Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/501 E. 2023/683 K. 18.07.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/501
KARAR NO : 2023/683

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 12/08/2021
KARAR TARİHİ : 18/07/2023

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı/borçlunun, — adresinde 08.11.2019 tarihinde yapılan kontrolde —– nolu tesisatta kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit edilerek o tarihte yürürlükte bulunan Elektrik Piyasası Müşteri Hizmetleri Yönetmeliğinin ilgili maddeleri ve 622 Sayılı EPDK Kurul kararı doğrultusunda —-seri nolu Kaçak/Usulsüz Elektrik Tüketimi Tespit Tutanağı düzenlendiğini ve enerjinin kesildiğini, Somut olayda, şirket bilgisi dışında dağıtım sistemine doğrudan bağlantı yaparak müvekkili şirket kayıtlarında olmayan bir sayaçla tüketim yaparak 14.11.2018 – 08.11.2019 dönemi arasında tüketimi doğru kaydetmiş sayaç değeri ile yapılan hesaplamada 71.066,47 TL kaçak elektrik enerjisi faturası tahakkuk ettirildiğini, Yönetmeliğin ödeme başlıklı 47. maddesinin 1. fıkrasında “Kaçak elektrik enerjisi tükettiği tespit edilen tüketici, kendisine fatura edilen bedeli son ödeme tarihine kadar ödemekle yükümlüdür. Fatura kredi kartı ile ödenebilir. Tüketiciye gönderilen faturada ödeme için en az 10 gün süre verilir. İtirazın yapılmış olması ödeme yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz.” denildiğini, Kaçak elektrik enerjisi kullandığı tespit olunan davalının kendisine tahakkuk eden bedeli son ödeme gününe rağmen ödemediğini, Bunun üzerine davalı/borçlu hakkında, ilgili Kaçak Elektrik Tespit Tutanağı’na istinaden tahakkuk eden bedellerin tahsili amacıyla —-. İcra Müdürlüğünün —-sayılı takip dosyası ile ilamsız icra takibi yapıldığını ve Örnek No:—- ödeme emrinin gönderildiğini, davalı/borçlu tarafından borca, faize, faiz oranına ve tüm ferilere itiraz edildiğini, yukarıda açıklanan ve resen gözetilecek nedenlerle; Davalı/borçlunun —-. İcra Müdürlüğünün —–Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu haksız ve yersiz itirazın iptali ile takibin devamına, Davalı/borçlu aleyhine hükmolunacak meblağın % 20’sinden az olmamak kaydıyla icra inkâr tazminatı ödemeye mahkûm edilmesine, yargılama giderleri ile vekâlet ücretinin davalıya yükletilmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP :Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacı Şirket tarafından Müvekkilleri aleyhine başlatılan icra takibinde ödeme emrine sundukları itiraz dilekçesi ile borca itiraz edildiğini, müvekkilinin, alacaklı olduğu iddia edilen —–herhangi bir abonelik yahut kayıp kaçak bedeli dahil hiçbir borcunun bulunmadığını, Ödeme emrinde numarası belirtilen abonelik belirtilen dönemlerde kullanılmadığı gibi, herhangi bir kaçak kullanımın olup olmadığının ve varsa kim tarafından kullanıldığının tespiti amacıyla taraflarınca,—–) Sulh Hukuk Mahkemesi’nin—– değişik iş sayılı dosyasında delil tespiti yapıldığını, delil tespiti sonucu, kat maliki ve taşınmazda tek mukim —–) tarafından yapıya ait ana sayaç panosunda imalat değişikliği yapıldığını ve usulsüz elektrik enerjisi kullanıldığının tespit edildiğini, delil tespiti raporunun, müvekkilimiz hakkında sürekli icra takibi başlatan davacı şirkete itiraz dilekçeleri ekinde ve arabuluculuk görüşmelerinde ayrı ayrı sunulduğunu, buna rağmen, davacı şirket tarafından hâlâ kaçak kullanıma müdahale edilmediğini, işbu davanın sayın mahkemenizce bahse konu adreste faaliyet gösteren—– ihbarını talep ettiklerini, arz edilen nedenlerle davanın reddine, davacı aleyhine %20 kötüniyet tazminatına hükmedilmesine, Yargılama giderleri ve vekâlet ücretinin davacıya yükletilmesine, karar verilmesini talep etmiştir.

RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”—- numaralı yardımcı tesisatta (—— no.lu tesisat), EPDK Elektrik Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlığının 42. Maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde tanımlanan şekilde KAÇAK ELEKTRİK kullanıldığı hiçbir tereddüde yer vermeyecek şekilde açık olduğu, 16 Ocak 2020 tarih ve — sayılı —göre dava dışı —-adresine taşındığı, —Belediye Başkanlığı tarafından dava konusu taşınmaza Yapı Kullanma İzin Belgesinin 19.02.2020 tarihinde verildiği, Davalı —tarafından, —- numaralı tesisatta, EPDK Elektrik Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlığının 42. Maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde tanımlanan şekilde kaçak elektrik kullanıldığı, bu nedenle 08.11.2019 tarihli —– seri nolu kaçak/usulsüz Elektrik tespit tutanağından ve bu tutanağa tahakkuk eden 53.796,04 TL tutarındaki kaçak tüketim bedellerinden sorumlu olduğu, Davacı elektrik şirketi tarafından, kaçak tüketim hesabı yaparken ceza katsayısını 0,5 alması gerekirken, ceza katsayısı 1 alınarak kaçak tüketim bedeli hesaplandığından, tarafımdan hesaplanan bedelden farklı ve yüksek çıktığı, Sayın Mahkemenin; davalının, dava konusu kaçak elektrik tespit tutanağından sorumlu olduğuna karar vermesi durumunda, Davacı—-, 53.796,04 TL asıl alacak, 2.029,90 TL gecikme faizi ve 365,38 TL faizin KDV’si olmak üzere, Toplam 56.191,32 TL alacaklı olacağı.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”4628 sayılı “Elektrik Piyasası Kanunu”na dayanılarak yayınlanmış olan “Elektrik Piyasası Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği” ile “Kaçak Usulsüz Elektrik Enerjisi Kullanımı ile Güvence Bedellerinin Hesaplanması ve Güncelleştirilmesine İlişkin Usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelik” hükümlerine göre; a) Dava Konusu Olay: Kaçak elektrik tespit tutanağı, düzenlendiği tarihler itibariyle maddi olgulara ilişkin tespitleri içerdiğinden ve aksi sabit oluncaya kadar geçerli belgeler olduğundan, parekende satış sözleşmesiz elektrik enerjisi kullanımı yapıldığından kaçak elektrik kullanıldığı görüş ve kanaati oluşmuştur. Söz konusu tutanakların 08.07.2019 ve 08.11.2019 tarihli olması nedeniyle; her ne kadar tapu tescili – 19.02.2016 tarihinde yapılmış olsa bile. Yapı Kullanım İzin Belgesinin alındığı tarih ve—- yer alan adres değişikliği tarihleri göz önüne alındığında, ilgili tarihlerde dava dışı —- ilgili taşınmazda fiili olarak faaliyet göstermediği ve elektrik enerjisi tüketimi yapmadığı belirlenmiştir. Kök raporda detayları belirtilen tarihlerdeki tüketim miktarından; yapı müteahhidi olan davalı —- sorumlu olduğu görüş ve kanaati oluşmuştur. b) Davalının Borçlu Olduğu Bedel: Raporda hesaplaması detaylıca belirtilen; dava konusu ticarethanede; tüketimi usulsüz olarak yapılan 38.672,289 kwh’ lik elektrik eneıjisi miktarı için; tespit edilen kaçak elektrik kullanım bedelinin; faiz hariç cezalı tutar olarak 63.578,58 TL (KDV Dahil) olduğu.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle; “16.03.2022 tarihinde Ön Rapor hazırlanarak, —- nolu tesisat için düzenlenen, tüm sözleşmelerin ve eklerinin; abonelik başlangıç ve bitiş tarihlerini de içerir şekilde, — talep edilmesinin gerekeceği, —- nolu yardımcı tesisat için düzenlenen, tüm sözleşmelerin ve eklerinin; abonelik başlangıç ve bitiş tarihlerini de içerir şekilde,—-talep edilmesinin gerektiği belirtilmiş olmasına rağmen, talep edilen bu belgeler dava dosyasına sunulmamıştır. Taraf itirazlarının değerlendirilebilmesi için, —- nolu tesisat için düzenlenen, tüm sözleşmelerin ve eklerinin; abonelik başlangıç ve bitiş tarihlerini de içerir şekilde,—talep edilmesinin gerekeceği, —- nolu yardımcı tesisat için düzenlenen, tüm sözleşmelerin ve eklerinin; abonelik başlangıç ve bitiş tarihlerini de içerir şekilde, —- talep edilmesinin gerekeceği,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

EK RAPOR: Bilirkişi ek raporunda özetle;”Taşınmaza ait tapu kaydına göre, —- adresindeki taşınmazın 19.02.2016 tarihinden itibaren dava dışı —– ait olduğu, Davalı —- tarafından dava konusu —- nolu bağımsız taşınmazın kim tarafından kullanıldığının tespiti için 03.03.2020 tarihinde —- Sulh Hukuk Mahkemesi tarafından hazırlatılan Bilirkişi Raporunda, Keşif tarihi itibari ile ilgili bağımsız bölümde, —–ticaret unvanlı şirketin faaliyet gösterdiği, İlgili bağımsız bölüme ait elektrik aboneliği ve perakende enerji satış sözleşmesinin olmadığının tespit edildiği, Davaya konu —– adresinde bulunan 3 numaralı bağımsız bölümdeki tüm elektrik işlemlerinden 19.02.2016 tarihinden itibaren, dava dışı —- sorumlu olacağı, Dava dışı —- tarafından,—- numaralı tesisatta, EPDK Elektrik Tüketici Hizmetleri Yönetmeliğinin Kaçak elektrik enerjisi tüketimi halleri başlığının 42. Maddesinin 1. fıkrasının (a) bendinde tanımlanan şekilde kaçak elektrik kullanıldığı, bu nedenle 08.11.2019 tarihli —–seri nolu kaçak/usulsüz Elektrik tespit tutanağından ve bu tutanağa tahakkuk eden 53.796,04 TL tutarındaki kaçak tüketim bedellerinden sorumlu olacağı, dava dışı —– 53.796,04 TL asıl alacak, 2.029,90 TL gecikme faizi ve 365,38 TL faizin KDV’si olmak üzere, Toplam 56.191,32 TL borçlu olacağı, Davacı —-tarafından kaçak/usulsüz Elektrik tespit tutanağının düzenlendiği 08.11.2019 tarihinde, davalı — binanın tamamı için Perakende Satış Sözleşmesi bulunduğu, Yani binanın tamamında aboneliği varken — nolu bağımsız bölümde Perakende Satış Sözleşmesiz ve kayıtsız zati sayaçla kaçak elektrik kullanıldığından bahsetmenin mümkün olamayacağı” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE;
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; —-adresinde 08/11/2019 tarihinde yapılan kontrolde —- nolu tesisatta kaçak elektrik enerjisi kullanıldığı, kaçak elektrik kullanımından kaynaklı davalı aleyhine takip başlatıldığını, davalının takibe itiraz ederek takibi durdurduğunu, davanın kabulüne, — İcra Müdürlüğünün —-. Sayılı dosyasına yapılan haksız ve dayanaksız itirazın iptali ile takibin 74.219,55 TL üzerinden devamına, davalı tarafın % 20 den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.Taraflara usulüne uygun tebligat yapılmış, icra dosyası celbedilmiş, davalı tarafından dosyaya cevap dilekçesi sunulmuş cevap dilekçesinde vekil özetle; bahse konu adreste müvekkilinin herhangi bir kaçak elektrik kullanımında bulunmadığını, söz konusu adreste —- faaliyet gösterdiğini, kendileri tarafından—- Sulh Hukuk Mahkemesinin —- değişik iş sayılı dosyasında delil tespiti yaptırdıklarını, söz konusu ana taşınmazda müvekkiline ait taşınmaz payı bulunmadığını, bu nedenle davanın reddine karar verilmesini talep ettiği anlaşılmıştır.—. İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyası, Elektrik Enerjisi Satışına İlişkin Sözleşme, fatura, icra dosyası, kaçak elektrik kullanımında dair tutanak ve dayanılan diğer deliller celp edilip incelenmiş, tüm dosya kapsamı ile yaptırılan inceleme sonucu rapor alınmış ve tüm deliller toplanmıştır.—. İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı dosyası incelendiğinde; davacının davalıdan, elektrik tüketim fatura alacağından kaynaklı, 71.066,47-TL. asıl alacak, 2.672TL., 480,98 KDV olmak üzere toplam 74.219,55 TL. üzerinden ilamsız icra takibi yaptığı, davalının süresi içerisinde, borca ve tüm fer’ilerine itirazı nedeniyle takibin durdurulduğu ve davacı tarafından takibin devamının sağlanması amacıyla İİK. 67. maddesinde belirtilen 1 yıllık hak düşürücü süre içinde, itirazın iptali davasını açtığı anlaşılmıştır.İhtilaf, davacı alacaklının davalıdan,—-işyeri adresinde davalı —– adına Parekende Satış Sözleşmesiz ve kayıtsız zati sayaçtan kaçak elektrik kullanmaktan dolayı 08/11/2019 tarihinde ve —–seri nolu kaçak / usulsüz elektrik tespit tutanağından kaynaklanan alacağına dayalı, takip sebebi itibariyle alacaklı olup olmadığı, alacaklı ise miktarının tespiti konularından kaynaklanmakta olup, alacak miktarının tespiti için takip dayanağı belgelerin incelenmesi hukuk dışında özel ve teknik bilgiyi gerektiren haller olduğundan 6100 sayılı HMK m.266 gereği mahkemenin tarafların talebi yahut kendiliğinden vereceği karar ile bu hususların bilirkişiye tespit ettirilmesi mümkündür.
Tüm deliller toplandıktan sonra keşif sonrası bilirkişi incelemesine karar verilmiş, dosyamız, keşifte hazır bulunan bilirkişi elektrik elektronik mühendisi —– tevdi edilerek 16/12/2021 tarihli bilirkişi raporu alınmış, alınan raporda; “Davalı tarafından şantiye elektriği kullanımı amacıyla abonelik sözleşmesi imzalamış ve şantiye elektriği kullanmıştır. Abonelik sözleşmesinin sona ermesine kadar, Elektrik tesisatının ve sayacın dış müdahalelere karşı korunmasından sorumludur.” mütalaa edilmiştir.
Safahatta alınan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu anlaşılmakla söz konusu çelişkinin giderilmesi amacıyla genişletilmiş bilirkişi heyet raporuna ihtiyaç duyulmuş 3 kişilik Elektrik Mühendisi Bilirkişi heyetinden rapor tanzimi sağlanmıştır. 29/05/2023 tarihli heyet bilirkişi raporunda konuya ilişkin; ” Kök raporda detayları belirtilen tarihlerdeki tüketim miktarından; yapı müteahhidi olan davalı—– sorumlu olduğu ….Raporda hesaplaması detaylıca belirtilen; dava konusu ticarethanede; tüketimi usulsüz olarak yapılan 38.672,289 kwh’ lik elektrik enerjisi miktarı için; tespit edilen kaçak elektrik kullanım bedelinin; faiz hariç cezalı tutar olarak 63.578,58 TL (KDV Dahil) olduğu,” görüş ve kanaatinin bildirildiği anlaşılmıştır. Söz konusu heyette görevli bilirkişi Elektrik-Elektronik Mühendisi —- muhalefet şerhi düzenlediği, söz konusu muhalefet şerhindeki hesaplamaların kaçak elektrik kullanılan tarihteki tarifelere uygun hesaplandığı, faiz ve faize uygulanan KDV hesaplamasının ayrıca yapıldığı bu haliyle denetime elverişli muhalefet şerhindeki hesaplamalar esas alınarak hüküm kurulması gerektiği vicdani kanaatine ulaşılmıştır.
Mahkememizce toplanan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; İcra dosyası, taraflar arasında Kaçak Elektrik Tespit Tutunağı, — Sulh Hukuk Mahkemesinin — dosyası, keşif ve tüm dosya kapsamına göre alınan son genişletilmiş bilirkişi heyet raporu ve rapordaki muhalefet şerhindeki hesaplamalar hüküm kurmaya yeterli ve denetime elverişli olduğundan, davalı tarafça, kaçak elektrik tespit tutunağından kaynaklanan kaçak kullanımının sorumluluğunun davalı yan sorumluluğunda bulunduğu ve bedelin ödendiğinin ispat edilemediği, davacının davalıdan takip tarihi itibariyle, alacaklı olduğu kanaati oluştuğundan, davacının davasının 29/05/2023 tarihli bilirkişi raporu ve rapora şerh düşülen hesaplama yöntemi ile ortaya konulan bedel 71.066,47 TL alacaklı olduğunun kabulü ile, davalının —-. İcra Müdürlüğü’nün —– Esas sayılı dosyasından, 71.066,47 asıl alacak ve taleple bağlı kalınarak 2.672,10 TL gecikme faizi ve 480,98 TL KDV olmak üzere toplam 74.219,55 TL üzerinden yaptığı itirazın iptali ile takibin bu miktar devamına, alacağın likit ve belirlenebilir olmaması bilirkişi heyet üyeleri arasında bile hesaplama farklılığının oluştuğu, sonuç bedele ulaşmasının teknik bilgiyi gerektirdiği hususları hep bir arada değerlendirilerek alacağın likit olmadığı ve davalı yanca tek başına alacağın tespitini yapamayacak olması hususları hep bir arada değerlendirildiğinde icra inkar tazminatına hükmedilmemiştir.

TASHİH:
Her ne kadar kısa kararın (-) no’ lu maddesinde “Davacının davasının KISMEN KABULÜ ile, davalının—-İcra Müdürlüğü’nün—– Esas sayılı dosyasından, 71.066,47 asıl alacak ve taleple bağlı kalınarak 2.672,10 TL gecikme faizi ve 480,98 TL KDV olmak üzere toplam 74.219,55 TL üzerinden yaptığı itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, ” şeklinde yazılmış ise de gerekçeli karar yazım aşamasında sehven “KISMEN” kavramının da yazıldığı fark edilmiştir. 6100 sayılı kanunun 304. Maddesi ” Hükümdeki yazı ve hesap hataları ile diğer benzeri açık hatalar, mahkemece resen veya taraflardan birinin talebi üzerine düzeltilebilir. Hüküm tebliğ edilmişse hâkim, tarafları dinlemeden hatayı düzeltemez. Davet üzerine taraflar gelmezse, dosya üzerinde inceleme yapılarak karar verilebilir. ” hükmünü getirmiştir. Henüz karar tebliğe çıkartılmadan söz konusu hata fark edildiğinden resen tashih yapılmıştır. Bu nedenle hükmün 1. Maddesinde geçen “Davanın KISMEN KABULÜNE; ” ibaresinin “Davanın KABULÜNE; ” şeklinde resen tashihine karar verilmiştir.

HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının davasının KABULÜ ile, davalının —-. İcra Müdürlüğü’nün —–Esas sayılı dosyasından, 71.066,47 asıl alacak ve taleple bağlı kalınarak 2.672,10 TL gecikme faizi ve 480,98 TL KDV olmak üzere toplam 74.219,55 TL üzerinden yaptığı itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına,
2-Yasal şartları oluşmayan icra inkar tazminat talebinin reddine,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 5.069,93 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 896,39 TL harçtan ve 419,90 TL keşif harcından mahsubu ile bakiye 3.753,64‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 896,39 TL peşin harç ve 419,90 TL keşif harcının toplamı 1.375,59‬ TL ile 6.141,20 TL ( Bilirkişi Ücreti, Kep Reddiyatı, Posta Masrafı, Elektronik Posta Masrafı, Dosya Masrafı) olmak üzere toplam 7.516,79‬ TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
6-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 11.875,13 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
7-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
8-1.320,00 TL arabuluculuk ücretinin davalıdan tahsili ile hazineye irad kaydına,Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde —- Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmek üzere mahkememize hitaben yazılmış, mahkememize ya da en yakın Asliye Ticaret Mahkemesine verilecek bir dilekçe ile gidilebilecek İSTİNAF yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.