Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/85 E. 2023/591 K. 20.06.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/85
KARAR NO : 2023/591

DAVA : Tazminat (Ölüm Ve Cismani Zarar Sebebiyle Açılan Tazminat)
DAVA TARİHİ : 10/03/2020
KARAR TARİHİ : 20/06/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davacı—- sevk ve idaresindeki—-Plakalı aracın kendisine çarpması sonucu ağır şekilde yaralanDIĞI, Davacı kaza tarihinde çalışmakta olup, Kaza esnasında da işinden eve dönmektedir. Davacı Kaza tarihi itibari ile asgari ücret üzerinden ücret almaktadır.Davacı —-, kaza sonucu geçici olarak işine devam edemediği için kazanç kaybına uğramış olup, kaza sonucu bedensel olarak ta sürekli iş gücü kaybına uğramıştır.Davacı çok ağır bir tedavi süreci geçirmiş olup, sürekli olarak bakıma muhtaç kalmıştır. Davacının bakımını bu dönemde annesi üstlenmiş olup, Annesi oğlunun bakımı nedeni ile işe gidememiştir. Yine davalı bir kısım tedavi giderlerini kendisi yapmak zorunda kalmış olup, Bu nedenle davacı lehine ayrıca bakım ve tedavi gideri talebimiz bulunmaktadır. Davalı — Davaya konu kazada Tam ve Asli kusurlu olup, —–. Ağır Ceza Mahkemesi—- sayılı dosyada Davalının tali kusurlu olduğuna karar verilmiş ve buna göre hüküm kurulmuşsa da; Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Bu Karar Sayın Mahkeme için bağlayıcı bir karar olmayıp, bu hususta öncelikle kusur tespiti yapılması gerekmektedir.
Davalı Kazanın olmasında asli ve tam kusurlu olup, Davacı anne ve Babanın evlatlarının çektiği acılar ve evlatlarını kaybetme korkusu ve tedavi sürecinde yaşadıkları ızdırabın bir nebzede olsa giderimi için ve Davacı —-uğradığı maddi ve manevi, anne ve babasının uğradığı manevi zararların kısmen de olsa giderimi için işbu davanın açılması zorunlu olmuştur.
Maddi tazminata ilişkin Fazlaya ilişkin haklarımız saklı kalmak kaydıyla; Davacı —-için Kaza sonucu oluşan sakatlık nedeni ile çalışamadığı süre yönünden kazanç kaybı için, 1.000. TL ve çalışma gücü kaybı nedeni ile 1.000. TL, Tedavi ve bakım giderleri için 1.000. TL olmak üzere şimdilik 3.000. TL maddi, 150.000.-TL. manevi, olmak üzere toplam 153.000.TL tazminatın, Davacı —- İçin 40.000. TL manevi tazminat, Davacı Anne—- İçin 60.000. TL Manevi tazminatın davalı Sigorta şirketinin sorumluluğu poliçe kapsam ve limiti ile sınırlı kalmak üzere, davalılardan kaza tarihinde itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte müştereken tahsiline, karar verilmesi talep etmiştir.

CEVAP:
Davalı —-Sigorta vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı vekili tarafından, müvekkililerinin sürekli iş göremezlik tazminatı, geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı gideri olmak üzere toplamda 3.000,00 tl maddi tazminat, 150.000,00 tl manevi tazminat talepli huzurdaki davayı ikame etmiştir. yapılan talep, haksız ve hukuka aykırı olup reddi gerektiğini, —– plakalı kazaya karışan araç müvekkili şirkete 10.08.2016–2017 tarihleri arasında geçerli olmak üzere —– numaralı karayolu zorunlu mali mesuliyet poliçesi ile sigortalı olduğunu, işbu poliçeden dolayı sorumlulukları, sigortalımızın kusuru oranında olmak üzere, bedeni zararlarda şahıs başına azami 330.000,00-tl ile sınırlıdır. poliçe limitini bildirmemiz davayı ve iddiaları kabul anlamında olmadığını, poliçeye müstenit müşterek müteselsil sorumluluğumuz poliçe limitiyle sınırlı olup, keza masraf ve vekâlet ücreti sorumluluğumuz da bu miktara isabet eden oranlarda olacaktır. poliçe limiti maktuen ödenecek rakam değildir, hiçbir surette işbu davayı kabul anlamına gelmemek kaydıyla; zorunlu trafik sigortası sorumluluk sigortası olup, bu nedenle bu sigorta ile sigorta ettiren kişinin işleteni olduğu motorlu araçların üçüncü kişilere verdikleri zararların karşılanması amaçlanır. yapılan talep, haksız ve hukuka aykırı olup reddi gereklidir.zorunlu mali mesuliyet sigortası sorumluluk sigortası olup manevi tazminat talepleri teminat dışıdır. bu husus 2918 sayılı karayolları trafik kanunu 92. maddesinde aşağıdaki gibi belirtilmiştir.
bu nedenle talep edilen manevi tazminattan müvekkili şirket sorumlu değildir. ayrıca benzer düzenleme 01.06.2015 tarihli genel şartlar’da da manevi tazminatlar teminat dışında düzenlenmiştir.
öncelikle davacı —-kaza tarihinde 14 yaşında olup dosya kapsamında davacının gelir getiren bir işte çalıştığına dair bir belge bulunmamaktadır. bu nedenle geçici iş göremezlik tazminatı talebinin reddi gerekmektedir. talep edilen geçici iş göremezlik tazminatı, geçici bakıcı tazminatı, tedavi masraflarına ilişkin müvekkili şirketin herhangi bir sorumluluğu bulunmadığından, huzurdaki davanın bu yönüylede esastan reddi gerekmektedir.müvekkili şirketin sorumluluğundan bahsedebilmek için, öncelikle sigortalı araç sürücüsünün kusurunun ispat edilmesi gerekmekte olduğunu, bu suretle dosyanın kusur bilirkişisine verilmesini, yukarıda sunulan nedenlerle; müvekkilii sigorta şirketi aleyhine ikame edilen işbu davanın reddine , masraf ve vekalet ücretinin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.Davalı—–Şirketi vekili cevap dilekçesinde özetle;Davacıların talepleri zamanaşımına uğramıştır. Bu sebeple davayı ve iddiaları kabul anlamına gelmemek kaydıyla öncelikle davanın zamanaşımı nedeni ile usulden reddini, kazanın gerçekleştiği 28.01.2017 tarihinde müvekkili şirket çalışanı olan davalı sürücü — yukarıdaki beyanlarından da anlaşılacağı üzere sevk ve idaresindeki —- plakalı — ile —– kavşağında sola dönüş yapacağı için yolun soluna yanaşarak kırmızı ışıkta durmuş ve sola dönüş için sinyalini vermiştir. Akabinde yeşil ışığın yanmasıyla birlikte önündeki aracın hareket etmesini beklemiş ve tüm kontrollerini yaparak yolda kimsenin olmadığından emin olduktan sonra kavşaktan sola dönmüştür. Lakin davalı sürücü tarafından alınan tüm bu tedbirlere rağmen, davacı —kazaya sebebiyet veren asli kusurlu hareketlerinden ötürü kazanın önüne geçilememiştir. Zira ceza dosyasındaki deliller, bilirkişi raporları ve kazanın oluş şekli açıkça ortaya koymaktadır ki; davalı sürücünün manevrasını tamamlamasıyla birlikte, davacı —- kontrolsüzce yola fırlaması ve araçlara yeşil ışık yanarken karşıdan karşıya geçmeye çalışması söz konusu kazanın asli unsurunu oluşturmuştur. Ceza dosyası kapsamında gerek soruşturma sırasında düzenlenen 06.09.2017 tarihli bilirkişi raporu gerekse de — İhtisas Dairesi’nin 16.08.2018 tarihli raporunda davacının asli kusurluluğu sabit hale gelmiştir. İşbu raporlar doğrultusunda oluşturulan —- Ağır Ceza Mahkemesi’nin—Esas, — sayılı kesinleşen kararında da, davacı —- ve diğer dava dışı yaya bakımından kurulan hüküm;
… müteveffa —ve yaralı —- olay mahalli olan kavşakta yaya olarak karşıdan karşıya geçişleri için trafik ışıklarının kendi istikametleri için yeşil yanmasını beklemeleri gerektiği hususlarına riayet etmedikleri, bu mahalde yeşil ışıkta geçmek suretiyle manevra yapmakta olan mikser aracının varlığını dikkate almadıkları ve ilk geçiş hakkını bu araca vermedikleri, dikkatsiz-tedbirsiz biçimde gerçekleştirdikleri olayda her birinin kendi ölüm veya yaralanmasında dikkat ve özen yükümlülüklerine aykırı davranışları ile asli derecede kusurlu oldukları kanaatine varılmış…” şeklinde olmuştur. Tüm bu tespitler meydana gelen kazanın asıl sorumlusunun davacının bizzat kendisinin olduğunu açıkça ortaya koymaktadır.
Kazanın gerçekleştiği tarihte, davalı sürücünün ceza dosyasındaki savunmalarından —-mikserinin yüklü olduğu da anlaşılmaktadır. Bu yükle birlikte ——mikserinin büyüklük ve uzunluğu da göz önünde bulundurulduğunda, kırmızı ışıktan sonra harekete geçen bu özellikteki bir aracın kaza anında hızlanma kabileyetinin olamayacağı da izahtan varestedir. Kazanın gerçekleştiği yerin şirket sınırları dışında olduğu da göz önünde bulundurulursa, bu yerler bakımından şirketin gözetim ve denetiminin koşullar gereği sınırlı olacağı da kabul edilmelidir. Tüm bu hususlar bir arada değerlendirildiğinde müvekkili şirketin dava konusu kaza bakımından kusur ve ihmalinin olmadığı açıklığa kavuşturulmuş olacaktır.
Davacı —– için fazlaya ilişkin haklar saklı tutularak; kaza sonucu oluşan sakatlık nedeniyle çalışamadığı süre yönünden kazanç kaybı için 1.000 TL, çalışma gücü kaybı nedeni ile 1.000 TL, tedavi ve bakım giderleri için 1.000 TL olmak üzere şimdilik 3.000 TL maddi tazminat isteminde bulunulmuştur.

Yukarıda açıklanan sebeplerden ötürü kazanın vuku bulmasında müvekkili şirketin hiçbir kusuru bulunmamaktadır. Müessif kaza davacı —- trafik kurallarına riayet etmemesi sebebiyle meydana gelmiştir. İşbu sebeple müvekkili şirketten maddi tazminat talebinde bulunulamayacaktır.

Hiçbir şekilde müvekkili şirketin olayda kusurlu bulunduğunu kabul anlamına gelmemek kaydı ile, bir an için maddi tazminat sorumluluğu bulunduğu kabul edilse dahi, bu durumda maddi tazminatın hesaplanması konusunda aşağıdaki hususlara riayet edilmesi gerekmektedir;

2.1.Gerek özel sigorta şirketleri gerekse —- tarafından davacıya dava konusu kaza nedeni ile yapılan ödemeler tespit edilmeli ve belirlenecek tazminat tutarından tenzil edilmelidir.

2.2.Tazminat hesap edilirken davacının imzalı son bordrosundaki ücret tazminata esas alınmalıdır. Davacı çalışmıyorsa hesaplamalar asgari ücrete göre yapılmalıdır.

2.3.Tazminatın hesabında davacının maluliyet oranı da dikkate alınmalıdır.

2.4.Davacının bakıma muhtaç olup olmadığı maluliyet oranının tespitinden ve bilirkişi incelemesinden sonra belirlenecek olup, bu konuda itiraz haklarımız saklıdır.
Davacılardan kazaya maruz kalan —- için 150.000 TL, babası — için 40.000 TL, annesi — için 60.000 TL olmak üzere toplam 250.000 TL manevi tazminat talebinde bulunulmuştur.
Bilindiği üzere, Türk Borçlar Kanunu’nun 56. maddesinde “Ağır bedensel zarar veya ölüm halinde, zarar görenin veya ölenin yakınlarına da manevi tazminat olarak uygun bir miktarın ödenmesine karar verilebileceği hükmü düzenlenmiş olup, bu uygunluğun ne şekilde sağlanacağı zaman içerisinde uygulamada Yargıtay İBK ve Yargıtay İçtihatları ile belirlenmiştir.

3.2.Özellikle 22.06.1966 tarihli ve —sayılı İçtihadı Birleştirme Kararında manevi tazminatın tespitinde yararlanılması gereken objektif ölçüler belirlenmiştir.
3.3.Manevi tazminat tutarını belirleme görevi hakimin takdirine bırakılmış ise de, hakimin bu takdir hakkını kullanırken ülkenin ekonomik koşulları, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, paranın satın alma gücü, tarafların kusur durumu, olay ağırlığı, işçinin yaşı, olay tarihi gibi özellikleri göz önünde tutması gerekmektedir.
Davanın esastan incelenmesine geçilmesi durumunda, davanın —-ihbar edilmesine,
3-Haksız ve hukuki dayanaktan yoksun davanın reddine,
Yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacılara tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:
Hastane ve tedavi evrakları, — kayıtları, hasar dosyası, trafik tescil ve ruhsat kayıtları, Sosyal Durum Araştırma Raporları, — Raporları, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.

Zarar bir eksilmeyi ifade eder. Haksız fiilin borç doğurmasının sebebi doğan zararı giderme yükümlülüğünden kaynaklanır. Haksız fiil faili bu fiili ile yaratmış olduğu eksilmeyi gidermek, zarar gören kişiyi fiilden önceki durumuna getirme borcu altına girmiştir. Haksız fiil failinin borcu doğan bu zararı tazmin etmeye dayanır. Buna göre haksız fiilden doğan tazminat borcunun üst sınırını doğan zarar oluşturur. (Prof.Dr—- Zarar belirlenirken, uğranılan gerçek zararın dışına taşılamaz. Zarar görenin zararla ilgisi saptanamayan giderleri zarar kapsamının dışında tutulmalıdır.
Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder.
Trafik kazasına ilişkin dava konusu olayın; 28/01/2017 günü saat 13:30 sıralarında davalı sürücü —sevk ve idaresinde bulunan—-plaka sayılı kamyon ile —Sitesi istikametinden —- istikametine doğru seyri sırasında kaza mahalli ışık kontrollü kavşak noktasına geldiği esnada seyir yönüne hitaben yanan kırmızı ışıkta duraklaması akabinde kendisine hitaben yeşil ışığın yanmasının ardından sola dönüş manevrası yaptığı sırada idaresindeki aracın sol yan dingil lastikleri ile seyir istikametine göre yolun sol tarafından taşıt yoluna girerek karşıdan karşıya geçmek isteyen yaya — ve davacı yaşı küçük —– çarpması neticesinde yaranlanmalı trafik kazası meydana geldiğinin anlaşılmıştır.

KUSUR AÇISINDAN;
Dosya kapsamında yer alan kaza tespit tutanağından; kaza mahallinin yerleşim yeri içi olduğu, azami hız limitinin 30 km/s olarak işaretlendiği, şerit sayısının 2 yol platform genişliğinin 14 m olduğu, yolun asfalt kaplama bölünmüş cadde olduğu, mahalde yaya kaldırımı, emniyet şeridi ve yol şerit çizgisi bulunduğu, oto korkuluk bulunmadığı, vaktin gündüz havanın sulu sepken yol yüzeyinin ıslak ve nemli olduğu, yol güzergahlarının düz ve eğimsiz olduğu, kaza mahalinin üç yönlü kavşak noktası olduğu, çarpışma noktasının kavşak müşterek alanı içerisinde yaya geçidi üzerinde işaretlendiği anlaşılmıştır.
—- Başkanlığı Trafik İhtisas Dairesi’nin 30/10/2020 tarihli raporunda ” Davalı Sürücü —-sevk ve idaresinde bulunan kamyon ile meskun mahalde gündüz vakti seyri sırasında gerekli dikkat ve özeni yola vermesi, mahal şartlarını da dikkate alıp, bahse konu kaza mahalli kavşak noktasına geldiği anda görüş alanını kontrol altında bulundurması kaza mahalli ışık kontrollü kavşak noktasında her ne kadar kendisine hitaben yeşil ışık yanıyor olsa dahi dönüş manevrası yaptığı sırada taşıt yoluna girerek karşıdan karşıya geçmek isteyen ve belirli mesafe kat ederek yaya geçidi noktası üzerinde bulunan yayalar nedeniyle etkili tedbir alması gerekirken bu hususlara riayet etmediği almış olduğu tedbirde yetersiz kaldığı anlaşılmakla gerçekleşen kazada tali kusurlu olarak %25 oranında kusurlu olduğu, Yaya —- ve —-bahse konu kaza mahalli ışık kontrollü kavşak noktasında taşıt yoluna girerek karşıdan karşıya geçmeden önce kaplama içerisinde bulunan araçların seyir durumlarını ve trafik ışıklarını dikkate alması, öncelikli geçiş hakkını kendisine yeşil ışık yanan dönüş manevrası yapmakta olan kamyona vermeleri geçişlerini uygun bir anda kontrollü bir şekilde tamamlamaları gerekirken bu hususlara riayet etmeyip kendi can güvenliklerini tehlikeye düşürecek şekilde taşıt yoluna girerek, kendisine hitaben yeşil trafik ışığı yanan kamyonun sadmesine maruz kalmaları sonucu gerçekleşen kazada her biri kendi yaralanmasında asli kusurlu olarak %75 oranında kusurlu” olduğunun bildirildiği,
—– Trafik İhtisas Dairesinin raporun içeriği ve irdelenen tespitler kapsamında raporun dosya kapsamına uygun ve denetime elverişli bulunduğundan itirazların reddine karar verilmiştir.

MALULİYET AÇISINDAN;
Yargıtay uygulamalarına göre maluliyet oranlarının tespiti — İhtisas Dairesi veya Üniversite Hastanelerinin —- Dalı bölümleri gibi kuruluşlarının oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 11.10.2008 tarihinden önce ise Sosyal Sigorta Sağlık İşlemleri Tüzüğü, 11.10.2008 tarihi ile 01.09.2013 tarihleri arasında Çalışma Gücü ve Meslekte Kazanma Gücü Kaybı Oranı Tespit İşlemleri Yönetmeliği, 01.09.2013-01.06.2015 tarihleri arası Maluliyet Tespiti İşlemleri Yönetmeliği, 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir.
Somut olayda kaza tarihi 28/01/2017 tarihi olup, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise oranı belirlenmesi gerekmektedir. —-İhtisas Kurulu’nun 22/12/2021 tarihli raporu bu nedenle değerlendirilmeye alınmamıştır.
Davacı hakkında—-İhtisas Kurulu’nun 30/05/2022 tarihli raporunda geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının % 34 olduğu ve özürlülük kavramıyla ve meslekte kazanma gücü kavramlarının birbirinden farklı olduğundan çelişkiden bahsedilemeyeceği ve İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 6 (dokuz) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa edilmiştir.
Bakıma muhtaç olup olmadığı bakımından Davacı hakkında —-.İhtisas Kurulu’nun 30/11/2022 tarihli raporunda geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, sürekli bakıcı ihtiyacının bulunmadığı, iyileşme süresi içerisinde 1 ay bir başkasının yardımına gereksinim duyabileceğinin oy birliği ile mütalaa edilmiştir.

AKTÜERYA HESABI YÖNÜNDEN;
Dosyanın aktüerya konusunda uzman bilirkişi —- ve tedavi giderleri konusunda uzman —–tevdi edilerek hazırlanan bilirkişi kök raporunda özetle; bir aylık bakıcı giderinin 1.177,50 TL olduğu, belgesiz tedavi giderlerinin 8.277,50 TL olduğu, bakiye ömür süresinin tespitinde TRH 2010 tablosunun esas alındığı, kazanç durumunun asgari ücret üzerinden hesaplandığı,
kusur oranına göre hesaplandığında 483.311,88 TL sürekli iş göremezlik tazminatı, 1.906,13 TL geçici iş göremezlik tazminatı, 1.625,00 TL tedavi giderleri ve 444,38 TL bakıcı gideri olarak tespit ve hesaplama yapıldığı, sürekli iş göremezlik zararının bedeni zararını klozundan, bakıcı, tedavi gideri ve geçici iş göremezlik zararının tedavi giderleri klozundan karşılandığının bildirildiği, görülmüştür.
Davalı sigorta vekili tarafından aktüerya bilirkişi raporuna yapılan itirazların değerlendirmesinde; raporun 1.sayfasının aktif devre net kazançlarının toplanmasında 01/01/2019-01/01/2020 tarihinin mükerrer olarak hesaplandığı, mahkememizce resen mahsup edildiğinde 253.749,05 TL üzerinden %34 maluliyet oranı 86.724,68 TL olduğu, davacının maluliyetine göre maddi zararı 1.925.785,12 TL olduğu, kusur oranına göre %25 oranı üzerinden 481.446.28 TL bulunmuştur.
Davacı yanca 31/05/2023 tarihli dilekçeyle 330.000,00 TL’nin sigorta şirketi tarafından ödendiği belirterek ödeme nedeniyle feragat edildiği, davanın ıslahı ile davacının kaza sonucu uğradığı geçici iş göremezlik nedeni ile 1.906,13 TL, Sürekli iş gücü kaybı nedeni ile 483.311,88. TL, Tedavi gideri için 1.625,00 TL, ve bakıcı giderleri için 500. TL olmak üzere 487.343,01 TL maddi, ( maddi tazminat yönünden ödeme ve ibralaşma nedeni ile Konusuz kalan 330.000. TL mahsup edilecek) tazminatın davalılardan tahsili talep edilmiştir.
Davacı vekilince sigorta şirketi tarafından yapılan ödeme bakımından sürekli iş göremezlik tazminatı bakımından mahsup edilmesini belirterek açıklamada bulunmuştur. Eldeki uyuşmazlıkta davalı sigorta poliçe limiti uyarınca tüm teminatı dava sonrası ödemiş olduğundan müteselsil sorumluluk kapsamında herhangi bir sorumluluğu kalmamış ve davacı da bu nedenle feragat etmiştir. Dolayısıyla davacının feragat nedeninin zaten davalı sigortanın sorumluluğunun,teminat limiti kadar ödeme yapmış olması nedeniyle kalmış olduğu olduğundan ,davalı sigorta yönünden yapılan feragat beyanı diğer müteselsil borçluların durumunu ağırlaştırmamakla diğer müteselsil borçlu yönünden hüküm ifade etmeyecektir.
Davacı —– davalı sigorta şirketine yöneltmiş olduğu maddi tazminat taleplerine yönelik davanın 330.000,00 TL ödeme yapılması nedeniyle feragat edilmesi gözetilerek davalı sigorta şirketi yönünden; sürekli iş göremezlik tazminatı bakımından konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına karar verilmiş, bakıcı, tedavi gideri ve geçici iş göremezlik zararının tedavi giderleri klozundan karşılanacağından geçici iş göremizlik/bakıcı/tedavi tazminatları bakımından feragat nedeniyle reddine karar verilmiştir.
Sürekli iş göremezlik tazminatı bakımından ödemenin mahsubuyla 151.446,28 TL (481.446,28 TL’den 330.000,00 TL’nin mahsubu ile) olduğu görülmektedir.
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının geçirmiş olduğu trafik kazasından kaynaklı olarak davacının ilk geçiş hakkına sahip davalı sürücüye öncelik vermediği ve kontrolsüz şekilde hareket ederek kazanın meydana gelmesine sebebiyet verdiğinden %75 oranında kusurlu olduğu, davalı sürücünün dikkat ve özen yükümlüğünü yerine getirmeyerek kazanın meydana gelmesinden %25 oranında kusurlu olduğu, davacının maluliyet oranının kaza tarihindeki yönetmeliğe göre davacının tüm vücut engellilik oranının % 34 ve iyileşme (işgöremezlik) süresinin olay tarihinden itibaren 6 aya kadar uzayabileceğinin tespit edildiği, davacının tedavi giderinin 1.625,00 TL, bakıcı giderinin 444,38 TL, geçici iş göremezlik tazminatının 1.906,13 TL TL ve sürekli iş göremezlik tazminatının 151.446,28 TL (481.446,28 TL’den 330.000,00 TL’nin mahsubu ile) TL olduğu, Davayı konu taleplerin kaza tarihi ve yaralanmasına bağlı ceza zamanaşımı gözetildiğinde zamanaşımına uğrayıp uğramadığı, dosyada alınan ve yukarıda açıklanan raporlar uygun ve denetime elverişli bulunarak, aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.
Manevi tazminat talebi bakımından yapılan değerlendirmede; Türk Borçlar Kanunu’ nun 58. maddesi hükmüne göre hakimin özel durumları göz önünde tutarak hükmedeceği manevi tazminat miktarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi, zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. (Yargıtay—-HD—-Trafik kazası nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmende olsa giderilmesi amacıyla tarafların sosyal ve ekonomik durumları ile birlikte olayın meydana geliş şekli, davalının sorumluluğunun niteliği, kusur oranları da gözetilerek, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen ve davacı için hak ve mesafe kuralları çerçevesinde manevi tazminat miktarının belirlenmesi gerektiği,
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; trafik kazasının meydana gelmesindeki kusur oranları, tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına ilişkin tespitler, olayın meydana geliş şekli, olay tarihindeki paranın alım gücüne uygun düşen ve davacı için hak ve mesafe kuralları çerçevesinde davacıdaki acı ve elemin bir nebze olsun dindirilebilmesi amacıyla takdiren davacı için 80.000,00 TL, davacı anne için 20.000 TL ve dava baba için 15.000,00 TL manevi tazminata hükmedilmesi gerektiği sonuç ve kanaatine varılarak, davanın kısmen kabulü ile aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacı —- davalı sigorta şirketine yöneltmiş olduğu maddi tazminat taleplerine yönelik davanın 330.000,00 TL ödeme yapılması nedeniyle feragat edilmesi gözetilerek davalı sigorta şirketi yönünden; sürekli iş göremezlik tazminatı bakımından konusuz kalan dava hakkında KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA ve geçici iş göremizlik/bakıcı/tedavi tazminatları bakımından feragat nedeniyle REDDİNE,
2-Davacı —bakıcı gideri talebinin KISMEN KABULÜ ile 444,38 TL bakıcı giderinin kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar — Şirketi ve —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
-Davacı —- tedavi gideri talebinin KABULÜ ile 1.625,00 TL tedavi giderinin kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —-müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı—-geçici iş göremezlik tazminatı talebinin KABULÜ ile 1.906,13 TL tazminatın kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar—– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine,
-Davacı — sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin KISMEN KABULÜ ile 151.446,28 TL (481.446,28 TL’den 330.000,00 TL’nin mahsubu ile) tazminatın kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar—– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin 1.865,60 TL talebin REDDİNE,
3-Davacı —–manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 80.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
4-Davacı baba —- manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 15.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —– müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
5-Davacı anne —- manevi tazminat talebinin KISMEN KABULÜ ile 20.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihi olan 28/01/2017 tarihinden itibarin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılar —- müştereken ve müteselsilen alınarak davacıya verilmesine, fazlaya ilişkin talebin REDDİNE,
YARGILAMA HARÇLARI
6-Manevi tazminat bakımından; Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 115.000,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 7.855,65 TL harçtan peşin alınan 853,00 TL peşin harcın mahsubu ile bakiye 7.002,65 TL karar harcının davalılar —— müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Maddi tazminat bakımından; Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 155.421,79 TL lik kısım yönünden alınması gereken 10.616,86 TL harçtan peşin alınan 11,13 TL peşin harç ve 1655,00 TL ıslah harcının mahsubu ile bakiye 8.950,73 TL karar harcının davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
7-Harçlar yasası uyarınca davacılar tarafından yatırılan 54,40 TL başvurma harcı, 864,13 TL peşin harç ve 1.655,00TL ıslah harcının davalılar—-müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
MADDİ TAZMİNAT VEKALET ÜCRETİ
8-Davacılar kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 24.313,27 TL vekalet ücretinin davalılar—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacılara VERİLMESİNE,
9-Davalı —- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 1.921,22 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya VERİLMESİNE,
10- Geçici iş göremizlik/bakıcı/tedavi tazminatları bakımından feragat nedeniyle; Davalı sigorta şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 2.000,00 TL vekalet ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen alınarak davalıya VERİLMESİNE,
MANEVİ TAZMİNAT VEKALET ÜCRETİ
10-Davacı —- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 12.800,00 TL vekalet ücretinin davalılar—– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
11-Davacı—- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar——müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
12-Davacı —– kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
14-Davalı —- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı —- bakımından reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 11.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
15-Davalı —- kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı—– bakımından reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
16-Davalı —-Şirketi kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden davacı —- bakımından reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 9.200,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
YARGILAMA GİDERLERİ
17-Davacılar tarafından yapılan toplam 4.000,00 TL bilirkişi ücreti, 323,00 TL— Kurumu Gideri ve 818,05 TL posta gideri olmak üzere toplam 5.141,05‬ TL yargılama giderinden kabul (%66,40)-red oranına göre belirlenen 3.413,65 TL yargılama giderinin davalılar —- müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
18—– Kurumunun 31/12/2021 tarih ve —- numaralı faturası için 1070,00 TL, —–Kurumunun 07/07/2022 tarih ve —- numaralı faturası için 1035,00 TL, —- Kurumunun 28/02/2023 tarih ve—– numaralı faturası için 1.810,00 TL olmak üzere toplam 3.915‬,00TL’nin kabul-red oranına göre belirlenen 2.599,56 TL yargılama giderinin davalılar —– müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA, geri kalan 1.315,44 bakiyenin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
19-Karar kesinleştiğinde davacılar ve davalılar—- tarafından —-Şubesindeki —– iban nolu hesabına yatırıldığı ve makbuzu sunulduğu takdirde bedelin tahsiline YER OLMADIĞINA,
20-Kabul red oranına göre belirlenen 929,60 TL Arabulucu ücretinin davalılar ——müştereken ve müteselsilen tahsili hazineye İRAD KAYDINA, Yine Kabul red oranına göre belirlenen 470,40 TL Arabulucu ücretinin davacılardan müştereken ve müteselsilen tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekili ve davalı —-vekilinin yüzüne karşı diğer davalıların yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.