Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/261 E. 2023/434 K. 04.05.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2021/261 Esas
KARAR NO: 2023/434
DAVA: Zayi Belgesi Verilmesi
DAVA TARİHİ: 21/04/2021
KARAR TARİHİ:04/05/2023

Mahkememizde görülmekte olan Zayi Belgesi Verilmesi davasının yapılan açık yargılaması sonunda,

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- hisse payına sahip olduğu—– tarihinde——nezdinde resen terkin edilerek kapatılmış olduğunu, şirketin ———-olarak bulunmamakta olduğundan bu tarihten sonra kanunen muhafazası lazım gelen şirkete ait tüm yasal defterler ve evrakların muhafazasına ortaklarca özen gösterilmiş ise de, müvekkilin hissedarı olduğu şirketin —— adresinde bulunan adresinden, an itibari ile —- mali müşavirlik ofisi olarak kullanmakta olduğu ———- adresindeki ———– taşınma esnasında muhtemelen, hissedarı olduğu yukarıda bilgileri verilen şirkete ait —- yıllarına ait yevmiye defteri,defter-i kebir ve envanterler defteri ile yine anılan şirkete ait — adet çek yaprağınında kayıp olduğunu, ilgili şirkete ait muhafazası lazım gelen tüm resmi evraklar ——- sitesinde bulunan ofisde muhafaza edilmekte olup, —- tarihinde incelemek üzere geriye dönük bir faturataya ihtiyaç duyulması neticesinde yapılan inceleme sonucunda; yukarıda bilgileri verilen şirkete ait—— yıllarına ait yevmiye defteri, defter-i kebir ve envanterler defteri ile yine anılan şirkete ait ——adet çek yaprağıda kayıp olduğunun fark edilmiş olduğunu, konu adreste herhangi bir olağan dışı hırsızlık gibi bir vakada bilgi dahilinde olmadığı için yukarıda anılan evrakların taşınma esnasında zayi olduğu pek muhtemel olduğunu, kıymetli evrakların ve şirkete ait muahafazası lazım gelen yasal defterlerin istem dışı zayi olmasından sebeple müvekkili ve ortağı olduğu——–, art niyetli şahıslara karşı riskli bir durumda kaldığı gibi, Ortakların ve yetkililerin —–sorumlu olduğu anılan defeterlerin talep halinde ibraz edilememesi durumuna binaen ilgili resmi kurumlar nezdinde ilgililerin idari ve cezai yaptırımlara maruz kalma ihtimali içerisinde olduğunun açık olduğunu, arz olunan hususlar dairesinde , istem ve kusursuz olarak zayi olan yukarıda bilgileri verilen ——— ait yevmiye defteri,defter-i kebir ve envanterler defteri ile yine anılan şirkete ait ——adet çek yaprağı hakkında zayi belgesi düzenlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

İNCELEME VE GEREKÇE:
İşbu dava; TTK’nın 82. maddesine dayalı olarak açılmış ticari defter ve belgelerin ziyaa uğraması nedeniyle zayi belgesi verilmesi davasıdır.
Mahkememizce gerek resen celbi gereken deliller gerekse de davacı tarafça bildirilen deliller celp edilerek yargılamaya başlanmıştır.
——sayılı dosyası celp edilerek incelenmiştir.
İlgili——– müzekkere yazılarak davacı şirket hakkında vergi incelemesi ve denetlemesi olup olmadığı, varsa hangi dönemleri kapsadığının bildirilmesi istenmiş, —– cevabi yazısında davacı şirket hakkında —- dönemine ilişkin inceleme raporu düzenlendiği, davacı şirketin dava dışı —-aldığı ve —- bildirdiği mal veya hizmetlere ait belgelerin sahte olduğu tespit edilmiş olduğunun bildirildiği görülmüştür.
Türk Ticaret Kanunu’nun 82/7. maddesinde; “Bir tacirin saklamakla yükümlü olduğu defterler ve belgeler; yangın, su baskını veya yer sarsıntısı gibi bir afet veya hırsızlık sebebiyle ve kanuni saklama süresi içinde zıyaa uğrarsa tacir zıyaı öğrendiği tarihten itibaren onbeş gün içinde ticari işletmesinin bulunduğu yer yetkili mahkemesinden kendisine bir belge verilmesini isteyebilir. Bu dava hasımsız açılır. Mahkeme gerekli gördüğü delillerin toplanmasını da emredebilir” düzenlemesi bulunmaktadır.
Tüm bu açıklamalar ışığında dava dosyasının ve delillerin birlikte incelenmesinde, davacı tarafça her ne kadar iki adet faturanın arşiv çalışmaları neticesinde bulunamadığından bahisle zayi olan faturalar hakkında zayi belgesi verilmesi talep edilmişse de, yapılan yargılama neticesinde talebin kabul edilebilir olmadığına kanaat edilmiştir. Şöyle ki;Zayi belgesi verilebilmesi için maddede belirtilenler gibi olağanüstü hallerden birinin olması gerekmektedir. Tacirin saklamakla mükellef olduğu ticari defter ve kayıtlarını özenle muhafaza etmesi zorunlu olup, bu basiretli bir tacir gibi davranma yükümlülüğünün de bir gereğidir. Davacıya ait faturaların kaybolduğu bildirilmekle birlikte ne surette kaybolduğu hususunda hiç bir beyan yoktur. Saklanması gereken defter ve belgeler, saklama süresi içinde, yangın, deprem, su baskını gibi bir afet veya hırsızlıktan dolayı zayi olursa ancak bu durumda zayi belgesi talep edilebilir. Dava dilekçesi incelendiğinde faturaların hangi sebeple zayi olduğu açıklanmamıştır.
———- sayılı kararı gereğince davacının tacir olması sebebiyle hakkında zayi belgesi verilmesi istenen faturaları koruması hususunda gerekli dikkat ve özeni göstermesi gerekmekte olup, davacının kaybolduğunu ileri sürdüğü faturaları gerekli dikkat ve özeni göstermediği, basiretli bir tacir gibi davranmadığı anlaşılmaktadır. Bununla beraber özellikle ———– cevabi yazısıyla davacı şirket hakkında —– dönemi ile ilgili sahte belge kullanma yönünden vergi incelemesinin tamamlanarak vergi ziyaı cezası kesildiğinin bildirilmesi karşısında ve yukarıda açıklanan deliller kapsamında da davacının iddialarına itibar edilmemiş, sonuç olarak da davanın reddine karar vermek gerekmiştir.

HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2-Alınması gerekli 179,90 TL harçtan peşin yatırılan 140‬,00 TL harcın düşümü ile geri kalan 39,9‬0 TL harcın davacı taraftan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA ,
3-Davacı tarafça yapılan yargılama giderlerinin davacı üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde kullanılmayan gider avansının davacıya İADESİNE,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde ———— Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.
04/05/2023