Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/716 E. 2020/785 K. 13.11.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/716 Esas
KARAR NO : 2020/785
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 09/04/2019
KARAR TARİHİ: 13/11/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; Müvekkili— ile dava dışı borçlu — arasında ——- imzalandığını, Davalı —- bu kredi sözleşmelerine müşterek borçlu ve müteselsil kefil sıfatıyla imza attığını,bankamızın —— ile tanzim ve imza olunan işbu sözleşmelere istinaden davalı borçlulara kredi hesabı açılmış ve doğrudan kredi,ticari ihtiyaç kredisi ve kredili mevduat hesabı kullandırıldığını, Davalı borçluların sözleşmeden kaynaklanan edimlerini yerine getirmemesi üzerine kredi hesapları kat edilerek doğrudan kredi ,ticari ihtivac kredisi ve kredili mevduat hesabı borçlarının ödemesi ihtaren bildirilmiştir. Keşide edilen işbu ihtarnameye rağmen davalı borçlu , borçlarını ödemediğini,bunun üzerine doğrudan kredi borçlan için —- dosyası ile — asıl alacak olmak üzere toplam—– borçları için —-sayılı dosyası ile — asıl alacak olmak üzere toplam —- Kredili mevduat hesabı borcu için —– sayılı dosyası ile —asıl alacak olmak üzere toplam —- olmak üzere – ayrı icra takibi başlatıldığını beyan ederek; davanın kabulüyle, davalı borçluların haksız ve dayanaksız— itirazının iptaline , —————üzerinden takibin devamına, haksız itiraz eden borçlunun aleyhine alacağın %20’sinden aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleriyle vekâlet ücretinin de davalılar tahmiline karar verilmesini,”talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; — nolu dosya kapsaminda— nolu dosya kapsaminda —— nolu dosya kapsaminda—– isimli sahsin borclari sebebi ile tarafına ———- tarafından haciz işlemi baslatıldığını, hacze konu olan —– dosyalarin sahsimla yakindan uzaktan ilgisi olmamakla beraber herhangi bir imzam ve onayim bulunmamaktadir imzam onayim olmayan bir alacagi madur olduğunu iddaa edip kendisinden talep eden ——- tum hukuk kurallarini hiçe saydığını asıl alacaklisini takip etmeyip konu ile alakası olmayan masum üçüncü şahıslara dava açarak aslında ne kadar samimiyetsiz ve hukuk kurallarından bihaber olduğunu ortaya koyduğunu, ayrıca aile huzurumu bozmaya yönelik bu hatali girişimi dolayisiyla davanin ilerleyen asamalarinda maddi ve manevi olarak adli girişimlerde bulunacaklarını, davaya konu olan bir diğer borç ise —— olup ortak bir iş yapmak amacı ile bankaya başvurulmuştur ve banka personeline taraflara ortak bir hesap açılıp o hesaba yatırılması gerektiği defalarca söylenmesine rağmen ——- şahsi hesabına yatırıldığı görülmektedir bu gibi kefil ve ortaklık gerektiren krediler taraflardan birinin tekbaşına kullanamayacağı kredilerdir ve banka kendi yaptığı hatayi bana ödettirmek için çaba göstermektedir parayi hesaba geçirirken benimle iletişime girme geregi duymayan banka alacagini tahsilatta risk hissettiği an derhal beni bulup tahsilat yapma derdine düştüğünü, banka maddi yönden benden kat kat iyi durumda olan —— için hiçbir işlem yapmayarak hem kendi personelinin yaptigi bir buyuk yanlisligi kapatmaya calismakta hemde zararini masum 3.Sahislardan cikarma çabasında olduğunu, ——- dukkani yerli yerinde durmakta gayrimenkulleri ve daha sayamadigimiz birçok değerli tasinmazi olduğu düşünülmektedir, banka bunlari arastirmadan sahsima saldirmasi acaba ——–ortakmi hareket ediyor veya ortakmi calisiyor sorusunu akillara getirdiğini, konunun arastirilmasini ve mağduriyetinin ivedi şekilde giderilmesi şeklinde itirazda bulunduğu görülmüştür.
DELİLLER:
——— sayılı icra takip dosyaları, —– dosya kapsamı.
Bankacı bilirkişi tarafından hazırlanan— tarihli bilirkişi kök raporunda özetle; Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu —- arasında, —tarihinde, — imzalandığı, davalı kefil—-söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığından doğan tüm borçlardan— kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu, yine Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu — arasında, — tarihinde, —- imzalandığı, davalı kefil— iş bu sözleşmede kefalet imzasının bulunmadığı, yine Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu— arasında, —– imzalandığı, davalı kefil—–iş bu sözleşmede de kefalet imzasının bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin,”Kredi Kullanımı” başlıklı 2.2. Maddesi, son paragrafı,” …Kredi Tarafların mutabakatıyla Kredi Limiti dahilinde kalmak şartıyla ve bu hususta ilgili mevzuatın izin verdiği farklı para biriminden de kullandırılabilir.” Hükmünde olduğu, Davacı banka tarafından iş bu sözleşmeye dayanılarak dava dışı asıl borçluya —kredi kullandırdığı ve kredilerin geri ödemesinde aksaklıklar yaşanması nedeniyle —-takip başlattığı, dolayısıyla davalı kefilin kefalet limitinin —– olması,kefil kefalet limiti kapsamında doğan borçtan sorumlu olması nedeniyle davacı bankanın—- dosyası—– dosyası üzerinden yapmış olduğu takibin davalı kefilin kefalet limitini açtığından ————-sayılı dosyası ile—– hesabından sorumlu tutulabileceği sayın mahkemenizin takdirlerinde mütalaa olunacağı, davacı bankanın davalı kefilden ———-sayılı dosyasından TAHSİLDE TEKERRÜR OLMAMAK KAYDI ÎLE takip tarihi itibarı ile —- alacaklı olduğunun hesaplandığı, takip tarihinden başlamak üzere — asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık —– temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden—– vergisinin davalıdan istenilebileceği belirtilmiştir.
Bankacı bilirkişi tarafından dosyaya ibraz edilen ek raporda özetle ; Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu —– arasında, — tarihinde, —- imzalandığı, davalı kelli —- söz konusu sözleşmeyi müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığından doğan tüm borçlardan —- kefalet limiti kapsamında sorumlu olduğu, davacı banka ile dava dışı asıl borçlu —- arasında, — tarihinde. —- imzalandığı, davalı kelli —- iş bu sözleşmede kefalet imzasının bulunmadığı, yine Davacı banka ile dava dışı asıl borçlu —— arasında, — tarihinde,—– imzalandığı, davalı kefil …/ün iş bu sözleşmede de kefalet imzasının bulunmadığı, taraflar arasında imzalanan genel kredi sözleşmesinin,”‘Kredi Kullanımı” başlıklı 2.2. Maddesi son paragrafı,” …Kredi Tarafların mutabakatıyla Kredi Limiti dahilinde kalmak şartıyla ve bu hususta ilgili mevzuatın izin verdiği farklı para biriminden de kullandırılabilir.” 1 lükmünde olduğu. Davacı banka tarafından iş bu sözleşmeye dayanılarak dava dışı asıl borçluya 3 farklı kredi kullandırdığı ve kredilerin geri ödemesinde aksaklıklar yaşanması—- ayrtı takip başlattığı. Dolayısı ile davalı kefilin kefalet limitinin —— olması, kefil kelalet limiti kapsamında doğan borçtan sorumlu olması nedeniyle bankanın —– sayılı dosyası —– esas sayılı dosyası üzerinden yapmış olduğu takibin davalı kefilin kefalet limitini açtığından —– sayılı dosyası ile — hesabından sorumlu tutulabileceği, davacı bankanın davalı kefilden ——-sayılı dosyasından TAHSİLDE TEKERRÜR OLMAMAK KAYDI İLE takip tarihi itibarı—- alacaklı olduğunun hesaplandığı takip tarihinden başlamak üzere —— asıl alacak tamamen ödeninceye kadar yıllık —–oranında temerrüt faizi ve bu faiz. üzerinden —-gider vergisinin davalıdan istenebileceği belirtilmiştir.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, genel haciz yolu ile takipte ödeme emrine itirazın iptali ve takibin devamı istemine ilişkindir.
——– Sayılı icra takip dosyaları celp edilmiş, yapılan incelenmesinde davacı alacaklı banka tarafından davalı borçluya karşı ilamsız icra takibi yapıldığı, borçlunun süresi içinde borca ve ferilerine itiraz ettiği görülmüştür.
———- Sayılı icra dosyaları, —- ödeme tabloları, hesap hareketleri, ihtarname ve tebliğ şerhleri, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacı banka ile dava dışı —— tarihinde —– tarihinde bankacılık hizmet sözleşmesi imzalandığı, bu sözleşmeler kapsamında davacı ile dava dışı —- arasında ticari ilişki doğduğu, davalı kefilin yalnızca—– tarihinde genel kredi sözleşmesini ——- kefalet limitiyle müşterek borçlu müteselsil kefil olarak imzaladığı, TBK Madde 583. Ve 584. hükmü kapsamında kefaletin geçerliliği noktasında yapılan değerlendirmede yasaya uygun olarak kefilin sorumlu olduğu azami miktarı, kefalet tarihini ve müteselsil kefil olması durumunda bu sıfatla/bu anlama gelen ibarenin yazılı olduğu ve kefilin kendi el yazısı ile imzalanan sözleşme şartlarında tarafların mutabık kaldıklarını bildirdiği, davalı kefilin eşinin kefilliğine muvafakatinin bulunduğu, dava dışı kredi borçlusuna —-aracılığıyla ihtarname gönderilerek hesabına kat edildiği, davalı kefile herhangi bir ihtarname gönderilmediğinden davalı kefil bakımından temerrüdün takip tarihi itibariyle gerçekleşmiş sayılacağı, bilirkişi —– tarafından düzenlenen denetime elverişli bilirkişi raporuna göre, hesabın kat edilmesi ile tüm banka alacağının muaccel hale geldiği, kefil bakımından —- takip tarihi itibariyle temerrüdün gerçekleşmiş olduğu, takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan kefalet limitleri kapsamında — alacaklı olduğu, takip tarihinden başlamak üzere borç tamamen ödeninceye kadar —–asıl alacağa yıllık %33 oranında temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 oranında gider vergisinin uygulanması gerektiği anlaşılmakla, davanın kısmen kabulüne dair karar vermek gerekmiş ve şartları oluştuğu için davalı aleyhine icra inkar tazminatına hükmedilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KISMEN KABULÜNE; davalı tarafından —- sayılı icra takip dosyasına yapmış olduğu itirazın —- asıl alacak bakımından iptali ile takibin bu miktar üzerinden DEVAMINA, fazlaya ilişkin taleplerin REDDİNE,
– ——-sayılı dosyaları bakımından davanın REDDİNE,
-Davalının itirazında haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşıldığından asıl alacak olan 50.000 TL nin % 20 si oranında olmak üzere 10.000 TL icra inkar tazminatının davalıdan tahsiliyle davacıya verilmesine,
2-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 50.000,00 TL lik kısım yönünden alınması gereken 3.415,50‬ TL harçtan peşin alınan 1.197,19 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.218,31‬ TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
3- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 1197,19 TL peşin harç ve 44,40 TL başvuru harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
4-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 7.300,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı tarafından yapılan 1.000,00 TL bilirkişi ücreti ve 133,60 TL posta gideri olmak üzere toplam 1133,60 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 808,52 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, bakiye yargılama giderinin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair; davacı ve davalı tarafın yüzüne gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 13/11/2020