Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/610 E. 2022/159 K. 03.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/610 Esas
KARAR NO : 2022/159

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/09/2021
KARAR TARİHİ : 03/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, müvekkili şirket tarafından —tarihleri arasında — ihlali geçiş yaptığını ve müvekkili şirkete 1.369,50 TL tutarında borçlandığını, davalının borca ve ferlerine itirazının haksız olduğunu, bu nedenle itirazın iptali gereğinin hasıl olduğunu, — — —geçen her araca ait — arkadan fotoğrafının çekildiğini ve aracın plakası ile — veya –etiketinin okunduğunu, Araç geçiş yaptıktan sonra, aracın plakasının —tarafından kesin olarak okunabilmiş ise, banka alt yapısıyla — — yaklaşık — hesabından geçiş ücretine yetecek bakıya olup olmadığının sorgulandığını ve varsa geçiş ücretini hesaptan tahsil edildiğini, müvekkil şirketin kanuni yükümlülüğü yukarıda 9. maddede sayılan iki adımın — sona erdiğini. Ancak bu süreçte iyi niyetle hareket eden — olmamakla —–yeterli bakiye bulunmayan araç sahiplerinin—– sahiplerine satan/temin eden ve buna ilişkin hesabı nezdinde bulunduran kurumlardan on beş (15) gün süreyle istemeye devam ettiğini, ——-öncc yapmış oldukları ihlalli geçişlere ilişkin olarak, yaptıktan hemen sonra yapılan sorgulama sonucunda araç sahjbinin — hesabında yeterli bakiye bulunmuyorsa, geçiş yapılan gün sonunda gece — hesabındaki — sorgulandığını, Şayet bu sorgulamada da yeterli bakiye çıkmaz ise, 15 gün boyunca her —- hesabında yeterli bakiyesi olup olmadığı sorgulanmakta ve bakiye bulunduğu anda ücret tahsil edildiğini, — tarihinden sonra yapmtş oldukları ihlalli geçişlere ilişkin olarak ise;— hesabındaki bakiye miktarları bazı durumlar halinde günlük olarak değil — kullanıcılarının ilgili banka tarafından verilen– hesabını sağlayan ——–nedenleri hakkında — sorgulama yapıldığını, arz ve izah edilen sebeplerle, davanın kabulüne ile davalı/borçlunun icra takibine yaptığı yapılan itirazın iptaline ve takibin devamına, davalının asıl alacağın %20’sinden az olmamak kaydı ile icra inkâr tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Davalıya ait — belirtilen tarih ve saatlerde, davac— —–gişelerine ait —–dosyaya sunulduğu, Dava konusu—arasında yapılan —- hesabında geçiş için yeterli bakiye bulunmadığı, geçişleri takip eden —- hesabına yeterli bakiye yüklemesinin yapılmadığı, Davalı şirket tarafından,——- olmadığına dair herhangi bir belge sunulmadığında, bu geçişler esnasında araç malikinin davalı şirket olduğunun kabulünün gerekeceği, Davalı şirketin,— —- bedeli olmak üzere. Toplam — tutarındaki bedelden sorumlu olduğu,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan — aracların——ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve 4 katı ceza bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde — dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.
Davacı şirket, takipteki alacağını — ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.
Davacı şirket tarafından— — veya kredi kartı ile ödeme seçeneği bulunmamakta, geçiş ücretinin geçiş esnasında değil sonrasında sorgu ve tahsilat yaparak hızlı araç akışını sağladığı, —- tarafından dosyaya sunulan yazıda, kaçak geçiş yapıldığı tespit edilen tarihler arasında dava konusu —bulunduğu, davalı şirkete gönderilen —olup olmadığı sorulmasına rağmen bu konu hakkında mahkememize beyanda bulunmadığı, dosya kapsamına sunulan — incelendiğinde, dava konusu geçişlere işkin ödeme yapılmadığı bilirkişi incelemesi neticesinde ortaya konulmuştur.
Geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği anlaşılmıştır.
Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin — olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen — kullanma yönündeki iradesinin kabul niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli — yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,
Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda — Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede — —Somut olayda, davalı şirkete ait aracın, davacının işletmiş olduğu –yaptığı, araçların geçiş ücretinin kanunda belirtilen — içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan aracın maliki olduğu ve ihlalli geçişin yapıldığı tarihlerde — bulunduğu tespit edildiğinden — ilişkin ödeme yapılmadığı, toplam — geçiş ücreti ve ceza ücreti olmak üzere toplam 1.369,50 TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Dava değerinin — sınırı— nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir.– karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” … karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları —– kesinlik sınırı olan–altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği,– hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından — sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 93,55 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 34,25‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —göre hesaplanan 1.369,50 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harç toplamı 118,6‬0 TL ile 1.128,10 TL — Masraflar) olmak üzere toplam 1.246,7‬0 TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
7-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8—-davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.