Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/309 E. 2020/451 K. 20.08.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/309 Esas
KARAR NO : 2020/451

DAVA : Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız))
DAVA TARİHİ : 19/08/2020
KARAR TARİHİ : 20/08/2020

Mahkememizde görülmekte olan Kıymetli Evrak İptali (Çek İptali (Hasımsız)) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Müvekkili şirketin yurt içi ve yurt dışında ——- yedek parçaları konusunda hizmet veren bir anonim şirket olduğunu, müvekkili şirket ile müşteri ——arasındaki ticari ilişki kapsamında müvekkili lehine bir çek keşide edildiğini, müvekkili lehine keşide edildiğini, ——- müvekkili firmaya gönderilmek üzere—–vasıtası ile gönderildiğini, firmaya ulaşmadığını, düzenlenen çek kargoya verildikten sonra kargo şirketinden çekin kaybolduğuna ilişkin bilgi alındığını, kaybolan çekin meblağının yüksek oluşu göz önünde bulundurularak; 3. Kişiler tarafından kullanılması riskine binaen zayii olan bu çekin iptalini ve ivedilik arz etmesi hususu da dikkate alınarak tedbir amaçlı olarak öncelikle çeke ödeme yasağı konulmasına yönelik İHTİYATİ TEDBİR KARARI VERİLMESİNİ ve dava sonunda söz konusu çekin iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Türk Ticaret Yasasının 818/s madde hükmü delaletiyle aynı kanunun 757, 762, 763, 780 ve 764 ncı madde hükümleri gereğince zayi nedeniyle kıymetli evrakın iptali istemine ilişkindir.
Zayi nedeniyle açılan iptal davasında, öncelikle zayi edildiği bildirilen evrakın kıymetli evrak niteliğini taşıması, kıymetli evrakın davacının kendi iradesi dışında elinden çıkması ve zayi edilen kıymetli evrakın kimin elinde olduğunun bilinmemesi ve zayi edildiği bildirilen kıymetli evrakta hak hamili olması gerekmektedir.
Her ne kadar davacı dava dilekçesinde çek keşidecisinin ——- olduğunu belirtmişse de, dava dilekçesine eklediği çek fotokopisi incelendiğinde çek keşidecisinin davacı olduğu, dava dilekçesinde yanıltıcı olarak keşideci olarak belirttiği şirketin çekin lehtarı olduğu; dolayısıyla çek keşidecisi olan davacının çekin zayi nedeniyle iptali davasından aktif husumetinin bulunmadığı anlaşılmıştır.
Davacı tarafın zayi edildiğini bildirdiği çeklerde yetkili hamil olmadığı,çek keşidecisi olan davacının çekin zayi nedeniyle iptali davasından aktif husumetinin bulunmadığı anlaşılmakla; zayi nedeniyle iptal davası açma hakkının olmadığı anlaşıldığından davanın reddine karar verilmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın aktif husumet yokluğu nedeni ile REDDİNE,
2-Alınması gerekli 54,40 TL peşin harcın dava açılırken yatırılmış olduğu anlaşılmakla başkaca harç alınmasına yer olmadığına
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin kendi üzerinde bırakılmasına,
4-Karar kesinleştiğinde ve talep halinde artan gider avansının davacıya iadesine,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda ,kararın tebliğ tarihinden itibaren iki(2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. Maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. Maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK ‘nın 344.maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.