Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/61 E. 2021/276 K. 18.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/61 Esas
KARAR NO : 2021/276

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/02/2020
KARAR TARİHİ : 18/03/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalının, ————– hesabının —sebebiyle banka tarafından tahsilat yapılamadığını, davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmaması üzerine, davalıya ———–ihtarnamelerinin tebliğ edildiğini, ancak yine de davalı tarafından herhangi bir ödeme yapılmadığını, bunun üzerine —-ile icra takibi başlatıldığını, davalı tarafından 11.07.2019 tarihinde icra takibine, asıl alacağa, cezaya ve tüm ferilerine itiraz edildiğini, her iki taraf tacir olduğundan alacağa işleyecek faizin ticari temerrüt faizi olduğunu, davalının faize itirazının haksız olduğunu belirterek borçlunun icra takibine yaptığı itirazın iptalini ve takibin takip tarihinden itibaren takipte istenen şartlarla devamını, davalının takıp konusu alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesıne karar verilmesini talep ve etmiştir.
Mahkememizce dosya—– tarihli bilirkişi raporu özetle, —- hesap hareketleri incelendiğinde.—- ödeme yapılmadığı, toplam —— olarak hesaplandığı tespit ve kanaatlerine ulaşmışlardır.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ——bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhinde ——— sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.
Davacı şirket——– kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.
Davacı şirket tarafından —- alınamaması veya—-yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, —— vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde—içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde—- Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,
Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin ——–niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından—- olduğu– bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,
Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede anayasaya aykırılık görülmediğ———— hesabı bulunan aracın geçişi sırasında———— olunacağı, bariyerin açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde—- tarafından sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,
Somut olayda, davalı——- ücretinin kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin — ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan araçların maliki olduğu ve— hesabının bulunmadığı, ———– edildiğinden — olarak bilirkişi tarafından hesaplandığı anlaşıldığından davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından ——sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu İTİRAZIN İPTALİNE,
2-Alacağın varlığı ve miktarı yargılamayı gerektirdiğinden icra inkar tazminatı talebinin REDDİNE,
3-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.617,10 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 285,92 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.331,18‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
4-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——–göre hesaplanan 4.080,00 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL başvuru harcı, 285,92 TL peşin harç toplamı 340,32‬ TL ile 751,50 TL (Bilirkişi ücreti,—– olmak üzere toplam 1.091,82‬ TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
6—– davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
7-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansı bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
8-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.