Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/384 E. 2020/901 K. 17.12.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/384 Esas
KARAR NO : 2020/901

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 18/09/2020
KARAR TARİHİ : 17/12/2020

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkili … ile davalı arasında 12.04.2011 tarihinde alacağın temliki, sulh,ibra ve feragat sözleşmesinin akdedildiğini, bu sözleşme gereği müvekkilinin—— alacağını —– almak üzere temlikname imzaladığını, davalı şirketin—— —- olmak üzere 3 adet taksit ödemesi yaptığını, ancak kalan diğer tutarların ödemelerinin yapılmadığını, tanzim edilen temlik sözleşmesinde açıkça borç ikrarının mevcut olmasından ve yapılan ihtarların arabuluculuk görüşmeleri ve icra takibi neticesinde de borç ödenmemesi nedeniyle ödenmeyen alacağın tahsilinin gerektiğini, bu nedenlerle fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı 3.258 dolarlık alacağın ödeme günündeki kur üzerinden avans faizi ile şimdilik 10 dolarlık kısmının daha sonra artırılmak üzere davalıdan tahsiline ve yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı yana yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davanın yetkisizlik nedeniyle reddinin gerektiğini, müvekkil şirket arasında akdedilen takip dayanağı sözleşmeyle tarafların iş bu sözleşmeden doğabilecek olan ihtilafların çözümünde İstanbul Mahkemelerinin ve İcra Müdürlüklerinin yetkili olduğu konusunda mutabakata vardıklarını, dava konusu alacağın hukuken henüz talep edilebilir olmadığını, sözleşmenin alacağın temliki değil borcun nakli (yüklenilmesi) niteliğinde olduğunun açık ve sabit olduğunu, borcu nakleden—— tasfiye sürecinin devam ettiğini, davanın kabulüne karar verilmesinin ve davacıya ödeme yapılmasının tasfiye sonucunu bekleyen diğer hesap sahiplerinin menfaatine olacağını , davanın zamansız açıldığını, bu nedenlerle yetkisiz mahkemede açılmış olması nedeniyle davanın yetki yönünden reddine, yasal dayanaktan yoksun ve zamansız ikame olunan davanın reddine, mahkeme masrafları ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER
Davalı vekilinin cevap dilekçesi ,
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE :
Dava, sözleşmeden doğan alacak davasıdır .
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; taraflar arasında —– Sulh, İbra ve Feragat Sözleşmesi” akdedildiği, sözleşmenin “Madde 5: Uyuşmazlıkların Çözümü” başlıklı hükmünde sözleşmeden doğabilecek uyuşmazlıkların çözümünde —-yetkili kılındığı, davalı tarafça süresi içerisinde yetki itirazında bulunulduğu, sözleşmenin akdedildiği tarihte yürürlükte bulunan 1086 sayılı HUMK ‘nun 10. Maddesine göre, “Dava,mukavelenin icra olunacağı veyahut müddeaaleyh veya vekili dava zamanında orada bulunmak şartiyle akdin vuku bulduğu mahal mahkemesinde de bakılabilir.
“, aynı yasanın 22. Maddesine göre ise “Mahkemenin salahiyeti intizamı amme esasına binaen tayin edilmemiş olan hallerde iki taraf bir veya mütaaddit muayyen hususa mütaallik ihtilaflarının salahiyettar olmıyan mahal mahkemesinde görülmesini tahriren mukavele edebilirler. Bu halde işbu mahal mahkemesi o davaya bakmaktan imtina edemez.” hükümleri gereği, taraflar arasında kararlaştırılan yetki şartına ilişkin sözleşme hükmünün geçerli olduğu ve 6100 sayılı kanunun yürürlüğe girmesi ile birlikte bu durumun ortadan kaldırılmadığı anlaşılmakla davalı tarafın yetki itirazının kabulü ile mahkememizin yetkisizliğine —–dava konusu uyuşmazlığın çözümünde yetkili olduğuna karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin yetkisiz olması nedeniyle davanın dava şartı yokluğundan dolayı USULDEN REDDİNE,
2-HMK.’ nun 20/1. maddesi uyarınca iş bu kararın kesinleştiği tarihten itibaren iki hafta içerisinde taraflardan herhangi birinin mahkememize başvurarak dosyanın yetkili mahkemeye gönderilmesini talep etmesi halinde dava dosyasının yetkili ve görevli İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmek üzere İstanbul Anadolu Hukuk Mahkemeleri Tevzi Bürosuna gönderilmesine, aksi halde mahkememizce davanın açılmamış sayılmasına karar verileceğinin ihtarına,
HMK.’ nun 330. ve 331/2. maddesi gereğince yargılama harç ve giderleri ile avansın yetkili ve görevli mahkemece dikkate alınmasına, tarafların HMK.’ nun 20/1. maddesinde öngörülen sürede başvurmaması halinde bu hususun mahkememizce dosya üzerinden karara bağlanmasına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı , davalı tarafın yokluğunda gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.