Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/717 E. 2021/658 K. 21.09.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/717 Esas
KARAR NO : 2021/658

DAVA : İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 09/04/2019
KARAR TARİHİ : 21/09/2021

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 09/04/2019 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; ——– borcu sebebiyle —- sayılı dosyası ile icra takibi açıldığını, borçlu şirket tarafından 03/06/2019 tarihinde takibe itiraz edildiğini ve takibin durduğunu, Borçlu şirket vekili itiraz dilekçesinde , alacaklı müvekkili şirkete herhangi bir borçları olmadığını belirtmiş ve alacağın tamamı ile tüm ferilerine itiraz ettiğini, ancak müvekkilinin — — nedeniyle davalı borçlu ile 01.03.2018 tarihinde dilekçe ekinde ibraz edilecek sözleşme—- ekinde ibraz ettikleri banka ödeme dekontundan da anlaşılacağı üzere davalıya 70.000,00 TL ödeme yaptığını,– davalı edimini yerine getirmediğini, ihtara rağmende ödenen bedeli iade etmediğini beyan ile haksız ve kötü niyetli yapılan itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.
Usulüne uygun tebligatta rağmen davalı tarafın dosyamıza herhangi bir cevap dilekçesi sunmadığı görüldü.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,davacı tarafından 30/03/2018 tarihinde davalıya yapılan ödemenin iadesi dayanarak gösterilerek başlatılan —- dosyasına yapılan itirazın iptali (asıl alacak üzerinden)davasıdır.
—-Esas sayılı takip dosyasının dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
—– Karar sayılı ilamının dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
—–Esas sayılı dosyasının ve geçici mühlet kararının bir suretinin dosyamız arasına celp edildiği görüldü.
Davalı şirket hakkında dava sırasında iflas kararı alınması —– sürecinde İİK 194.maddesi uyarınca ikinci alacaklılar toplantısından —-kadar davanın durmasına karar verilmiş ancak davalı hakkında —- kaldırılması üzerine yargılamaya itirazın iptali olarak devam edilmiştir.Her ne kadar iflas kararının kaldırılması akabinde davalı tarafça konkordatoya başvurulmuşsa da konkordato işlemleri İİK 194.uyarınca ,iflasa karar verilmeden durma sebebi sayılmayacağından yargılamaya devam olunmuştur.
Davacı tarafın dava dilekçesi ile birlikte taraflar arasında akdedilen sözleşmeyi sunmuş olduğu ,sözleşme uyarınca davalının davacıya mal temin edeceğinin,davacının da semen ödeme borcunu ifa ile yükümlü olduğunun tespit edildiği görülmüştür.Satım sözleşmesi 6098 sayılı TBK’nın 207 vd. Maddelerinde düzenlenmiştir.TBK 207.vd maddeleri uyarınca ,yukarıda belirtildiği üzere alıcının edim yükümlülüğü semen ödeme borcu;satıcının ise edim yükümlülüğü satılanın devridir. 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun (TMK) 6. maddesi uyarınca kural olarak, aksi kanunca belirlenmedikçe iki taraftan her biri iddiasını ispata mecburdur. Bu hüküm, kaynak İsviçre Medeni Kanunu’ndaki şekli gibi, “bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran taraf, o vakıayı ispat etmelidir” şeklinde anlaşılmalıdır.Yine 6100 sayılı HMK’nın İspat ve Deliller başlıklı kısmında yer alan ve ispat yükünü düzenleyen 190.madde uyarınca ispat külfeti, iddia edilen vakıaya hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafın üzerindedir.Yukarıda yapılan açıklamalar ışığında eldeki uyuşmazlık değerlendirildiğinde akdi ilişkiyi ve ödemeyi ispat yükü davacının üzerinde iken ,malın teslim edidiğini ispat külfeti davalı üzerindedir.Davacı(alıcı) taraf dava dilekçesi ekinde sunmuş olduğu sözleşme ile akdi ilişkiyi ispatlamış,delil listesi ekinde sunmuş olduğu ve açıklamasında— belirtilen —- ile asıl alacağa konu 70.000,00 TL’lik ödemeyi de ispatlamıştır .Davacının ispat külfetini yerine getirdiği ancak davalının mal teslimine ilişkin herhangi bir delil sunmadığı görülmekle davanın kabulüne karar verilmiştir.Davacının itirazın iptali davasını dava esas değeri olarak asıl alacak miktarı gösterilmek suretiyle açmış olduğu görülmekle yalnızca asıl alacak üzerinden yargılama yapılarak davanın kabulü ile takibin asıl alacak üzerinden iptaline karar verilmiştir.Taraflar tacir olmakla takip tariihinden itibaren avans faizine hükmedilmiştir.Alacağın belirli ve likit olduğu gözetilerek %20 icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kabulü ile ;
1——-Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın 70.000,00 TL asıl alacak üzerinden iptali ile takibin kabul edilen asıl alacağa takip tarihinden itibaren avans faizi uygulanmak suretiyle devamına,
2-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan 70.000,00 TL üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 4.781,7‬0 TL harçtan, peşin yatırılan 1.195,43 TL harcın düşümü ile geri kalan 3.586,27‬ TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 1.195,43 TL harç , 84,25 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.279,68‬ TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan—vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
7—– davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilin yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı