Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/551 E. 2019/756 K. 24.10.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/469
KARAR NO: 2019/738
DAVA : İtirazın İptali (Haksız Eylemden Kaynaklanan Zarar Nedeniyle)
DAVA TARİHİ: 14/11/2017
KARAR TARİHİ: 17/10/2019
İstanbul Anadolu 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin —-Tarih — Esas , ——– Karar sayılı dosyası mahkememize tevzi edilerek dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelenmesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :Davacı vekili dava dilekçesinde özetle, müvekkiline ait —- palakalı araç ile ——- plakalı aracın şoförünün %100 kusurlu olması sebebiyle oluşan kaza sonucu hasar gördüğünü, dilekçe ekinde bulunan tutanakta davalının tam kusurlu olduğunu, iş bu kaza sebebiyle müvekkiline ait araçta maddi hasarın meydana geldiğini, ortaya çıkan hasar sebebiyle müvekkiline ait aracın beş gün onarımda kaldığını, müvekkiline ait aracın ticari araç olması sebebiyle ticari gelir elde ettiği söz konusu olduğunda – gün boyunca çalışamadığını, —- yılında bir ticari taksinin günlük ücretinin ——– TL olduğunu, belirtilen nedenlerden dolayı davalı aleyhine açılan İstanbul Anadolu 15. İcra Müdürlüğü’nün——– Esas sayılı dosyasında yapılan takibin kaldığı yerden devamına, davalının itirazlarının haksız olmasından dolayı %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ;davacının tamamen afaki bir icra takibi başlattığını, davasının da mesnetsiz iddialardan oluştuğunu, davacının sözde günlük ——- TL kazanç kaybına uğradığının doğruluğunun olmadığını, davacının tamamen haksız ve mesnetsiz kötü niyetli olarak ikame edilen dava ile haksız kazanç çabasında olduğunu belirtilen nedenlerden dolayı davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
İstanbul Anadolu 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin —Tarih, —— Karar sayılı kararında göreve ilişkin dava şartı yokluğu nedeniyle davanın usulden reddine karar verildiği, kararın — tarihinde kesinleştiği anlaşılmıştır.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Asliye Ticaret Mahkemeleri, Asliye Hukuk Mahkemesinin görevine giren ticari davaların çözümlendiği mahkemelerdir. Asliye Ticaret Mahkemesi’nin görevine giren işler dışında kalan tüm uyuşmazlıklar Asliye Hukuk Mahkemesince çözümlenir. Hangi davaların ticari dava olduğu 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanununun 4. maddesinde sayılmıştır.
6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunun 4. maddesi ve 5/2. maddesiyle özel yasalarda hangi davaların ticari dava olduğu açıkça yazılmıştır. Mutlak ticari davalar, tarafların tacir olup olmadığına bakılmaksızın ticari nitelikte olduğu kabul edilen davalardır. Nispi ticari davalar ise her iki taraf için ticari sayılan konulardan doğan davalardır. Nispi ticari davadan söz edebilmek için iki koşulun bir arada olması gerekir. Birinci koşul her iki tarafın da tacir olması, ikinci koşul ise davaya konu uyuşmazlığın tarafların ticari işletmesi ile ilgili olmasıdır ———-
6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun Dava Şartları başlıklı 114/(1)-c maddesine göre mahkemenin görevli olması dava şartlarındandır, aynı kanunun 115 maddesine göre de mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır, mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir.
Eldeki dosya incelendiğinde , davacı taraf ——trafik kazası nedeniyle uğradığı kazanç kaybının davalıdan tahsilini talep etmiştir.İki mahkeme arasında oluşacak görev uyuşmazlıklarında görevli mahkemeyi belirleme görevine sahip İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi — Hukuk dairesinin ——-K. Sayılı kararında ”Dosya kapsamından, davanın 6102 Sayılı TTK’nın 4. ve 5. maddelerinde düzenlenen ticari davalardan olmadığı, trafik kazası nedeniyle araçta oluşan değer kaybı ve kazanç kaybı istemine ilişkin tazminat davasının , haksız fiilden kaynaklı alacak davası olduğu anlaşıldığından 6100 Sayılı HMK’nın 2. maddesine göre, uyuşmazlığın çözüm yeri İstanbul 17. Asliye Hukuk Mahkemesi’dir.” denilerek davamıza konu uyuşmazlıklara bakma konusunda görevli mahkemelerin asliye hukuk mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Yine İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi —-. Hukuk dairesinin ———–K. Sayılı kararında ” … davacının kiralamakta kullandığı araç ile davalıya ait aracın karıştığı maddi hasarlı trafik kazasından kaynaklandığı, bu haliyle uyuşmazlığın haksız fiile dayalı tazminat davası olduğu anlaşıldığından, davanın genel hükümler çerçevesinde Asliye Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir.” denilerek görevli mahkemenin asliye hukuk mahkemeleri olduğu belirtilmiştir.
Tüm dosya kapsamı ve toplanan delillerin değerlendirilmesine göre, dava konusu uyuşmazlığın 6102 Sayılı Türk Ticaret Kanunu kapsamında mutlak ticari dava veya nisbi ticari dava olmaması ve davacının tacir olmaması sebebiyle görevli mahkeme Asliye Hukuk Mahkemesi olduğundan mahkememizin görevsizliğine karar verilmesi gerektiği ve dosya hakkında daha önce İstanbul Anadolu 8.Asliye Hukuk Mahkemesinin görevsizlik kararı olduğu ve bu sebeple 6100 sayılı Hmk’nın 21/1-c maddesi uyarınca görevsizlik kararının istinaf edilmeksizin kesinleşmesi durumunda olumsuz görev uyuşmazlığını gidermek ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın istinaf incelemesi için ilgili Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesi kanaat ve sonucuna varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın dava şartı yokluğundan USULDEN REDDİNE,
2-Davanın nisbi ticari dava sayılamayacağı ayrıca mutlak ticari dava niteliğinde de olmadığı , taraflar arasındaki uyuşmazlığa genel hükümlerin uygulanması gerektiğinden görevli mahkemenin İSTANBUL ANADOLU 8. ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ olması sebebiyle mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
3-Mahkememiz tarafından görevsizlik kararı verilmiş olduğundan ,
a)Mahkememiz kararının süresinde ve usulüne uygun şekilde istinaf yoluna başvurulması durumunda dosyanın istinaf incelemesi için İstanbul Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE,
b)Mahkememiz kararının istinaf yoluna gidilmeden kesinleşmesi durumunda HMK 21/1-C maddesi gereğince iki mahkeme arasındaki olumsuz görev uyuşmazlığını gidermek ve yargı yerinin belirlenmesi için dosyanın İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi’nin —–Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE,
4- HMK’ nun 331/2 maddesinde yapılmış olan ‘görevsizlik ve yetkisizlik kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmesi halinde yargılama giderlerine o mahkemenin hükmedeceği, gönderme kararından sonra davaya bir başka mahkemede devam edilmemiş ise talep üzerine davanın açıldığı mahkemenin dosya üzerinden bu durumu tespit ile davacıyı yargılama giderlerini ödemeye mahkum edeceği’ şeklindeki düzenleme nazara alınarak, yargılama giderleri konusunda bu aşamada bir karar verilmesine YER OLMADIĞINA,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin yüzüne karşı, davalı tarafın yokluğunda açıkça okunup usulen anlatıldı. 17/10/2019