Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/275 E. 2022/659 K. 25.10.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2021/275 Esas
KARAR NO : 2022/659

DAVA : Tazminat (Rücuen Tazminat)
DAVA TARİHİ : 29/04/2021
KARAR TARİHİ : 25/10/2022

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; ——– araç ile ——sigortacısı olduğu —– plakalı araçla — tarihinde trafik kazası geçirdiğinin iddia edildiğini, ————— plakalı —– sigortacısı——— Sayılı dosyası ile maddi tazminat davası açtığını, dava sonucunda müvekkili şirketin %100 kusurlu olduğuna kanaat getirilerek hüküm kurulduğunu, 4.179,41 TL maddi tazminat —-yargılama gideri—- hükmedildiğini, —— dava kararını———- icra takibi başlattığını, icra dosyasına ——- tarihinde faiz, harçlar ve icra vekalet ücreti ile toplamda —– ödendiğini, müvekkili —- tarafından —- plakalı araç hakkında —– kapsamında —- tarihlerini kapsayan ————sigorta yapıldığını,——– davanın davalı …——————–poliçesi ile yapılan sigortanın hukuksal koruma da dahil maddi tazminatların sigorta kapsamında olduğunu ve davalı … şirketinin ödeme yapması gerektiğini,
—-ödeme tarihi olan —- tarihinden itibaren ticari avans faizi ile birlikte davalı —-şirketinden rücuen tahsilini, dava masrafları ve vekâlet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep
etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Dava konusu kaza —– gerçekleşmiş olduğunu—-Genel Şartları C.8 maddesi hükmü uyarınca zararın tazminine ilişkin talepler zarar yükümlüsünün öğrenildiği tarihten itibaren—-zamanaşımına uğradığından işbu davadaki taleplerinde zamanaşımına uğradığını, müvekkili şirkete herhangi bir başvuru yapılmadığını, Karayolları Trafik Kanun’u m. 97 gereğince zarar görenin dava açmadan—– başvuru yapma zorunluluğu olduğunu, ———– ödenen tutarı talep hakkı olmadığını, sigortalı tarafından istenebilir bir tazminat olduğuna kanaat getirilmesi durumunda, dava açılmadan önce müvekkil şirkete başvuru yapılmadığından davanın dava şartı yokluğu sebebiyle de reddine karar verilmesi gerektiğini,————– Genel Şartları A.3 maddesi gereği sigorta kapsamı 3. —– talepleri ile sınırlı tuttuğunu, B.2 maddesi gereğince sigorta şirketinin onayı olmaksızın sigortalının ödeme yapamayacağını, davanın reddini talep ettiklerini, poliçeden dolayı Müvekkili şirketin sorumluluğunun sigortalısının kusuru
oranında olmak üzere maddi zararlarda araç başına 20.000,00-TL ile sınırlı olduğunu, davacı yanca başvuru yapılmadığından müvekkili şirketin temerrüte düşmediğini ve temerrüt faizinin en erken dava tarihinden itibaren başlatılması gerektiğini, avans faizi talebinin haksızlık teşkil ettiğini belirterek davanın reddini talep etmektedir.
DELİLLER:
Poliçeler, ödeme dekontları,—- Esas sayılı dosyası, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.
21/09/2021 tarihli ara karar ile dosyanın bir sigorta bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 18/10/2021 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.
Bilirkişi raporunda özetle—– “B.4. ZArar Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının ———– sözleşmesine ilişkin kanun hükümlerinden
doğan ve tazminat yükümlülüğünün kaldırılması veya miktarının azaltılması sonucunu doğuran haller zarar görene karşı ileri sürülemez. Ödemede bulunan sigortacı, —- ve bu sözleşmeye ilişkin kanun hükümlerine göre, tazminatın kaldırılmasını veya azaltılmasını sağlayabileceği oranda kazaya sebebiyet veren sigortalıya rücu edebilir.” şeklinde düzenlenmiştir. —- B4.maddesinde düzenlenen —-kullanma, —– – haddinin aşımı, araç çalınması veya—- edilmesinde işletenin kusuru veya—- Genel Şartlarında yapılan değişiklik sonucu –
yürürlüğe giren KZMMS Genel Şartları’nın B.4.f maddesi hükmü uyarınca da; bedeni hasara neden olan —- sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya yardım amaçlı——- uzaklaşma gibi —- olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, ———-. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi
yükümlülüğüne aykırı davranması —– sebepleri olarak belirtilmiştir.
Davacının sigortaladığı aracın kazadan sonra olay mahalini terk ettiği ———sayılı dava kararından anlaşılmaktadır. Davalı sigortacının, sigortalı davacının kendine rücu edilecek olan tazminatı ödemesi halinde, TBK 135. maddesi
uyarınca alacaklı ile borçlu sıfatının birleşmesi söz konusu olabilir şeklinde tespitte bulunulduğu görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, sigortalı davacının trafik kazasından kaynaklı olarak zarar gören kişiye yapmış olduğu ödemeyi davalı … şirketinden rücu istemine ilişkindir.
TBK’nin 61. Maddesinde müteselsil sorumluluğa ilişkin düzenleme getirilmiş olup; “Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde, haklarında müteselsil sorumluluğa ilişkin hükümler uygulanır.” düzenlemesini içermektedir. Müteselsil sorumluluk ilkesi gereği, davacı, zararın tamamını, isterse sorumluların tamamından isterse bir kısmından isteyebilir.
Somut olayda; davacı adına ——– araçla —- trafik kazası yaşanmasına ilişkin açılan maddi tazminat davasında —————- Sayılı dosyası ilişkin davacı araç adına kayıtlı araç sürücüsünün %100 kusurlu kabul edildiği ve davacı aleyhine maddi tazminata hükmedildiği, ——— Sayılı dosyasında verilen ilamın kesinleştiği, karara ilişkin———– icra takibi başlattığını, icra dosyasında davacı tarafça —- tarihinde faiz, harçlar ve icra vekalet ücretine ilişkin toplamda —- ödendiğini, davacı tarafça yapılan ödemenin — plakalı araç hakkında —– tarihlerini kapsayan———- ——— yapıldığından davalıdan tahsili talep edildiği,
KTK madde 109/4 .maddesinin — kazalarında tazminat yükümlülerinin birbirlerine karşı rücu hakları, kendi yükümlülüklerini tam olarak yerine getirdikleri ve rücu edilecek kimseyi öğrendikleri günden başlayarak iki yılda zamanaşımına uğrar.” şeklende düzenlendiğinden davacının talebinin zamanaşımına uğramadığı,
Bilirkişi raporunda davacının talebine ilişkin trafik kazasında genel şartlara —— rücu kapsamına girdiğine yönelik tespit edilmiş ise de;
—- Görenlerin Haklarının Saklı Tutulması Ve Sigortacının Sigortalıya Rücu Hakkı” başlıklı B.4/f bendinde düzenlenen “f) Bedeni hasara neden olan —— sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya —— uzaklaşma gibi zorunlu haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, —-. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde,” hükmü yer almaktadır.
Buna göre, “bedeni hasar”a neden olan trafik kazalarında sigortalının veya eylemlerinden sorumlu olduğu kişilerin, tedavi veya———– kuruluşuna gitme, ——– haller hariç olmak üzere, olay yerini terk etmesi veya kaza tutanağı, alkol raporu vb. kazanın oluş koşullarına ilişkin gereken belgelerin düzenlenmesi yükümlülüğüne aykırı davranması halinde sigorta şirketinin zarar gören 3. kişilere ödediği tazminatı sigortalısına rücu hakkı bulunmaktadır. Bedeni hasara neden—– kazası sonucu sigortalı araç sürücüsü olay yerini terk etmişse olay yerini terk sebebinin tedavi veya —————- gitme, —- uzaklaşma gibi zorunlu bir hal sebebine dayanması gerektiği aşikardır.
Poliçe genel şartlarında maddenin kapsamı “bedeni hasar ile” sınırlandırılmış olup, düzenleyici, yalnızca maddi hasar meydana gelen kazaları özellikle rücu kapsamına almamıştır. Kural, riskin gerçekleşmesi halinde zararın karşılanması olduğundan ve teminat dışı olan durumlar istisna olduğundan, maddi hasarlı trafik kazalarında, sigortalı sürücüsü tarafından olay yerinin terkinin genişletici yorumla rücu kapsamına alınması mümkün değildir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; Kural, riskin gerçekleşmesi halinde zararın karşılanması olduğundan ve teminat dışı olan durumlar istisna olduğundan, maddi hasarlı trafik kazalarında, sigortalı sürücüsü tarafından olay yerinin terkinin genişletici yorumla rücu kapsamına alınması mümkün olmadığı, ayrıca dava konusu talebin davacının kendi zarar talebine ilişkin olmadığından dava açmadan önce sigortaya yazılı başvuru şartına tabi olmadığı, davalı … şirketi tarafından 3.kişilerin zararı karşılanması gerektiğinden davacının yapmış olduğu ödemeyi sigorta şirketinden talep edebileceği sonuç ve kanaatine varılarak aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememize açılan davanın KABULÜ ile ——ödeme tarihi —– tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 891,43 TL harçtan, peşin yatırılan —- harcın düşümü ile geri kalan 668,57 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 222,86 TL peşin harç, 59,30 TL başvuru harcı,— bilirkişi ücreti ve 53,1‬0 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.085,26‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan —– davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
6—– ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.