Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/607 E. 2022/121 K. 22.02.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2021/607 Esas
KARAR NO: 2022/121
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 27/09/2021
KARAR TARİHİ: 22/02/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili—- bonoya dayalı borcundan dolayı kambiyo takibi ile yasal takip başlattığını, dosya yenilenmekle —- aldığını, müvekkili, takipten maaş haciz müzekkeresi gönderilmesi ile haberdar olduğunu, davalılar ile yapılan şifahi görüşmelerden bir netice alınamaması üzerine de huzurdaki davanın açıldığını, müvekkilinin borçluya takip konusu bono dolayısıyla lehdarı olan davalı şirket tarafından herhangi bir mal satışı yapılmadığını, bu nedenle takip konusu bonodan dolayı müvekkilin bir borcu bulunmadığına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalılar vekili cevap dilekçesinde özetle; bono üzerinde —— kaydının yer alması, bononun kanuni vasıflarına halel getirmediğini, davacı tarafın malen kaydı sebebiyle bononun kanuni vasıflarının taşımadığına ilişkin mesnetsiz iddiasını kabul edilebilir mahiyette olmadığını, Dava konusu bono üzerinde yer alan malen kaydı, malın teslim alındığının borçlu tarafından kabul edildiğini anlamına gelmekte olduğunu, Buna rağmen davacı tarafın, “alınmayan bir malın ödemesi yapılamayacağından borcu olmadığına” yönelik iddiası kabul edilemez nitelikte olduğunu, zira dava konusu bonodaki malen kaydı, malın alındığının ikrarı niteliğinde olduğunu, bono üzerindeki kaydın aksini iddia eden davacı taraf, bu iddiası yazılı delil ile ispatlamakla mükellef olduğunu, davacının kötü niyetli olarak ikame ettiği huzurdaki davaya ilişkin beyanlarını kabul etmediklerini beyan ile haksız davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava ,malen kaydı bulunan bonoya dayalı takibe yönelik menfi tespit davası iken dava sırasında borcun ödenmesi nedeniyle İİK 72/6 uyarınca istirdat davasına dönüşmüştür.
—- Esas sayılı takip dosyasının dosyamız içerisine celp edildiği görüldü.
Bonoda malen kaydı bulunması bononun kambiyo senedi vasfını etkilemese de bono sebebe bağlanmış yani talil edilmiş olmaktadır.Buna göre bononun bir mal teslimi yahut iş karşılığında verildiği karine olarak kabul edilmektedir.Malen kaydı bulunan bonolarda kural olarak alacaklının malı teslim ettiği kabul edilmekle birlikte borçlunun (eldeki dosyada davacının ) ödemeyi ispat etmesi gerekmektedir.Dava dilekçesinin HMK 31.maddesi uyarınca açıllatılması için mahkememizin ön incelme celsesinde davacı vekiline söz verilmiş ve davacı vekili —– tarihinde vermiş olduğu dilekçede davalı ile mal teslimi hususunda anlaşılmasına rağmen malların teslim edilmediğini ve bu nedenle bononun bedelsiz olduğunu dile getirmiştir.Davacı vekili tarafından bonoda yer alan malen kaydının aksi iddia edilmemekle çifte talil söz konusu değildir.Dolayısıyla eldeki uyuşmazlığa uygulanacak ispat kuralları malen kaydı bulunan bonolarda mal teslimi ve ödeme hususundaki karinelerdir.Malen kaydı bulunan bonolarda kural olarak mal teslim edilmiş sayılır.Karinenin aksini ispat külfeti ise borçlunun üzerindedir.Malların teslim edilmediği borçlu tarafından ileri sürüldüğünde öncelikle taraflar arasında hangi malların teslimine ilişkin sözleşme olduğu borçlu tarafından ispatlanmalı ve bu ispat faaliyetinden sonra ancak taraflar arasında teslimi konusunda anlaşmaya varılan malların teslim edilip edilmediği irdelenebilecektir.Eldeki uyuşmazlıkta dvacı-borçlu tarafından bononun hangi malın teslimi için düzenlendiğinin ispat edilemediği——- olarak mal tesliminin alacaklı tarafından kabul edilmesi gerektiği ve bunun aksini ileri süren davacının ispat külfetini yerine getiremediği görülmekle davanın reddine karar verilmiştir.Her ne kadar davacı tarafından tarafların ticari defterlerinin incelenmesi talep edilmiş ise de malın teslim edilmediğini ispat ile davacı tarafın yükümlü olduğu,ticari defter incelemesi yapılması halinde ispat külfetinin terse çevrilerek ,malın teslim edildiği karine olarak kabul edildiğinden, mal teslimi hususunda ispat külfetinin alacaklıya yükleneceği ve bu durumun malen kaydı bulunan bonolarda karine olarak belirlenen hususlara ters düşeceği görülmekle ticari defter inceleme talebi reddolunmuştur.Davalıların tanık dinlenmesine muvafakat etmedikleri bildirildiğinden ,senete karşı senetle ispat kuralı gereği tanık dinlenmemiştir.
Dava ile birlikte tedbir kararı verilmediğinden kötü niyet tazminatına hükmedilmemiştir.
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davanın reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Kötü niyet tazminat talebinin Reddine,
3- Peşin alınan 990,35 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 909,65‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalılar kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre 8.338,87 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak müteselsilen davalılara verilmesine,
6-Her ne kadar menfi tespit davalarında zorunlu arabuluculuk şartı olmasa da davacı tarafından zorunlu arabuluculuğa başvurulduğu görülmekle davanın reddi sebebiyle 1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.22/02/2022