Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1060 E. 2020/558 K. 22.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/1060
KARAR NO: 2020/558
DAVA : Alacak (Ticari Nitelikteki Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 07/08/2019
KARAR TARİHİ: 22/09/2020
Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dilekçesinde özetle; müvekkil şirketin ——– ayında ticari faaliyetlerini sürdürmek amacıyla ————– adresindeki işyerini kiraladığını, devam eden süreçte ticari münasebetti alakalı davalı banka ite görüşmeler sağlandığını, davalı müflis bankanın ———– alacağına karşılık icradan aldığı makinaları müvekkile satabileceklerini belirttiğini, müvekkilin bu makinaları alabileceğini ancak nakit parasının olmadığını belirttiğini, bunun üzerine makinalann alınabilmesi için tarafların ipotek karşılığında kredi kullanımı konusunda anlaştığını, bu kapsamda ———- numaralı bağımsız bölümde kain taşınmaz üzerine ————- taşınmaz üzerine —- bedelli ipotek işleminin ——- tarihinde davalı müflis banka lehine tesis edildiğini, ipotek işlemi toplamının —- olmasına rağmen davalının birkaç gün sonra mevcut ipoteğin —- bedelli toplam makinalan karşılamayacağını belirttiğini ve anlaşmadan vazgeçmek istediğini belirttiğini, bu beyan üzerine verilen iki adet ipoteğe karşılık müvekkile ——— açılabileceğinin belirtildiğini, kalan bakiye için ise söz konusu makineler üzerine rehin konulabileceğinin belirtildiğini, bunun üzerine —- tutarlıkredi açıldığını, eksik kalan bakiye için makineler üzerine rehin konulduğunu, neticede ipotek tesisi ve rehin işlemi ile birlikte toplam kredi bedelinin —-olduğunu ve bu miktarda ödeme planı çıkartıldığını, —-bedelli ipotekten kaynaklı kredi ödemelerinin ——— bedelli rehinden kaynaklanan kredi ödemelerinin ise —– tarihinde başladığını, bu arada davalının ——- bedelli teminat senedi istediğini ve açık tarihli teminat senedinin —— tarihinde davalıya verilerek genel kredi sözleşmesi İmzalandığım, bu işlemlerden sonra müvekkil şirketin toplamda ——– bedelli finansman kredi kullanabileceği bilgisinin davalı tarafından verildiğini, taraflar arasında satış protokolü yapılarak —- bedelli makinaların müvekkil şirkete satıldığını, ipotek tesis ve rehin işlemlerinden sonra müvekkile — bedelli kredi kullandınldığını, bu tutarın vade tarihi sonu oda ki miktarının — olduğunu, her ne kadar müvekkile —– bedelli kredi kullandınlmış olsa da bu tutann —- taraflar arasındaki anlaşmaya konu makineler için davalı tarafından mahsup edildiğini, kalan ——kısmın ise hiçbir şekilde müvekkile ödenmediğini, — yapılan ancak müvekkile Ödenmeyen —- tutarlı kredi için ya bu kredinin kendilerine ödenmesini veya bu tutann toplamda ———– bedelli krediden düşülüp yeni bir ödeme planı yapılması hazıriattınlmasmın talep edildiğini, böyle bir durumun mümkün olmaması halinde makineler için kullanmış oldukları — bedelli kredinin faiziyle birlikte hesaplanmasını, ortaya çıkacak tutann ———- düşülerek bakiye tutan nakit ödeyerek katan kullanılmayan kredi tutannı peşin ödeyerek kapatmayı istediklerini, sürecin bu şekilde — tarihine kadar devam ettiğini ve müvekkilin bu tarihe kadar davalıya ———– kredi ödemesi gerçekleştirdiğini, bu tarihten sonra erken ödeme yapılmak istendiğini, davalı bankanın ———- ödemenin —- üzerinden olacağını belirttiğini, müvekkile tahsis edilmeyen —- tutarlı kredinin de faiziyle birlikte müvekkilden talep edildiğini, kullanmadığı kredinin ödemesini yapmak istemeyen müvekkil aleyhinde davalı bankanın icra takipleri başlattığını, bunun üzerine davalıya —tarihinde —- ödeme yapıldığını ancak ———dolayı işlerin çak yoğun olduğu belirtilerek davalı bankanın herhangi bir işlem yapmadığını, sonuç itibariyle müvekkile —tutarlı kredi tahsis edildiğini, bunun — kullandırıldığım ve bu krediye istinaden — aylık taksitler halinde, ——– kısmın ise tek seferde nakden olmak üzete toplamda —— yapıldığını, buna rağmen icra takipleri ile ipotek tesis edilen taşınmazlann satışa çkanfcitğınt, bir taşınmazın — diğerinin ise — bedel karşılığında icra kanalıyla satıldığını, böylece davalı bankanın kullanılan — bedelli krediye karşılık —- nakit ve icra kanalından — yoluyla dolaylı olarak — olmak üzere haksız yere fazladan — tahsilat yaptığını, tüm bunlara rağmen davalı bankanın müvekkilden —– alacaklı olduğunu iddia ettiğini, anılan nedenlerle 6100 Sayılı Yasanın lQ7.maddesine göre dava safahatında belirlenecek asıl alacak tutarına ilişkin fazlaya dair talep ve hakların saklı kalmak kaydıyla şimdilik ———– alacağın yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak müvekkil şirkete ödenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP:
Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle ; davacının aynı dava konusu ile ——Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde —– sayılı dosyası ile dava açtığını, mahkemenin görev, yargı yolu, dava şartı yokluğundan —- reddettiğini, davacının istinaf başvurusunda bulunduğunu ve bu nedenle işbu davanın dava şartı yokluğundan usulden reddinin gerektiğini, davacının müvekkil müflis bankadan hertıangi bir alacağının bulunmadığını, — Asliye Ticaret Mahkemesi nezdinde ——–sayılı dosyasına sunulan bilirkişi raporunda davacının müvekkil müflis bankaya —— borçlu olduğunun belirtildiğini, müvekkil bankanın hiçbir harçtan muaf tutulması gerektiğini, anılan nedenlerle davanın dava şartı yokluğu ve esastan reddine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLER:
————yazı cevabı , bilirkişi heyet raporu,
—uzmanı, —– oluşan bilirkişi heyetinden oluşan dosyaya ibraz edilen heyet raporunun dosyaya sunulduğu görüldü.
DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:
Dava, taraflar arasında görülmekte olan genel kredi sözleşmesinden kaynaklanan alacak davasıdır.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde ; Davalı bankanın davacı tarafa — tutarlı kredi açtığı ancak ——-tutarlı kısmının kullandırıldığı, kullanılan bu kısım nedeniyle makine satışı yapıldığı, kalan — kredi olarak kullandırılmadığı halde kredi maliyetinin ———— olarak oluşturulduğu, davalı banka tarafından yapılan ödemeler ve icradan tahsil edilen tutarlar ile birlikte toplam ———- tahsilat yapıldığı iddiası ile davacı tarafça fazladan ödenen tutarların tahsili talebiyle huzurdaki davanın açıldığı, davalı şirketin dava tarihinden önce iflas etmiş olduğu bu nedenle İ.İ.K’nun İİK 191 maddesi gereği iflas açıldıktan sonra müflisin masaya giren mal ve hakları üzerindeki tasarruf yetkisinin sınırlandığı, müflisin artık masa mevcudunun azaltıcı nitelikteki tasarruflarda bulunamayacağı İİK 226 gereği iflas açıldıktan sonra açılacak davalarda husumetin iflas idaresine yöneltilmesi gerektiği İİK 235/2 maddesi gereği iflas masasından hak iddia eden alacaklının alacağının masaya kaydına ilişkin talebinin reddedilmesi halinde sıra cetveline itiraz davası açması gerektiği, buna rağmen iflastan sonra müflise karşı bir alacak davası açılırsa bu davaya iflas idaresine karşı sıra cetveline itiraz davası olarak devam edilmesi gerektiği, sıra cetveline itiraz davasında da görevli mahkemenin İİK 235 /1 maddesi gereği iflas kararını veren Ticaret Mahkemesinin bulunduğu yerdeki Ticaret Mahkemeleri olduğu, bu haliyle alacak davası olarak dava tarihinden evvel iflas eden davalı şirkete açılan işbu davanın davaya bakmakla görevli olan mahkemelerin ——– Asliye Ticaret Mahkemeleri olduğu anlaşılmakla; Mahkememizin görevsizliğine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm tesis olunmuştur.
H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın görev yönünden REDDİ ile mahkememizin GÖREVSİZLİĞİNE,
2-6100 sayılı HMK nın 20. maddesi uyarınca, görevsizlik kararının kesinleşmesinden itibaren 2 hafta içerisinde davacılar tarafından yapılacak müracat halinde dosyanın görevli ve yetkili —– Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesine,
3-Tarafların yukarıda belirtilen süre içerisinde başvarmamaları halinde mahkememizce dosyanın re’sen ele alınarak, 6100 Sayılı HMK’nın 20/1. maddesi gereğince davanın AÇILMAMIŞ SAYILMASINA karar verileceğinin ihtarına,
4-6100 sayılı HMK nın 331/2 maddesi uyarınca harç, yargılama gideri, vekalet ücreti ve gider avansı gibi hususların görevli ve yetkili mahkemece hüküm altına alınmasına,
Dair, davacı vekili ve davalı vekilinin yüzüne karşı gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde ———- Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı.22/09/2020