Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/614 E. 2023/277 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/614 Esas
KARAR NO : 2023/277

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/11/2020
KARAR TARİHİ : 21/03/2023
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili tarafından sunulan dava dilekçesi ile; —–Noterliği —-yevmiye no 23/10/2020 tarihli ödememe protestosu ile “10/08/2020 tanzim tarihli 21/10/2020 ödeme tarihli 100.000,00TL bedelli” senedin davalıya ödenmesi hususunda müvekkiline protesto gönderildiğini, 10/08/2020 tanzim tarihli 21/10/2020 ödeme tarihli 100.000,00TL bedelli senedin alacaklısı olan davalı ile müvekkili arasında alacak borç ilişkisine dayanak oluşturacak ticari, hukuksal ilişki olmadığını, müvekkilinin davalıya hiçbir borcu olmadığını, müvekkil ile —–adresinde mukim —–arasında “…ruhsat ile ilgili herhangi bir cezai yaptırım olduğunda gelecek bütün cezayı … ödeyecek buna istinaden 1 adet 100.000,00TL güvence senedi verildiği” şeklinde bir protokol imzalandığını, müvekkili Belediye nezninde adı geçen şirketin ruhsat alımına ilişkin başvuru işlemlerini yürütme ve şirket adına yapmış olduğu ruhsat başvurusu işlemleri nedeniyle şirketin idari bir cezayla karşılaşması halinde şirkete gelebilecek olası cezayı teminen 100.000,00TL bedelli teminat senedi verme taahhüdünde bulunduğunu, bu nedenle de boş bir senete imza attığını, bunun dışında müvekkili tarafından imzalanan hiçbir senet, kağıt vs. olmadığını, fakat protestoya konu senedin bu senet olup olmadığını bilmediğini, zira teminat senedi —— olası cezasını teminen düzenlendiğini, şirketin yetkilisi —–olduğunu, davalıyla hiçbir ilgisi olmadığını, bu nedenlerle protestoya konu bonodan dolayı müvekkilinin davalıya karşı borçlu olunmadığının tespitini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili ile davacı arasında evveliyatta dostluk mevcut olduğunu, bu dostluğa istinaden davacı hastanede tedavi gördüğünü, tedavi masraflarına ihtiyacı olduğunu, zor durumda olduğunu, bir yerden para beklediğini bu süreçte kendisine destek olması için müvekkilinden farklı zamanlarda borç paralar istediğini, müvekkilinin de davacının memuriyetinden kaynaklı nüfusu sebebiyle güvenerek farklı zamanlarda borç verdiğini, bu tutarlar 100.000 TL’ye yaklaşınca müvekkil alacağın ispatı açısından karşılığında dava konusu senedi teslim aldığını, davacının 100.000 TL tutarında zamanla almış olduğu borçlara istinaden dava konusu senet davacı borçlu tarafından bizzat imalanarak müvekkiline teslim edildiğini, zira bilirkişiler marifetiyle yapılacak imza incelemesinde imzanın borçluya ait olduğunun tespit edileceğini, müvekkilinin bu alacağına istinaden 03.11.2020 tarihinde —– İcra Müdürlüğü ‘nün —— Esas sayılı dosyasından kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığını, bu takibe istinaden davalı kötüniyetli olarak işbu dosyadan menfi tespit dosyası açarak ve tedbir kararıyla müvekkilin alacağını tahsiline engel olduğunu, buradaki senet bir teminat senedi olmayıp yukarıda açıklanan borç ilişkisinden kaynaklanan bir senet olduğunu, hayatın olağan akışına da uygun olarak müvekkilinin vermiş olduğu borçta alacağını ispatlamak için borçlu davacıdan dava konusu senedi aldığını, davacının iddialarının bu yönden de gerçek dışı olduğunu bu nedenle davanın reddini istemiştir.
DELİLLER:
Mahkememiz dosyası, —–Asliye Hukuk Mahkemesinin —- Esas——-. Sayılı görevsizlik ilamı ile mahkememiz esasına kaydedildiği görüldü.Dava konusu senet sureti, —– .İcra Dairesinin——-esas sayılı icra dosya sureti ile tüm dosya kapsamı.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile başlatılan icra takibinden kaynaklı borçlu olmadığının tespiti ve kötüniyet tazminatı talebi verilmesine ilişkindir.Davacı tarafça—–.İcra Müdürlüğü’nün ——- esas sayılı icra takibine konu10/082020 keşide tarihli, 21/10/2020 vade tarihli, 100.000 bedelli senetten dolayı davalıya borçlu olmadığı ve senedin teminat senedi olduğu iddiayla dava ikame edilmiştir. Menfi tespit davası, 2004 Sayılı İcra ve İflâs Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Bu maddeye göre, borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında ya da icra takibinden sonra borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Bu dava maddi hukuk ve usul hukuku bakımından genel hükümlere dayalıdır ve normal bir hukuk davası olarak açılır. Menfî tespit davasında ispat yükü, kural olarak davalı alacaklıya düşer; fakat takibe konu çek, kambiyo senedi vasfında olup illetten mücerret olduğu, bu durumda çek nedeni ile borçlu olunmadığına dair ispat yükümlülüğünün davacıya ait bulunduğu, senede karşı senetle ispat kuralı gereğince, davacı borçlunun, takip ve dava konusu edilen senedin teminat senedi olduğunu yazılı delille kanıtlaması gerekmekte olup, buna ilişkin bir delilin dosya içerisinde yer almadığı, davacı vekilince dava dilekçesinde yemin deliline dayanıldığından yemin hatırlatıldığı, davalı tarafa yemin eda edildiği, davacının iddiasını yazılı delille ispatlayamadığı, senede karşı ileri sürülen hukuki işlemlerin HMK madde 200’deki düzenleme uyarınca senetle ispatı zorunlu olduğundan davacının üzerine düşen senedin teminat senedi olduğuna ilişkin ispat yükümlülüğünü yerine getiremediği anlaşıldığından açılan davanın reddine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize açılan menfi tespit ve kötü niyet tazminatı taleplerinin REDDİNE,
2-Davalı yanın icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3- Peşin alınan 1707,75 TL harçtan, alınması gerekli 179,90 TL harcın düşümü ile Hazineye irat kaydına, bakiye kalan 1.527,85 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
4-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA ,
5-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair tarafların yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.