Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/396 E. 2021/697 K. 30.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/396 Esas
KARAR NO : 2021/697

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 24/09/2020
KARAR TARİHİ : 30/09/2021

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davalının ——tüm malların teslim edildiğini, faturaların düzenlenerek davalıya teslim edildiğini, faturalara dayalı olarak davalının kısmi ödemede bulunduğunu, kalan borç bakiyesinin ödenmemesi nedeniyle İcra takibi başlatıldığını fakat davalının takibe itiraz ettiğini, anılan nedenlerle itirazın iptali ile takibin devamını, davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesini iddia ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davacının düzenlediği faturaların salt alacak iddiasını ispat edemeyeceğini, faturalara konu ürünlerin teslim edilmediğini ve davacının bu hususu ispat etmesi gerektiğinden hareketle davanın reddini ve davacının %20’den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini savunmuştur.
DELİLLER:
—–esas sayılı icra dosyası, fatura incelemeleri,——– incelemeleri, — ve ek raporları ile tüm dosya kapsamı.
Mali Müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan —-raporda özetle; Davacı —ve 6102 Sayılı TTK’nın 64,maddesinde belirtilen usul ve esaslara uygun olarak tutukluğu, kayıtların usulüne uygun olarak gerçekleştirildiği. Vergi Usul Kanunu 223-224-225 maddeleri ile TTK’nın İlgili hükümlerine uygun olarak noter açılış —- içerisinde alındığı ve dolayısıyla ticari defterlerin delil niteliğine haiz olduğu,—tarihli duruşmasının— bulundurması, tarafların yerinde inceleme talep etmesi halinde —— kesin süre içerisinde——- incelemede muhatap alınacak kişi—– yazılı olarak bildirilmesi yönünde karar kurulduğu, buna karşın belirtilen gün ve saatte davalının ticari defterlerini hazır bulundurmaması ve ayrıca yerinde inceleme de talep etmemesi nedeniyle davalı nezdinde inceleme gerçekleştirilmediği, Davalıya ait —- beyannamelerinin dosya — ——– bulunmadığı, bu yönüyle davalı nezdinde beyannameler yönünden de inceleme yapılamadığı, Faturalara konu ürünlerin davalıya teslim edildiğinin —– olan davacının——– teslim edildiği, bu yönüyle anılan—hâsıl olması halinde huzurdaki dava ile davalıdan istenebilir tutarın — davacının farklı bir —– haiz —– yaptığı çeşitli tutarlı davalı cari hesabına yansıttığı, ilgili tutarların netleştirilmesi neticesinde 23,842,16 TL tutarlı alacak isteminin huzurdaki dava ile davalıdan talep edilemeyeceğinin anlaşıldığı, davacının takip ile 9.385,70 TL birikmiş faiz talebi olduğu; muaccel bir borcun borçlusunun alacaklının ihtarıyla mütemerrit olduğu (TBK.m,117/1): bu yönde temerrüt ihtarına dosyaya rastlanılmadığından birikmiş faiz talebine, mevcut delil durumuna —- edilmediği görüş ve kanaatine varıldığı tespit edilmiştir.
Mali Müşavir bilirkişi tarafından hazırlanan —- raporda özetle; Dosyaya celp edilen ——- beyannamelerinde yer alan tutarlar üzerinde tarafların mutabık kaldıkları, davacı tarafından düzenlenen faturaların yasal süresi içerisinde herhangi bir itiraza uğramadan davalı nezdinde usulüne uygun olarak kayıtlı bulunduğunun anlaşıldığı, .Dosyaya — tutarlı faturalara konu irsaliyelerin teslim alan kısımlarında——- verildiği,— teslim alan kısımlarında ise herhangi bir —— yer verilmediği, — davacı nezdinde davalının—– ödenmesi istenen tutarın da 125.947,78 TL olduğu, bu tarihten sonra 01.06.2020 tarihinde gerçekleştirilen düzeltme —–neticesinde davalı borcunun——– düştüğü, aradaki farkın maddi hata ile gerçekleştirildiği anlaşılan 35.396,83 TL tutarlı fatura ile 11.554,66 TL tutarlı tahsilat işlemlerine ait kayıtlardan ibaret olduğu, düzeltme kayıtlarının bir kısmının davalı lehine sonuç doğurduğu ve bu nedenle takip tarihi yerine davacı ticari defterlerinde —-borç bakiyesine değer verilmesi gerektiği, Davacının takip ile 9.385,70 TL birikmiş faiz talebi olduğu; muaccel bir borcun borçlusunun alacaklının ihtarıyla mütemerrit olduğu (TBK.m.117/1): bu yönde temerrüt ihtarına dosyaya rastlanılmadığından birikmiş faiz talebine, mevcut delil durumuna nazaran iştirak edilmediği görüş ve kanaatine varılmıştır
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında görülmekte olan ——- takip dosyasına davacı tarafça yapılan itirazın iptali talebine ilişkindir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır. Davacı taraf bedeli ödenmeyen faturalardan kaynaklanan açık hesap ilişkisine dayalı alacak talebinde bulunmaktadır. Buna göre öncelikli incelenmesi gerek husus faturanın ispat gücüdür.
6102 sayılı TTK’nın 21/2.maddesi şu şekildedir: ”Bir fatura alan kişi aldığı tarihten itibaren sekiz gün içinde, faturanın içeriği hakkında bir itirazda bulunmamışsa bu içeriği kabul etmiş sayılır”. TTK’nın 21/2.(6762 sayılı TTK’nın 23/2.) maddesi ile faturanın tacirler arasında ifaya yönelik ispat aracı olduğu, süresinde itiraz—— sayılan hususlar yönünden düzenleyen lehine,adına fatura düzenlenen aleyhine bir karine getirilmiştir.Bu karine faturanın ispat gücünü ortaya koymaktadır. Fatura düzenleyen tacirin anılan karineden yararlanabilmesi için fatura tanzim edenle, adına fatura tanzim edilen arasında akdi ilişki bulunması,faturanın akdin ifasıyla ilgili düzenlenmesi gerekir. Fatura sözleşmenin kurulma safhasıyla ilgili olmayıp ifasına ilişkin olduğundan öncelikle temel bir borç ilişkisinin bulunması gerekir. Taraflar arasında yazılı bir sözleşmenin bulunmadığı, davalı tarafın ticari defterlerini inceleme günü incelemeye sunmaması nedeniyle taraflar arasında açık hesap ilişkisinin bulunup bulunmadığı da tespit edilememiştir.
—— tarihli resmi gazetede yayımlanan 7251 sayılı kanunun 23.maddesi ile değişik 6100 sayılı HMK’nın 222.maddesinin 3.fıkrası ile ticari defterlerin sunulmaması halinde sunan tarafın kayıtlarına delil olarak dayanabileceği belirtilmiş ve dava sırasında yapılan ticari defterlerin delil niteliğine ilişkin bu değşiklik mahkememizce kurulan —– ihtaratlı ara kararla belirtilmiş ancak davalı taraf ihtarata rağmen ticari defterlerini sunmamıştır.
Somut olayda; davacı, davalıdan olan alacağının tahsili amacıyla—– sayılı dosyası ile davalı aleyhine icra takibi başlattığı, davalının itirazı ile icra takibinin durmuş olduğu, davacı tarafın itirazın iptali talebiyle mahkememizde süresi içerisinde huzurdaki davayı ikame etmiş olduğu, yapılan yargılama sırasında davacı tarafın ticari defter ve kayıtlarının bilirkişi marifetiyle incelenmesinde takip tarihi itibariyle davacının davalıdan 125.947,78 TL alacaklı olduğunun tespit edildiği, davalı tarafın verilen kesin süreye rağmen süresi içerisinde ticari defter ve kayıtlarını mahkememize sunmamış olduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacının ticari defter ve kayıtlarının incelenmesinde davalı taraf adına toplam 125.947,78 TL tutarlı fatura düzenlendiği, ancak davalı adına takip edilen hesapta dava —— işlendiği, bilirkişi tarafından yapılan inceleme ve davacı tarafça sunulan beyan dilekçesinde işbu kaydın sehven yapıldığının belirtildiği, bu haliyle takip tarihi itibariyle davacının davalıdan —– alacaklı olduğunun tespit edildiği, davacının huzurdaki davayı işbu bedel üzerinden ikame ettiği, yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında 7251 sayılı kanunla ticari defterlerin delil niteliğine ilişkin yapılan değşiklik ekli ihtarata rağmen davalı tarafın ticari defterlerini sunmamış olması nedeniyle davacının iddiasını ispat etmiş olduğu, bununla birlikte davalı taraf—- davacı—– formlarının birbiri ile uyuştuğu anlaşılmakla, davanın kabulüne ve alacağın faturaya dayalı likit alacak olması nedeniyle icra inkar tazminatı talebinin kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından ——–icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen DEVAMINA,
-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 102.105,61 TL üzerinden % 20 oranında olmak üzere 20.421,12 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya VERİLMESİNE,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 6.974,83 TL harçtan, peşin yatırılan 1067,04 TL harcın düşümü ile geri kalan 5.907,79 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan —— yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—— vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
6—— davalıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
Dair; davacı ve davalı tarafın yüzüne karşı gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.