Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/980 E. 2019/849 K. 28.11.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/980
KARAR NO : 2019/849
DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 11/07/2019
KARAR TARİHİ: 28/11/2019
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelenmesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkil şirket ile davalı arasında ticari iş ilişkisini bulunduğunu, aradaki cari alacağa dayalı kesilen — tarih,—- nolu faturaya istinaden —- alacağının bulunduğunu, fatura alacağının tahsili amacıyla İstanbul -.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasında masraf ve ve icra vekalet ücretiyle birlikte alacağın tahsili amacıyla icra takibinin başlatıldığını, davalı borçlu şirketin yetkiye ve borca itiraz ettiğini, İstanbul Anadolu —.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasında ödeme emrinin borçluya tebliğ edildiğini, yine davalı borçlu tarafından borca ve yetkiye itiraz edildiğini, borçlu şirketin adresinin —- olduğunu bildirerek yetkili icra müdürlüğünün İstanbul İcra Müdürlükleri olduğu gerekçesiyle itiraz ettiğini, bu nedenlerle davalının İstanbul Anadolu -.İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyasına yapmış olduğu itirazın iptali ile takibin devamına, davalının haksız ve kötü niyetli itirazları nedeniyle alacak miktarından %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine, kötü niyetli davalı aleyhine HMK’nun 329.mad gereğince disiplin para cezasına çarptırılmasına, yargılama giderleri ile vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; aynı dava konusu navlun sözleşmesinden kaynaklanan zararların tazminine yönelik olarak açtıkları ve davalının —– olduğu davalarının İstanbul -.Asliye Ticaret Mahkemesinin dosyası ile birleştirilmesini talep ettiklerini bu nedenlerle dava ile İstanbul -.Asliye Ticaret Mahkemesinin —Esas sayılı dosyasının birleştirilmesine, kabul görmemesi halinde bekletici mesele yapılmasına, aksi halde haksız ve kötü niyetle açılan davanın esastan reddine, mahkeme masrafları ve ücreti vekaletin karşı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Ticaret mahkemesinin görevine dair Türk Ticaret Kanunu ( 6102 Sayılı TTK ) hükümlerinin hatırlatılmasında yarar bulunmaktadır. 6102 Sayılı TTK’nın 4. maddesi; ( 1 ) Her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın;
a- ) Bu Kanunda,
b- )Türk Medenî Kanununun, rehin karşılığında ödünç verme işi ile uğraşanlar hakkındaki 962 ilâ 969. maddelerinde,
c- )11/1/2011 tarihli ve 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanununun malvarlığının veya işletmenin devralınması ile işletmelerin birleşmesi ve şekil değiştirmesi hakkındaki 202 ve 203, rekabet yasağına dair 444 ve 447, yayın sözleşmesine dair 487 ilâ 501, kredi mektubu ve kredi emrini düzenleyen 515 ilâ 519, komisyon sözleşmesine dair 532 ilâ 545, ticari temsilciler, ticari vekiller ve diğer tacir yardımcıları için öngörülmüş bulunan 547 ilâ 554, havale hakkındaki 555 ilâ 560, saklama sözleşmelerini düzenleyen 561 ilâ 580. maddelerinde,
d-) Fikrî mülkiyet hukukuna dair mevzuatta,
e-) Borsa, sergi, panayır ve pazarlar ile antrepo ve ticarete özgü diğer yerlere dair özel hükümlerde,
f-) Bankalara, diğer kredi kuruluşlarına, finansal kurumlara ve ödünç para verme işlerine dair düzenlemelerde, öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılır. Ancak, herhangi bir ticari işletmeyi ilgilendirmeyen havale, vedia ve fikir ve sanat eserlerine dair haklardan doğan davalar bundan istisnadır.
(2) Ticari davalarda da deliller ile bunların sunulması —- tarihli ve 1086 Sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu hükümlerine tabidir.” şeklindedir. Aynı Kanunu’nun 5. maddesi uyarınca da; dava olunan şeyin değerine veya tutarına bakılmaksızın asliye ticaret mahkemesi tüm “ticari davalar” ile ticari nitelikteki çekişmesiz yargı işlerine bakmakla görevlidir.6102 Sayılı TTK’nun getirdiği yenilik uyarınca, asliye ticaret mahkemesi ile asliye hukuk mahkemesi ve diğer hukuk mahkemeleri arasındaki ilişki artık görev ilişkisi olup, bu durumda göreve dair usul hükümleri uygulanacaktır —-
6103 Sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince HSK’ca İstanbul İlinde 6102 Sayılı TTK’nun Denizcilik Kitabından kaynaklanan uyuşmazlıkları görmek üzere görevli özel yetkili İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi belirlenmiştir. Bu durumda, — tarihinden sonra 6102 Sayılı Kanunun Deniz Ticaret Kitabından doğan uyuşmazlıklar ticari dava sayılacak, ticari davalar ise 6102 sayılı TTK’nun 5. maddesi gereğince ihtisas mahkemesi olan Denizcilik İhtisas Mahkemesince görülecektir
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Dava Şartları başlıklı 114/(1)-c maddesine göre mahkemenin görevli olması dava şartlarındandır, aynı kanunun 115 maddesine göre de mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Eldeki dosya incelendiğinde uyuşmazlığa konu faturanın navlun alacağından kaynaklandığı anlaşılmaktadır.Navlun sözleşmesi 6102 sayılı TTK’nın 1138vd. Maddelerinde düzenlenen Deniz Ticareti sözleşmelerindendir.İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi –.Hukuk Dairesinin—-. Sayılı kararında ”Davada demuraj alacağının tahsili amaçlanmakta olup, davaya konu talep deniz taşımasının devamı niteliğinde olmakla, yine Yargıtay–. HD —-tarihli karar içeriği de dikkate alındığında ( İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesince verilmiş kararının temyiz incelemesi üzerine), ilk derece mahkemesinin görevsizlik karar ve gerekçesi yerinde olup, aksi yöndeki davalı istinaf nedenleri yerinde görülmediğinden, davalı —– vekilinin istinaf başvurusun HMK’nın 353/1.b.1. maddesi uyarınca esastan reddine dair aşağıdaki şekilde karar verilmiştir. ” denilerek navlun alacağından kaynaklanan uyuşmazlıklarda —- Mahkemesinin görevli olduğunu belirtmiştir.
6102 Sayılı TTK’nın “Deniz Ticareti Sözleşmeleri” başlıklı 1119,1352. vd. maddelerinde bu tür sözleşmeler ve alacaklar düzenlenmiş olup uyuşmazlığın çözümünde anılan madde hükümlerinin de uygulanması gerektiğinden, davanın görülüp sonuçlandırılmasının Denizcilik İhtisas Mahkemesinin görevine girdiğinin kabulü gerekmekte olup özel görevli mahkemece bakılması gerektiği, mahkemelerin görevinin, kamu düzenine ilişkin olup, yargılamanın her aşamasında re’sen gözetilmesi gerekmekte olduğundan yukarıda anılan yasal düzenlemeler ve Hakimler ve Savcılar Kurulu kararı gereğince somut uyuşmazlığın çözümünde özel mahkeme olarak Denizcilik İhtisas Mahkemesi sıfatıyla İstanbul Denizcilik İhtisas Mahkemesi (İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi) görevli olduğundan mahkememiz görevsiz olması sebebiyle görevsizlik kararı verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-Davanın HMK 114/1-c maddesi uyarınca mahkemenin görevli olması ile ilgili dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2,maddesi uyarınca ve uyuşmazlığın TTK 1138 ve devamı maddelerinde düzenlenen navlun sözleşmesine ilişkin olması nedeniyle USULDEN REDDİNE,
3-HMK 20. Maddesi uyarınca kararın kesinleşme tarihinden itibaren taraflardan birinin 2 hafta içerisinde mahkememize başvurması halinde dosyanın görevli İSTANBUL DENİZCİLİK İHTİSAS MAHKEMESİNE ( İstanbul 17. Asliye Ticaret Mahkemesi) GÖNDERİLMESİNE,
4-Aksi taktirde davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA,
5-HMK 331/2. Maddesi uyarınca yargılama giderleri hakkında görevli mahkemece KARAR VERİLMESİNE,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere taraf vekillerinin yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.28.11.2019