Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/3 E. 2021/17 K. 08.01.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/640
KARAR NO : 2020/916

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 29/12/2020
KARAR TARİHİ : 31/12/2020

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ——- yevmiye numaralı işlemi ile şüpheli —- noter bedeli 49.000 TL yi ancak gerçekte 59.000 TL bedel karşılığında — Plakalı — model ——–aracı satın aldığını, aracı satan kişinin km de saatinin göstergede bulunduğu üzere orjinal olduğunu, 125.000 kilometre civarında olduğunu ifade ettiğini, aracın satın alınmasından bir gün önce ekspertizden rapor alındığını, satın alındıktan bir kaç gün sonra araçta motor arızasının meydana geldiğini, davalı firma tarafından düzenlenen ekspertiz raporuna göre satın alınan araçta arıza sonucu 15.000 TL yedek parça ve işçilik masrafı verilmek durumda kaldığını, bu nedenlerle davanın kabulü ile davalı firmaya ekspertiz raporu düzenlenmesi için ödenen bedelin iadesine, müvekkilin araçta çıkan motor arızası nedeniyle uğramış olduğu 15.000 TL maddi zararın davalıdan tahsiline, dava tarihinden itibaren işleyecek faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, yargılama masraflarının davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, davalı şirkete ödenen ekspertiz ücretinin tahsili ve maddi zararın alacağı davasıdır.
Dava tarihi itibarı ile yürürlükte bulunan 6102 sayılı TTK’ nın 4/1. maddesine göre, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın; bu Kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ticari dava sayılır. 6335 sayılı Kanun’un 2. maddesi ile değişik 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca ticari davalar asliye ticaret mahkemelerince görülerek karara bağlanır. Aynı Kanun’un 5/3. maddesi ile ” Asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki görev ilişkisi olup, bu durumda göreve ilişkin usul hükümleri uygulanır.” hükmü getirilerek asliye ticaret mahkemeleri ile diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki, iş bölümü ilişkisi değil, görev ilişkisi haline getirilmiştir.
—– tarihli Resmî Gazetede yayımlanan ve — tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun (TKHK) 2. maddesinde Kanunun kapsamı “Bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanunun “tanımlar” başlıklı 3. maddesinin (l) bendinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukukî işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
6502 sayılı TKHK’nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır.
Bir hukuki işlemin 6502 sayılı Kanun kapsamında kaldığının kabul edilmesi için Kanunun amacı içerisinde yukarıda tanımı verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir.
“4077 sayılı TKHK’nun 23. maddesi bu kanunu uygulanması ile ilgili her türlü ihtilafa tüketici mahkemelerinde bakılacağını—– arasındaki uyuşmazlık satış öncesi ekspertiz hizmetinden kaynaklanmakta olup, —-kapsamında kaldığına göre davaya bakmaya Tüketici Mahkemesi görevlidir…… Ayrıca, görevle ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup, taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilir. Görevle ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Bu durumda mahkemece, tüketici mahkemesine görevsizlik kararı verilerek dosyanın gönderilmesi gerekirken, işin esası incelenerek karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.” (—
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; yukarıda açıklanan nedenlerle ve —kararında da belirtildiği üzere taraflar arasındaki uyuşmazlık satış öncesi ekspertiz hizmetinden kaynaklandığından — kapsamında kalmakta olup uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Tüketici Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M : Yukarıda Açıklanan Nedenlerle;
1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Nöbetçi Tüketici Mahkemesine gönderilmesine,
3-Tarafların yukarıda belirtilen süre içerisinde başvarmamaları halinde mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 sayılı HMK nın 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama gideri, vekalet ücreti ve gider avansı gibi hususların görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, tarafların yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.