Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/668 E. 2021/828 K. 05.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/668 Esas
KARAR NO: 2021/828
DAVA: Kayyımlık (Ticari Şirkete Kayyım Atanması)
DAVA TARİHİ: 21/10/2021
KARAR TARİHİ: 05/11/2021
Mahkememizde görülmekte olan Kayyımlık (Adi ortaklığa Kayyım Atanması) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı Vekili Dava Dilekçesi Özetle;—— ihaleye çıkarılan —— ———– başından sonuna kadar birlikte yapılması amacıyla, ——— ortaklık kurulduğunu, bu sözleşme’nin —- ortak iradesiyle; davacı müvekkili şirketin münferiden temsile yetkili müdürü ——-olduğunu, ——- işlemi takip ve sonuçlandırmaya münferiden yetkili kılındığını, davalı ortakların, —- taraflar arasında akdedilen diğer sözleşme hükümlerine aykırı davrandıklarını ve ——faaliyetlerini sürüncemede bırakma yönündeki kasıtlı ve kötü niyetli eylemleri nedeniyle, ——- malvarlığının yönetimi olmak üzere yönetim işlerinin çıkmaza girdiğini, davalı ortakların, ihale makam—– —– banka hesabının bulunduğu — ihtarname keşide ederek hiçbir hukuki mesnedi ve somut gerekçesi bulunmayan, tamamen asılsız beyanda bulunduğunu, ——-temsile yetkili müvekkili ———– kendisine ait bu yetkiyi, diğer ortaklar olan davalı şirketlerin bilgisi ve istemi dışında kullandığını, bu nedenle —– verilen yetkinin kaldırılması için diğer ortak olan müvekkili şirketin toplantıya çağrıldığını, müvekkilinin toplantıya katılmayarak karar alınmasını engellediğini, bu nedenle müvekkili —– tarafından ortaklık adına yapılan işlemlerden sorumlu olmayacağını, davalı ortakların, —– sürüncemede bırakmaya yönelik kasıtlı ve kötü niyetli eylemleri ve —– bulunduğu bankaya keşide ettikleri dava konusu haksız ihtarnameyle, ——nezdinde yürüteceği işlemler yönünden güvenilirliğinin zedelendiğini, ilgili kurumlarda tereddüt oluşmasına sebebiyet verdiğini ve hem müvekkillerinin hem de adi ortaklığın ticari itibarı zedelediğini, bu nedenle müvekkili ————-münferiden temsile yetkili olduğunu, davayı açma ve ilgili kurumlar nezdinde, —– ortaklığın yönetim ve temsil yetkisi hususunda oluşan tereddütün ve ——- duyulan güvenin zedelenmesinin önüne geçebilmek için —-aaliyetlerinin kesintisiz ve kusursuz devamını sağlamak amacıyla, işbu yargılama sürecinde —– ortaklığa -tedbiren- yönetim ve temsil hususunda yetkili kılınacak bağımsız kayyım heyeti atanması gerektiğini, işbu tedbir talebinin kabul görmediği taktirde uygun görülecek diğer ihtiyati tedbirlerin uygulanmasını, dosya kapsamında yapılacak olan yargılama sonucunda haklı davalarının kabulü ile davacı şirket ile davalı şirketler arasında kurulmuş olan —— yevmiye numaralı —— ortaklık sözleşmesi’nin ———- ortaklık adına her türlü iş ve işlemi takip ve sonuçlandırmaya münferiden yetkili olduğunun tespitine karar verilmesi gerektiğini, yukarıda ayrıntılı olarak izah edilen sebeplerle haklı davaların kabulü ile davacı şirket ile davalı şirketler arasında kurulmuş olan—— maddesi uyarınca, davacı müvekkil —— adına her türlü iş ve işlemi takip ve sonuçlandırmaya münferiden yetkili olduğunun tespitine, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, davacı gerçek kişinin ——— ortaklık adına her türlü iş ve işlemi takip ve sonuçlandırma hususunda münferit yetkili olduğunun tespitine karar verilmesine ilişkindir.
Davanın —– tarihinde açıldığı, yargılamanın henüz dilekçeler teatisi aşamasında olduğu ve —– tarihine duruşma günü verildiği anlaşılmıştır.
Davacı vekili —– havale tarihli dilekçesi ile davasından feragat ettiğini bildirdiği anlaşılmıştır.Davacı vekilinin davadan feragate yetkisi olduğu vekaletnamenin tetkikinden anlaşılmıştır.
Davadan feragat 6100 sayılı HMK’nın 307. uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir.6100 sayılı HMK’nın 311. Maddesi uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur.Bu doğrultuda tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, davacılar vekilinin mahkememizde açılan davasından feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
Hüküm: Gerekçesi Yukarıda Açıklandığı Üzere ;
1-Davanın Feragat Nedeniyle Reddine,
2- ——- Harcın Davacıya İadesine,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
4-Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-6100 sayılı hmk.nın 333. maddesi gereğince, var ise bakiye gider avansının, karar kesinleştiğinde taraflara iadesine,
Dair karar, 6100 sayılı hukuk muhakemeleri kanununun istinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (hmk’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (hmk’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (hmk’nın 344. maddesi) suretiyle———-adliye mahkemesi nezdinde istinaf yolu açık olmak üzere, dosya üzerinden incelenme sonucu verilen karar oy birliği ile açıkça okunup usulen anlatıldı.05/11/2021