Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/295 E. 2022/508 K. 13.09.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2021/295 Esas
KARAR NO : 2022/508

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 10/05/2021
KARAR TARİHİ : 13/09/2022

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili —– harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalının açık hesap bakiyesi nedeniyle müvekkiline olan ——- borcunun tahsili için borçluya yapılan harici girişimlerin sonuç vermemesi üzerine ———— Sayılı dosyasından yapılan icra takibine itiraz ettiğini, arabuluculuk sürecinde anlaşma sağlanamadığını, kötü niyetli hareket eden davalı borçlu hakkında % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatı ödemeye mahkum edilmesini talep ettiklerini
belirterek davanın kabulüne, itirazın iptaline, takibin devamına—— alacağın takip tarihinden itibaren hesaplanacak ——– oranına göre hesaplanacak olan faizi ile birlikte davalıdan tahsiline), davalının haksız ve kötü niyetli itirazı nedeni ile %20 dan az olmayacak şekilde tazminat ödemeye mahkum edilmesine, yargı giderleri ile vekil ücretinin davalıya yüklenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekilinin icra dosyasına itirazı dışında, davalının esas dosyaya sunduğu cevabi bir
dilekçesi görülmemiştir.
DELİLLER:
——- esas sayılı dosyanın dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
——- yazı cevabı ile—— formlarının celp edildiği görüldü—— tarihli yazı cevabı ile ———- formlarının celp edildiği görüldü.
——tarihli ara karar ile dosyanın bir mali müşavir konusunda uzman bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 10.06.2022 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda özetle; ” İnceleme günü olarak tayin edilen ——- davalı ——- hazır bulunmadığı, defterlerini dosyaya ibraz etmediği, dava
dosyasında ticari defter ve kayıtlarının bulunduğu yer ile inceleme sırasında muhatap
alınacak yetkili kişi bildiriminde de bulunmadığı;
Kayıtlarını ibraz etmeyen tarafın defter ibrazından kaçınmış sayılacakları karşı tarafın
delillerini kabul etmiş sayılacakları ve haklarında——–yayımlanan 7251 sayılı kanunun 23. Maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK’nın 222.
Maddesinin 3. Fıkrası uyarınca ticari defterlerin sunulmaması halinde sunan tarafın kayıtlarına delil olarak dayanılacağı hususundaki takdirin Sayın Mahkemeye ait olduğu; Davacı —— incelenen defterlerinin, TTK. md. 85 ve HMK 222. madde uyarınca sahibi lehine delil olarak kullanılma niteliğinde bulunduğu;
Davacı ——– incelenen kayıtlarına göre, taraflar arasında açık hesap ilişkisinin ve davalının takip konusu cari hesaptan davacıya borcunun bulunduğu, davacı —— takip ve dava tarihi itibariyle —— alacaklı olduğu; Davalı ————-
mal veya hizmet alımı yaptığını —————- beyan ettiğ, söz
konusu beyana ilişkin faturanın, davacı kayıtları ile de uyumlu olduğu takibe ve davaya dayanak açık hesaba ilişkin cari hesapta yer aldığı;
Sayın Mahkemenizin davacı lehine avans faizi hakettiğine hüküm vermesi halinde; Davacı
tarafın 3095 sayılı yasaya istinaden takip tarihindeki alacağı tutar için icra takip tarihi olan —– tarihine kadar %—— tarihinden —— tarihine kadar %—— tarihinden itibaren %15,75 oranında avans faizi talep
edebileceği” şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, cari hesaba dayalı genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde düzenlenmiştir. İcra dosyası fiziken celp edilmiş, borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
Ticari defterlerin sahibi lehine olması için HMK m. 222/2’de öngörülen şartlar; defterlerin kanuna göre eksiksiz ve usulüne uygun olması, defterlerin açılış ve kapanış onaylarının yaptırılmış olması ve ticari defterlerin birbirini doğrulamış olması gerekmektedir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak —— Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır. Davacı taraf ,bedeli ödenmeyen faturalara dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür. 6102 sayılı TTK’nın 21/2. maddesi şu şekildedir: ”Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. TTK’nın 21/2.(6762 sayılı TTK’nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu, süresinde itiraz edilmemekle ——– sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine, adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir. Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır. Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle, adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması, faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir. Fatura sözleşmenin kurulma safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir.
Somut olayda; davacı davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla ——sayılı icra takip dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının itirazı ile icra takibinin durmuş olduğu, davacı tarafın asıl alacağına yönelik itirazın iptali talebiyle mahkememizde süresi içerisinde huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu, yapılan yargılama sırasında tarafların ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesinde davalı tarafın kayıtlarını sunmadığı, davacı tarafın ticari defterlerin açılış ve kapanış onaylarının usulüne uygun olarak yapıldığı, davacı şirketin davalı şirkete mal veya hizmet satışı yaptığı bağlı bulundukları vergi dairelerine beyan ettikleri —— formların birbiri ile örtüştüğü, davacı kayıtlarında —–alacaklı göründüğü, HMK 222.maddesi uyarınca ticari defter ve kayıtların davalı tarafından eksiksiz sunulmadığı görülerek davacı kayıtlarının davacı lehine delil teşkil ettiği kanaatine varılarak davacının davalıdan takip tarihi itibariyle 28.626,12 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının davalıyı takipten önce temerrüde düşürmediği anlaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının icra takip tarihi itibariyle davalıdan —– alacaklı olduğu, form ———- beyannamelerinden davalının davacıdan fatura alarak kayıtlarına intikal ettirmesi karşısında artık ispat yükünün davalı tarafa geçmiş olduğu ve aksinin dosya kapsamı itibariyle ispat edilemediği, faturaya dayalı ve likit olması nedeniyle davacının ayrıca icra inkar tazminatına yasal şartları bulunduğu anlaşılmakla —– üzerinden davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından ——— sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin 28.626.12 TL üzerinden devamına,
2-Asıl alacağa takip tarihinden alacak tamamen ödeninceye kadar avans faizi işletilmesine,
3-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan —- üzerinden % 20 oranında olmak üzere —- icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
4-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken1.955,45 TL harçtan, peşin yatırılan 345.74 TL harcın düşümü ile geri kalan 1.609,71 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
5-Davacı tarafından yapılan 345.74 TL peşin harç , 59,30 TL başvuru harcı, 1250,00 TL bilirkişi ücreti ve 178,00 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.833,04 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan ——.Tarifesinin 13/2. maddesi uyarınca 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
8-Arabuluculuk ücreti olan——- davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
9-Karar kesinleştiğinde——– dosyasının iadesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı