; —– Asliye Ticaret Mahkemesi——Sayılı delil tespiti kapsamında bilirkişi raporu alınmıştır. Sayın bilirkişi tarafından hazırlanan rapor uyarınca; “.——Tespite konu olan——-Plakalı aracın motor kısmında bulunan silindir üst kapağının iç kısmında bulunan saplamanın kafa kısmının kopması sonucu arızanın meydana geldiği, arızanın meydana gelmesinde kullanıcı hatasının olmadığı, araçta meydana gelen arıza sebebinin aracın montajı esnasında saplamanın ayıplı olarak montajının yapılmış olması, bu hatanın gözle kontrolde görülen bir hata olmadığı, bu nedenle bu ayıbın gizli ayıp olduğu.” malın ayıplı üretildiği sübuta ermiştir.Müvekkil şirket delil tespitinin akabinde——-adlı yetkili serviste davaya konu aracın onarımını yaptırmış ve 46.357,43-TL ödemede bulunmuştur.Müvekkil şirket davaya konu aracın ayıplı üretilmesinden dolayı maddi zarara uğramış olup iş bu maddi zarar davalılar tarafından karşılanmalıdır. Davaya kon—— plakalı —— model ticari kamyonet 19.03.2021 tarihinde arızalanmış, aynı gün araç müvekkil şirket tarafından servise götürülmüş, tarihinde taraflar arasında anlaşma sağlanamadığından araç onarımına başlanmış ve 03.08.2021 tarihinde araç onarılmıştır. Müvekkil şirket 19.03.202103.08.2021 tarihleri arasında 138 gün boyunca aracı kullanamamıştır. İş bu nedenle müvekkil şirket kazanç kaybına uğramıştır.Zira delil tespiti kapsamında hazırlanan bilirkişi raporunda; “—— Aracın şirkette kullanıldığı, bu nedenle aracın kullanılmadığı sürede şirkette kazanç kaybı olduğu, bunun hesaplanması için kullanılmadığı süre belirlendiğinde gün toplam süresi ile günlük kira bedeli üzerinden hesaplama yapılır.——Model, Kamyonetin günlük kira bedelinin 120,00-TL olduğu——şeklinde ibarelere yer vermiş olup müvekkil şirketin kazanç kaybına uğradığı ve ikame araç bedeline ha kazandığı sübuta ermiştir. İş bu nedenle meydana gelen maddi zarardan ve kazanç kaybından davalı taraf üretici olarak sorumlu olup, müvekkil şirketin aracının hasarı ve kazanç kaybını karşılamakla yükümlüdür.
Sonuç olarak; fazlaya ilişkin talep ve dava açma hakkımız saklı kalmak kaydıyla ileride alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda arttırılmak üzere müvekkilin araca yaptığı masraflara ilişkin 46.357,43-TL MADDİ ZARAR, fazlaya ilişkin talep ve dava açma hakkımız saklı kalmak kaydıyla ileride alınacak bilirkişi raporu doğrultusunda arttırılmak üzere 1.000,00-TL İKAME ARAÇ BEDELİ olmak üzere TOPLAM 47.357,43-TL ‘nin temerrüt tarihinden itibaren ticari faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile müvekkil davacıya ödenmesine, Yargılama gideri ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar ittihazını saygı ile sayın mahkemenizden arz ve bilvekale talep ederiz.” Şeklinde belirtmektedir.
CEVAP: 2. Davalı —— Vekilinin Davaya Karşı Cevap Dilekçesi, Savunma Ve Karşı Taleplerinden özetle; “Davacı satın aldığı araç için aracın satıcısı, üreticisi veya servis hizmeti veren tarafı olmayan sadece distribütörü olan Müvekkil Şirket aleyhine dava açılamaz; husumet yöneltilemez. Bu nedenle, söz konusu davanın husumet yönünden reddi gereklidir. Davacı aracını 29.09.2017 tarihinde satın almış fakat davasını 01.11.2021 tarihinde açmıştır. Basiretli tacir olan Davacının ayıp ihbar süresine uymamış olması nedeniyle açmış olduğu davanın esasa girilmeksizin usulen reddini talep ederiz. Davacı faturaya süresi içerisinde itiraz etmemiş, fatura ödendikten sonra dava ikame edilmiş ve bu durumda T.T.K. md.23’te öngörülen süreye uyulmamıştır. Bu nedenle davanın reddine karar verilmesi gerekmektedir. Tacir olan—— işbu dava ile ileri sürdüğü hak zamanaşımına uğramıştır. 29.09.2017 tarihinde satın alınan garantisi sona ermiş araç için 2 yıllık zamanaşımı süresi sona ermiş olduğundan davacı tarafından ileri sürülen hak zamanaşımına uğramıştır. Kullanım hatası kaynaklı arızalar garanti kapsamında değerlendirilemez. Dava konusu araçta üretim kaynaklı ve servis hizmeti kaynaklı teknik bir arıza bulunmamaktadır. ——onarım metotları bellidir ve tüm——-servis ağı tarafından aynı esaslar çerçevesinde uygulanır. Araç —– garantisinde değil, ——- Araç garantisindedir. Araçtaki kullanım hatası ile meydana gelmiştir.
Garantisi sona ermiş 167.521 km’deki bir aracın garanti kapsamında onarılması mümkün değildir. Araç kullanıcı hatasından dolayı arızalanmıştır. Dava konusu—— Şasi numaralı —– Plakalı ——- marka araç 22.03.2021 tarihinde 167.521 kilometrede ——yetkili servisine “Araç Çalışmıyor” şikâyeti ile başvuruda bulunmuştur. Yapılan ön teşhiste silindir kapağını motor bloğuna bağlayan kapak saplamalarından ——- numaralı silindire ait olan ve motor içerisinde yer alan saplamanın kafa diye tabir edilen uç bölümünden koptuğu tespit edilmiştir. Kopan bu parça silindir kapağını kırmış ve eksantrik milinde çalışma sorununa yol açarak motorda hasar oluşmasına sebep olmuştur. İlgili aracın garanti süresi 2 yıl sınırsız kilometre veya 3 yıl 100.000 kilometre ile sınırlıdır. Belirtilenlerden hangisi önce dolarsa garanti süresi sona erer. Aracın üretim tarihi 22.08.2017, teslim tarihi ise 01.10.2017’dir. Yasal garanti süreci araç teslim tarihi ile birlikte başlar. Aracın servise başvurduğu 22.03.2021 tarihinde, 167.521 kilometrede garantisi sona ermiş durumdadır. Garanti süresi sona ermiş bir araca garanti kapsamında müdahale edilemez. İmalat aşamasında yaşanan sıkma sorunu veya malzeme hatası, yüksek vuruntu ve sıkıştırma sonu basıncıyla çalışan bir——motorda üretimin üzerinden 167.521 km ve 3,5 yıl geçtikten sonra oluşmaz. Böyle bir sorun varsa çok daha düşük kilometrelerde kendini belli eder ve tespiti daha erken yapılabilir. Motorda yaşanan bu problemin imalat kaynaklı bir durum olmadığı bu nedenle açıktır.——Asliye Ticaret Mahkemesi ——-Tespit raporu, usul ve yasaya aykırı olarak, karşı tarafın huzurunda, ancak mahkeme tespiti Müvekkil Şirketin ve davalı tarafın gıyabında yapmıştır. Ayrıca TESPİT raporu incelendiğinde sorulması gereken sorular şunlardır;-Servis ortamında ve daha öncesinde sökülmüş motorda yapılan inceleme sonucunda “hatanın gözle kontrolünde görülen bir hata olmadığı, bu nedenle bu ayıbın gizli ayıplı olduğu” sonucuna nasıl varılmış?
-Yine aynı incelemede sökülmüş motorda inceleme yapılırken motorun daha önce sökülmediği nasıl anlaşılmış——-motor ülkemizde 20 yıla yakın bir süredir kullanılmaktadır ve 1.500.000 üzerinde satış adetine ulaşmıştır. Aracın motorunun daha önce yetkisiz bir yerde müdahale edilmediği nereden bilinebilmektedir.Üretiminin üzerinden 3,5 yıl geçmiş, 167.521 kilometreye ulaşmış bir aracın motor sökülürken yanında olmayıp motorun ilk defa söküldüğü nasıl anlaşılabilir?Atölye ortamında yapılan bir gözlemle kesen saplamanın imalat kaynaklı bir sorun olduğu nasıl yorumlanabilir?Davacı tarafa ait olan otomobil davacı tarafça teslim alınırken, bizzat davacı kendisi aracı görmüş, iç ve dış kısmını incelemiş, muayene etmiş ve aracın herhangi bir ayıbı olmadığını belirterek, araca ait teslim tesellüm belgesini imzalamıştır. Dolayısı ile davacı tarafın var olduğunu iddia ettiği durum ile Davalının hiçbir ilgisi bulunmamaktadır. Zira Davalı, davacıya aracı olması gerektiği gibi, itina ve özen göstererek, ayıpsız hasarsız bir şekilde teslim etmiştir. Dolayısıyla varlığı iddia edilen kusurların teslim sırasında var olmadığı açıktır.Araç kazalı olabilir ve iddia olunan ayıbın iş bu kazadan kaynaklanması mümkündür. Kazalı bir aracın üretimden ayıplı olduğu iddia edilemez. Davacının varlığını iddia ettiği ayıbın ispatlanması halinde ayıbın—–kaydında sabit olan kazadan kaynaklanmış olduğuna karar verilmelidir. Aracın —— kaydının dosyaya kazandırılmasını talep ederiz.Aracın garantisi sona ermiştir. Araç kullanıcı hatası nedeniyle arızalanmıştır. Davacının hiçbir delile dayanmayan ikame araç bedeli talebinin reddi gerekir.Sonuç olarak; Öncelikle HUSUMET itirazlarımızın kabulü ile her halükarda iş bu haksız ve mesnetsiz davanın usule, esasa, yasaya ve hukuka aykırı sebeplerle DAVANIN REDDİNE; mahkeme masrafları ve avukatlık ücretinin davacı tarafa yüklenmesine karar verilmesini bilvekale arz ve talep ederiz. “Şeklinde belirtmektedir.
3.Davalı ——-Vekilinin Davaya Karşı Cevap Dilekçesi, Savunma Ve Karşı Taleplerinden özetle
“Dava konusu —— plakalı —- marka——- model ticari araç 29.09.2017 tarihinde davacı şirkete satılmıştır ve akabinde müvekkil şirket ile davacı şirket söz konusu araç için açılan tespit dosyasının tarafımıza tebliğine dek bu araç için muhatap olmamıştır.Davacı taraf söz konusu aracın ayıplı mal olduğunu ve araçta meydana gelen arızalar için ödeme yaptığı bedellerin tazminini müvekkil şirketten talep etmektedir ancak bu talebin müvekkil şirkete yapılması hatalıdır. Müvekkil şirket yetkili bayi olup araç üreticisi değildir. Bu sebeple davanın husumet yokluğu nedeniyle reddi gerekmektedir.Kabul anlamına gelmemek kaydı ile bir an için müvekkilinin sorumluluğunun kabulü varsayımında; dava konusu araçtaki arızaların gizli ayıp olarak nitelendirilemeyeceğini beyan ederiz. Araçta meydana gelen arızalar tamamen kullanıcı hatasından kaynaklanmaktadır.Tespit dosyasında da bilirkişi raporuna karşı sunduğumuz beyanları tekrarla; Tespite konu aracın önceden kaza yaptığı da yine bilirkişi raporunda yer almaktadır. Bilirkişi raporunda tespit edilen gizli ayıba konu aracın motor kısmında bulunan silindir üst kapağının iç kısmında bulunan saplamanın kafa kısmının kopmasının aracın öncede karıştığı kazalar neticesinde ortaya çıkıp çıkmadığının tespit edilmediği ve değerlendirmeye dahil edilmediği anlaşılmakla bilirkişinin meydana gelen arızada kusurun yüklenmesine ilişkin olarak durumlar arasında illiyet olup olmadığını açıklayıcı bir değerlendirmede bulunmaması rapora itirazımız sonucunu doğurmuştur. Dolayısıyla araçta hasara neden olan motordaki saplamanın kafa kısmının kopmasında aracın daha önceden karıştığı kazaların ne suretle etkili olduğunun açıklanması gerekmektedir.Hasarın onarıldığı açıktır ve şuanda araçta ayıplı hiçbir parça kalmamıştır. Dolayısıyla onarım hakkını kullanmış olan davacının, onarım hakkından cayması, diğer seçimlik haklarını kullanması mümkün değildir. Zira yenilik doğuran haklar, bir kere kullanılmakla son bulur ve bu haliyle değiştirilmesi mümkün olmayan bir niteliğe bürünmektedir.
Karşı tarafın araçta oluşan değer kaybının tespiti talebi bakımından da bilirkişi raporu açıkça değerlendirmede bulunmuştur. Raporda ‘——-aracın hasarının onarılması dikkate alındısında aracın motor kısmının yenilenmesi nedeni ile araçta değer kazanımı meydana geldiğini, bu nedenle değer kaybı ile değer kazanımı bir birini karşıladığından değer kaybı olmadığı’ denmek suretiyle ileride açılması muhtemel davada değer kaybı talep edilemeyeceği de sabit hale gelmiştir.
İşbu davada davacının zarar olarak nitelendirdiği masrafının tazmini talebi usul ve yasaya aykırılık teşkil etmektedir. Dolayısıyla davacının aracında meydana gelen değer kazanımı sebebiyle müvekkil şirketten zarar tazmini talebinin reddedilmesi gerekmektedir.Sonuç olarak; usul ve yasaya aykırı olarak açılan davanın reddini, yargılama gider ve masraflarının ile vekalet ücretinin davacı taraf üzerine bırakılmasını talep eder, gereğini arz ederiz.”Şeklinde belirtmektedir.
4.Dava Dışı ——Vekilinin Müzekkere Cevap Dilekçesinden özetle; “Müvekkile tebliğ edilen ilgi sayılı müzekkere ile—— plakalı araca ilişkin müvekkil şirketin kayıtlarında bulunan servis formları ve evrakların gönderilmesi istenmiş olup müvekkil şirket kayıtları üzerinde yapılan incelemede söz konusu araca ilişkin 11 adet servis formu ve 11 adet fatura olduğu görülmüştür. Servis formları ve faturalar işbu dilekçemiz ekinde sunulmaktadır.” belirtmektedir.
—– Asliye Ticaret Mahkemesi —— Dosyasının bulunduğu görülmektedir.
—— 26.01.2022 Tarihli Müzekkereye Cevap Yazısından özetle; “——- plakalı aracın sistemde yapılan sorgulamasında Karayolları Motorlu Araçlar Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası poliçe bilgi ve hasar bilgisi, Kasko Sigortası poliçe ve hasar bilgisi, Ekspertiz rapor Bilgisi, Kaza Tespit Tutanağı bilgisi, İhtiyari Mali Mesuliyet Sigortası ve Yeşil Kart poliçe bilgilerinin sorgulandığını ve bulunan bilgilerin ekte yer aldığını; ek ‘te Poliçe ve Hasar Bilgisi (2 Sayfa), Kaza Tespit Tutanağı Bilgisi (74 Sayfa), Eksper Rapor Bilgisi (36Sayfa) bulunduğu” belirtmektedir.Dilekçe Ekinde yer alan bilgilerden dava konusu ——-Plakalı aracın aşağıda belirtilen hasar kayıtlarının bulunduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava; satın alınan aracın ayıplı çıkması nedeniyle onarım bedeli ve ikame araç kiralama bedelinin tazminine ilişkindir Davalı —— gizli ayıp bulunmadığını kullanıcı hatası olduğunu husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.Davalı —— aracın garanti süresinden sonra arızalandığımı, fatura bedeline itiraz etmediğini ve ayıp ihbar sürelerine uymadığını ve husumet yöneltilemeyeceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Davalı ——-davaya konu olan araç ile ilgili olarak garantisinin bulunduğu, bu durumda satıcı olan davalı ——- firması ile birlikte araç için garanti veren ve distribütör sıfatına sahip davalı —— birlikte sorumlu olduğu ve garanti sözleşmesinden dolayı davada pasif husumet ehliyetinin bulunduğu anlaşılmaktadır.Usul ve yasaya uygun denetime elverişli nitelikteki bilirkişi raporu mahkememizce hükme esas alınmış ve rapor doğrultusunda davaya konu araçta meydana gelen hatanın imalat hatası olduğu, aracın satıldığı anda araçta mevcut olan gizli ayıp niteliğinde olduğu, her ne kadar davalı taraf cevap dilekçesinde ayıp ihbarının süresinde yapılmadığı ve zamanaşımı süresinin dolduğu itirazında bulunmuş ise de; gizli ayıpta belirtilen sürelerin bulunmadığı bu nedenle davalı tarafın bu itirazlarına itibar edilmediği, TBK da düzenlenen satım sözleşmesinde gizli ayıbın varlığı halinde ayıbın tespit edilebilmesi için gerekli muayene yükümlülüğü yerine getirildikten sonra bu hususun satıcıya bildirileceği, davacının makul süre içerisinde ayıbın varlığını tespit ederek servis yetkililerine gerekli başvurularını yaptığı, buna ilişkin başvuru evraklarının ve servis tarafından verilen cevapların dosya içerisinde mevcut olduğu, araçtaki ayıbın 03/08/2021 tarihli 46.357,43 TL bedelli fatura ile giderildiği anlaşılmıştır.
Aracın dosya kapsamında açıklanan arızası nedeniyle azami onarım süresi olan 30 günü aşarak 137 gün süresince serviste kaldığı bu nedenle davaya konu aracın tamirde iken kullanılamaması nedeniyle, azami onarım süresini aşan süre yönünden zararın hesaplanması gerektiği kanaatiyle 137-30=107 gün*115,00 TL=12.305 TL olarak belirlenmiştir.Bilirkişi raporu mahkememizce de oluşa, fenne uygun bulunmakla, davacının davalılardan satın aldığı——- plakalı araçta üretimden kaynaklı gizli ayıp bulunduğu, tamir için davacıdan istenen 46.357,4 TL’nin tespit edilen bu ayıp kapsamında, ikame araç bedeli yönünden ise taleple bağlı kalınarak araçtan mahrum kalınacağı öngörülen tamir süresinde davalılardan 3.227,50 TL ikame araç bedelinin tahsili ile davacıya verilmesine dair aşağıda ki şekilde karar verilmiştir.6102 sayılı TTK’nın 18/3.maddesinde belirtilen temerrüde ilişkin şartlar dikkate alındığında temerrüdün davanın açılması ile oluştuğu anlaşılmıştır.

Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın Kabulü ile;
a-Onarım bedeli 46.357,43 TL’nin dava tarihi olan 01/11/2021 tarihinden itibaren avans faiz işletilerek müşterek müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
b-Taleple bağlı kalınarak 3.227,50 TL ikame araç bedelinin 1.000,00TL’lik kısmına dava tarihi olan 01/11/2021 tarihinden itibaren; geri kalan 2.277,50 TL’lik kısmına ise harç tamamlama tarihi olan 13/06/2022 tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte müşterek müteselsilen davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 3.387,14 TL harçtan, peşin yatırılan 808,75 TL harç ile 80,70 TL ıslah harcının toplamı olan 889,45‬TL’den düşümü ile geri kalan 2.497,69‬ TL harcın müşterek müteselsilen davalılardan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 808,75 TL Peşin harç, 80,70 TL ıslah harcı ve 59,30 TL başvurma harcı 2.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 171,70 TL posta gideri olmak üzere toplam 3.120,45‬ TL yargılama giderinin müşterek müteselsilen davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre 9.200,00 TL vekalet ücretinin müşterek müteselsilen davalılardan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde davacıya İADESİNE,
6- 1.320,00 TL Arabulucu ücretinin müşterek müteselsilen davalılardan tahsiliyle hazineye irad kaydına,Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —— Bölge Adliye Mahkemesinde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı —— vekilinin yüzüne karşı, davalı —— vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.