Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/709 E. 2021/921 K. 09.12.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/709 Esas
KARAR NO: 2021/921
DAVA: Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 06/04/2019
KARAR TARİHİ: 09/12/2021
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
DAVA: Davacı vekili — harç tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında; — sayılı dosyası kapsamında icra takibi başlatılmış olup ilgili ödeme emri müvekkili — tarihinde tebliğ edildiğini, işbu takipte alacaklı tarafça talep edilen —-tazminatları ve buna bağlı fer’ileri açısından müvekkili şirketin borcu bulunmadığını, müvekkili şirket hakkında— numaralı keşide yeri İstanbul keşide tarihi — bedelli çeklerin dayanak gösterildiğini, müvekkili şirkete gönderilen ödeme emrinde — talep edildiğini, davalı tarafça — çek tazminatı tutarından yani —– buna bağlı fer’ileri yönünden yargılama boyunca tedbiren durdudulmasını, müvekkili şirketin söz konusu takipte toplam — çek tazminatı yani — buna bağlı fer’ileri yönünden borçlu olmadığının tespitini, davalının %20 tazminata mahkum edilmesini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davalı müvekkili—-yapılan ticari ilişkiler sonucunda elde ettiği alacakların ödenmesi hususunda keşidecisi davacı şirket olan çekleri aldığını, bu çekleri bankalara ibraz edildiğinde bankaların; —-geçici komiser atandığı, işbu durum üzerine müvekkili şirketin alacağının tahsilini elde edememesi nedeniyle —- tarihinde ihtiyati haciz kararı alındığını, bu karar üzerine — numaralı dosyası ile icra takibine geçildiğini açıklanan nedenlerle fazlaya ilişkin ve başkaca tüm yasal hak ve taleplerinin de saklı kalmak kaydı ile; davacının, —- dosya ile başlatılan icra takibindeki alacak kalemlerinden biri olan karşılıksız çek tazminatı alacağının iptaline yönelik istemi ve diğer tüm taleplerinin reddini, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava,davacı aleyhine başlatılan takipte talep edilen çek tazminatları alacak taleplerine yönelik menfi tespit davasıdır.
Çekin karşılığının bulunmaması halinde hamilin tazminat isteme hakkı 6102 sayılı TTK’nın 783/3 .maddesinde düzenlenmiştir.6102 sayılı TTK’nın 783/3.maddesi şu şekildedir :
” Muhatap nezdinde karşılığı kısmen veya tamamen bulunmayan bir çek düzenleyen kişi, çekin karşılıksız kalan bedelinin yüzde onunu ödemekle yükümlü olduktan başka, hamilin bu yüzden uğradığı zararı da tazmin eder. ”
Madde metninden anlaşılacağı üzere hamilin çek tazminatı yönünden keşideciye başvurabilmesi için çek karşılığının kısmen veya tamamen bulunmaması gerekmektedir.Düzenleyenin hesabında çek ibraz tarihlerinde ne miktarda bakiye bulunduğu yönünde — yazılan müzekkereye verilen cevapta —-çekin keşide tarihinde hesapta —- bulunduğu görülmüştür.Dolayısıyla hesapta yeterli bakiyenin bulunmasına rağmen davacının konkordato ilan etmesi nedeniyle çek bedellerinin konkordato komiseri onayı olmaması nedeniyle ödenmediği anlaşılmakla çek tazminatı şartlarının oluşmadığı görülmüştür.Çek tazminatına konu —çek açısından bankanın verdiği cevapta çekin keşide tarihi olan—-bakiye bulunduğu görülmekle,çek bedelinin ödenmemesinin nedeninin yeterli bakiye bulunamsına rağmen konkordato komiser onayı olmaması anlaşılmış ve bu çek yönünden talep edilen çek tazminatı talebinin de şartlarının oluşmadığı kanaatine varılmıştır.
Yukarıda açıklanan gerekçeler ışığında karşılıksız çek tazminat şartlarının oluşmadığı görülmekle takipte talep edilen bu tazminatlar yönünden davacının davalıya borçlu olmadığı kanaatine varılarak davanın kabulüne karar verilmiştir.
Davalının takip başlatması sebebinin davacı şirket konkordato komiserlerinin ödemeye onay vermemesi olduğu görülmekle davalıya atfedilebilecek bir vakıa olmadığından kötü niyet tazminatının reddine karar verilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kabulü ile; Davacının —-karşılıksız çek tazminatı alacağı ve 3.652,70 —-çek tazminatı alacağı alacak kalemleri yönünden borçlu olmadığının tespitine,
2-Davalı kötü niyetli olmadığınından kötü niyet tazminatı talebinin reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 1.756,65 TL harçtan, peşin yatırılan 439,17 TL harcın düşümü ile geri kalan 1.317,48 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
4-Davacı tarafından yapılan 439,17 TL peşin harç , 127,35 TL posta gideri olmak üzere toplam 566,52 TL yargılama giderinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T’ye göre 5.100,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
7-1.320,00 TL Arabulucu ücretinin davalıdan tahsiliyle hazineye irad kaydına,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 09/12/2021