Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/134 E. 2020/434 K. 17.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/134
KARAR NO : 2020/434

DAVA : Alacak (Eser Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 21/04/2020
KARAR TARİHİ : 17/07/2020

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle;taraflar arasında —– arsa ile ilgili olarak Kadıköy—.Noterliğinin —- gün ve —- yevmiye nolu taşınmaz mal satış vaadi ve kat karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince binan davalı yükleniciye teslim edildiği tarihten başlamak üzere ;anahtar teslimine kadar, her daire için aylık —– taşınma bedeli alacaklarının tahsili konusunda uyuşmazlığın olduğunu, —- inşaat ruhsatı ile davalı binayı inşa ettiğini, sözleşmede yazılı kira alacaklarının ödemesini ve sözleşme de yazılı daire için imalat ve taahhütlerini kısmen yerine getirmediğinden davanın ikame edildiğini,— tarihinde son bulduğunu, bu nedenlerle davanın kabulü ile dava konusu—- alacaklarının -ihtarnamenin tebliğ edildiği 09.01.2020 tarihinden iş bu talebin kabul edilmediği takdirde dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere yasal faiz tatbik edilerek davalıdan tahsiline, yargılama giderlerinin ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu bakımından asliye hukuk mahkemelerinin görevli olduğunu, kat karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan dava konusu uyuşmazlıkta görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemesi olduğunu, davacıların dahil olduğu kat malikleri tarafından açılan dava nedeniyle müvekkil inşaata çok geç başlanabildiğini, sözleşmenin imzalandıktan sonra davacının da dahil olduğu arsa payının düzeltilmesi davası nedeniyle inşaata iki yıl sonra başlanabildiğini, davacılara dava konusu taşınmazın ——arihinde teslim edildiğini, bu nedenlerle davanın usulden reddine, her halükarda haksız ve mesnetsiz davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava taraflar arasında adi yazılı şekilde düzenlenen arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanan binanın yükleniciye teslim tarihinden anahtar teslim tarihine kadar geçen süreye ilişkin kira bedeli ve taşınma bedeli alacağının tahsili isteğine ilişkindir.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesine göre; bir davanın ticari dava sayılması için ya uyuşmazlık konusu işin, tarafların her ikisinin birden ticari işletmesi ile ilgili olması yada tarafların tacir olup olmadıklarına veya işin tarafların ticari işletmesi ile ilgili olup olmamasına bakılmaksızın Türk Ticaret Kanunun veya diğer kanunlarda o davaya Asliye Ticaret Mahkemesinin bakacağı yönünde düzenleme bulunması gerekir.
Diğer taraftan 6102 sayılı TTK’nın 19/2 maddesi uyarınca, taraflardan biri için ticari iş sayılan bir işin diğeri içinde ticare iş sayılması davanın niteliğini ticari hale getirmeyecektir. Zira, 6102 sayılı TTK, kanun gereği ticari dava sayılan davalar dışında, ticari davayı ticari iş esasına göre değil ticari işletme esasına göre belirlemiştir. Hal böyle olunca, işin ticari nitelikte olması davayı ticari dava haline getirmez.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık eser sözleşmesi ve taşınmaz satış vaadi sözleşmelerinin karması niteliğindeki arsa payı karşılığı inşaat yapım sözleşmesinden kaynaklanmakta olup, tarafların sıfatına bakılmaksızın ticari dava olduğundan söz etme olanağı yoktur. Zira, bu sözleşmeden kaynaklanan uyuşmazlıkların ————– görüleceğine ilişkin yasal bir düzenleme bulunmamaktadır. (İZMİR BAM.—- HD. ——–, —-)
Bu durumda eldeki davanın Asliye Ticaret Mahkemesi’nce görülüp karara bağlanabilmesi için uyuşmazlığın, her iki tarafın ticari işletmesiyle ilgili olması ve bu bağlamda tarafların her ikisinin birden tacir olması zorunludur.
Davalı şirketin uyuşmazlık konusunu oluşturan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesini ticari işletmesi ile ilgili olarak (—– yaptığında tereddüt bulunmamaktadır. Buna karşılık, davacı arsa sahibi ..—- tacir olarak kabulü mümkün değildir.
Yukarıda açıklandığı üzere, davacı gerçek kişi olup, tacir sıfatı bulunmadığından, dava konusu da kanunda özel olarak düzenlenen hallere girmediğinden, 6102 sayılı TTK’nın 4/1 maddesi hükmünce, davayı ticari dava saymak ve Asliye Ticaret Mahkemesini görevli kabul etmek mümkün değildir. Dava konusu uyuşmazlığın çözümünde görevli mahkemenin Asliye Hukuk Mahkemesi olduğu anlaşılmakla mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili İstanbul Anadolu Asliye— Mahkemesine gönderilmesine,
3-Tarafların yukarıda belirtilen süre içerisinde başvarmamaları halinde mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 sayılı HMK nın 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama gideri, vekalet ücreti ve gider avansı gibi hususların görevli ve yetkili mahkemece HÜKÜM ALTINA ALINMASINA,
Dair, davacı ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde Bölge Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.