Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/19 E. 2019/524 K. 16.07.2019 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2019/19
KARAR NO : 2019/524

DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 02/01/2019
KARAR TARİHİ : 16/07/2019

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelenmesinde;
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA :
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle ; müvekkili … ve davalı … arasında 01.03.2011 tarihinde yapılan sözleşme gereği ———— Salonu şahıs işletmesinin ortaklığının kurulduğunu , iş bu sözleşme uyarınca tarafların %50 hisseye sahip olduğunu, vergi, belediye harçları, kira, su, elektrik ve telefon borçlarının hisselerle doğru orantılı olarak %50 şeklinde ödeneği konusunda imza altına aldıklarını, sözleşmeye … adına diğer davalının eşi olan … kefil olduğunu, geçen zaman içinde tarafların ortaklığı yürütümeyip ayrılmasına karar verdiklerini, 02.05.2013 tarihli sözleşme gereği müvekkiline ait olan %50 hissenin davalı …’e devredildiğini, 02.04.2013 tarihinde kadar olan tüm borçların ortak ödeneceğini, bu tarihten sonraki borçların ise devralan …’e ait olduğu ve bunun karşılığında müvekkili …’e 20.000 TL ödeneceğinin imza altına alındığını, diğer davalı …’in kefil sıfatıyla iş bu sözleşmeyi imzaladığını ,davalı …’in ortaklık sürecinde üzerine düşen yükümlülükleri yerine getirmediğini, her fırsatta müvekkilinin ticari itibarını zedelediğini, ortaklık ilişkisinin 02.04.2013 tarihinde son bulduğunu, müvekkilinin kendi hissesini davalı …’e devri neticesinde müvekkiline olan borçlarla beraber 2013 yılının——–ayında toplam 20.000 TL ödeneceğinin beyan edildiğini , …’in borcu ödemediği gibi ortaklık sürecinde ödenmesi gereken vergi borçlarını da ödemediğini, kredi sicilinin etkilenmemesi adına mecburen müvekkili tarafından yatırıldığını , bunun üzerine 02.04.2013 tarihli sözleşmeye dayalı olarak mevcut ———- ve 12.10.2017 tarihinde ödenen toplam 23.299,98 TL nin yarısı olan 11.649 TL nin tüm ferileriyle birlikte tahsili amacıyla İstanbul Anadolu —-.İcra Müdürlüğünün—- Esas sayılı dosyasıya ile icra takibi başlattıklarını , kesinleşen icra takibi üzerine davalıların işyeri adresine hacze gidildiğini, kesinleşen icra takibi üzerine işyerine hacze gidildiğini, bir takım menkullerin haczedildiğini, davalıların tebligatın posta memuru tarafından usulsüz yapıldığı iddiasıyla İstanbul Anadolu —-.İcra Hukuk Mahkemesine —- Esas sayılı dosyalarıyla dava açtıklarını, mahkemece tebligatın usulsüz yapıldığına ve hacizlerin fekkine karar verildiğini, bunun üzerine davalıların yasal süre içerisinde itiraz ettiklerini , bu nedenlerle davalıların icra takibine yaptığı itirazın iptaline, İstanbul Anadolu —-İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı dosyası üzerinden devam eden takibin devamına ,fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla borçlunun takip konusu toplam 39.524,35 TL borca işleyecek yasal faiz, masraflar ve icra vekalet ücretinin işlemiş yasal faiziyle ödemeye ve takip konusu alacağın %20 den az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir .
CEVAP: Davalılar 16.07.2019 tarihli cevap dilekçelerinde ; davacının iddialarını kabul etmediklerini,sözleşmede İzmir Mahkemelerinin denmesine rağmen davanın İstanbul Anadolu da açıldığını, ikametgahlarının ——–olduğunu, icra takibine itirazlarının kabul edilip — Mahkemelerinin yetkisinin kabul edilip kesinleşmesine rağmen davanın Anadolu Adliyesinde açılmasının usule aykırı olduğunu , davacının adlarına çıkardığı hesaplama kaleminide kabul etmediklerini, afaki hesaplamalar yaptığını, sayelerinde davacının 4 düğün salonu sahibi olduğunu, davacıyla aralarındaki sözleşmenin 10 yıllık olduğunu, davacının 2021 e kadar asgari ücret üzerinden kendilerine ödeme yükümlülüklerinin olduğunu, haksız ve yersiz davanın reddine karar verilmesini talep etmişlerdir .
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava itirazın iptali davasıdır.İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir
İtirazın iptali davasıu icra takibi le bağlantılı bir davadır.Davalı aleyhine yapılmış geçerli bir ilamsız icra takibi bulunmadıkça itirazın iptali davası dinlenemez.Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadıkça itirazın iptali davası açılamaz.
Eldeki dosya ve icra dosyası incelendiğinde davalıların icra dairesinin yetkisine yönelik ödeme emrinin kendilerine tebliğinden itibaren 7 gün içerisinde itirazda bulundukları anlaşılmıştır.Söz konusu uyuşmazlık sözleşmeden kaynaklanmaktadır.Davalıların adresi ———- sözleşmenin ifa yeri —olup icra takibi Hmk 6 ve Hmk 10.maddelerinde belirtilen yetkili icra dairesinde başlatılmamışır.
İtirazın iptali davalarının özel dava şartı olan ,takibin yetkili icra dairesinde başlatılması hususu incelendiğinde icra takibinin başlatıldığı icra dairesinin yetkisiz olduğu kanaatine varılmış ve davanın usulden reddine yönelik aşağıda belirtilen şekilde hüküm kurulmuştur.
HÜKÜM: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-İcra dosyasına yetki yönünden yapılan itirazın kabulü ile davanın dava şartı yokluğundan usulden REDDİNE,
2- 492 sayılı Harçlar Kanunu gereğince alınması gereken 44,40 TL maktu harcın, peşin alınan 477,36 TL’den mahsubu ile fazla yatırılan 432,96 TL harcın karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya iadesine,
3-Taraflarca yapılan yargılama giderlerinin davacı taraf üzerinde BIRAKILMASINA,
4- Davalı tarafından yapılan bir yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
5-Taraflar tarafından dosyaya yatırılan ve sarf edilmeyen gider avansının karar kesinleştiğinde talep halinde yatırana İADESİNE,
Dair karar, 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun İstinafa ilişkin hükümleri doğrultusunda, kararın tebliğ tarihinden itibaren iki (2) haftalık süre içerisinde (HMK’nın 345. maddesi), mahkememize veya başka bir yer mahkemesine dilekçe ile başvurmak (HMK’nın 343. maddesi) ve istinaf harcı ile gerekli giderlerin tamamen ödemek (HMK’nın 344. maddesi) suretiyle, İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi nezdinde İstinaf yolu açık olmak üzere, davacı vekilinin ve davalıların yüzlerine karşı açıkça okunup usulen anlatıldı.