Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/599 E. 2020/162 K. 18.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/599 Esas
KARAR NO : 2020/162

DAVA : Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2018
KARAR TARİHİ : 18/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Kambiyo Senetlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili 02/01/2018 harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davacı dava dilekçesi ile davalı alacaklı , alacak ve ferilerinin tahsili istemiyle aleyhine İstanbul Anadolu — İcra Müdürlüğünün —- sayılı dosyası üzerinden icra takibi başladığını, takibe dayanak senetteki imzanın kendisine ait olduğunu ve buna itirazının olmadığını,——— yaptırdığını ve bu iş nedeniyle takibe dayanak senedi imzalayarak verdiğini, 2 gün sonra müştereye teslimin yapıldığını, müşteriden alınan senetin ——çalışana teslim edildiğini, müşterinin senedinin verilip kendi senedinin iadesini talep ettiğini, ancak senedin o an bulunamayacağının ve daha sonra verileceğinin kendisine söylendiğini, konuşmaların yapıldığı tarihte davalı … —- bu duruma şahit olduğunu, daha sonra kendisine borcunun olduğunu ve hakkında icra takibi başlatacağını söyleyip tehdit ettiğini, davalı ile hiç bir alışverişinin olmadığını, bu nedenler ile davalıya borçlu olmadığının tespiti ile takibe konu senedin iptaline, icra dosyasına yatırılan paranın üçüncü şahıslara temlik edilmemesi için tedbir kararı verilmesini, davalının %20 kötü niyet tazminatına mahkum edilmesini, yargılama giderlerinin davalıya yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı cevap dilekçesi ile davalı tarafından davacının icra takibine konu bonoyu müşterisinden aldığını ve davalıya teslim ettiğine dair teslim begesi sunmadığını, bonoyu alan müşterisinin ismini bildirmediğini, senede karşı senetle ispat kuralı gereği tüm iddialarını yazılı delil ile ispatlaması gerektiğini, bu nedenler ile açılan davanın reddi ile davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, yargılama giderleri ile ücreti vekaletin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, kambiyo senetlerine mahsus haciz yolu ile başlatılan İstanbul Anadolu ——.sayılı dosyasına konu bono nedeniyle borçlu olunmadığına ilişkin menfi tespit davasıdır.Menfi tespit davasına konu bononun düzenleyeni menfi tespit talep eden davacı,lehdarı aleyhine menfi tespit talep edilen davalı,düzenleme tarihi —-
TTK’nun 749/1 maddesi; “Poliçeyi kabul edene karşı açılacak davalar, vadenin geldiği tarihten itibaren 3 yıl geçmekle zamanaşımına uğrar” şeklinde düzenlenmiştir. .Zamanaşımı konusunda bonolarda uygulanacak hükümlerin poliçeye uygulanacak hükümler olacağına ilişkin TTK 778/1-h maddesinin yollamasıyla hamilin düzenleyene karşı açacağı davalarda zamanaşımı süresi,vadeden itibaren 3 yıldır.Ödeme tarihinin —- gözetildiğinde bononun zamanaşımına uğramadığı ve kambiyo senedi vasfını kaybetmediği anlaşılmıştır.
İspat yükünü düzenleyen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun (HMK) 190.maddesine göre “ (1) İspat yükü, kanunda özel bir düzenleme bulunmadıkça, iddia edilen vakıaya bağlanan hukuki sonuçtan kendi lehine hak çıkaran tarafa aittir.
(2) Kanuni bir karineye dayanan taraf, sadece karinenin temelini oluşturan vakıaya ilişkin ispat yükü altındadır. Kanunda öngörülen istisnalar dışında, karşı taraf, kanuni karinenin aksini ispat edebilir.”
Senetle ispat kuralı 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’ nda (HMK) 201. maddede yer almıştır. Buna göre, senede bağlı her çeşit iddiaya karşı ileri sürülen, senedin hüküm ve kuvvetini ortadan kaldıracak veya azaltacak nitelikte bulunan hukuki işlemlerin kanunda belirtilen miktardan az bir miktarda olsa bile tanıkla ispat edilemeyecektir.
Kural olarak menfi tespit davalarında ispat yükü davalı olan alacaklıdadır. Ancak bu kuralın bazı istisnaları bulunmaktadır. Örneğin menfi tespit davasında takibe konu kambiyo senedinin bedelsizliğini ileri süren davacı olan borçlu bu iddiasını ispat ile mükelleftir.Bono, bağımsız borç ikrarını içeren bir senettir. Bu nedenle bir illete bağlı olması gerekmez ve kural olarak ispat yükü senedin bedelsiz olduğunu ileri süren tarafa aittir. Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında ispat yükü,bononun bedelsiz kaldığını dile getiren davacı borçlu üzerindedir.6100 sayılı HMK’nın 201.maddesi uyarınca ispat yükü üzerinde olan davacı,iddiasını ancak yazılı delillerle kanıtlayabilecektir.Ancak davacının dosyaya iddiasını kanıtlayacak herhangi bir yazılı delil sunmadığı görülmüştür.Davalı vekilinin cevap dilekçesi ile tanık dinletme talebine muvafakatlerinin bulunmadığını bildirmesi nedeniyle davacının tanık dinletme talebi reddolunmuştur.Menfi tespit talebinde bulunan davacının 07/11/2019 tarihli duruşmada yemin teklif etmesi üzerine davalı asile yemin davetiyesi çıkarılmış ve davalı asil 18/02/2020 tarihli duruşmada hazır bulunarak davacının yemin teklif ettiği hususlarda yemini eda etmiştir
Yukarıda belirtilen gerekçeler ışığında davacının borçlu bulunmadığını yazılı delille ispat edememesi,yemin teklifi üzerine davalı asilin 18/02/2020 tarihli duruşmada yemini eda etmesi hususları göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmiştir.Davacının menfi tespit talebinin kötü niyetli olduğuna ilişkin dosyada delil bulunmaması nedeniyle kötü niyet tazminatına hükmedilmemiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın reddine,
2- Peşin alınan 62,37 TL harçtan, alınması gerekli 54,40 TL peşin harcın düşümü ile geri kalan 7,97 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına ,
4-Davacı tarafça peşin yatırılmış olan gider avansından artan kısmın, karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
5-Davalı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan ——7/2.maddesi uyarınca 3.400,00 avukatlık ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine,
Dair; HMK 341/2. Maddesi uyarınca davacı asilin ve davalı vekilinin yüzüne karşı kesin olarak verilen karar okunup usulen anlatıldı