Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/452 E. 2022/49 K. 20.01.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/452 Esas
KARAR NO : 2022/49

DAVA : Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 15/07/2021
KARAR TARİHİ : 20/01/2022

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili şirketin—— satışıni yaptığını,—-ve alıcıların tüketebilmesi için doğal olarak mülkiyeti müvekkili şirkete ait — ile teslim edildiğini ve ortalama on gün içinde tüketim sonrası boş tüplerin geri alındığını, davalı şirketin müvekkili şirketten satın aldığı—-ile taraflarına teslim edilen ——– etmediğini, müvekkili şirketin mevcut ödenmemiş—-cari hesap fatura alacağına ilişkin ayrıca dava açıldığını, söz konusu tüplerin boşlarının iadesi aksi halde —– ödenmesi için —- yevmiye no’lu ihtarnamesi davalı şirkete 15.04.2021 tarihinde tebliği edildiğini, —- şirket merkezine iade edilmediği gibi bedellerinin de müvekkili şirkete ödenmediğini davalı şirketin bu haliyle temerrüte düştüğünü, ödenmeyen fatura bedellerinin ödenmesi amacıyla iş bu davanın açılması zorunluluğunun doğduğunu belirterek fazlaya ilişkin dava ve talep haklarının saklı kalması kaydı ile açılan davanın kabulüne, —- merkezine boşlarının iade edilmemesi nedeniyle 1 adet —— temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesi ile yargılama giderlerini ve vekalet ücretinin karşı taraf üzerine yüklenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Ticari defter kayıtları ve diğer belgelerde de görüldüğü üzere taraflar arasında ticari bir ilişkinin bulunduğu, davalı—— bilirkişi incelenmesinde hazır bulunmamış, Sayın Mahkemenize delil, belge ve defterlerini ibraz etmediği, ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu yer ile inceleme sırasında muhatap alınacak yetkili kişi bildiriminde de bulunmadığı görülmüştür. Davalı —- kanuni defterleri ve kayıtları incelenemediğinden bir görüş bildirilmemiştir. Ticari defterlerini sunmayan davalının karşı taraf alacağının varlığını kabul etmiş sayılacağı takdirinin Sayın Mahkemeye ait olduğu, davac— defterleri ve dayandığı belgeler ile yardımcı defterlerinin birbirini tamamlaması, teyid etmesi ve usulune uygun tutulmuş olması nedeniyle TTK. md. 85 ve HMK 222. madde gereğince sahibi lehine delil niteliğinde bulunduğu, davacı ——– düzenlenen ve davacı kayıtlarında yer alan fatura içeriklerinde davada söz konusu edilen — bedellerinin yer almadığı, davalı yanın, davacı kayıtlarında yer alan —tutarlı fiyat farkı faturası haricinde davacı tarafından düzenlenmiş takip ve dava konusu faturalara 8 gün içinde itiraz etmediği, itiraz ettiğine dair dosyada mevcut belge ya da bilginin bulunmadığı, davacı— 10.09.2019 tarihinden itibaren davalı — davacının davacıdan alacaklı bulunduğu 31.060,81 TL cari hesap bakiyesi içinde, davacının davalıdan teslim edilmeyen — kaynaklı alacağının bulunmadığı, dava dilekçesinde, davalı vekili tarafından 1 adet —- boşlarının iade edilmediğinin iddia edildiği, —- yönelik değişimin eski —- teslim edilerek yenisinin dolu olarak teslim edilmesi şeklinde yapıldığı, bu kapsamda başlangıçta — bedelinin yapılan anlaşmaya dair fiyata dahil edilmiş olması ve —- fiyatının sözleşmede belirtilmiş olması gerektiği, bu nedenle dosya muhteviyatında taraflar arası yapılan sözleşmenin bulunmadığı,– belirlenen dolu/— bazında farklılıklar bulunduğundan tespit yapılmasının sağlıklı olamayacağı, ancak— tarafların aralarında yapmış oldukları anlaşma neticesinde kararlaştırmış oldukları boş —-. dosya muhteviyatına sunulması durumunda tekrar değerlendirme yapılması gerektiği, ayrıca davalı tarafından talep edilen — piyasa rayiç değerlerine uygun ve kadri marufunda bulunduğu, davacı — düzenlenmiş faturalar ile bu faturalara ilişkin irsaliyeler ve teslim belgelerine göre, davalı—- kaldığı,” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Davalıya Tebligat Kanunun 35.maddesine uygun olarak tebligat yapıldığı, davalının duruşmalara katılmadığı ve savunma vermediği anlaşılmıştır.
Dava, ticari satımdan kaynalı alacak davasıdır.
Dosyada mübrez keşidecesi davacı—Noterliğinin———— iade edilmemesi nedeniyle sırasıyla—- ödenmesi yönünde ihtarda bulunulduğu anlaşılmıştır. Söz konusu tebligatın doğrudan Tebligat Kanunun 21. Maddesine istinaden muhtara tebliğ edildiği, bu haliyle tebliğin usulüne uygun tebliğ edilmediği anlaşıldı.
Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
Mahkememizce 17/11/2021 günü yapılması istenilen defter incelemesine davalı şirket davet edildiği, davalı şirketin ticari defterlerini dosyaya ibraz etmediği ancak dava dosyasına ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu yer ile inceleme sırasında muhatap alınacak yetkili kişiyi bildirmediği, 6100 sayılı Hmk”nın 222/3. maddesinde, 28/07/2020 tarihli resmi gazetede yayımlanan 7251 sayılı kanunla ticari defterlerin sunulmamasına ilişkin 23.madde ile değişiklik yapılmış ve ticari defterlerin davalı tarafından sunulmaması halinde davacının ticari defter kayıtlarının lehine delil olacağı belirtildiği anlaşılmıştır.
Ticari davalarda yani iki tarafın tacir olduğu ve dava konusunun ticari işletmeleri ile ilgili olduğu davalarda ticari defterler ile sözleşme ilişkisinin veya alacak miktarının ispatı mümkündür. Ticari defterler kesin delillerdendir. Yasada delil vasfı taşıdığı takdirde aksinin yazılı veya kesin delillerle ispatı gerektiği düzenlenmiş olduğundan, yasanın ticari defterleri kesin delil olarak düzenlediği açıkça anlaşılmaktadır. Ticari defterler kesin delillerden ise de ancak HMK 222. maddedeki koşullar çerçevesinde ispat aracı olabilir. Ticari defter kayıtlarının sahibi ve halefleri lehine delil olarak kabul edilebilmesi için, diğer tarafın aynı şartlara uygun olarak tutulmuş ticari defterlerindeki kayıtların bunlara aykırı olmaması veya diğer tarafın ticari defterlerini ibraz etmemesi yahut defter kayıtlarının aksinin senet veya diğer kesin delillerle ispatlanmamış olması gerekir.
Yukarıda belirtilen ticari defterlerin delil niteliğine ilişkin açıklamalar sonrasında eldeki dosya incelendiğinde davacı taraf defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, noter açılış-kapanış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı, bu haliyle ticari defterlerin delil niteliğini haiz olduğu anlaşılmıştır. Eldeki uyuşmazlığa konu davada mahkememizce ticari defterlerin sunulması için inceleme günü belirtilmek suretiyle ara karar kurulmuş ancak davalı ticari defter ve kayıtlarını ibraz etmemiştir. Davacı defterlerinin usulüne uygun tutulduğu ve bu nedenle davacı lehine delil olabileceği kanaatine varılarak davacı kayıtlarında ve ihtarnameye konu —- boşlarının iade edilmemesi nedeniyle sırasıyla — üzere toplam—- yönünden davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davacının dava dilekçesinde temerrüt tarihini mezkur ihtarnamenin Tebligat Kanunun 21. Maddesi kapsamında muhtara tebliğ tarihi esas alınarak 150/04/2021 olarak kabul edilerek bu tarih itibariyle faiz talebinde bulunulduğu, oysa tebliğin usulüne uygun olmadığı, bu haliyle temerrüdün dava tarihi olarak kabulü gerektiği dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere avans faizine hükmetmek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile 22.985,00 TL’nin dava tarihinden itibaren avans faizi ile alınarak davacıya verilmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.570,10 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 392,53 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.177,57‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan —- vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 59,30 TL başvuru harcı, 392,53 TL peşin harç toplamı —- Masrafı ve Diğer Masraflar) olmak üzere toplam 2.592,08‬ TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5—– davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
6-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
7-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.