Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/112 E. 2022/377 K. 26.05.2022 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2020/112 Esas
KARAR NO: 2022/377
DAVA : Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı)
DAVA TARİHİ : 19/03/2020
KARAR TARİHİ: 26/05/2022
Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Taşıma Sözleşmesi Kaynaklı) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkili —- nakliye işleri ile iştigal ettiğini, davalı taraf ile müvekkili arasında — tarihli —–akdedildiğini, müvekkilinin — tarihinde kendisine ait —- plakalı—- bedel karşılığında taşıma işlemine başladığını, söz konusu sözleşmenin, —- maddesi gereği davalı tarafa — tutarında banka teminat mektubu ile —tutarında teminat senedi teslim edildiğini, yaklaşık — boyunca kararlaştırılan fiyat üzerinden taşıma yapıldıktan sonra müvekkiline bilgi verilmeden davalı taraf kendi iradesine bağlı olarak kilometre başı birim fiyatı değiştirerek — indirdiğini, müvekkilinin bu fiyat üzerinde çalışamayacağını davalı tarafın —- sorumlusu ——– dilekçe ile bildirdiğini, ayrıca müvekkili tarafından —–yevmiye numaralı ihtarnamesi keşide edilerek bu fiyatın kabul edilmediğini, teminat senedi ve teminat mektubunun iadesi talep edildiğini, müvekkilinin ve davalı tarafın birim fiyat üzerinde anlaşamaması nedeniyle sözleşmenin feshedildiğini ancak teminat olarak davalı tarafa verilen —-bedelli banka teminat mektubu ile vade kısmı boş bırakılıp davalı firmanın lehtar gösterildiğini,—tanzim tarihli,—–bedelli teminat senedi söz konusu sözleşmenin, —- maddesi gereği müvekkile iade edilmesi gerekirken iade edilmediğini, sözleşmenin —- Maddesindeki tüm şartların sağlanmasına rağmen teminat mektubu ve teminat senedi müvekkile teslim edilmediğini, haksız olarak kendisine teslim edilmeyen teminat mektubu nedeniyle müvekkilin ilgili bankaya ödemek zorunda kaldığı komisyon tutarının — tarihi itibariyle — olup bu davanın sonucuna göre bu bedel de davalı firmadan talep edileceğini, bu konuda fazlaya ilişkin haklarının saklı olduğunu, taraflarınca TTK m.5/A gereği arabuluculuk müessesi ile taleplerin dile getirildiği ancak sonuç alınamadığı arabuluculuk son tutanağının sunulduğunu ıslak imzalı örneğinin dosyaya sunulacağını, haklı ve hukuki bir gerekçesi olmaksızın müvekkile ait teminat mektubu ile teminat senedini teslimden kaçınan ve bu sebeple müvekkilinin fazladan komisyon bedeli ödemesine neden olan davalı firma hakkında iş bu davanın açılmasının zorunlu hale geldiğini, –tarihli sözleşmeye istinaden müvekkil tarafından davalı firmaya teslim edilen — bedelli banka teminat mektubu ile vade kısmı boş bırakılıp davalı firmanın lehtar gösterildiğini, — bedelli teminat senedi nedeniyle müvekkilinin borçlu olmadığının tespitini, teminat mektubu ve bononun müvekkiline iadesine karar verilmesini, teminat mektubunun haksız olarak müvekkiline teslim edilmemesi nedeniyle müvekkilinin ilgili bankaya ödemek zorunda kaldığı fazlaya ilişkin haklarının saklı kalmak kaydıyla şimdilik—- komisyon bedelinin davalıdan tahsili ile tarafına verilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle;Davacının taraflarına tebliğ edilen dava dilekçesinde, taraflarca yapılan sözleşmeye istinaden müvekkil şirkete verilen teminat mektubu ve teminat senedinin iadesi ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydı ile mektup için ödenen komisyon bedelinin tahsilini talep etmekte olduğu, her ne kadar taraflar arasında yapılmış olan sözleşmede, davacı tarafın yanında çalışanların hak edişleri ile sorumluluğu olmadığı kararlaştırılmış ise de, —müvekkil şirketin sorumluluğunun söz konusu olabildiği, zamanaşımı, belli bir sürenin geçmesiyle borcu sona erdirmeyen fakat borçlusuna ödemeden kaçınma imkânı sunan bir durum iken, hak düşürücü süre olarak da dava hakkını veya borcu ortadan kaldırdığı, işçinin ücret alacakları —- maddesinde belirtildiği gibi — yıllık zaman aşımına tabi olduğu, Yolluk, ikramiye, izin ücreti ve fazla çalışma ücretlerinin de bu kapsamda olduğu, sözleşme sebebiyle ortaya çıkan borçların ifa edilmemesinden doğan tazminatların ise —- zamanaşımına tabi olduğu, bu hususlar dikkate alındığında, henüz zamanaşımı sürelerinin dolmadığını, gerek ekonomik gerekse hukuki anlamda, davacının çalışanı tarafından, müvekkil şirkete husumet yöneltilebileceğinin ortada olduğu, pandemi döneminde davacının vermiş olduğu teminata ilişkin olarak, işçilik alacakları zamanaşımı süresinin en az —ay uzamış olduğu, dava tarihi itibariyle yine davacının yanında çalışan işçinin/işçilerin işçilik alacaklarını talep etme haklarının hukuken devam ettiği, bu nedenle, sanki müvekkili şirket yok yere teminatı elinde bulunduruyormuşçasına, davacı şirketin teminatın iadesini talep etmiş olmasının haksız ve mesnetsiz olduğu, bu haliyle davanın reddini talep ettiği; davacı tarafın dava dilekçesinde fazlaya ilişkin haklarını mahfuz tutarak, teminat nedeniyle müvekkilinin bankaya ödediği komisyon tutarını müvekkil şirketten talep etmiş olduğu, davacının başkaca teminatlar sunabilecekken, bunun yerine teminat mektubu sunmuş olmasının kendi kararı dahilinde olduğu,——“Dava, teminat mektubunun aynına teveccüh eden bir istekte davacı nakliyeci davalıya teminat olarak ipotek verebilir veya şahsi kefalet gösterebilirdi.” Denilerek, davacının teminat mektubu göstermesi ve buna ilişkin komisyon ödenmesinin müvekkil şirketin sorumluluğunda olmayacağının belirtildiği, aynı kararda “Teminat mektubunu veren bankanın, bir borç yüklendiğinden bu akdin borçlusu ve teminatı alan ise alacaklısı durumunda olduğu, sözleşme hükümlerini yerine getirme yönünden fiili taahhüt edilen üçüncü şahıs ise bu garanti sözleşmesinin taraflarından değildir.” Denilerek, özetle, davacının almış olduğu teminat mektubunun, banka ile davacı arasında yapılan anlaşmaya istinaden verildiği ve müvekkil şirketin taraf olmadığı, bu nedenle de davacının ödemesi gereken komisyondan müvekkil şirketin sorumlu olamayacağına karar verilmiş olduğu, bu nedenle davacının haksız ve mesnetsiz taleplerini içerir davasının reddi gerektiğini; arz ve izah edilen nedenlerle davacının haksız ve mesnetsiz dava ve taleplerinin, dava tarihi itibariyle yanında çalıştırdığı işçiler yönünden—–uyarınca henüz zamanaşımına uğramamış olduğunu, davacının teminat mektubu için komisyon ödediği banka ile yapmış olduğu sözleşmeye istinaden müvekkil şirketin sözleşmeye taraf olmaması açısından komisyon ücreti talep edemeyecek olduğunu tüm yargılama ve vekalet ücretinin davacı yanda kalacak şekilde reddine karar verilmesini talep etmiştir.
RAPOR: Bilirkişi raporunda özetle;”Teminat mektupları kıymetli evrak olmadıklarından, bunların iadesi ve iptali gerekli değildir. Hükümsüzlüğünün tespiti yeterlidir. Nitekim —çeşitli kararlarında banka teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmadığını karara bağlamıştır.—– yılındaki kararında özetle; “Teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliği bulunmadığı, banka ile muhatap arasında garanti sözleşmesi niteliğinde olan teminat mektubunda lehtarın akit durumda olmadığı, yani, teminat mektubu ile doğmuş ve doğacak bir hak bulunmadığından, lehtarın borcu için teminat mektubunun haczedilmesine yasal imkân olmadığı, teminat mektubu hangi iş için verilmiş ise onun için haczedilip paraya çevrilebileceğine” karar vermiştir. Yukarıda belirtilen hususların birlikte değerlendirilmesi neticesinde, doktrinde banka teminat mektuplarının kıymetli evrak niteliğini haiz olmadığı genel kabulü ile birlikte bu hususun yargı kararları ile teyit edildiği görülmektedir. Dosya münderecatı incelendiğinde taraflar arasında yapılan —gereğince —- denildiği, ilgili maddenin devamı ——Mukavele hitamında, Nakliyeci ile yeniden anlaşma yapılmayacak ise, Nakliyeci sigorta teftişini yaptırıp ilişiksiz kağıdını getirmedikçe mukavele teminatı kendine iade edilmeyecektir.” şeklinde tarafların mutabık kaldığı, teminatların iadesi için davacı tarafın sözleşmede belirtilen “ilişiksiz belgesini” müvekkil şirkete sunmamış olması, dava tarihi itibariyle, davacının yanında çalıştırdığı işçilerin, işçilik alacaklarına istinaden halen müvekkil şirkete husumet yöneltebilecek durumda bulunmaları,—– Maddeleri uyarınca henüz bu alacakların zaman aşımına uğramamış olması, davacının teminat mektubu için komisyon ödediği banka ile yapmış olduğu sözleşmeye, davalı şirketin taraf olmaması hususları dikkate alınarak mevcut kapsamda davanın reddine karar verilebileceğine kanaat getirilmiş olmakla, —- tarihleri arasında ilişiksiz belgesi alıp almadığının cevabının—- tarafından dosyaya celbedilmesi ile ek rapor düzenlenebileceği,- sayfadan ibaret iş bu — ait olmak üzere tüm dosya ve ekleri ile birlikte saygılarımızla sunulmaktadır.” şeklinde sonuç ve kanaatine varıldığı beyan edilmiştir
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında akdedilen taşıma hizmetleri sözleşmesi kapsamında davalı lehine düzenlenen teminat mektubu ile kıymetli evrakın iade koşullarının oluştuğundan bahisle iadesi, teminat mektubunun verilmemesinden kaynaklı doğan zararın tazmini istemine ilişkindir.
Taraflar arasında —- imzalanmıştır. —- yer almaktadır. Sözleşmenin konusu, —— yönlendireceği dolum tesillerinden alınacak —— ilişkin olarak tarafların hak ve yükümlülüklerinin belirlenmesi olarak açıklanmıştır.
—-maddesinde tarafların hak ve yükümlülükleri düzenlenmiş, — ekipmanlarda her ne sebeple olursa olus doğması muhtemel zarar ve ziyanlara, haksız fiil, akde aykırılık, sebepsiz zenginleşme vs. — karşı doğabilecek her türlü borçlarına karşı yükümlü olduğu,
7.2; nakliyeci anlaşmanın feshi halinde—tarafından kendisine arıyet olarak verilen tank ve aksesuarlarını teslim aldığı şekilde —— —- iade etmesi gerektiği, şayet tanklarda ve aksesuarlarda bir tamirat veya tadilat icap ediyorsa, bunun bedelini —- nakten ödemeyi tahaat edildiği,
7.3;—— tanıkların ve aksesuarların iade edilmemesi veya —- müsaadesi olmadan yabancı şirketlere nakliye yapılması halinde veya tanklarda ve aksesuarlarda yapılması icap eden tamirat, tadilat masraflarının —nakten ödenmemesi halinde teminatın irad kaydedileceği,
7.4; Taşıyıcının teslim aldığı gazda meydana gelcek eksikliklerden nakliyecinin sorumlu olduğu,
7.5;Yetki Belgesinin icap ettirdiği ve/veya karayolu ve Yönetmeliğinde istenilen şartları yerine getirmediğinden dolayı belgesinin iptal olması halinde —– nakliye hizmetlerinde uğrayacağı zararı karşılamayı kabul ettiği belirtilmiştir.
Taraflar arasında imzalanan sözleşmenin teminat başlığı altındaki maddeleri ayrıntılı olarak tahkik edildiğinde bu sözleşme kapsamında firmalarda çalıştırılacak işçilerin her türlü işçilik alacaklarından davacının sorumlu olduğu ve davalının sorumluluğunun doğması durumunda işçilik alacaklarına esas olmak üzere teminat mektubunun işleme konulacağına yönelik bir yaptırım maddesi bulunmadığı anlaşılmıştır.
Teminat mektubu, mevzuatımızda açıkça düzenlenmemiştir. Pozitif bir temele dayanmayan teminat mektubu kurumu, ticari hayatın bir gereği olarak ve sözleşme serbestisi kapsamında vücut bulmuştur. Muhatap, lehtar ve garanti eden olmak üzere bünyesinde üçlü bir ilişki içeren teminat mektubu, ——— Kararında da teminat mektubunun mahiyeti itibariyle üçüncü kişinin fiilini taahhüt niteliğinde bir garanti sözleşmesi olduğu kabul edilmiştir. Banka teminat mektubu ile garanti eden banka, kayıtsız ve şartsız bir ödeme yükümlülüğü altına girmemekte, aksine üçüncü kişi durumunda bulunan lehtarın edimini ifa etmemesi ya da sair rizikoların ortaya çıkması halinde muhatabın uğrayacağı zararları teminat altına almayı amaçlamaktadır.
Teminat mektuplarının vadeli (süreli) ya da vadesiz (süresiz) olarak düzenlenmeleri mümkündür. Üzerinde belirli bir geçerlilik süresi bulunmayan teminat mektupları vadesizdir. Vadesiz teminat mektuplarında zamanaşımı, bu tür ilişkiler için yasalarda ayrı bir zamanaşımı süresi öngörülmediğinden — yıldır.—-
Banka teminat mektupları, garanti veren konumunda olan bankanın, muhataba yani garanti alacak kişiye karşı, üçüncü bir kişinin/lehtarın fiilini taahhüt ettiği garanti sözleşmeleridir. Dosya kapsamında incelenen —– mektubunun vadesiz teminat mektubu olduğu anlaşılmaktadır.
Taraflar arasında imzalanan taşıma hizmeti —- maddesinde teminatların sözleşme süresince de sözleşmenin feshinden sonra davacının işçilerine karşı iş kanunundan kaynaklanan sorumlulukları kapsamında uğranılan veya uğranılacak her türlü zararın tazmini, cezai şartlar ve faizler dahil olmak üzere her türlü borcunun teminatını teşkil ettiği yönünde sözleşmede bir hüküm bulunmamaktadır. Oysa davalı yan davacının işçilerine karşı iş kanunundan kaynaklanan sorumlulukları kapsamında uğranılan veya uğranılacak her türlü zararın tazmini, cezai şartlar ve faizler öne sürülerek teminat mektubunu ve teminat senedini iade etmediklerini savunmuştur.
Benzer konuya ilişkin —-Somut olayda, davacı tarafça sözleşme gereği işin bitirilmesine rağmen, kesin teminatın kendisine iade edilmediği, icra takibine itiraz edildiği ileri sürerek itirazın iptali ve icra inkar tazminatının tahsili istenmiş, mahkemece davanın reddine karar verilmiştir. Taraflar arasında düzenlenen — gereğince kabul yapılıp— beyannamesi ve tahakkuk fişinin, —- ilişiksiz belgesinin yükleniciye verilmesi, —- göre de tüm işçilik haklarının ödendiğini gösterir belgenin ve ibranamenin sunulması halinde kesin teminatın iade edileceği hükme bağlanmış olup, dava öncesi veya dava sırasında, davacı yüklenici tarafından sayılan belgelerin davalı iş sahibine verildiğine dair bir delinin dosyaya sunulmadığı, böylece teminatın iadesi şartlarının ispatlanamadığı anlaşılmaktadır. —- belirtilen belgeler, yüklenicinin söz konusu yükümlülüklerini tamamlaması halinde düzenlenebilecek nitelikte belgelerdir. — maddelerinde sayılan belgeler sunulmadığından, mahkemece davanın reddine karar verilmesi yerinde olmuştur. ” şeklinde gerekçelere yer verilerek bidayet mahkemesinin ret kararının yerinde olduğuna hükmetmiştir.
Yukarıdaki paragraftan olmak üzere taraflar arasında imzalanan sözleşmenin —- yönünden; eksik prim ödemesi veya ölçümleme sonucu çıkacak prim borçlarından dolayı—rücuu etmesi halinde; —-verilmiş olan teminatından Kuruma ödenmesini kabul, beyan ve taaahüt eder.—yaptırıp ilişiksiz kağıdını şirkete ibraz etmekle mükelleftir, şeklinde madde deruhte edildiği, ——– mahkememizi muhatap yazılarında davacıya “ilişiksiz belgesinin” verilmediğinin bildirildiği, diğer yandan taraflar arasında imzalanan sözleşmeye istinaden fesih sonrası ibralaşıldığına yönelik dosyaya bilgi ve belge kazandırılmadığı, bu nedenlerle sözleşme sona ermiş olsa dahi mezkur sözleşme maddeleri çerçevesinde davacının teminatın iadesini talep edemeyeceği anlaşılmakla davanın reddine karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın REDDİNE,
2-Alınması gereken 80,70 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 54,40 TL harçtan mahsubu ile bakiye 26,3‬0 TL harcın davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4-Davalı taraf kendisini vekil ile temsil ettirdiği için karar tarihinde yürürlükte bulunan A.A.Ü.T.ye göre tespit edilen 1.000,00 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
6-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye İRAT KAYDINA,
Dair, Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde —– Mahkemesi’nde istinaf yolu açık olmak üzere davalı vekilinin yüzüne karşı davacı vekilinin yokluğunda verilen karar açıkça okunup, usulen anlatıldı.26/05/2022