Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/552 E. 2022/175 K. 17.03.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/552 Esas
KARAR NO : 2022/175

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/09/2021
KARAR TARİHİ : 17/03/2022

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirket tarafından işletilen—-, davalıya ait ihlali geçişi nedeniyle doğan yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla — sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emri davalıya tebliğ edildiğini, davalının borcu olmadığı gerekçesiyle borcun tamamına itirazda bulunduğu, Şikayete konu borcun sebebini teşkil eden ihlalli geçiş fiilinin tanımlanmasının gerektiğini, Müvekkil Şirket tarafından işletilen—- yer alan tüm gişelerden nakit, kredi kartı/banka kartı tahsilatı yapılabilmesi mümkün olup ücret toplama sisteminin süresi içerisinde—- geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde geçiş esnasında gişede yer alan— tarafından— ödenmesinin talep edildiğini, —– ödeme gerçekleşmez ise oluşan ihlalli geçiş kaydına ilişkin, geçiş ücretinin hangi surette nereye ödeneceğini, yasal ödeme süresinin ne kadar olduğunu, yasal sürenin bitiminde geçiş ücreti ile birlikte 4 (dört) katı cezanın ödenmek zorunda kalınacağını, ödemenin geciktirilmesi halinde tutara eklenecek diğer masrafların neler olduğunu belirtir ihlalli geçiş bildirimi ——-için yasal bir yükümlülük olmasa da sadece bilgilendirme amaçlı olarak düzenlenerek ihlalli geçiş anında, araç sürücüsüne teslim edildiğini, belirtilen sebepler ve mahkemece resen dikkate alınacak nedenlerle; yapılacak yargılama neticesinde davalının — sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve borçlu aleyhine yüzde yirmiden az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehlerin vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesi talep ve dava etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Davalı şirkete ait dava konusu —- plakalı — geçtiğine dair, — dava dosyasına sunulmuştur. Geçiş anında —- plakalı — bulunmaktadır. Geçiş anında—hesabında 2,70 TL bulunmaktadır. Geçişi izleyen 7.gün 06.05.2020 tarihinde —- hesabına —bakiye yüklenmiştir. Fakat bu bakiye aynı tarihteki diğer geçişler için kullanıldığından bu geçiş için yeterli bakiye kalmadığından, davacı şirket sistemi tarafından geçiş ücretlerinin tahsilâtı yapılamamıştır. Geçiş—araca tanımlı — bulunmaktadır.— bulunmaktadır. Geçişi izleyen — için yeterli bakiye yüklenmediğinden. davacı şirket sistemi tarafından geçiş ücretlerinin tahsilâtı yapılamamıştır. Geçiş anında — plakalı—bulunmaktadır. Geçiş —– bulunmaktadır. Geçişi izleyen 15 gün içinde de —– hesabına geçiş için yeterli bakiye yüklenmediğinden. davacı şirket sistemi tarafından geçiş ücretlerinin tahsilâtı yapılamamıştır. Davalı şirkete ait— plakalı araçların ihlali geçişinden kaynaklı, 654,30 TL geçiş ücreti ve geçiş ücretinin 4 katı tutarındaki 2.617,20 TL ceza bedeli olmak üzere, Toplam 3.271,50 TL tutarındaki ihlali geçiş bedelinden sorumlu olacağı,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan —- plaka sayılı aracların, işletmecisi olduğu— bedellerinin ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve 4 katı ceza bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde — takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.
Davacı şirket, takipteki alacağını köprü geçiş ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.
Davacı şirket tarafından işletilen — mevcut olduğu— alınamaması veya geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, bu durumda– ücretinin nakit ya da kredi/banka kartı vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde, sürücüye ihlalli geçiş bildirimi verilerek 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı — Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca — cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,
Davacı şirketin— ettiği hizmetin genel icap niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen–iradesinin kabul niteliğinde olduğu, — ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza — yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,
Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda — önüne itiraz yolu ile gelen incelemede —bulunan –geçişi sırasında——-olarak açılmaması halinde —— olunacağı, — açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde–sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,
Somut olayda, davalı tacire ait aracın, davacının— kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan araçların maliki olduğu ve araçların ihlalli geçişin yapıldığı tarihlerde — hesabında yeterli bakiye bulunmadığı tespit edildiğinden kaçak geçişlere ilişkin ödeme yapılmadığı, kaçak geçiş ücreti ve ceza ücreti olmak üzere toplam 3.271,50 TL olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
Davada kabul edilen miktarın — —altında kalması nazara alınarak kesin olarak karar verilmiştir.—–karar sayılı ilamında benzer konuya ilişkin; ” … karar altına alınan miktarın yıllar itibariyle yeniden değerlendirme oranları nazara alındığında — — altında kaldığı, dolayısıyla istinafa gelen davalı yönünden kabul edilen dava miktarı itibariyle mahkeme kararının tutar itibariyle kesin nitelikte olduğu anlaşıldığından tarafça yapılan istinaf başvurusunun bu sebeplerle reddinin gerekeceği, kanunun bahşetmediği bir hakkın ise mahkemece taraflara verilemeyeceği, dolayısıyla yerel mahkeme kararında istinaf yasa yolunun açık olduğunun bildirilmesinin taraflar lehine kazanılmış hak doğurmayacağı üzere davalı vekilinin istinaflarının esastan incelenemeyeceği anlaşılmıştır. ” şeklinde karar verildiği görülmüştür.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından—-icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 178,78 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 59,30 TL harçtan mahsubu ile bakiye 119,48‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 59,30 TL peşin harç toplamı 118,6‬0 TL ile 1.102,10 TL—- olmak üzere toplam 1.220,7‬0 TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6—- davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, dava değeri kesinlik sınırının altında kalması nazara alınarak KESİN olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.