Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/945 E. 2020/751 K. 05.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/945 Esas
KARAR NO: 2020/751
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/06/2019
KARAR TARİHİ : 05/11/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Davacı vekilin dava dilekçesinde özetle; davalının müvekkilden pejyaz ile bir takjm malzemeler aldığını ve davacının sözleşme kapsamında davalıya ait —– çevre düzenlemesi ve gerekli olan bitki vs. işlerini ——bedelle yaptığını, müvekkilin tüm edimlerini yerine getirdiğini, sözleşmeye uygun olarak işin teslim edildiğini fakat davalının işin bedeli ile daha öncesinde alınan malzemelerin bedelini ödemediğini ve cari hesaptan kaynaklanan borcun — olduğunu, davalının bağlı olduğu —– kaçınmak amacıyla davalı şirketi kapatma karan aldığını, bu nedenle davalı şirketin gayrimenkul ve bankalarda bulunan nakitleri üzerinde teminatsız tedbir konulmasını istediklerini, anılan nedenlerle cari hesap ve sözleşmeden kaynaklı borç bakiyesinden ıslah edilmek üzere şimdilik—– dava tarihinden itibaren uygulanacak ticari temerrüt faizi ile birlikte ödenmesini iddia ve talep etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davalı vekilin savunma dilekçesinde özetle; huzurdaki davanın belirsiz alacak davası olarak ikame edilemeyeceğini, taraflar arasında akdedilen sözleşmenin konusunu teşkil eden—– projesinin başlangıçta dava dışı—— tarafından yürütüldüğünü, projenin akabinde müvekkil şirket ile davacı yan arasında alt yüklenici sözleşmesi akdedildiğini,—-bir süre sonra sözleşmeden doğan tüm hak ve yükümlülüklerini —– tarafından bizzat —– yürütüleceğinden bahisle müvekkil şirkete peyzaja ilişkin çalışmalarla ilişiğinin kesildiğinin İhtar edildiğini, bu bağlamda huzurdaki davaya husumet itirazında bulunduklarını, davacının tüm taleplerinin—–yönetilmesi gerektiğini, sözleşmenin devri nedeniyle müvekkil şirketin sorumluluğunun ortadan kalktığını, anılan nedenlerle davanın usulden,esastan ve husumet yokluğundan reddini savunmuştur.
DELİLLER:
Sözleşme, Faturalar, Davacı hesap incelemeleri, Davalı hesap incelemeleri, Ticari defter belge incelemeleri, Talimat Bilirkişi raporu, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı,
——sayı numarası ile alınan bilirkişi raporunda özetle; —- bulunan — kapı girişinin sağ kısmı olan l.etapta incelemelerde bulunulduğu,—–olarak planlanan ana giriş kapısının sağ tarafında herhangi bir bahçe düzenlemesinin ‘yapılmadığı ve herhangi bir bitkinin tespit edilemediği, sitenin sol tarafında inşaat faaliyetlerinin devam ettiği, sitenin—— alanındaki evlerde bahçe düzenlemesi olduğu, peyzaj süs bitkileri kapsamında değerlendirilen bitkilerin bulunduğu, her bir evin bahçe tasarımının birbirinden farklı olduğu, kullanılan bitki türlerinin çit bitkisi olarak genelde limoni selvi ağaçlarının olduğu, bahçelerde çim alanların bulunduğu, bahçelerdeki bitkilerin fizyolojik durumuna bakıldığında periyodik bir bakımın olduğu veya hiç yapılmadığı bahçelerin de bulunduğu, dava konusu sitedeki bahçelerde düzenlemelerle ilgili hangi bitkinin ne zaman dikildiği veya hangi bitkilerin sökülüp yerine başka bitki dikildiği veya bahçenin tamamen değiştirilip başka şekilde tasarlandığı hususunun önceki durum bilinmediği için açıklanamadığı tespitlerine yer verilmiştir.
SMMM bilirkişi ile Nitelikli Hesaplama Uzmanından oluşan—- tarihli bilirkişi heyeti raporunda özetle ; Davacı —- dava dosyasına ibraz ettiği yasal defterlerinin usulüne uygun olarak tutulduğu, TTK hükümlerine uygun olarak noter açılış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı ve dolayısıyla ticari defterlerin lehe delil olarak ileri sürülebileceği, davalı —– defterlerinin şirket içi usulsüzlükler nedeniyle ibraz edilemediği hususunun belirtildiği, bu nedenle davacı ticari defterlerinde yer alan kayıtlara değer verilmesi gerektiğinin anlaşıldığı, —- dilekçesi harçlandırma tarihi itibariyle davacı —– borçlu olduğu, bu tutardan dava dışı—– firmasından davalı nam ve hesabına gerçekleştirilen —- toplam tutarlı tahsilatın mahsup edilmesi neticesinde davacı —- kalan bakîye alacağının —- olacağı, dosyadaki tespite elverişli delillerin incelenmesi neticesinde dava tarihi itibariyle davalı nezdinde davacının —— alacaklı olacağının tespit edildiği görülmüştür.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan bakiye alacağın tahsili talebine ilişkindir.
Somut olayda; taraflar arasında davalının üstlendiği ——— davacı tarafından yapılacağına dair alt yüklenicilik sözleşmesinin akdedildiği, projenin asıl sahibinin dava dışı————–iş bu şirketin davalı şirket ile projenin peyzaj işlerinin yapılması amacıyla yüklenici sözleşmesi akdettiği, ancak akabinde dava dışı şirketin projeye dair tüm hak ve yükümlülüklerini dava dışı ———– devrettiği, devir işlemi ile birlikte projeyi devralan şirket tarafından davalının proje ile ilişiğinin kesildiğinin bildirildiği, davacı tarafça yapılan işlere ilişkin bakiye alacağın tahsili talebi ile huzurdaki davanın ikame edildiği, davalı tarafça yüklenicilik sözleşmesi akdetmiş olduğu ———- devrettiğinden bahisle davada kendilerine husumet yöneltilemeyeceği savunmasında bulunulduğu görülmüştür.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; davacı tarafın alacak iddiasının taraflar arasında akdedilen sözleşmeden kaynaklandığı, davalının dava konusu projeye ilişkin peyzaj işlerinin kendisinden alınmış olması nedeniyle husumetin kendilerine yöneltilemeyeceğine yönelik savunmalarının yerinde olmadığı, sözleşme bedelinin taraflar arasında—–olarak kararlaştırıldığı, sözleşme konusu işlere ilişkin –adet hakediş belgesi düzenlendiği ve iş bu hakediş belgeleri altında her iki tarafın imzasının da yer aldığı,—–hakediş tutarlarının —— olarak belirlendiği, ancak davacı tarafça düzenlenen faturaların toplam bedelinin —— olduğu, bununla birlikte toplam —— adet malzeme faturasının bulunduğu, iş bu malzeme faturalarının davalı taraf defter ve kayıtlarında yer aldığı, bu haliyle iş bu faturalara konu malların teslimi hususunun ayrıca araştırılmasına gerek olmadığı, davacı taraf defterlerinin incelenmesinde davacının davalıdan —- davalının defterlerinin incelenmesinde ise —- olduğunun tespit edildiği, dava konusu peyzaj işlerinin dahil olduğu —- devredildiği —– tarafından davacı tarafa — ödeme yapıldığı ancak bu ödemenin davacı taraf defterlerine kaydedilip toplam alacaktan mahsup edilmediği, mahsubu halinde bakiye alacağın —- olduğu, davalı taraf defterlerinde borç bakiyesinin farklı görünmesinin sebebinin —- hakediş faturasının —olarak kaydedilmesi, davacı kayıtlarında davalının toplamda —- alacaklandırılmasına karşın davalı defterlerinde iş bu kayıtların yer almaması ve davalı defterlerinde olup davacı defterlerinde yer almayan ve dayanak ödeme belgesi ibraz edilemeyen toplam —– kayıt olduğu, tüm fark tutarlarının birbirinden mahsup edilmesi halinde ————– taraf defterlerinde yer alan alacak kaydının örtüşeceği, kaldıki bu yönde hesaplama yapılamaması halinde dahi varlığı dosya kapsamı itibariyle ispat edilen, tarafların imzalarını havi 4 adet hakediş belgesine dayalı düzenlenen fatura alacağı ile davalı defterlerinde yer alan malzeme faturalarına konu alacağa yönelik davalının dosyaya herhangi bir ödeme belgesi sunamadığı anlaşılmakla davanın kabulüne karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜNE; —— alacağın dava tarihinden itibaren işleyecek ticari faizi ile birlikte davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 23.260,77 TL harçtan, peşin yatırılan 170,78 TL harç ile 5.650,00 TL ıslah harcının toplamı olan 5.820,78‬ düşümü ile geri kalan 17.439,99‬‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
3-Davacı tarafından yapılan 54,40 TL Başvuru harcı, 170,78 TL peşin ve 5650,00 TL ıslah harcı ile bilirkişi giderleri ile dosya masrafı olarak 5.582,28‬ olmak üzere toplam 11.157,46 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.Tarifesinin 13/2. maddesi uyarınca 32.286,25 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Arabulucu ücreti olan 1320,00 TL’nin davalıdan tahsili ile hazineye İRAD KAYDINA,
Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; davacı ve davalı tarafın yüzüne karşı gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı 05/11/2020