Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/659 E. 2021/771 K. 21.10.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/659 Esas
KARAR NO: 2021/771
DAVA: Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 19/10/2021
KARAR TARİHİ: 21/10/2021
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili —- harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı müvekkilin tedavisi halen devam ettiğinden, zararını belirlemek şu an için belirlenemeyeceğinden, fazlaya ilişkin tüm haklarımız saklı kalmak kaydıyla; geçici işgörmezlik için:—– itibaren faizi ile birlikte davalılardan müşterek ve müteselsilen tahsiline, davalı sigorta şirketinden alacaklarının arabuluculuk süreci dava şartı olduğundan saklı tutulmasına, davacı müvekkili bu kaza nedeniyle sakat ve işsiz kalmış olduğundan adli yardım taleplerinin kabulüne, dosyanın —– birleştirilmesine, yargılama masrafları ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava—–tarihli trafik kazası nedeniyle maddi tazminat davasıdır.
Asliye Ticaret Mahkemeleri, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine giren ticari davaların çözümlendiği mahkemelerdir. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevine giren işler dışında kalan tüm uyuşmazlıklar Asliye Hukuk Mahkemesince ve diğer özel görevli mahkemelerce çözümlenir. Hangi davaların ticari dava olduğu 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde sayılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesi ve 5/2. maddesiyle özel yasalarda hangi davaların ticari dava olduğu açıkça yazılmıştır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanununda düzenlenen veya kendi özel kanunlarında mutlak ticari dava olduğu belirtilen ve bu sebeple ticari nitelikte olduğu kabul edilen davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki taraf için ticari sayılan konulardan doğan davalardır. Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise davaya konu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır
Eldeki dava incelendiğinde ,davaya konu alacak iddiasının hukuki temeli haksız fiil alacağıdır.Dolayısıyla eldeki dava mutlak ticari dava değildir.Nispi ticari dava açısından yapılan incelemede ise ; davacının tacir olmadığı,davalıların da araç sürücüsü ve işleten olduğu ,dolayısıyla tacir olmadıkları,tazminat talebine konu trafik kazası olayının tarafların ticari işletmeleri ile de ilgili olmadığı gözetilerek davanın nispi ticari dava da olmadığı anlaşılmıştır.Her ne kadar davacı tarafından mahkememizin —–Sayılı dosyası ile birleştirme talep edilmiş ise de işbu eldeki dava açısından mahkememizin görevli olmadığı,görevli mahkemelerin Asliye Hukuk Mahkemeleri olduğu,Asliye Hukuk Mahkemeleri ile Asliye Ticaret Mahkemelerinin farklı sıfatta mahkemeler olduğu ve bu nedenle HMK 166.maddesinde belirtilen şartlar oluşmadığından birleştirme yönünde karar verilmemiştir.Dava adli yardım talepli açılmakla iş bu talebin yargılamayı sevk ve idare edecek görevli mahkemece incelenmesi gerektiği kanaati hasıl olmuştur.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın mutlak ticari dava olmadığı,tarafların tacir olmaması ve alacak iddiasının tarafların ticari işletmelerine ilişkin olmaması nedneiyle nispi ticari dava da olmadığı görülerek Asliye Hukuk Mahkemelerinin görevli olduğuna ilişkin aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili—– Nöbetçi Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Tarafların yukarıda belirtilen süre içerisinde başvarmamaları halinde mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 sayılı HMK nın 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama gideri, vekalet ücreti ve gider avansı gibi hususların görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, yokluğunda karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde —– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 21/10/2021