Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/518 E. 2022/327 K. 12.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

ESAS NO : 2020/518 Esas
KARAR NO : 2022/327

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/11/2020
KARAR TARİHİ : 12/05/2022

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
ESAS DOSYADA:
DAVA: Davacı vekili 11/11/2020 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı Müvekkili ile Davalı arasında —— Hisse Devir Sözleşmesi imzalandığını anılan bu sözleşme gereği davalı tarafından devreden davalının —- hissesinin tamamını, davacı müvekkili ile dava dışı —- devir etmeyi taahhüt ettiğini, bahse konu sözleşmenin 13. Maddesinde ——- numaraları yazıldığını, Sözleşme gereği devir ile birlikte davalı tarafından araçların teslimi yapılacak ve yerleri gösterileceğini ancak aradan geçen süreye rağmen davalı tarafından, —–plaka sayılı araçların teslim edilmediğini, davalı ile Müvekkili arasında yapılan sözleşme gereğince müvekkili üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirdiğini davalı tarafın sözleşmede açıkça teslim tarihi yazılmasına karşın müvekkiline araçların teslimi gerçekleştirilmediğini ayrıca bahse konu sözleşmenin 9. Maddesinde takibi devam etmekte olan —. sayılı dosyasından doğacak tüm zararlar satıcı davalıya ait olduğu belirtildiğini ancak devir tarihinden kısa bir süre sonra anılan dosya üzerinden———ait tüm araçlara haciz konulmuş ve yakalama yazıldığını, araçların üzerinde yakalama olması hasebiyle davacı tarafından araçlar uzunca bir süre trafiğe çıkartılamadığını, işleri uzunca bir süre durduğunu, Bahse konu icra dosyasından kaynaklı sorumluluk davalı …—- olmasına rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını, Davacı araçlarını kullanamaması nedeniyle zarara uğradığını, davalı tarafından herhangi bir işlem yapılmamış olması hasebiyle bahse konu icra dosyasına teminat yatırıldığını, teminata istinaden araçlardaki hacizleri kaldırmış ve ticari faaliyetine başladığını, Anılan icra dosyasına istinaden yapılan yargılama devam ettiğini, Müvekkilinin davalı tarafla yaptığı sözleşme doğrultusunda sözleşmenin ekinde—- sundukları senedi teslim ettiğini, Davalı sözleşme gereğince ifa etmesi gereken sorumluluğu ifa etmemiş ve sorumluluklarını yerine getirmediği için davacı müvekkilinin ticari faaliyetlerini yürütmediğini, sözleşmeye istinaden verilen 100.000-TL’ lik senet davalı alacaklı tarafından kötü niyetli davranılarak —- konu edildiğini, borçlar kanunu’ nun 97. Maddesinde ” Karşılıklı borç yükleyen bir sözleşmenin ifası isteminde bulunan tarafın, sözleşmenin koşullarına ve özelliklerine göre daha sonra ifa etme hakkı olmadıkça, kendi borcunu ifa etmiş ya da ifasını önermiş olması gerekir. ” şeklinde hüküm kurulduğunu, davalı alacaklı tarafından üzerine düşen edimler yerine getirilmediği halde davacı müvekkilden ifa talep ettiğini beyanla davasının kabulünü talep etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle: Davacının iddiaları haksız ve mesnetsizdir. Bu nedenle reddi gerektiğini, Davacı borçlunun müvekkilden devir aldığı —————sayılı dosyası dayanağı —- tanzim tarihli,- —-miktarlı bonoyu tanzim ederek müvekkiline verdiğini, anılan senedin vadesi üzerinden bir yıldan fazla süre geçtiği halde ödenmemesi üzerine takip başlatıldığını, sözleşmeden de görüleceği gibi dava konusu senedin kayıtsız, şartsız borç ikrarı olduğu ayrıca vurgulandığını beyanla haksız davanın reddini talep ve dava etmiştir.
BİRLEŞEN DOSYADA:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin oğlu ———- Devir Sözleşmesi imzalandığını, bu sözleşme gereğince davalı tarafından devir edilen, davalının —- hissesinin tamamının, davacı müvekkilinin—- ile dava dışı —– taahhüt ettiğini, davalı alacaklı tarafından sözleşmenin teminatı olarak ve bahse konu sözleşmenin——senedin davacı müvekkilinden alındığını, —–Devir Sözleşmesinde devir bedelinin nakden ve tamamen alındığını açıkça belirtildiğini, davacının —- tarafından da dava dışı — kaynaklı tüm bedelin ödendiğini, davalı alacaklı ile müvekkili arasında başkaca bir alacak ve borç ilişkisi bulunmadığını, davalının kötü niyetli olarak —- dosyasında takip başlattığını,—- yakalanması nedeni ile işleri aksayan müvekkilinin zamanında takibin iptali için dava açamadığını belirterek, bu takip nedeni ile borçlu olmadığının tespitine, dava konusu takibin ve senedin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davanın bonodan kaynaklandığını, kıymetli evrak hukukundan kaynaklanan davaların mutlak ticari dava olduğunu, Ticaret Mahkemesinin görevli olduğunu, görevsizlik kararı verilmesini, ayrıca diğer keşideci, müteselsil borçlu .—-Esas sayılı dosyasında dava açtığını, her iki davanın aynı kıymetli evraktan kaynaklandığını, her iki davanın birleştirilmesi gerektiğini, diğer yandan davacının oğlunun devir aldığı hisselere karşılık takibin dayanağı olan bu bononun, diğer devir alan ..—-birlikte müştereken ve müteselsilen borçlu olarak davacı tarafından tanzim edilerek müvekkiline verildiğini, senedin vadesinin üzerinden bir yıldan fazla bir süre geçmesine rağmen ödenmediğini, bunun üzerine takip başlattıklarını, bu senedin teminat senedi olmadığını belirterek, davanın reddine karar verilmesini ve %20 oranında haksız menfi tespit davası açıldığından, tazminata hükmedilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, esas dava açısından : davacı tarafından davalıya hisse devir sözleşmesi kapsamında verilen bonoya dayalı —-dosyasına ilişkin menfi tespit davasıdır.Birleşen dava açısından : davacı tarafından davalıya hisse devir sözleşmesi kapsamında verilen bonoya dayalı — ilişkin menfi tespit davasıdır.
—- Karar sayılı dosyasının iş bu dava dosyamız ile birleştirdiği görüldü.
—- plakalı araçların ilk ediniminden itibaren tüm trafik kayıtları, ruhsat bilgileri ve malikinin celp edildiği görüldü.
—- esas sayılı dosyasının dosyamız içerisine celp edildiği görüldü.
——Esas sayılı takip dosyasının —- üzerinden dosyamız içerisine celp edildiği görüldü.
——- sicil dosyasının celp edildiği görüldü.
Eldeki menfi tespit davasına konu icra takibine dayanak olan bonoda iki adet düznleyen olup bunlar esas ve birleşen dava davacılarıdır.Taraflar arasındaki sözleşmenin 9.maddesinde ,—– müdürlüğünde yer alan icra dosyasında şirket araçlarına haciz geldiğinde senetlerin ödenmesi yönünde esneklik yapılacağı düzenlenmişitr.Yine sözleşmenin 10.maddesinde ödemenin ,sözleşmenin 8.maddesinde belirtilen senetle yapılacağı belirtilmiştir.Yine aynı sözleşmenin 12.maddesinde söz konusu senedin teminat senedi olmadığı düzenlemiştir.Eldeki davaya konu menfi tespit davasına dayanak senedin hisse devir sözleşmesi için yapılmış olduğu ve teminat senedi olmadığı taraflar arasındaki sözleşme ile ortaya konmaktadır.Bononun verilme nedeni olan pay devrinin gerçekleşmiş olduğu,pay devri için anlaşılan şirket hisse devrinin alacaklı tarafından borçlulara yapılmış olduğu görülmekle bononun verilme nedenine ilişkin edim yükümü bono alacaklısı tarafından yerine getirilmiş ve bono bedelinin istenebilir olduğu kanaatine varılmıştır.Dava dilekçesinde beyan edildiği üzere icra dosyasına konu hacizler için teminat yatırıldığı ve hacizlerin davacı tarafından kaldırıldığının beyan edildiği,nitekim alacaklı tarafından bononun vadesinin 03/04/2019 olmasına rağmen 29/06/2020 tarihine dek takip yapılmayıp sözleşmenin 9.maddesine göre esneklik gösterildiği anlaşılmakla hisse devrinin yapılmış olması nedeniyle alacağın istenebilir olduğu,hisse devir işlemi geçerli olduğundan ödemezl,ik defi ileri sürülemeyeceği görülmekle esas ve birleşen davanın reddine karar verilmiştir.
TASHİH ŞERHİ : Her ne kadar kısa kararın tefhim edildiği —- tarihli celsede ,kötü niyet tazminatının hesaplanacağı miktar olarak 11.284,93 yazılmış ise de işbu hata 6100 sayılı HMK’nın 304.maddesi uyarınca açık yazı hatası olup, —-üzerinden hesaplanacak %20 kötü niyet tazminatı olarak tashih edilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-) Esas Dava Yönünden;
A-Esas davanın REDDİNE,
B-İİK 72/4. Maddesi uyarınca takip miktarı olan 110.284,93 TL üzerinden hesaplanacak %20 kötü niyet tazminatının davacıdan alınarak esas dava davalısını verilmesine,
C- Peşin alınan 1.883,40 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 1.802,7‬0 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde esas dosya davacısına iadesine,
D- Yargılama giderlerinin esas dosya davacısı üzerinde bırakılmasına,
E- Esas dosya davacısınca peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde esas dosya davacısına iadesine,
F- Esas dosya davalısı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan——14.427,07 vekalet ücretinin esas dosya davacısından alınarak esas dosya davalısına verilmesine,
2-) Birleşen Dava Yönünden;
A-Birleşen davanın REDDİNE,
B-Kötü niyet tazminatı talebinin tedbir kararı bulunmadığından REDDİNE,
C- Peşin alınan 1.883,40 TL harçtan, alınması gerekli 80,70 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 1.802,70 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine,
D-Yargılama giderlerinin birleşen dosya davacısı üzerinde bırakılmasına ,
E- Birleşen Dosya davacısı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde birleşen dosya davacısına iadesine,
F- Birleşen dosya davalısı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan———– alınarak birleşen dosya davalısına verilmesine,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı