Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1047 E. 2020/571 K. 24.09.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2019/521 Esas
KARAR NO: 2020/616
DAVA: Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 08/02/2019
KARAR TARİHİ: 06/10/2020
Mahkememizde görülmekte olan Tazminat (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekilinin mahkememize sunduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin ——– tarihinde —— vergi kredisinin ödenmesi için talimat verildiğini, davalı bankanın———— vegirelirini ödediğini ancak— isimlendirilen——- vergiyi ödemediğini, davalı bankaya hatırlatıldığında gecikmeli olarak ödendiğini, bu nedenle müvekkili şirketin gelir vergisindeki %5’lik indirimden faydalanamadığını, bu konuda arabuluculuğa başvurulduğunu ancak sonuç elde edilemediğini, bu nedenlerle şimdilik sadece ———- dönemine ilişkin ortaya çıkan zararlarının sınırlı devam eden yıllarda ortaya çıkabilecek zararlara ilişkin taleplerinin saklı kalmak kaydı ile —— zararın arabulucuya müracaat tarihi olan ———tarihinden itibaren işleyecek avans faiz ile birlikte davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; Davanın yetkisiz mahkemede açıldığını, davada hukuki yarar şartı bulunmadığını, açılan dava, haksız ve mesnetsiz olduğunu, davacı şirket tarafından gönderilen ——- tarihli talimat içeriğinde belirtilen tahakkuk fişlerinin eksik konulduğunu, ayrıca talimat; muhtasar için şu kadar, ——- için bu kadar şeklinde ayrı ayrı belirtilmediğini, davacının talep ettiği maddi tazminat talebinin yerinde olmadığını, bu nedenle yetki itirazın kabulü ile dosyanın ——– Asliye Ticaret Mahkemesine gönderilmesini, davanın reddine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davacı yana tahmiline karar verilmesini talep ve beyan etmiştir.
Mahkememizce dosya bilirkişiye tevdii edilerek rapor alınmıştır. — tarihli bilirkişi raporu özetle, Davacı ile davalı Banka ———- düzenlendiğini, davalı bankanın —-ı ile yaptığı protokol gereği vergi Tahsilatlarına aracılık ettiği, davacı şirkete vergi ödemeleri için sıfır faizli kredi tahsis ettiği, davacı şirket tarafından davalı bankaya — tarihli dilekçesinin gönderildiği, talimat dilekçesinde üç adet tahakkuk fişi bulunduğunun belirtildiği, üç adette ——- tutarı toplamı olan —- talimatta hem rakam, hem de yazıyla belirtilmiş olduğu ve kutlandırılan kredi miktarıyla uyumlu olduğunun görüldüğünü, davalı Banka —- tahakkuk fişinin kendilerine iletilmediğini savunmakla birlikte Davacı Şirket tarafından gönderilen talimat ekinde — tahakkık fişi olduğu belirtildiği ve Bankaca bu tahakkukların toplamı kadar kredi kullandırıldığını, —-tahakkuk fişinin eksik gönderildiğine dair bir delil sunulmamış olduğunu, şayet eksik gönderilmiş olsaydı bu tutar kadar eksik kredi kullandırılmasının gerekeceğini, davalı Banka ” Müvekkili Bankanın, vergi memuru gibi değil vergi veznedarı gibi haraket etmiş olduğunu, Müvekkili Bankanın ayrıca davacının, vergi yükümlülükten kapsamını takip gibi bir hukuki sorumluluğunun bulunmadığını, Talimat ekinde eksik tahakkuk olması nedeniyle bankanın sorumluluğundan bahsedilemiyeceğini savlamakla birlikte dava konusu işlemdeki göre —- tahsilatına aracılık ettiği söz konusu Vergiyi eksiksiz olarak tahsil etmek olup, bu görevin ———- bir gereği olduğunu, sunulan tüm deliller birlikte değerlendirildiğinde; Davalı Bankanın cevap dilekçesinde belirttiği gibi eksik tahakkuk söz konusu olmadığını, Bankanın eksik vergi tahsilatının söz konusu olduğunu, davacı Şirketin ——– dönemine ilişkin ———- beyannamesinde hesaplanan ——- olduğu görülmüş olup, Bu tutar üzerinden ;————-indirim tutarı olan ——– verginin davalı bankaca gününde ödenmemesi nedeniyle faydalanamadığını, davacı şirketin uğradığı ———- zarar Davalı Bankanın yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle oluştuğundan doğan zarardan sorumlu tutulabileceğini, uğranılan zarara arabulucuya müracaat tarihi olan —- tarihinden itibaren avans faizi işletilebileceğini, tarafların hukuki nitelikteki talepleri ile, masraf, vekalet ücreti, tazminat ve benzeri diğer taleplerinin mahkememizin kanaatinde olduğu sonuç ve kanaatine varmıştır.
İNCELEME VE GEREKÇE:
Dava, bankacılık işlemlerinden kaynaklanan tazminat davasıdır.
Somut olayımızda, Davacı ile davalı banka arasında ——— tarihinde ticari hizmetler sözleşmesini düzenlendiği, söz konusu sözleşme incelendiğinde “ödeme hizmetlerine ilişkin genel hükümler” başlığı altında ” Fatura ödemelerine ————- aracılık edilmesine yönelik işlemler”in sözleşmede yer aldığı, davalı bankanın Maliye Bakanlığı ile yaptığı protokol gereği vergi tahsilatlarına aracılık ettiği, davacı şirkete vergi ödemeleri için sıfır (0) faizli kredi tahsis ettiği, davacı şirket tarafından davalı bankaya —– tarihinde dilekçe ekinde üç adet tahakkuk fişi bulunduğunun belirtildiği toplam fiş tutarlarının —– olduğu, davalı banka————– konulu tahakkuk fişinin kendilerine iletilmesine rağmen eksik vergi tahsilatı yapıldığı, davacı şirketin ——- dönemine ilişkin kurumlar vergisi beyannamesinde hesaplanan kurumlar vergisi tutarının — olduğu, bu tutar üzerenden ———- indirim tutarı olan ——— verginin davalı bankaca gününde ödenmemesi nedeniyle faydalanamadığı, bu haliyle bankanın yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle oluşan zarardan sorumlu olduğu vicdanı kanaatine ulaşılmıştır.
Tüm dosya kapsamı bir arada değerlendirildiğinde; mahkememizce alınan bilirkişi raporlarına göre taraflar arasında davacı ile davalı banka arasında —- tarihinde ticari hizmetler sözleşmesini düzenlendiği, gerekli vergi kesintilerinin yapılması amacıyla davacının davalıya sözleşme kapsamında talimat verdiği davacı bankanın talimatı geç yerine getirmesinden kaynaklı davacının ——- vergi indiriminden yararlanamadığı anlaşılarak davalının sözleşmeye aykırı eyleminden kaynaklı oluşan zarardan sorumlu olduğu değerlendirilerek davanın kabulüne karar vermek gerekmiştir.
HÜKÜM:Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın KABULÜ ile —— temerrüd tarihi olan —— tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacı tarafa ödenmesine,
2-Hüküm altına alınan miktar üzerinden hesaplanan 1.554,43 TL karar ve ilam harcının, dava açılırken peşin olarak alınan 388,59 TL harçtan mahsubu ile bakiye ‭1.165,84‬ TL karar ve ilam harcının davalıdan tahsili ile hazineye irat kaydına,
3-Davacı davada kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre hesaplanan 3.413,16 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
4-Davacı tarafından yatırılan 44,40 TL başvuru harcı, 388,59 TL peşin harç toplamı 432,99 TL ile ‭‭2.998‬,00 TL ( 1.600,00 TL bilirkişi ücreti, 1 Tebligat gideri 14,00 TL, 1 Müzekkere 6,50 TL, 11 E-Tebligat gideri 57,50 TL, arabuluculuk ücreti 1.320,00) olmak üzere toplam ‭‭3.430,99‬ TL olan yargılama giderinin davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine,
5-Davalı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından arta kalan kısmının karar kesinleştiğinde talep halinde davalıya iadesine,
6-Davacı tarafından dava dosyasına yatırılan gider avansından artan kısmın HMK. 333.maddesi gereğince karar kesinleştikten sonra davacıya iadesine,
Dair, davacı vekilinin ve davalı vekilinin yüzüne karşı, gerekçeli kararın tebliğ tarihinden itibaren 2 hafta içerisinde ———– Adliye Mahkemesine istinaf yolu açık olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlatıldı. 06/10/2020