Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/556 E. 2019/730 K. 16.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/556 Esas
KARAR NO : 2019/730

DAVA : Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 11/02/2019
KARAR TARİHİ : 16/10/2019

Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonucunda;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ :
DAVA : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Müvekkili firma ile davalı arasında firmadan danışmanlık hizmeti almak için ilk görüşmelerin 13/12/2017 tarihinde başladığını, 26/12/2017 günü taslak sözleşmenin paylaşıldığını, 04/01/2018 tarihinde ise danışmanlık sözleşmesi imzalandığını, müvekkilinin, —– ile çalışma hususunda davalı taraf ile mutabık sağlandığını, —– ile kurulan ilişkinin, bankanın yönlendirmesi ile—- Şube nezdinde yürütüldüğünü, müvekkili, şantiye destek yönetimi, —– Şube yöneticileri ve —– katılımı ile bir toplantı organize edildiğini, bu toplantı esnasında banka, İtibar İnşaat’a haciz geldiğini belirttiğini, müvekkili firmanında bu durumu toplantı da öğrendiğini, toplantıyı takip eden günlerde toplamda 27 Milyon TL tutarındaki teklif paketinin onaylanmadığını, bankadan alınan bilgilere göre limit tahsisine ilişkin sistem girişlerinin 01/06/2018 tarihinde gerçekleştiğini, 07/06/2018 tarihinde ise——–Şubesinde kredi sözleşmesi ve nakit blokaj taahhütnamesi gibi evrakları imzaladıklarını, limit tahsisi sonrasında davalı firmanın müvekkili ile temasını kestiğini, müvekkili ile davalı tarafın 10/07/2018 günü görüştüğünü ve bu görüşmede davalı tarafın tekliflerini müvekkilinin kabul etmediğini ve toplantının sona erdiğini, müvekkilinin davalı firmaya ihtarname göndererek hizmet bedelinin ödenmesini aksi takdirde hem sözleşmenin taraflarınca fesih edileceğini hem de cezai şartı ödemek zorunda kalacaklarını bildirdiğini, davalı tarafın borcunu ödemediği için taraflarınca sözleşmeyi fesih ettiklerini ve cezai şartın ödenmesini talep etmelerine rağmen davalı tarafın cezai şartı da ödemediğini, açıklanan nedenlerden dolayı237.888,00 TL hizmet bedeli ile şimdilik 162.112,00 TL tutarında cezai şart olmak üzere toplam 400.000,00 TL’nin dava tarihinden itibaren en yüksek ticari reeskont faizi ile birlikte, davalı firmadan tazminen tahsile ile müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir.
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; İşbu davada yetkili mahkemenin İstanbul Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğunu, bu sebeple yetkisizlik kararı verilmesi gerektiğini, müvekkili ile davacı arasında——- Sözleşmesi imzalandığını, davacı tarafın sözleşme uyarınca yüklendiği edimleri yerine getirmediğini, danışmanlık hizmet borcunu ifa etmediğini, davacı tarafça bulunduğu iddia edilen nakit teminat karşılığı kredinin, reel anlamda kredi olmadığını, müvekkil şirketin inşa ettiği —- projesinin finansmanının sağlanması için nakit teminat karşılığında kredi kullanmak istemediğini, finansman sorununun nakit para yatırılarak çözülmesinin mümkün olmadığını, nakit teminat karşılığında kredi kullanmak için herhangi bir danışmanlık hizmeti almaya da ihtiyaç bulunmadığını davacı tarafa gerek Kartal —-. Noterliği’nin —– yevmiye numaralı gerekse Üsküdar ——– Noterliği’nin 23/10/2018 tarihli —– yevmiye numaralı ihtarnameleri ile bildirildiğini, sözleşmenin süresinin bitiminden sonra herhangi bir tarafça ilk fesih bildirimi ile feshedilebileceği hüküm altına alınmadığını, bu güne kadar davacı tarafından projeye hiçbir şekilde finansman sağlanamaması nedeniyle, projenin yürütülmesi konusunda müvekkilinin sıkıntıya girdiğini, açıklanan sebeplerden dolayı akdedilen sözleşme, ihtarnameler ve toplanacak delillere binaen öncelikle mahkememizin yetkili olmaması sebebiyle yetkisizlik kararı verilmesini aksi halde davacının sözleşmeyle yükümlü olduğu edimlerini yerine getirmemesi, sözleşme amacına uygun danışmanlık hizmeti verilmemesinden dolayı davanın reddini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava, Alacak (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasıdır.
Taraflar arasında 04/01/2018 tarihinde ”Proje Finansmanı ve Risk Yönetimi danışmanlık Sözleşmesi” imzalanmış olup bu husus ihtilafsızdır.
—————-19/06/2019 günlü, gelen cevabi yazısında, ———- Haziran ayı için proje limiti tahsis edildiğini, proje kredi limitinin 20.000.000,00 TL olduğunu, 2018 Haziran ayı içinde şirketin kredi kartı limiti tahsis dilmiş olduğunu, işbu limitin 40.000,00 TL olduğunu, limit tahsis sürecine ilişkin işlemlerin——— talebi üzerine bankacılık ve kredi işlemleri hakkında ———. İle görüşmeler yapıldığını,—– müşterisi olan ——– yöneticisi olduğunu, yukarıda iletilen işlemlerden bağımsız olarak ——– tarihinde 1.000,000,00 TL tutarında türev işlem limiti ve 07/03/2019 tarihinde 10.000,00 TL tutarında kredi kartı limiti tahsis edildiği beyan edilmiştir.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun ”Yetki sözleşmesi” başlıklı 17. maddesine göre ”Tacirler veya kamu tüzel kişileri, aralarında doğmuş veya doğabilecek bir uyuşmazlık hakkında, bir veya birden fazla mahkemeyi sözleşmeyle yetkili kılabilirler. Taraflarca aksi kararlaştırılmadıkça dava sadece sözleşmeyle belirlenen bu mahkemelerde açılır.”
”Yetki sözleşmesinin geçerlilik şartları” başlıklı 18 maddesine göre de ”(1) Tarafların üzerinde serbestçe tasarruf edemeyecekleri konular ile kesin yetki hâllerinde, yetki sözleşmesi yapılamaz.
(2) Yetki sözleşmesinin geçerli olabilmesi için yazılı olarak yapılması, uyuşmazlığın kaynaklandığı hukuki ilişkinin belirli veya belirlenebilir olması ve yetkili kılınan mahkeme veya mahkemelerin gösterilmesi şarttır.”
Taraflar arasında yapılan 04/01/2018 günlü ‘Proje Finansmanı ve Risk Yönetimi danışmanlık Sözleşmesinin ”Uygulanacak Hukuk” başlıklı 13.1. maddesinde sözleşmeden kaynaklanacak uyuşmazlıklarda yetkili mahkemenin İstanbul (Çağlayan) Mahkeme ve İcra Daireleri olduğu açıkça belirtilmiştir. Her iki tarafın tacir olduğu işbu davada tarafların belirlediği yetki şartının her iki tarafı hukuken bağladığı, bu sebeple yetkili mahkemenin İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olması sebebiyle mahkememizin yetkisiz olduğu kanaat ve sonucuna varılmıştır.
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Dava Şartları başlıklı 114/(1)-ç maddesine göre mahkemenin yetkili olması dava şartlarındandır, aynı kanunun 115. maddesine göre de mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, taraflar arasındaki sözleşmeye göre yetkili mahkeme İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olduğundan mahkememizin yetkisizliğine karar verilmesi gerektiği kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1- Taraflar arasındaki 04/01/2018 günlü, ”——————- maddesi gereğince yetkili mahkeme İstanbul (Çağlayan) mahkemeleri olarak belirlenmiş olduğundan, yetkili mahkeme İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi olması sebebiyle mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE,
2- Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 20/1 maddesinde belirtilen (2) haftalık süre içinde taraflardan birinin talebi halinde, dava dosyasının davaya bakmaya yetkili İstanbul Nöbetçi Asliye Ticaret Mahkemesi’ne gönderilmesine, harç, yargılama gideri ve vekalet ücreti ile gider avansı gibi hususların 6100 Sayılı HMK ‘nın 331/2 maddesi gereğince yetkili mahkemece değerlendirilmesine,
3- Yetkisizlik kararının kesinleşmesinden itibaren (2) hafta içerisinde dava dosyasının yetkili mahkemeye gönderilmesi için taraflardan biri tarafından başvuruda bulunulmadığı takdirde, mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK ‘nın 20/1 maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA, karar verilmesine, harç, yargılama gideri, vekalet ücreti , gider avansı vd.. Hususların talep hlinde 6100 Sayılı HMK ‘nın 331/2 maddesi gereğince mahkememizce hüküm alıtna alınmasına,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakameleri Kanununun istinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda kararın tebliğ tarihinden itibaren (2) haftalık süre içerisinde (HMK ‘nın 345 . Maddesi ) mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak ( HMK ‘nın 343. Maddesi ) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK ‘nın 344. Maddesi) suretiyleİstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı, oy birliği ile verilen karar, açıkça okunup usulen anlatıldı.