Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/375 E. 2023/413 K. 27.04.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/375 Esas
KARAR NO : 2023/413

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 16/06/2021
KARAR TARİHİ : 27/04/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:

DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkil … ile icra dosyasına konu edilen bonolarda lehdar olan ——arasında 15.01.2018 tarihinde —– adresinde bulunan işyeri için bayilik sözleşmesi ve bayilik sözleşmesi eki olarak da kira sözleşmesi imzalanmıştır. Bayilik sözleşmesinde bayi … iken bayilik veren —-Markadır. Bayilik verilen işletmede—– kiracı olduğundan, davacı da alt kira sözleşmesi imzalamıştır. 28.04.2018 tarihli —- Şube bayilik ve İşletme Feshi Protokolü ile sona ermiştir. Bu fesih protokolü ile bayilik sözleşmesinin ayrılmaz parçası olan Kira Sözleşmesi de Fesih protokolü ile sona ermiştir. Müvekkili … tarafından lehdarı—– arasında akdedilen bayilik ve kira sözleşmesinin teminatı olarak keşidecisi …, Kefil … olan, düzenleme tarihi, yeri ve vadesi boş bırakılan 250.000.- TL bedelli iki adet senet 15.01.2018 tarihli Teminat teslim belgesi ile —– Markaya teslim edilmiştir. Fesih protokolünden sonra Teminat Senetlerinin iadesi talep edilmiş olmakla birlikte dava açıldığı tarihe kadar iadesi olmamıştır. Senetlerin iade edilmediği, Teminat senetleri —–sayılı dosyasında icra takibine konu edilmeden (İcra Dosyasında Alacaklı görünen —- ciro edilmeden) önce … tarafından—–Sayılı dosyası ile icra takibine konu senetlerin bedelsizligine ilişkin menfi tespit davası açılmıştır. Müvekkili İcra Dosyasında Alacaklı görünen Davalıya bu senetler dolayısıyla borçlu değildir.—– teminat senetlerini şirketin uzun yıllar Mali Müşavirliğini yapan—–ciro etmiştir. Aciz halinde olduğu bilinen —– şirketinin yaklaşık 3 yıl boyunca zilyetliğinde tuttuğu teminat senetlerini, menfi tespit davası dolayısıyla verilen tedbir kararından hemen sonra ciro ettiği kişinin şirketin mali müşaviri olması nedeniyle kötü niyetli olduğu beyan edilmiştir. Müvekkilinin —–banka hesabından 64.245,03 TL, .—– hesabından ise 4.278,83 TL cebri icra yoluyla haksız olarak davalı tarafından tahsil edilmiştir. Haksız olarak tahsil edilen 68.523,86 TL’nın istirdadı ile kalan tutar üzerinden müvekkilleri davalıya borçlu olmadığının tespitini talep etmiştir. —-. İcra Müdürlüğünün —— sayılı dosyasında 04.03.2021 tarihinde 04.02.2021 vadeli iki adet 250.000.- TL senetler için … tarafından icra takibine başlanılmıştır.

CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Müvekkiline ciro edilen senetler üzerinde teminat senedi olduğuna dair hiçbir şerh yoktur. Davaya konu senetler incelendiğinde görüleceği üzere, senetler üzerinde teminat senedi olduğuna ilişkin hiçbir yazılı şerh/beyan/kaşe bulunmamaktadır. Yine senetlerin düzenlenme yeri, tarihi ve vadesinin boş bırakılarak teslim edilmiş olması da müvekkilini bağlayan ve huzurdaki davada haklılığı ispat edecek mahiyette bir iddia olmayıp, davacının kendi bilgisi ve rızası ile imza attığı senetlerin tahsili aşamasında bunu öne sürmesi hakkın kötüye kullanımı ve dürüstlük kuralına aykırılık teşkil etmektedir. Müvekkili ile ciro eden —— arasında borç ilişkisi mevcuttur. Aralarında yapılan protokole göre senetlerin tahsiline girişilmiştir. Müvekkil ile ciro eden —— arasında müvekkilinin para ihtiyacına binaen “Borç Sözleşmesi” akdedilmiştir. Bu sözleşmeye göre müvekkil takibe konu senetleri temlik alarak tahsil edecek, ancak —– şahsına (ciranta olarak) icra takibi yapılmayacağını, müvekkilinin kötü niyetli olduğunu iddia eden Davacı; Haciz işlemlerini engellemek için gerçeğe uygun olmayan faturalar düzenlemiş ve istihkak iddiasında bulunulmasını sağlamıştır. Davacılardan … ve davacının talimatı ile işlemleri gerçekleştiren ——- hakkında “Alacaklıyı Zarara Sokma Kastı İle Mevcudu Eksiltmek” suçlamasıyla ceza davası açılmıştır.

DELİLLER:
—– esas sayılı icra dosyası, —–. Asliye Ticaret Mahkemesinin ——esas sayılı dosya sureti, bilirkişi raporu ve bilirkişi ek raporu, ticari defter ve belgeler ile tüm dosya kapsamı.03/11/2022 tarihli ara karar ile dosyanın bir mali müşavir bilirkişisi tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 04/01/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi raporunda özetle; Dava dosyasında yer alan bilirkişi raporunda yer aldığı üzere; Dava dışı “—–firmasına Teminat olarak verilen senetlerin dava dışı firmada 04.01.2021 tarihinde muhasebe kaydına alındığı, Dava dışı —– firmasının muhasebe sisteminde kayda aldığı 04.01.2021 tarihinden önce 11 Eylül 2019 tarihinde Davacı—- iş bırakma bildirimi verdiği ve tüzel kişiliğinin sona erdiği, Davacı ile dava dışı firma arasında düzenlenen sözleşmeler tarafların kendi rızaları ile fesh edildiği, Dava dosyasında yer alan bilirkişi raporunda yer aldığı üzere Davacının Tüzel kişiliğinin sona erdiği tarih (11 Eylül 2019) itibari ile dava dışı firmaya borcu olmadığı, Davacının kendi kayıtlarına göre de 30.000,03 TL’a dava dışı firmaya borcu bulunmakla birlikte bu davaya konu edilen senet toplam tutarları kadar senedin teslimini gerektirebilecek, dava dışı firmaya Davacının her hangi bir sözleşmeden kaynaklı cari hesap ve cezai şart borcunun bulunmadığı, Davacı tarafa ait senetlerin dava dışı—–muhasebede kaydı alındığı tarihte ve dava dışı firmadan Davalı tarafa geçtiği tarih itibari ile Davacının tüzel kişiliğinin olmadığı ve ticari defter tasdiklerinin 2019 yılından sonra olmadığı, Dava dışı firma ile Davalı arasında davaya konu edilen senet tutarları kapsamında ticari ilişkinin var olmadığı, Davaya konu senetlerin düzenlenmesine konu sorumluluğun karşılıklı sözleşme fesih tarihi 28.04.2018 tarihi itibari ile sona erdiği, senetlerin ürün bedeli ve cezai şart teminatı olarak verilmesi nedeni ile konusuz kaldığından, bu senetlere karşılık ödeme talebinin olanaksız olduğu, nihai kararın Sayın Mahkemeye ait olduğu şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.31/01/2023 tarihli ara karar ile dosyanın bir mali müşavir bilirkişisi tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 14/03/2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi ek raporunda özetle; Kök raporumda paylaştığım tespitlerim Dava dışı “—— ait kanuni kayıtları incelemem sonrasında değişiklik olmadığı şeklinde tesiptte bulunduğu görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, —- İcra Müdürlüğünün —— esas sayılı icra takibine konu senetlerden dolayı borçlu olmadığının tespitine ve kötüniyet tazminatı talebine ilişkindir. —- İcra Müdürlüğünün ——- esas sayılı icra takip dosyası incelendiğinde;davalı …`nun davacı …, davacı … ve dava dışı ——. aleyhine 04/03/2021 tarihinde asıl alacak 250.000 +250.000 senet alacağı ve 1.606,16 + 1.606,16 işlemiş faiz olmak üzere 503.212,32 TL tutarında alacak için kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlattığı anlaşılmıştır.Davacılar … ve … vekili tarafından dava dilekçesinde , davacı … ile icra dosyasına konu edilen bonolarda lehdar olan ——arasında 15.01.2018 tarihinde ——adresinde bulunan işyeri için bayilik sözleşmesi ve bayilik sözleşmesi eki olarak da kira sözleşmesi imzalandığı, bayilik verilen işletmede —– kiracı olduğundan, alt kira sözleşmesi imzalandığı, 28.04.2018 tarihli fesih protokolüyle —– Şube bayilik ve İşletme feshedildiği, fesihle kira Sözleşmesinin de feshedildiği, bayilik ve kira sözleşmesinin teminatı olarak keşidecisi …, Kefil … olan, düzenleme tarihi, yeri ve vadesi boş bırakılan 250.000.- TL bedelli iki adet senet 15.01.2018 tarihli Teminat teslim belgesi ile dava dışı —- teslim edildiği, —–Noterliği 19.11.2020 tarih —– yevmiye sayılı ihtarnamesi ile senetlerin iadesinin talep edildiği, teminat senetlerinin davalıya ciro edilmeden önce dava dışı —–Şirketine —-Asliye Ticaret Mahkemesi’nin —— Esas sayılı dava dosyasında menfi tespit davası açıldığı, davalının dava dışı—–Şirketinin mali müşavirliğini yaptığı ve —— isimli kişi hakkında icra takibi yapılmadığı, davalının kötüniyetli olduğu iddia edilmiştir.Davalı yanca ise iyiniyet iddiasında bulunulduğu, senetler üzerinde teminat kaydı bulunmadığı ve senetlerin teminat senedi olduğunun bilinmediği savunularak protokol örneğinin sunulduğu görülmüştür..
—-.Asliye Ticaret Mahkemesi’nin—— Esas sayılı dava dosyasının incelenmesinde davacı … tarafından davalı —— karşı açılan davada davanın kabulü ile, taraflar arasında düzenlenen 15.01.2018 tarihli bayilik sözleşmesi ve 15.01.2018 tarihli kira sözleşmesi kapsamında sözleşmenin teminatı olarak davacı tarafından keşideci sıfatıyla imzalanıp davalıya verilen bonolar (05.11.2020 keşide tarihli, 04.02.2021 ödeme tarihli, 250.000,00 TL bedelli ve 05.11.2020 keşide tarihli, 04.02.2021 ödeme tarihli, 250.000,00 TL bedelli bono) nedeni ile davacının davalıya borçlu olmadığının tespitine karar verildiği ve kararın 05/12/2022 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılmıştır.Dosya, davacı iddiaları, dosyaya sunulan deliller, icra dosyası kapsamı ve saptanan uyuşmazlık konuları uyarınca dosya üzerinde davacı ve dava dışı—– ticari defter ve kayıtları incelenerek; iddia, savunma ve toplanan delillerinde irdelenerek davaya konu senetler nedeniyle taraflar arasında ticari ilişki bulunup bulunmadığı, senetlerin ticari defterlerine işlenip işlenmediği, tarafların senetlerden kaynaklı ticari defter ve belgelerine göre borçlu olup olmadığı, dava dışı —–.—— ticari defter ve belgeleri de incelenerek dosya kapsamına göre rapor tanzim edilmesinin için mali müşavir bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi kök ve ek raporunda özetle; davacı ve dava dışı —– ticari defter ve belgelerin delil olma niteliğine haiz olduğu, davacı yanın defterlerinde senetler hakkında yevmiye kaydının bulunmadığı, Dava dışı —— firmasına verilen senetlerin dava dışı firmada 04.01.2021 tarihinde muhasebe kaydına alındığı, Dava dışı —– firmasının muhasebe sisteminde kayda aldığı 04.01.2021 tarihinden önce 11 Eylül 2019 tarihinde Davacı .—– iş bırakma bildirimi verdiği ve tüzel kişiliğinin sona erdiği, Dava dışı —–defterlerine göre; davacı ile hesabın 2018 yılında sıfır olduğu, davalının dava dışı —– firmasının 2021 yılı Ocak ayı beyannamesinin düzenlendiği ve beyan edildiği, davalı ve dava dışı —–senetlerin geçmesine ilişkin firmanın kayıtlarında ticari ilişkinin bulunmadığının bildirilmiştir. Senedin teminat için verildiği definin bir kişisel defidir. Senet ciro edilmiş ise hamil senedin teminat senedi olduğunu biliyor ve borçlunun zararına hareket ediyorsa, teminat olduğuna ilişkin defi hamile karşı da öne sürülebilir. Senedin teminat için verildiği definin bir kişisel defi olduğundan, hamilin bilerek borçlu zararına hareket ettiği kanıtlanmadıkça borçlu tarafından ileri sürülemeyeceği anlaşılmaktadır. Senedin teminat senedi olduğu açıkça anlaşılamıyor, ya da hamilin durumu bilerek borçlu zararına hareket ettiği ispat edilemiyorsa bu defilerin hamile karşı öne sürülmesi mümkün değildir.Davacı … ile dava dışı —–. arasındaki 18/01/2018 tarihli “—-Bayilik Sözleşmesi” davacının bayi, —– şirketinin bayilik veren sıfatıyla imzaladığı, 15/01/2018 tarihli tutanak içeriğinden bayilik sözleşme cezai şartları, ürün bedelleri, kira kontratı ve mağazanın yer olan Demirbaşları karşılığında teminat olarak 250.000 +250.000 toplam 500.000 TL senet/çek alındığının belirtildiği, sözleşme maddelerinde teminat atıflarının mevucut olduğunun görüldüğü ve bu senetlerin ciro
ve devir edilemeyeceğine dair tutanağın taraflarca imza altına alındığı, ekinde fotokopi suretleri bulunan düzenlenme ve vade tarihleri bulunmayan 2 adet senette davacıların kaşe/imzasının mevcut olduğu, senet
tutarları toplam 500.000,00 TL bedelli olmak üzere davacı tarafça teminat şartının bu 2 senetle ifa edildiği anlaşılmıştır.Teminat olarak alınan davaya konu senetlerin sözleşmenin akdedildiği, 01.12.2015 tarihinde her iki tarafında ticari defterlerine kaydedilmediği, sözleşmenin 28.04.2018 tarihinde karşılıklı olarak fesihedildiği, sözleşme süresince de senetlerin ticari defterlere karşılıklı olarak kayıt yapılmadığı, davacı —– Eylül 2019 döneminde iş bırakma bildirimi verdiği ve tüzel kişiliğinin sona erdiği, dava dışı —– şirketinin 2021 yılında bu senetleri ticari defterlerine avans ödemesi olarak kaydettiği,davacıya bu senetler karşılığı ürün/hizmet verildiğine dair cari hesap içerisinde bir faturalaşmanın 2021 yılında olmadığı, —– şirketinin Ocak 2021
döneminde KDV beyannamesinin şirketin mali müşaviri davalı … tarafından düzenlenmiş olduğu,—– şirketinin %100 hissesi sahibi olan —— senetleri 04.01.2021 tarihinde şirket defterine kayıt edildiği ve —– şirketinin muhasebe işlemlerini yapan davalı … —– ciro ettiği, bu iki senede dayalı olarak davalı tarafından davacılar ve —– şirketi aleyhine—–. İcra Dairesinin —— Esas sayılı dosyası ile takip başlatıldığı görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davalı …’nun paraya ihtiyacının olması sebebiyle ciro ile devraldığını beyan etmiş ise de; davalı yan, taraf olmasa da dava dışı —— şirketinin Mali Müşaviri olarak tüm ticari defter ve kayıtlarına vakıf olup davacı ile —— şirketi arasında imzalanan sözleşme ile kurulan bayilik ilişkisini, bu ilişkinin devam edip etmediğini bilebilecek konum ve durumdadır. Dava konusu senetleri şirket kayıtlarına avans olarak işleyen, ancak muhasebe kayıtlarına senetler karşılığı ürün/hizmet girişi yapmayan davalının senetlerin teminat senedi olarak alındığını bilmemesinin hayatı olağan akışına aykırı olduğuna ve davalının bonoların iktisabında ve icra takibine konu edilmesinde kötü niyetli olduğuna kanaat getirilmiş olup, davanın kabulüne ve kötü niyet tazminatına karar verilerek aşağıdaki gibi hüküm kurulmuştur.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davacının —– İcra Müdürlüğünün ——esas sayılı takip dosyasına konu senetlerden dolayı davalıya borçlu olmadığının TESPİTİNE,
2-Davacı yanın kötü niyet tazminatı talebinin kabulü ile, icra takibine konu senetlerin bedelleri toplamı 500.000,00 TL’nin %20 si olan 100.000,00 TL’nin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 34.155‬,00 TL harçtan, peşin yatırılan 8.538,75 TL harcın düşümü ile geri kalan 25.616,25‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 8.538,75 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı, 1.500,00 TL bilirkişi ücreti ve 136,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 10.234,05‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca 73.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacılara VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının ve teminatın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair taraf vekillerinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.