Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/549 E. 2021/831 K. 09.11.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/549 Esas
KARAR NO: 2021/831
DAVA: İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 07/09/2021
KARAR TARİHİ: 09/11/2021
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili —— harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin kurumun sağladığı elektrik hizmetinin davalı tarafından kaçak olarak kullanıldığını, kaçak kullanıma istinaden davalının elektriğinin kesildiğini, sayacın mühürlendiğini, mühürlenen sayacın mühür fekki yapılarak açıldığını ve —-kaçak kullanım olduğunun tespit edildiğini, iş bu tutarın davalı taraftan tahsili amacı ile icra takibi başlatıldığını ancak davalı tarafın kötü niyetli olarak takibe itiraz ettiğini ve takibin durduğunu beyan ile kötü niyetli itirazın iptali talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; öncelikle işbu davaya konu icra takibinin husumet yokluğu sebebiyle iptali gerekmektedir. Zira davalı müvekkilinin davacı kuruma herhangi bir borcu bulunmadığını, bu sebeple borçlu sıfatını haiz olmadığını, —–dosyasındaki borcun muhatapları sitedeki maliklere yöneltilmesi gerektiğini müvekkilinin geçimini müteahhitlik yaparak sağladığını, çalışmakta olduğu sektörde ve iş çevresinde tanınan, bilinen ve iş hacmi geniş bir iş insanı olduğunu, dava dilekçesinde belirtilen —- müvekkiline ait inşaat şantiyesinin bulunduğu adres olduğunu, anılan adreste müvekkili kentsel dönüşüm kapsamında bir proje inşa etmekte olduğunu, kat maliklerinin evlerini kullanmakta olduğunu, tüm hususlar ışığında kat maliklerinin kaçak kullanım bedelleri nedeniyle hakkında icra takip yoluna gidilen müvekkilinin borçlu olmadığı ve takibe itiraz etmekte haklı olduğu beyan ile haksız davanın reddini savunmuştur.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava ,— takibine yapılan itirazın iptali davasıdır.Ödeme emrinin tebliğinden itibaren yasal — günlük süresi içerisinde borçlu tarafından borca itiraz ederek takibi durdurmuş olduğu anlaşılmıştır.
— dosyasının —- üzerinden dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
—- davalının tacir olup olmadığı hususunda müzekkere yazıldığı ve müzekkeremize cevap verildiği görüldü.
Usulüne uygun bir takibin bulunması itirazın iptali davalarının özel dava şartıdır.Nitekim itirazın iptali davasında yapılacak yargılama takip talebi ile sıkı sıkıya bağlıdır.İtirazın iptali davalarında takip talebinde gösterilen sebep haricinde herhangi bir husus yargılamaya konu edilemez .Borçlu tarafından verilen ödeme emrine itiraz dilekçesinde de borcun sebebinin anlaşılamadığı dile getirilmiştir.
Takip talebinde bulunması zorunlu unsurları belirten İ.İK’nın 58. maddesi şu şekildedir :
—– Alacaklının ve varsa kanuni temsilcisinin ve vekilinin adı, soyadı; alacaklı veya vekili adına ödemenin yapılacağı banka adı ile hesap bilgileri; varsa ——- Borçlunun ve varsa kanuni temsilcisinin adı, soyadı, alacaklı tarafından biliniyorsa —- numarası veya vergi kimlik numarası, şöhret ve yerleşim yeri;
Bir terekeye karşı yapılan taleplerde kendilerine tebligat yapılacak mirasçıların adı, soyadı, biliniyorsa —– Alacağın veya istenen teminatın —- tutarı ve faizli alacaklarda faizin miktarı ile işlemeye başladığı gün, alacak veya teminat yabancı para ise alacağın hangi tarihteki kur üzerinden talep edildiği ve faizi;
4. Senet, senet yoksa borcun sebebi;
5. Takip yollarından hangisinin seçildiği;
Alacak belgeye dayanmakta ise, belgenin aslının veya alacaklı yahut mümessili tarafından tasdik edilmiş, borçlu sayısından bir fazla örneğinin takip talebi anında icra dairesine tevdii mecburidir.
Alacaklıya takip talebinde bulunduğuna ve verdiği belgelere, talep ve takip masraflarına dair bedava ve pulsuz bir makbuz verilir.” Kanun metninden anlaşılacağı üzere ilamsız takipte takibe belge eklemek zorunlu olmasa da eğer takip senede dayanmıyor ise 4.fıkra uyarınca borcun sebebinin belirtilmesi mecburidir.Nitekim takip talebinde borcun sebebinin 58/4.madde uyarınca belirtilmemesi halinde usulüne uygun takip bulunmayacaktır.Bu konuda ilk derece mahkemesinin mahkememiz kararına benzer şekilde borcun sebebi gösterilmediği için vermiş olduğu red kararının istinaf edilmesi üzerine , —Sayılı kararı şu şekildedir : ” Somut olay da, davacı alacaklı alacak talebinde borcun sebebini belirtmemiş ancak genel hükümlere göre görülen itirazın iptali davası esnasında sebep olarak avans artığı belirtmesini yapmıştır. Davalı borçlu ise borcun sebebini bilmeden borca itiraz etmiştir.
Şu durumda takipte dayanılmayan sebebe itirazın iptali davasında ileri sürülmesi davanın açıklanan niteliği ile bağdaşmamaktadır.
Bu açıklamalardan sonra dosya istinaf sebepleri ile birlikte HMK nun 355. maddesi çerçevesinde incelenmiş ve kararın, mahkemece dosyada bulunan delillerin takdirinde hata yapılmadan iddia ve savunma ile birlikte hukuka uygun şekilde değerlendirilmek suretiyle dairemizcede benimsenen yasal ve hukuksal gerekçelere ve maddi delillere dayandırılarak verilmiş olduğu anlaşılmakla, usul ve yasaya uygun olduğu tespit edilen karara karşı tüm istinaf sebepleri yerinde bulunmadığından aşağıda hüküm kurulmuştur. ”
Eldeki dosya incelendiğinde ,takip talebinde ve ödeme emrinde borcun sebebinin gösterilmediği anlaşılmakla usulüne uygun takip bulunmadığından davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İİK 58/4. Maddesi uyarınca takip talebinde borç sebenin gösterilmemiş olması nedeniyle usulüne uygun takip bulunmadığından davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine,
2-Peşin alınan 853,91 TL harçtan, alınması gerekli 59,30 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 794,61‬ TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre 4.080,00 vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
6-1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.09/11/2021