Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/290 E. 2023/283 K. 21.03.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO:2021/290 Esas
KARAR NO: 2023/283
DAVA: Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 06/05/2021
KARAR TARİHİ: 21/03/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

DAVA: Davacı vekili 06/05/2021 harç tarihli dava dilekçesinde özetle;Müvekkil şirkete ait, —— model araç, 30.7.2020 tarihinde gerçekleşen kaza sonucunda, davalı —– yetkili servisi olan, diğer davalı ———-tamir edilmek üzere, 04.08.2020 tarihinde teslim edilmiş. Aracın, tamiri edilip, teslim edildiği 18.03.2021 tarihine kadar 7.5 ay davalı serviste tamir için beklemiş olduğunu, bu sürenin azami tamir süresinin üstünde olduğunu, bu süre içerisinde müvekkil şirket uhdesinde doğan zararın tazminini talep etmiştir.Müvekkil şirket, aracın davalı servise tesliminden sonra 2 ay ikame araç verilmediğini, 2 ay araçsız geçen süre ve 5,5 aylık ikame araç döneminde, aracın manuel olması sebebiyle ciddi şekilde zarara uğramış olduğunu. Yaşanılan zararın davalı taraflardan karşılanmasını talep etmiştir.

CEVAP:Davalı ——- tarafından mahkemeye sunulan 19.08.2021 tarihli cevap dilekçesinde; Davalı vekili Özetle “Davacı tarafından, dava konusu aracın onarımı için götürüldüğü Müvekkil Şirket yetkili servisinin, dava konusu araca ilişkin onarım sürecinin uzamasında herhangi bir kusuru bulunmadığını, verilen teknik servis hizmetinin uzman teknik personel tarafından verildiğini, gerçekleştirilen onarımlar esnasında sadece ve sadece orijinal yedek parça kullanılmakta olduğunu belirtmiş.”Dava konusu aracın onarımı için hava yastığının değişmesi gerektiğinden ilgili yedek parçanın yurt dışından ithal edilmesi gerektiği ve onarım sürecinin bu sebeple uzamış olduğunu beyan etmiştir.Covid-19 salgının baş gösterdiği dönemlerde üretim süreçleri ve tedarik zincirlerinde öngörülemeyen kesilmelere sebep olduğunu. Bu kapsamda, Covid-19 salgının bir etkisi olarak, dava konusu hava yastığının üretilmekte olduğu üretim bantlarında, üretim kesilmiş oluğunu. İthalatçı konumunda olan Müvekkil Şirket’inde, yurt dışı ile mevcut olan tedarik zinciri bağlantıları ciddi anlamda zarar görmüş olduğunu, bu sebeple dava konusu araç ile ilgiliyedek parça ithalatına ilişkin sürecin, Müvekkil Şirket’in kontrolü dışında, kesintiye uğramış olduğunu belirtmiştir.Yedek parçanın yurt dışından tedarikinin mümkün olamadığını, tamir süresinde yaşanan gecikmenin ——– kontrolü dışında olduğunu beyan etmiştir.Davacının, 2 ay süresince, ikame araç sağlanmamış olması nedeni ile uğramış olduğu zararların, tazmini talep edilmiş olsa da, aracın kendisine teslim edilmediği süre boyunca ücretsiz olarak ikame araç sağlanmış olduğunu belirtmiştir. Davacının herhangi bir zarara uğramasının önüne geçilmiş olduğunu, bu itibarla, davacının herhangi bir zarara uğramadığı sabit olduğundan, uğramış olduğu zararın tazmini yönünde ikame etmiş olduğu taleplerinin de Sayın Mahkemece dikkate alınmaması gerektiğini ve davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, aracın tamir için bırakıldığı serviste onarımın geç yapılması nedeniyle oluşan zararların tahsili talebine ilişkindir.
——- şirketinden ——- plakalı araca ait tüm servis formlarının ve evraklarının celp edildiği görüldü.——– yevmiye sayılı ihtarnamenin tebliğ şerhli bir fotokopisin taranarak ——– sisteminden celp edildiği görüldü.10/02/2022 tarihli ara karar ile dosyanın bir makine mühendisi bilirkişi ile bir otomotiv mühendisi bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 14/04/2022 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi kök raporunda özetle; “Aracın servise alındığı 04/08/2020 tarihi itibari ile iş emrinde belirtilen tamire konu parçaların temini hususunu otomotiv sektöründeki tedarik zincirinde korona nedeniyle zorluk yaşanıp yaşanmadığı konusu değerlendirilebilmesi için,———- referanslı Arka Koltuk —— Sol parçasının; 04.08.2020 tarihi itibariyle ilgili marka distribütörü olan——– ve kendisine bağlı davalı bayi dışındaki diğer yetkili bayilerin stoklarında bulunmadığına, o Distribütör ——- kendi stoklarında veya üretici stoklarında olmadığına dair bilgilendirme yaptığına, o Sipariş tarihi olan 29.08.2020 tarihinde yapılan sipariş neticesinde distribütör —— firmasından ne zaman talep ettiğine, Üretici ———–firmasının kendi stoklarında veya dünyadaki bütün bayilerin stoklarında olmadığına dair bilgilendirme yaptığına veya parçanın tahmini termin süresinin ne olarak belirtildiğine dair belgelerin sunulması gerektiği, 04/08/2020 tarihinden itibaren iş emri ekindeki sözleşmenin 4. Maddesi uyarınca 10 iş günü sonrasında ikame aracın davacıya teslim tarihine kadar geçen süre sayısı ile o tarihlerdeki piyasa rayiç değerlerine göre araç kira bedeli çarpılmak suretiyle bulunacak sonucun 8.400,00 TL + KDV olacağı,04/08/2020’den itibaren iş emri ekindeki sözleşmenin 7. Maddesindeki 30 iş günü sonrasında ikame aracın davacıya teslim tarihine kadar geçen süre sayısı ile o tarihlerdeki piyasa rayiç değerlerine göre araç kira bedeli çarpılmak suretiyle bulunacak sonucun 5.250,00 TL + KDV olacağı sonuç ve kanaatine varılmıştır.Eylül 2020 ile Mart 2021 yılı 2. El araç rayiç bedelleri farkı ile, Eylül 2020 ile Mart 2021 yılı sıfır araç acente satış fiyat farklarından oluşan kaybın 82.567 TL olduğu,Aracın geç teslim edilmesinden dolayı yaşanan maddi zararların tespiti için mali hesap konusunda uzmanlığı olan bir bilirkişinin heyete dâhil edilmesine, karar verilmesini,Aracın serviste kaldığı 7 ay boyunca kullanmadığı halde ödemiş olduğu vergi ve kasko bedellerinin zarar kalemi olarak belirlenmesi konusunda sigorta konusunda uzman bir bilirkişinin heyete dâhil edilmesine, karar verilmesini, Saygılarımızla arz ederiz,” şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür. 10/05/2022 tarihli ara karar ile dosyanın yeni bir makine mühendisi bilirkişi ile yeni bir otomotiv mühendisi bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 14/06/2022 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Yeni alınan bilirkişi raporunda özetle; “1-Davacışirket mülkiyetindeki — plaka sayılı —– dizel model aracın 30.07.2020. tarihinde meydana gelmiş bulunan trafik kazası neticesinde, davalı—–yetkili servisi olan davalı ——— servisine tamir edilmek üzere 04.08.2020 tarihinde teslim etmiştir. Aracın arka koltuk yolcu ——- sisteminde değiştirilmesi gerekmektedir. Hava yastıkları yurt dışından ithal edilmektedir. Bu tarihlerde dünya çapında yayılmış bulunan Korona salgını nedeni ile gerek üretim aşamasında gerekse de tedarik zincirlerinde ciddi aksamalar yaşanmıştır. Personelin işyerlerine gelememesi üretimi ciddi şekilde yavaşlatmış hatta uzun süreler fabrikaların üretime ara vermesine neden olmuştur. Bu nedenler doğrultusunda ——-marka aracın hava yastıklarının yurt dışından ithal edilememesi son derece doğaldır. Günümüzde dahi benzer nedenler ile araç ciplerinin temininde yaşanılan güçlükler araç üretimini ciddi şekilde yavaşlatmaktadır.2-04.08.2020 tarihinden itibaren iş emri ekindeki sözleşmenin 4. Maddesi uyarınca 10 iş günü sonrasında ikame aracın davacıya teslim tarihi olan 01.10.2020 tarihine kadar gecen sürenin 24 gün olup ve günlük araç kiralama bedeli ise 350 TL olduğu göz önüne alınarak. 24gün x 350 TL/gün olup, ikame araç tutarı 8400TL+ KDV ‘ dir.3-04.08.2020 tarihinden itibaren iş emri ekindeki sözleşmenin 7. maddesi uyarınca 30 iş günü sonrasında ikame aracın davacıya teslim tarihi olan 01.10.2020 tarihine kadar gecen süre 15 gün ve günlük araç kiralama bedeli 350 TL olduğu göz önüne alınarak 15 gün x 350TL / gün olup ikame araç tutarı 5200TL+ KDV ‘ dir.” şeklinde tespitte bulunduğu görülmüştür.
Tarflar arasında ki iş emri ve onarım şartları 4. Maddesine göre ‘yönetmelik gereğince yalnızca yasal garanti süresdi kapsamında ki malların arızasının 10 iş günü içerisinde giderilememesi halinde, malın onarımı tamamlanıncaya kadar müşterinin kullanımı için benzer özelliklere sahip başka bir malın verilmesi gerekmektedir.’ Şeklinde hüküm bulunmaktadır.
Somut olayda davacıya ait araç 30.07.2020 tarihinde meydana gelen kazada hasarlanmış, 04.08.2020 tarihinde tamir için diğer davalılara ait servise getirilmiştir. Sigorta eksperi tarafından 13.08.2020 tarihinde onarım onayı verilmiştir. Davalı servis tarafından tamir edilerek 18.03.2021 tarihinde davacıya teslim edilmiştir. Davacı, bu onarım süresi içinde kendisine kiralık araç tahsisini talep etmiş, ancak davalılar tarafından 01.10.2020 tarihinde davacıya araç temin edilmiştir. Her ne kadar davalı taraf aracın teslimi için davacı ile telefon yoluyla 04.03.2021 tarihinde iletişim kurulduğunu beyan etmişse de ——— yevmiye nolu ihtarnamenin 17.03.2021 tarihinde davacıya tebliğ edildiği aracın ise 2 iş günlük süre içerisinde 18.03.2021 tarihinde teslim alındığı anlaşılmıştır.Mahkememizce hükme esas alınan 08.04.2022 ve 14.06.2022 tarihli bilirkişi raporlarında, taraflar arasında uygulama alanı bulan iş emri 4. Maddesi uyarınca 10 iş günü sonrasının 18.08.2020 tarihi olduğu dikkate alındığında ikame aracın davacıya teslim tarihi olan 01.10.2020 tarihine kadar geçen süre sayısının 24 gün olacağı ve o tarihlerdeki muadil araç piyasa rayiç değeri ortalamasına göre 8400 TL olacağı şeklinde ki belirleme ikame araç temini açısından davalıların mücbir sebep sebebiyle iş emri ve onarım şartları 15. Maddesi uyarınca işi iptal etme hakkını kullanmayarak devam ettiği dikkate alındığında makul bekleme süresinin aşıldığı kabulüyle birlikte davalıların ikame araç bedeli yönünden birlikte sorumlu oldukları anlaşılmakla bu bedel üzerinden ikame araç bedeli yönünden davanın kabulüne dair aşağıda ki şekilde karar verilmiştir. Davacının aracın geç teslimi sebebiyle dolaylı zarar mahiyetinde ki ikinci el araçlarda meydana gelen fiyat artışından kaynaklı uğranılan zarar talebine yönelik olarak; Türk Medeni Kanunu m.6’da belirtildiği üzere, Kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını ispatla yükümlüdür. Hukuk Muhakemeleri Kanunu m.190’da; ispat yükünün iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa ait olduğu belirtilmiştir. Tüm bu yasal düzenlemeler ışığında davacının iddiasını ve oluşan zararların ispat yükü altında olduğu açıktır.Somut olayda, davacının aracın değiştirilmesine dair soyut beyanları haricinde zarara uğradığını gösteren bir delil bulunmadığı, kaldı ki 14.06.2022 tarihli bilirkişi raporunda da değinildiği üzere bahse konu tarihlerde meydana gelen Covid-19 salgını sebebiyle aksamaların yaşanmasının mümkün ve doğal olduğu şeklinde tespitler taraflar arasında ki iş emri ve onarım şartlarının mücbir sebebe ilişkin hükümleri ile birlikte dikkate alındığında dosya kapsamındaki delillerin değerlendirilmesinde davacının fiyat artışı kaynaklı zarar yönünden ispat edilemeyen davasının reddine dair aşağıda ki şekilde karar verilmiştir.Tüm bu açıklanan nedenler ve dosya kapsamı bir bütün olarak değerlendirildiğinde, davanın kısmen kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.

Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜ ile;
a-Fiyat artışı kaynaklı tazminat talebi yönünden (82.567 TL )davanın reddine,
b-İkame araç bedeli yönünden davanın kabulü ile 8.400,00 TL ikame araç bedeli tazminatının dava tarihinden itibaren işleyecek avas faizi ile birlikte davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 8.400,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 573,80 TL harcın, peşin alınan 170,78 TL harç ve 1.553,49 TL tamamlama harcının toplamı olan 1.724,27‬ TL’den mahsubu ile 1.150,47‬ TL karar harcının davacıya iadesine,
4- Harçlar yasası uyarınca davacı taraftan alınan 573,80 TL harcın ve 59,30 TL başvuru harcının davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 8.400,00 TL vekalet ücretinin davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 8.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalılara VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 2.800,00 TL bilirkişi ücreti ve 201,25‬ TL posta gideri olmak üzere toplam 3.001,25 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 277,13 TL yargılama giderinin davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde davacı tarafa iadesine,
8-Davalı——– tarafından yapılan toplam 1.000,00 TL bilirkişi ücreti yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 907,65 TL yargılama giderinin davacıdan alınıp davalı —- verilmesine, geri kalan bakiyenin davalı —— üzerinde bırakılmasına,
8- Kabul red oranına göre belirlenen 125,58 TL Arabulucu ücretinin davalılardan müşterek müteselsilen tahsili ile hazineye irad kaydına, Yine Kabul red oranına göre belirlenen 1.234,41 TL Arabulucu ücretinin davacıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde——- Adliye Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davacı vekilinin ve davalı ——vekilinin yüzüne karşı davalı ———- vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.21/03/2023