Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/493 E. 2020/874 K. 10.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2020/493 Esas
KARAR NO : 2020/874

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 13/03/2019
KARAR TARİHİ : 10/12/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Davacı, davalı borçludan alacağının tahsili için —- esas sayılı dosya ile takibe başladığını, ilamsız takiplerde ödeme emri davalıya 29/11/2018 tarihinde tebliğ edildiğini, davalıda süresinde icra takibine haksız ve yersiz olarak itirazda bulunarak takibi durduğunu, 19/09/2017 tarih ve—— nolu fatura, —- tarih ve —- sıra nolu fatura, faturalarda belirtilen ürünler davalı tarafından satın alındığını, ancak fatura bedellerinin ödemesi yapılmadığını, davacı tarafından başlatılan icra takibine haksız yere itiraz edildiğini, duran icra takibine devam edebilmek için ve davanın kabulü ile İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün— Esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptaline, takibin kaldığı yerden devamına, davalıların itirazlarının haksız ve kötü niyetli olduğundan alacağın %40’ndan az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mali Müşavir bilirkişisi tarafından tanzim edilen 24/01/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle: Davacı şirket tarafından, cari hesap ilişkisinden bakiye kalan 3.272,64 TL tutarındaki alacağın icra takip talebinde ana borç olarak fatura alacağı, borçlunun icra takibine yapmış olduğu itirazın iptaline ve takibin devamı, haksız ve kötü niyetli olarak itirazda bulunan davalıya borcun %40’ından az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesi tespit ve rapor etmiştir.
DELİLLER:
Dava, dilekçesi, İstanbul Anadolu —. İcra Müdürlüğünün — sayılı dosyası, bilirkişi raporu, tarafların duruşmadaki beyanları ve tüm dosya kapsamı değerlendirilmiştir.
İstanbul Anadolu—-Asliye Hukuk Mahkemesinin —- esasında açılan dava mahkemenin; Davaya konu İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyası incelendiğinde, davacı alacaklının davalı …—– faturaya dayalı alacak iddiası ile ilamsız icra takibi başlattığı, davalının —– sahibi olduğu, taraflar arasındaki borç ilişkisinin ticari olduğu, her iki tarafın ticari işletmesi ile ilgili borçtan kaynaklanan bu davanın ticari dava mahiyetinde olup, —-görev alanına girdiği anlaşıldığından görevsizlik kararı verilerek mahkememize gönderilmiştir.
TTK.’nun 4/1 ve 1-a maddelerinde her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan ve bu kanundan —- bu davalara asliye ticaret mahkemesinde bakılacağı hükümleri yer almaktadır.
Açıklanan nedenlerle, kamu düzenine ilişkin olduğundan göreve ilişkin usul hükümlerinin uygulanması zorunludur. Davaya bakmaya Asliye Ticaret Mahkemesi görevli olduğundan HMK. nun 114/1-c maddesinde belirtilen dava şartı gerçekleşmiştir. Ne var ki 18/12/2018 tarihli Resmi Gazete’de yayınlanan 7155 sayılı Kanun’un 20. maddesi ile 6102 sayılı TTK’na eklenen 5/A maddesi ile; “(1) Bu Kanunun 4 üncü maddesinde ve diğer kanunlarda belirtilen ticari davalardan, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat talepleri hakkında dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır.” ve geçici 12. maddesi ile de “(1) Bu Kanunun dava şartı olarak arabuluculuğa ilişkin hükümleri, bu hükümlerin yürürlüğe girdiği tarih itibarıyla ilk derece mahkemeleri ve bölge adliye mahkemeleri ile Yargıtayda görülmekte olan davalar hakkında uygulanmaz.” düzenlemesi getirilmiştir.
6325 sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu’na (HUAK) “Dava Şartı Olarak Arabuluculuk” başlığı ile eklenen 18/A maddesinin 2. fıkrasında; “Davacı, arabuluculuk faaliyeti sonunda anlaşmaya varılamadığına ilişkin son tutanağın aslını veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğini dava dilekçesine eklemek zorundadır. Bu zorunluluğa uyulmaması hâlinde mahkemece davacıya, son tutanağın bir haftalık kesin süre içinde mahkemeye sunulması gerektiği, aksi takdirde davanın usulden reddedileceği ihtarını içeren davetiye gönderilir. İhtarın gereği yerine getirilmez ise dava dilekçesi karşı tarafa tebliğe çıkarılmaksızın davanın usulden reddine karar verilir. Arabulucuya başvurulmadan dava açıldığının anlaşılması hâlinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddine karar verilir.” düzenlemesi getirilmiştir.
Bu yasal düzenlemeler gereğince 01/01/2019 tarihinden sonra konusu bir miktar paranın ödenmesi talebi ile açılan ticari davalarda dava açılmadan önce uyuşmazlıkla ilgili arabulucuya başvurup anlaşılamaması halinde son tutanağın aslının veya arabulucu tarafından onaylanmış bir örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunludur. Arabulucuya başvurulmadan doğrudan dava açıldığının anlaşılması halinde herhangi bir işlem yapılmaksızın davanın, dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilecektir. (İstanbul BAM ——
Eldeki dava da taraflar arasındaki uyuşmazlığın konusunun bir miktar para alacağına ilişkin olduğu, davanın 13/03/2019 tarihinde açıldığı, dava dilekçesi içeriğinden davacının dava açılmadan önce arabulucuya baş vurmadığı anlaşılmaktadır. Dava bir miktar para alacağına ilişkin olup ticari dava olduğu ve 6325 sayılı HUAK’nın 18/A maddesinin 2. fıkrasına göre dava açılmadan önce arabulucuya başvurup anlaşamama tutanağının aslının veya onaylı örneğinin dava dilekçesine eklenmesi zorunlu olduğu halde davanın arabulucuya başvuru yapılmadan doğrudan açılmış olmasına, davacı dava tarihinden sonra arabulucuya başvurmuş olsa dahi zorunlu dava şartı olan “arabulucuya başvuru” koşulunun tamamlanabilir dava şartı olmamasına göre zorunlu dava şartı arabuluculuk koşulu yerine getirilmediğinden usulden red kararı vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın 6102 Sayılı kanun 4. Ve 5/A maddeleri, 6325 Sayılı Kanun 18/A-2. Maddesi HMK 114/2. Ve 115/2. Maddeleri gereğince USULDEN REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 harcın davacı tarafça peşin olarak yatırılan 44,40 TL harcın mahsubu ile bakiye 10,00.TL harcın davacıdan/davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına,
4-Kararın tebliğ giderleri yatırılan avanstan karşılandıktan sonra, kalan ve kullanılmayan avansın yatırana iadesine,
5-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiği için karar tarihinde yürürlükte bulunan—– göre tespit edilen 3.400,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
Dair; dosya üzerinden, tarafların yokluklarında, gerekçeli kararın taraflara tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okundu.