Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/940 E. 2020/540 K. 17.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/972 Esas
KARAR NO : 2020/805

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/07/2019
KARAR TARİHİ : 19/11/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Davalı—— dava dışı—— ile birlikte müvekkilinin şirketin hissedarı olduğunu, müvekkili tarafından davalının talebi üzerine ————-ödenmediğini bunun üzerine İstanbul Anadolu ———-. İcra Müdürlüğü’nün——– Sayılı icra dosyası ile icra takibi başlatıldığını, takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, arabuluculuğa başvurulduğunu bunda da bir sonuç elde edilemediğini, bu nedenle davanın kabulü ile itirazın iptaline, davalının %20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı yana tahmiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekilinin cevap dilekçesinde özetle; Davacı şirket ile müvekkili arasında hiçbir zaman para transferi olmadığını, parayı evlilik birliği içinde — — olan eşine havale ettiğini ve sonra boşanma davası açıldıktan sonra bunu şirketten verilmiş gibi göstererek müvekkilimin zararına kullanmaya çalışıldığını, müvekkilinin davacı şirketten böyle bir talep ettiğine dair herhangi bir kanıt olmadığını, müvekkilinin davacı yana herhangi bir borcu bulunmadığını, davacı şirket tarafından başlatılan icra takibi ve huzurdaki davanın haksız ve kötüniyetli olduğunu, bu nedenlerle davanın reddine, kötüniyetli davacı aleyhine %20’den aşağı olmamak üzere kötüniyet tazminatına hükmolunmasına, masraf ve ücreti vekaletin davacı tarafa tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Mahkememiz tarafından dosya da yapılan incelemede; davalı … ile dava dışı——- davacı şirketin hissedarları oldukları, davalı … ile dava dışı—— oldukları ve haklarında İstanbul Anadolu ——. Aile Mahkemesinin ——– esas sayılı dosyası üzerinden boşanma kararı verildiği, kararın Yargıtay incelemesinde olduğu, davacı şirket vekilinin dava dilekçesinde davalının nakit ihtiyacından kaynaklı müvekkili şirketten borç talep ettiği, dava dişi diğer hissidar——— tarihinde şirket nezdindeki hesabınıza alacak kaydedilmek suretiyle şirketimiz adına —————- yapılmasını talep ettiği, dava dışı hissedarın talebi kabul edilerek davalıya müvekkili şirket adına 125.000 TL ödeme yapıldığından bahisle davalının müvekkili şirketten alacağı olan 31.450,00 TL nun mahsubundan sonra kalan 93.550,00 TL alacağın tahsilini talep ve dava ettiği anlaşılmıştır.
Davalı … vekili cevap dilekçesinde özetle, dava dışı şirket hissadarı ———- müvekkilinin evli olduklarını daha sonra haklarında boşanma kararı verildiğini, müvekkilinin davacı şirketten para talebinin olmadığını, müvekkilinin eski eşi ve şirket hissedarının talebi doğrultusunda para havalesi yapıldığını, müvekkilinin bizzat borç talebinde bulunmadığını, söz konusu paranın dava dışı diğer hissedar ve davacının eski eşi tarafından kullanıldığını ileri sürerek davanın reddini talep ettiği anlaşılmıştır.
İstanbul Anadolu —. Aile Mahkemesinin —-esas sayılı dosyası getirtilmiş, davanın boşanma davası olduğu, taraflarının ——–kesinleşmediği anlaşılmıştır.
————– müzekkere yazılarak davaya konu —- —- kimin hesabından davalı hesabına gönderildiği sorulmuş olup banka cevaben ——— şubesine bağlı hesabından—- yapıldığı bilgisi verilmiştir.
Davalının ——- hesabından —– tarihli davacı şirket yetkili temsilcisinin ——–nezdinizdeki hesabınıza alacak kaydedilmek suretiyle şirketimiz——–yapmanızı rica ederiz” şeklindeki talimat emri neticesinde ödeme yapıldığı, davacı şirketin dosyaya kazandırdığı belgelerden davalının bu yönde her hangi bir talebi olduğuna dair yazılı belge sunulmadığı, para havalesini gösterir banka dekontu incelendiğinde davacı şirket hesabından davalıya her hangi bir para havalesi yapılmadığı, yapılan havalenin dava dışı hissedar olan ve davalının ——– hesabından yapıldığı, dava konusu icra takibinde alacaklı olarak, banka hesap sahibi olmayan —– olmasına rağmen davacı şirketin gönderdiği iddia olunan paranın hesap sahibinin dava dışı —————— olduğu, şirketin uğradığı zarar ile tazminat niteliğindeki alacağı talep hak ve yetkisinin bulunmayacağı açıktır. Çünkü hesap sahibi dava dışı hissedar olup, zarar dava dışı ————- aleyhine gerçekleşmiştir. Hissedarın şirketin dışında gerçek kişi sıfatıyla dava ehliyeti bulunmaktadır. Bu nedenle hesap sahibi hissedar adına usulüne uygun yapılmış bir icra takibi bulunmadığı gibi icra takibine yapılan itirazın iptali istenilen iş bu davanın tarafı hesap sahibi hissedar olmadığı görülmekle iş bu dava da aktif dava ehliyetinin bulunmadığı sonucuna varıldığından, davalı yanın itirazının kabulü ile, davacı tarafından açılan davanın usul yönünden reddi gerektiği kanaatine varılmış ve aşağıdaki gibi hüküm tesis etmek gerekmiştir.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın husumet yönünden REDDİNE,
2-Alınması gereken 54,40 TL maktu karar ve ilam harcının, peşin alınan 1.164,01 TL harçtan mahsubu ile bakiye 1.109,61‬ TL harcın davacıya İADESİNE,
3-Davacı tarafından yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde bırakılmasına,
4- Taraf vekillerinin vekalet ücretleri talepleri bulunmadığından bu konuda karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflarca dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana iadesine,
6-Arabuluculuk ücreti 1.320,00 TL’nin davacıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
Dair, davalı vekilinin yüzüne karşı, davacı tarafın yokluğunda, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.