Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2020/105 E. 2020/352 K. 07.07.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2020/105 Esas
KARAR NO : 2020/352

DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ : 18/03/2020
KARAR TARİHİ : 07/07/2020

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekilinin ——– tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkil şirket tarafından——- davalıya ait, dava dilekçesi ve delil listesi ekinde sunulan listede belirtilen muhtelif plakalı araçlar ile gerçekleştirilen ihlalli geçişler nedeniyle doğan ve yasal süresi içerisinde ödenmeyen geçiş tutarı ve yasadan kaynaklı para cezasının tahsili amacıyla İstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü ——— Esas Sayılı dosyasından başlatılan icra takibinden gönderilen ödeme emrinin davalıya tebliğ edildiğini, borçlunun müvekkil şirkete borcu olmadığını öne sürmek suretiyle borcun tamamına itiraz ettiğini, itiraz konusu alacak hakkında takibin devamı amacıyla işbu davanın ikame edildiğini, yapılacak yargılama neticesinde davalının İstanbul Anadolu—— İcra Müdürlüğü—– Esas Sayılı dosyasına yaptığı itirazının iptali ile alacağın yasal faizi ve diğer tüm ferileri ile birlikte tahsili için takibin devamına ve borçlu aleyhine %20′ den az olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine ve yargılama giderlerinin davalı üzerinde bırakılmasına ve lehlerine vekâlet ücretine hükmedilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı taraf dosyaya cevap dilekçesi sunmamıştır.
DELİLLER:
İstanbul Anadolu —— İcra Müdürlüğü——- Esas Sayılı dosyası, ——–yazı cevabı,
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
Davacı şirket, davalı şirkete ait olan ———- plaka sayılı aracın, işletmecisi olduğu—— bedellerinin ödememesi nedeniyle geçiş ücreti ve———bedelinin ödenmesi için davalı şirket aleyhindeİstanbul Anadolu —–. İcra Müdürlüğü ————– Esas Sayılı takip dosyasında genel haciz yolu ile icra takibi başlatmıştır. Davalı tarafından, borcun bulunmadığı ileri sürülerek borca, faize ve fer’ilere itiraz edilmiştir.
Davacı şirket, takipteki alacağını köprü geçiş ücreti ve geçiş ihlalinden kaynaklanan ceza bedeline dayandırmaktadır.
Davacı şirket tarafından ——— yer alan tüm gişelerde——- mevcut olduğu, provizyon alınamaması veya geçiş ücreti tahsilatı yapılamaması halinde gişelerde yer alan bariyerlerin açılmadığı, bu durumda gişe memuru tarafından geçiş ücretinin nakit ya da ——– vasıtasıyla tahsilatının yapılabildiği, buna rağmen ücretin ödenmemesi halinde, sürücüye ihlalli geçiş bildirimi verilerek 15 günlük süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmasının talep edildiği, geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesi halinde herhangi bir ceza tahakkuk ettirilmediği, fakat bu süre içerisinde geçiş ücretinin yatırılmaması halinde 6001 S.lı Karayolları Genel Müdürlüğü’nün Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’un 30/5’inci maddesi uyarınca geçiş ücretinin 4 katı tutarında cezanın genel hükümlere göre tahsil edileceğinin düzenlendiği,
Davacı şirketin kamuya arz ettiği hizmetin genel icap niteliğinde olduğu, bu hizmetten yararlanmak isteyen davalının, davacı tarafından işletilen otoyolu kullanma yönündeki iradesinin kabul niteliğinde olduğu, taraflar arasındaki sözleşme ilişkisinin bu şekilde gerçekleştiği, geçiş ücreti ve ceza bedeli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren kanun ve tarifelerde yer almakta olup, geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödeneceği hususunun davalı tarafça da bilindiği varsayılarak sözleşme ilişkisinin kurulduğu,
Geçiş ihlali halinde ceza bedeli ödenmesinin yasada düzenlendiği, ayrıca bu konuda Anayasa Mahkemesi’nin önüne itiraz yolu ile gelen incelemede anayasaya aykırılık görülmediği——-
Geçiş ihlaline, —— hesabı bulunan aracın geçişi sırasında elektronik bariyerin otomatik olarak açılmaması halinde vakıf olunacağı, bariyerin açılmaması halinde geçiş ücretinin ödenmemesinden haberdar olunmamasının mümkün olmadığı, bu şekilde gişe görevlisi tarafından sürücüye ihlal bildirimi verilerek geçiş ücretinin 15 günlük süre içerisinde ödenmesinin ihtar edileceği,
Somut olayda, davalı şirkete ait aracın, davacının işletmiş olduğu—— geçiş yaptığı,—- yazılan müzekkere cevabında ihlalli geçişin yapıldığı tarihlerde davalının —– hesabının bulunmadığı, davalı tarafın bankalar nezdinde—– hesabının bulunduğuna dair herhangi bir beyan dilekçesi sunmadığı, araçların geçiş ücreti olan toplam 515,25 TL geçiş ücretinin kanunda belirtilen 15 günlük süre içerisinde ödenmediği, 7144 S.lı Kanunla yapılan değişiklik de dikkate alınarak davacının ayrıca geçiş ücretinin dört katı tutarındaki ceza bedeline de hak kazandığı, davalının geçiş ihlalini yapan araçların maliki olduğu, alacağın likit olduğu anlaşıldığından davacı lehine icra inkar tazminatına da hükmedilmek sureti ile aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; davalı tarafından İstanbul Anadolu —-. İcra Dairesinin —- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın iptaline, takibin aynen devamına,
2-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 515,25 TL üzerinden % 20 oranında olmak üzere 103,05 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan—- Tarifesine göre hesaplanan 515,25 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı tarafından yatırılan 54,40 TL peşin harç ve yapılan 68,50 TL yargılama gideri olmak üzere toplam 122,90 TL’nin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
5-Davacı tarafından yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra yatırana İADESİNE,
6-Alınması gereken karar ve ilam harcı baştan tam ve peşin alınmış olmakla bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda miktar yönünden kesin olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı