Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2021/185 E. 2021/517 K. 24.06.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2021/185 Esas
KARAR NO : 2021/517

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 23/03/2021
KARAR TARİHİ : 24/06/2021

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili sigorta şirketinin — tarihinde seyir halindeyken yanması sebebiyle ödenen hasar tazminatından doğan rücu alacağının tahsili amacıyla davalılar/borçlular aleyhine İstanbul Anadolu — sayılı dosyası üzerinden ilamsız icra takibi başlatıldığını, Davalılar (borçlular) süresi içerisinde borçlu olmadıkları iddiası ile borca,takibe ve tüm işlemlere itiraz ederek takibi durdurduğunu, Davalınların itirazı açıklanan sebeplerle haksız ve mesnetsiz olduğunu beyan ederek; davalıların (borçluların) haksız ve hukuki dayanaktan yoksun itirazlarının iptali ile takibin devamına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı taraflara yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı —- dilekçesinde özetle; satış sözleşmesi alıcı ve satıcı arasında —— sıfatını haiz müvekkili —- sözleşmede taraf sıfatı bulunmadığından, müvekkil şirket’e yöneltilen işbu davanın husumet yokluğundan reddini, dava konusu araçta herhangi bir ayıp söz konusu olmadığını, dava konusu araç üzerinde ortaya çıkan hasarın aracın ayıplı olmasından kaynaklandığını iddia eden davacı bu durumu ispatla mükellefe ait olduğunu, araçtaki ayıbı tespit etmeye yönelik delil tespiti marifetiyle alınan bilirkişi raporu, aleyhine tespit talep edilenin itirazı üzerine hükme esas alınamayacağını, davacı tarafından haksız olarak takip başlatılmış olduğundan %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmedilmesi gerektiğini, davacı tarafından sadece haksız kazanç sağlama niyeti ile ikame edilmiş olan işbu haksız, mesnetsiz ve kötü niyetli davanın öncelike esasa girilmeksizin usulden, sayın mahkemenizin aksi kanaatte olması davanın esasına girilmesi halinde ise esastan reddine karar verilmesi vekalet ücretleri ve mahkeme masraflarının davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı ….—- dilekçesinde özetle; Öncelikle davanın görev yönünden reddine ve dava hakkında esasa girilmeksizin görevsizlik kararı verilmesine, Zamanaşımı itirazımız da dikkate alınarak haksız davanın tümüyle reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, 6102 Sayılı TTK’nun 1472. maddesi uyarınca sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın haksız fiile sebebiyet veren davalıdan rücuen tahsili talebine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nin 2. maddesine göre, dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir.
Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevli olduğu belirtilmiştir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu’nun 4/I maddesinde de, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir.
Yargıtay İçtihadı Birleştirme Büyük Genel Kurulu’nun ———— kararında bu husus “sigortacının sorumlu kişi aleyhine açacağı dava sigorta poliçesinden doğan bir dava değildir. Bu nedenle, — davası bir ticari dava sayılamaz. Bu dava, aynen sigortalı kimsenin sorumlu kişiye karşı açmış olduğu bir dava gibidir. Sigortalının muhtelif mahkemelerde dava açma hakkı varsa aynı hak sigortacının halefiyet hakkına dayanan rücu davası için de söz konusudur.” şeklinde vurgulanmaktadır. Davacı … olup, uyuşmazlık haksız fiilden kaynaklanmaktadır. Ayrıca halefi olduğu sigortalısı gerçek kişidir. Görev hususu kamu düzenine ilişkin olup mahkemece re’sen gözetilmesi gerekmektedir. Dava, 6102 sayılı TTK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılmıştır. Uyuşmazlığın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. (Aynı doğrultudaki içtihatlar: Yarg. —- H.D.—-; Yarg. –. H.D. —– İST. BAM. –.HD. ——-
Yukarıda açıklanan nedenlerle, dava konusu uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili —- Asliye Hukuk Mahkemesine gönderilmesine,
3-Tarafların yukarıda belirtilen süre içerisinde başvarmamaları halinde mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 sayılı HMK nın 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama gideri, vekalet ücreti ve gider avansı gibi hususların görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair; taraf vekillerinin yüzüne karşı gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.