Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/335 E. 2022/569 K. 29.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/335
KARAR NO: 2022/569
DAVA: İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/03/2019
KARAR TARİHİ: 29/09/2022
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedildiği, mahkememizin —– Karar sayılı görevsizlik kararı verildiği, dosyada verilen karşı görevsizlik kararının istinaf edilmesi üzerine ——— sayılı ilamıyla mahkememize gönderildiği görüldü.
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalının faturadan kaynaklı borcunu ödemediğini, bu nedenle icra takibi başlatıldığını ancak davalının borca haksız olarak itiraz ettiğini, anılan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına mahkûm edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesini talep etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının kendisine ait ——- plakalı araçla müvekkiline sözleşme kapsamında hizmet verdiğini, sözleşme kapsamında davacıya —– tanımlı olarak yakıt verildiğini, sözleşme gereği —— ödemelerinin davacıya ait olduğunu, takibe konu faturaların —- olmak üzere davacının —- hesabına gönderildiğini, ödemelerin bir kısmının davacıya bir kısmının da —–davacı tarafından tahsil edildiğini, davacının ———— aldığını, yakıt alımlarının ilgili şirketlerden sorulmasını talep ettiklerini, anılan nedenlerle davacıya borç bulunmadığını ileri sürerek davanın reddini ve davacının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur.
DELİLLER:—–dosyası aslı,—- gösterir cevabi yazısı, ——— içerir yazı cevabı, —— alımına ilişkin yazı cevapları, bilirkişi raporu, dava, delil ve cevap dilekçeleri ile tüm dosya kapsamı.Bilirkişi raporunda özetle; “Mahkeme salonunda yapılan incelemede davacının noter onaylı ticari defterlerini ibraz etmediği ancak ——— yıllarına ait defterlerin noter onaysız ekran görüntülerinin sunulduğu, ilgili defterlerde yer alan huzurdaki davaya konu fatura incelemeleri her ne kadar işbu raporda incelenmiş olsa da davacı ticari defterlerinin delil olarak ileri sürülemeyeceğinin anlaşıldığı, davalının —- yılı ticari defterlerinin ———-hükümlerine uygun olarak noter açılış-kapanış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde alındığı,———-yılına ait ticari defterlerin noter açılış tasdiklerinin yasal süresi içerisinde alındığı, defterlerin usulüne uygun olarak tutulduğu ancak—— yevmiye defteri kapanış tasdikinin gerçekleştirilmediğinin görüldüğü, bu noktada davalı ticari defterlerinin delil kabiliyeti ile ilgili nihai değerlendirmenin —– takdirinde olduğu, davalının savunmasında yer verdiği taraflar arasında akdedilmiş —— dosyada mübrez olmadığı, davacının düzenlediği taşıma ilişkin takibe konu ——- tutarlı faturanın davalı nezdinde usulüne uygun olarak kayıtlı bulunduğu, faturaya herhangi bir itirazda bulunulmadığı, davalının dosyaya ibraz ettiği —–tutarlı ödemelere ilişkin banka dekontlarında — açıklamasına yer verildiği, —– ödemeye ilişkin herhangi bir belgenin dosyaya ibraz edilmediği,
davalının, bir kısım ödemelerin davacıya ait araca ——- yüklemesi yoluyla yapıldığı yönündeki savunmasının—– gelen müzekkere cevabından teyit edilemediği, davalının mevcut savunmasına konu tutarların ticari defterlerinde karşılık bulmadığı, takiple istenen —– tutarlı fatura bakiyesinin ödendiğinin ispat yükü üzerinde olan davalının dosyaya tespite elverişli belge ibraz etmemiş olması nedeniyle davacının mevcut alacak iddiasına iştirak edildiği, takip ile birikmiş faiz talebinde bulunulmadığı ” şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, taraflara arasında akdedilen servis taşıma hizmet sözleşmesi kapsamında ödenmeyen fatura bedellerinin tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali ve icra inkar tazminatı davasıdır.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası fiziken celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.
Davacı taraf ,bedeli ödenmeyen faturalara dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi şu şekildedir: ”Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. TTK’nın 21/2.(6762 sayılı TTK’nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu, süresinde itiraz edilmemekle münderecatından sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine, adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir. Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır. Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle, adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması, faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir. Fatura sözleşmenin kurulma safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir.
Somut olayda; davacı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla ———takip dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının itirazı ile icra takibinin durmuş olduğu, davacı tarafın asıl alacağına yönelik itirazın iptali talebiyle mahkememizde süresi içerisinde huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu, yapılan yargılama sırasında tarafların ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesinde taraflarca kayıtların sunulduğu, davaya konu alacağın —- tarihli fatura alacağı olduğu, davacı tarafın ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun olarak yapılmadığından delil olarak kabil edilemeyeceği, davalı tarafın —– ilişkin ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun olarak yapıldığı ve takibe konu faturanın davalı defterlerinde kayıtlı olduğu ve fatura itiraz edilmediği, davalının bir kısım ödemelerin davacıya ait araca——yüklemesi yoluyla yapıldığı yönündeki savunmasının —- gelen müzekkere cevabından teyit edilemediği ve davalının bu yöndeki ödeme iddiasının ticari defterlerinde karşılık bulmadığı, davalı tarafından ödeme yapıldığının ispatlanamadığı anlaşıldığından davacının davalıdan takip tarihi itibariyle —– alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan —– alacaklı olduğu, davalının davacıdan fatura alarak kayıtlarına intikal ettirmesi karşısında artık ispat yükünün davalı tarafa geçmiş olduğu ve aksinin dosya kapsamı itibariyle ispat edilemediği, faturaya dayalı ve likit olması nedeniyle davacının ayrıca icra inkar tazminatına yasal şartları bulunduğu anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile, davalı tarafından——–sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın İPTALİNE, takibin aynen DEVAMINA,
2-Asıl alacağa takip tarihinden itibaren yasal faiz İŞLETİLMESİNE,
3-Yasal şartları oluştuğunda asıl alacak olan ——-üzerinden %20 oranın 450‬ TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken — harçtan, peşin yatırılan —-harcın düşümü ile geri kalan — harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan— peşin harç, — başvuru harcı, — bilirkişi ücreti —- posta gideri olmak üzere toplam —- yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
8-Dosyadaki —— Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
9-Karar kesinleştiğinde ————dosyasının iadesine,
Dair; 6100 Sayılı HMK’nın 341/2. Maddesi uyarınca kesin olarak verilen karar davacı vekili ve davalı tarafın yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 29.09.2022