Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/644 E. 2021/241 K. 11.03.2021 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR

ESAS NO : 2019/644 Esas
KARAR NO : 2021/241

DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/03/2019
KARAR TARİHİ : 11/03/2021

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:
Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalıya ait—— —- sözleşme kurulmadan üstlendiğini, davalının siparişi üzerine—-tarihinde teslim edildiğini, bu kapsamda davalı adına 31.821,53 TL tutarlı fatura düzenlendiğini ve faturanın ihtarname ekinde noter aracılığı ile davalıya gönderildiğini, ihtarnamenin 12.12.2018 tarihinde davalıya tebliğ edildiğini ancak faturanın 18.12.2018 tarihinde iade edildiğini, anılan nedenlerle davanın kabulü ile 31.821,53 TL’nin 12.12.2018 tarihinden itibaren işleyecek ticari temerrüt faizi ile birlikte müvekkiline ödenmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkiline ait — üstlenilmesi konusunda davacı ile fiyat teklifi üzerinde anlaşıldığını, fiyat teklifi evrakının arka yüzünde ödeme — onayı ile kesilecek, fatura nakit ödenecektir ibaresinin bulunduğunu, bu nedenle —– onayı alınmadığı için faturaya dayalı alacak talep edilemeyeceğini, davacının basiretli tacir gibi hareket etmediğini ve işin eksik yapıldığını, işin tamamlanma tarihi olan 05.10.2018 tarihinde teslim edilmediğini, bu hususların e-postalarda kayıtlı bulunduğunu, davacının kesin hakedişi imzalamadığını, bu nedenle müvekkili adına düzenlenen faturanın iade edildiğini, davacının eksik imalatından doğan ayıpların üçüncü kişilere bu kapsamda toplamda 19.803,34 TL ödemi yapıldığından hareketle davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLER:
Beyoğlu—-. Noterliği’nin — tarihli yazısı, Kadıköy —-. Noterliği’nin —- tarihli yazısı,——–tarihli yazısı,—- tarihli yazısı, bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamı.
Mali müşavir bilirkişisi, inşaat mühendisi bilirkişisi ve —- bilirkişileri tarafından düzenlenen 16/11/2020 tarihli bilirkişi raporunda özetle; her iki tarafa ait ticari defterlerin Vergi Usul Kanunun 183-184-185 maddeleri ve 6102 Sayılı TTK’nın 64.maddesinde belirtilen usul ve esaslara uygun olarak tutulduğu, kayıtlann usulüne uygun olarak gerçekleştirildiği, Vergi Usul Kanunu 223-224-225 maddeleri ile TTK’nın ilgili hükümlerine uygun olarak noter açılış tasdiklerinin süresi içerisinde alındığı ve dolayısıyla ticari defterlerin her iki taraf içinde delil niteliğine haiz olduğu, davalının savunduğu, davaanın eksik ve kusurlu imalatlanndan dolayı 18.303,34 TL tutarlı olarak davalının dava dışı üçüncü kişilere gerçekleştirdiği ödeme ve faturaların davalı nezdinde usulüne uygun olarak kayıtlı bulunduğu, kalan 1.500,00 TL tutarlı Ödeme için davalının herhangi bir fatura ibraz etmediği ve ilgili tutann ödendiğini gösterir tutarlann davalı ticari defterlerinde kayıtlı bulunmadığı, huzurdaki davaya konu 31.821,53 TL tutarlı davalı adına düzenlenen faturanın davaa —- beyannamesinde kayıtlı bulunduğu, aynı tutarlı faturanın davalı —- beyannamesinde kayıtlı bulunmadığı, esasen ilgili faturanın davalı tarafından usulüne uygun olarak iade edildiğinin anlaşıldığı, 11.03.2019 dava tarihi itibariyle — —- firmasının 31.821,53 TL borçlu göründüğü, aynı tarih itibariyle davalı nezdinde davaanın borç alacak bakiyesinin bulunmadığı, eksik ve özellikle ayıptı iş olduğunu savunan davalının bunu ispat ile yükümlü olduğu; yukarıda teknik değerlendirme bölümünde yapılan irdelemeye nazaran, davalının üçüncü kişiye yaptığı ödemelerle davaanın üstlendiği iş arasında doğrudan— edilemediği; hal böyle olunca, davaanın 03.12.2018 tarihli iş bedeline yönelik 31.821,53 TL tutarlı faturasının Beyoğlu—- Noteriiği’nin—- yevmiye sayılı İhtan ekinde gönderilmesine ve anılan ihtarnamenin 12.12.2018 günü tebliğ edilmesine göre, bu tarihten itibaren işleyecek faiziyle birlikte tahsili talebinin münhasıran Sayın Mahkeme’nin yargı yetkisi dahilinde olduğu beyanında bulunmuşlardır.
İnşaat mühendisi bilirkişisi tarafından düzenlenen 14/12/2020 tarihli ek bilirkişi raporunda özetle; davalının davacının eksik ve ayıplı işleri 3.kişilere yaptırdığını beyan ettiği, —- — tadilatları işinin açık ayıp, —- ——— işinin açık ayıp, ——- ——–etrafı boşlukları ———– eksik ifa olduğu kanaatine varıldığı beyanında bulunmuştur.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanan alacak talebine ilişkindir.
Davacı vekili 11/03/2021 tarihli celsede huzurdaki davadan feragat ettiğini imzalı beyanları ile belirtmiş, buna karşılık davalı vekili ise yargılama gideri ve vekalet ücreti talepleri olmadığını belirtmiştir.
Davadan feragat; HMK mad. 307. Uyarınca davacının talep sonucundan kısmen veya tamamen vazgeçmesidir. Feragat dilekçe ile veya yargılama sırasında sözlü olarak yapılır. Feragatın hüküm ifade etmesi karşı tarafın ve mahkemenin muvafakatine bağlı değildir. Feragat hüküm kesinleşinceye kadar her zaman yapılabilir. HMK md. 311 uyarınca feragat kesin hüküm gibi hukuki sonuç doğurur. Bu doğrultuda davacı vekilinin mahkememizde açılan davadan feragat ettiği anlaşılmakla açılan davanın feragat nedeniyle reddine dair karar vermek gerekmiş ve aşagıdaki gibi hüküm kurulmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Feragat nedeniyle davanın REDDİNE,
2-Harçlar Yasası uyarınca alınması gereken 59,30 TL harcın peşin alınan 543,44 TL harçtan düşümü ile fazla yatırılan 484,14 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa İADESİNE,
3-Taraflarca yapılmış yargılama giderlerinin kendi üzerlerinde BIRAKILMASINA,
4-Taraflarca yatırılan gider avansından kullanılmayan kısmının karar kesinleştiğinde ve talep halinde yatırana İADESİNE,
5-Davalı yararına vekalet ücreti takdirine YER OLMADIĞINA,
6-Kullanılmayan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde avansı yatıran tarafa veya ahzu kabza yetkili vekillerine İADESİNE,
Dair; gerekçeli mahkeme kararının davacı asil ve vekili ile davalı tarafın yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.