Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2019/1005 E. 2023/756 K. 26.09.2023 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO: 2019/1005 Esas
KARAR NO: 2023/756
DAVA: Tazminat (Haksız Fiilden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ: 18/12/2018
KARAR TARİHİ: 26/09/2023

Mahkememize tevzi edilen dava dilekçesi mahkememiz esasının yukarıda belirtilen sırasına kaydedilip incelendi

GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA:Davacı vekili dava dilekçesinde özetle;müvekkilinin eşinin kullandığı ——- plaka sayılı araç ile 24/12/2017 tarihinde seyir halinde iken dava dışı sürücü ve işleten —— davalının sigortacısı olduğu aracı kaygan yoldaki dikkatsizliği sebebiyle yan yatırması ve müvekkilinin eşinin araca çarpması sonucu kaza meydana geldiğini, kaza sonrasında müvekkilinin gözünde ciddi şekilde yaralandığını ve bütün tıbbi müdahalelere rağmen %100 oranında görme kabiliyetini kaybettiğini, kaza ile ilgili ——– açılan soruşturma içinde yaptırılan bilirkişi incelemesinde dava dışı sürücünün asli kusurlu olduğunun tespit edildiğini, uğranılan zararların tazmini için davanın açıldığını belirterek fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 4000,00 TL maddi tazminatın kaza tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı sigorta şirketinden tahsiline, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsiline, manevi zararlar için dava ve talep haklarının saklı kalmak üzere karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

CEVAP:Davalı vekilini cevap dilekçesinde özetle; öncelikle araç hasarı ve değer kaybına ilişkin huzurda görülmekte olan uyuşmazlık öncesinde müvekkil şirket’e herhangi bir başvuru yapılmamıştır.bu alepler yönünden dava şartı yerine getirilmediğinden davanın reddi gerekmekte olduğunu, huzurda görülmekte olan dava öncesinde davacı tarafından müvekkil şirkete başvuru yapılmışsa da müvekkili şirket sigortalısının kusuru tespit edilemediğinden başvuru reddedilmiştir.hiçbir kabul anlamına gelmemekle birlikte savunmalarımızın kabul görmemesi halinde;davacının kusur ve maluliyet oranının——– dairesi tarafından tespiti gerekmektedir, tazminat hesabının aktüer hesaplama konusunda uzman ve hazine listesinde yer alan bir aktüer tarafından yapılması gerekmektedir, poliçe tarihinde geçerli olan genel şartlar gereğince davacının talebi teminat dışıdır. talebe konu tedavi, geçici bakıcı ve geçici iş görememe tazminatı sosyal güvenlik kurumu’nun sorumluluğundadır.somut olayda müvekkili sigorta şirketi ile davacı arasındaki ilişki ticari nitelik arz etmemekte ve davaya konu tazminat talebi de haksız fiilden kaynaklanmaktadır. ——- tazminatın biçimi ile ilgili konularda borçlar kanunu’nun haksız fiillere ilişkin hükümlere yollama yaptığı ve haksız fiillerde uygulanacak faiz türünün de yasal faiz olduğu dikkate alındığında davacı vekilinin en yüksek faiz isteminin de reddi gerekmektedir, davacının kazada tam kusurlu olması sebebiyle davanın reddine, araç hasarı ve değer kaybı talepleri yönünden ayrıca dava şartı yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine, talebimizin kabul edilmemesi halinde dava konusu kaza sebebi ile uğradığı maluliyet oranının ——– alınacak rapor ile tespitine;3-tazminat hesabına ilişkin raporun hazine müsteşarlığı listesinde yer alan uzman aktüerden alınmasına, temerrüde düşmemiş ve davanın açılmasına sebebiyet vermemiş bulunan müvekkil şirket aleyhine yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmamasını, hükmolunması halinde müvekkil şirketin sorumlu olduğu azami poliçe limiti ve sigortalı araç sürücüsünün kusur oranı dikkate alınarak yargılama giderine, faize ve vekalet ücretine hükmolunmasına,davacının, müvekkil şirket bakımından poliçe teminatı dışında bulunan taleplerinin reddine, karar verilmesini talep etmiştir.

DELİLLER:——– Hastanesine, ——— Başsavcılığına ve ———Asliye Ceza Mahkemesine, 26.12.2019 tarihli ara karar ile dosyanın ——- gönderilerek, Davacının maluliyet oranının ve geçici iş göremezlik süresinin tespiti amacıyla (özürlülük ölçütü yönetmeliği dikkate alınarak) rapor aldırılmasına karar verilmiş olup, 22.11.2021 tarihli ——– raporu mahkememize teslim edilmiştir.——– Raporunda Özetle; ——– kızı ——- doğumlu, ———- 24/12/2017 tarihinde geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve ——- sayılı ——– yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları Hakkında Yönetmelik dikkate alındığında; Görme Sistemi yetersizlik oranı %32, Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının %32 (yüzdeotuziki) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa olunduğu görülmüştür. Kusur Yönünden İncelemede; ——— Amirliği tarafından düzenlenen ——— kaza sıra numaralı Yaralanmalı Trafik Kazası Tespit Tutanağına göre 24.12.2017 tarihinde davacıya ait bulunan ——– plakalı araç ile ——— plakalı ——— çekici ile arkasında bağlı ——– plakalı ——– çarpışması neticesinde yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği tespit edilmiştir. Kaza tespit tutanağının incelenmesi neticesinde aşağıdaki tespitler yapılmıştır. Kazanın yerleşim yeri içinde meydana geldiği azami hız limitinin 100 km/saat olduğu, Yolun bölünmüş yol olduğu, kaplamanın asfalt, yolun devlet karayolu olduğu, Kazanın ——– ilçesinden ———- ilçesi yönünde 2 kilometre 900 metrede meydana geldiği, 14.07.2020 tarihli ara karar ile dosyanın kusur ve hasar konusunda uzman makine mühendisi bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 22.11.2021 tarihli raporu mahkememize teslim edilmiştir. Yolda oto korkuluk, yaya yolu ve trafik işaret levhası bulunmadığı, Yol şerit çizgisi ve emniyet şeridi bulunduğu, Yolun düz eğimsiz bir yol olduğu, yolda kavşak bulunduğu, Aydınlatma ve trafik lambası bulunduğu, trafik görevlisi ve görüşe engel bir cismin bulunmadığı, Kaza sonrasında araç haricinde hasar gören unsur, yolda çalışma bulunmadığı, Kazanın alacakaranlıkta meydana geldiği, hava durumunun açık, yolun yüzeyinin buzlu olduğu, İlk yardımın sağlık ekibi tarafından yapıldığı, Kazanın 2 araçlı kaza olduğu, duran araca çarpma şeklinde gerçekleştiği, kazaya etken yol sorununun bulunmadığı, Davacının aracında sürücü ve yolcunun yaralandığı tespit edilmiştir. Kolluk Kuvvetleri tarafından düzenlenen tutanağa göre davacıya ait bulunan ——— plakalı aracı sevk ve idare eden sürücü ——— ——— istikametinden ——— istikametine doğru seyri esnasında aynı istikamette sürücü ———- yapmış olduğu tek taraflı kaza nedeniyle yolda yan duran ——— sağ arka tekerlerine çarpması neticesinde yaralanmalı trafik kazasının meydana geldiği tespit edilmiştir. ——– Dairesi tarafından 09/06/2021 tarihli ve ——— sayılı raporda çekici sürücüsü ——– hızını buzlu zeminde ayarlayamayarak aracın hakimiyetini kaybetmesi ve yolun sağ ve kısmen sol şeridini kapanmasına sebebiyet vermesi, yolun kapanması sonrasında gelen sürücülere gerekli işaretleme yapmaması nedeniyle kazanın oluşumunda ASLİ ve %60 KUSURLU olduğu, davacıya ait bulunan aracın sevk ve idare eden sürücü ——— ise yola gereken dikkati vermeyerek hızını buzlu zemine göre ayarlamaması, kaza yapan aracı gördüğünde aldığı tedbirde etkisiz kalması nedeniyle kazanın oluşumunda TALİ ve %40 KUSURLU olduğu tespit edilmiştir. 10.02.2022 tarihli ara karar ile dosyanın kusur ve hasar konusu ile nitelikli hesaplama konusunda uzman bilirkişilere tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 17.06.2022 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi raporunda özetle; A) Kusur Ve Hasar Tespiti Yönünden Sonuç : Hukuki durumun değerlendirilmesi ve delillerin takdiri Yüce Mahkemeye ait olmak üzere; Davalı ——– Şirketi nezdinde trafik sigortalı ——— plakalı çekici sürücüsü ——– kazanın oluşumunda ASLĠ ve %60 KUSURLU, davacıya ait bulunan ——– plakalı aracı sevk ve idare eden sürücü ——- ise kazanın oluşumunda TALĠ ve %40 KUSURLU olduğu tespit edilmiştir. Davacıya ait bulunan ——— plakalı aracın dava konusu kazadan 4 gün sonra onarım yapılmadan satılması nedeniyle tazminat hesabı dava konusu kazanın hemen öncesindeki piyasa değeri ile kazadan sonraki hasarlı değerinin düşülmesi ile hesaplanmıştır. Dava konusu kazanın hemen öncesindeki piyasa değerinin 25.000,00 TL olduğu, kazadan sonraki hasarlı haliyle değerinin ise 10.000,00 TL olduğu tespit edilmiş olup piyasa değerinden hasarlı değerinin düşülmesi neticesinde 15.000,00 TL tazminat hesaplanmıştır. Davacı, aracının dava konusu kazanın öncesindeki piyasa değerini tazmin etmiş olması nedeniyle davacının değer kaybı zararı bulunmamaktadır. Davalı ——– Şirketi nezdinde trafik sigortalı aracın sürücüsünün kazanın oluşumunda %60 kusurlu olması nedeniyle davalı kuruluşun hasar tazminatı açısından sorumluluğunun 9.000,00 TL olduğu tespit edilmiştir.B) Cismani Zarar Tespiti Yönünden Sonuç : Davalı ——– ġirketi’nin ZMMS Poliçesi Sakatlık Teminat Limiti Ġle Sınırlı Olarak Davacı ——– % 32 Oranındaki Sürekli İş göremezlik Sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararı = 330.000 ,00 TL Olarak tespit edildiği, sonuç ve kanaatine varıldığı görülmüştür.02.03.2023 tarihli ara karar ile dosyanın aktüerya konusunda uzman bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 18.07.2023 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi Ek Raporunda Özetle; Davacı ——— ( davalı yanın % 60 kusur sorumluluğuna göre ) 24.12.2017 tarihinde maruz kaldığı trafik kazası sebebiyle % 32 oranındaki maluliyeti sebebiyle nihai ve gerçek maddi zararı toplamı = 656.307,95 TL. olup, davalı ——— Şirketi’nin ZMMS. Poliçesi teminat limiti sakatlık teminat limiti kapsamında sorumlu olduğu 330.000,00 TL. tutarındaki sakatlık teminat limitinin üzerindedir. Bu itibarla, Davalı ——– Şirketi’nin ZMMS Poliçesi Sakatlık Teminat Limiti İle Sınırlı Olarak Davacı ——— % 32 Oranındaki Sürekli İşgöremezlik Sebebiyle Nihai ve Gerçek Maddi Zararı = 330.000,00 TL 17.04.2023 Tarihli Islah Talebi İle Bağlı Kalınması Halinde Davacı ——— % 32 Oranındaki Sürekli İşgöremezlik Sebebiyle Maddi Zararı = 266.103,17 TL olarak tespit edildiği görülmüştür.

DAVANIN HUKUKİ NİTELİĞİ ve GEREKÇE:Dava, trafik kazasından kaynaklı değer kaybı, hasar tazminatı, sürekli iş göremezlik tazminatı ve tedavi giderleri tazminatına ilişkindir.
Kural olarak haksız fiilden kaynaklanan tazminat davalarında gerçek zarar ilkesi geçerlidir. Zarar gören ancak haksız fiil sebebiyle uğradığı gerçek zararını haksız fiil sorumlularından isteyebilir.Zarar bir eksilmeyi ifade eder. Haksız fiilin borç doğurmasının sebebi doğan zararı giderme yükümlülüğünden kaynaklanır. Haksız fiil faili bu fiili ile yaratmış olduğu eksilmeyi gidermek, zarar gören kişiyi fiilden önceki durumuna getirme borcu altına girmiştir. Haksız fiil failinin borcu doğan bu zararı tazmin etmeye dayanır. Buna göre haksız fiilden doğan tazminat borcunun üst sınırını doğan zarar oluşturur. Zarar belirlenirken, uğranılan gerçek zararın dışına taşılamaz. Zarar görenin zararla ilgisi saptanamayan giderleri zarar kapsamının dışında tutulmalıdır. Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası, poliçede tanımlanan motorlu aracın işletilmesi sırasında, bir kimsenin ölümüne veya yaralanmasına veya bir şeyin zarara uğramasına sebebiyet vermiş olmasından dolayı, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’na göre işletene düşen hukuki sorumluluğu, zorunlu sigorta limitlerine kadar temin eder. Araçta meydana gelen hasar bedeli gibi bu hasardan kaynaklanan değer kaybı zararı da ZMSS teminatı kapsamındadır. Türk Borçlar Kanunu’nun 49.maddesi vd, Zorunlu Mali Sorumluluk Sigortası Genel Şartları, 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu’nun 91/1, 85/1ile ilgili madde düzenlemeleri gözetildiğinde; davalı sigorta şirketinin sigortalısına ait aracın trafik sigortacısı olup ZMSS poliçesi gereği, davacının aracında meydana gelen hasara ilişkin gerçek zarar miktarı ile sınırlı sorumludur.MALULİYET AÇISINDAN; Yargıtay uygulamalarına göre maluliyet oranlarının tespiti ——– Dairesi veya ——– bölümleri gibi kuruluşlarının oluşturulacak uzman doktor heyetinden kaza tarihi 01.06.2015-20.02.2019 tarihleri arası Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik, 20.02.2019 tarihinden sonra Erişkinler İçin Engellilik Değerlendirmesi Hakkında Yönetmelik hükümleri dikkate alınarak yapılması gerekmektedir. Somut olayda kaza tarihi 24/12/2017 olup, Özürlülük Ölçütü, Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurul Raporları Hakkında Yönetmelik hükümlerine göre maluliyet oluşup oluşmadığı, oluşmuş ise oranı belirlenmesi gerekmektedir.Davacı hakkında ——— Kurulu’nun 17/11/2021 tarihli raporunda geçirdiği trafik kazasına bağlı gelişen yaralanmasının, 30/03/2013 tarih ve ——–sayılı resmi gazetede yayımlanan Özürlülük Ölçütü Sınıflandırması ve Özürlülere Verilecek Sağlık Kurulu Raporları hakkında yönetmeliği dikkate alındığında; Kişinin Tüm Vücut Engellilik Oranının % 32 (otuziki) olduğu, İyileşme (iş göremezlik) süresinin kaza tarihinden itibaren 3 (üç) aya kadar uzayabileceği oy birliği ile mütalaa edilmiştir. Davacının davaya konu trafik kazasına bağlı yaralanması nedeniyle %32 oranında maluliyete uğradığı anlaşılmıştır.KUSUR AÇISINDAN;
Dava konusu olayın; 24/12/2017 günü, saat 07:40 sıralarında sürücü ——–, sevk ve idaresindeki ——– plaka sayılı kamyonet ile ——– kod nolu devlet yolunu takiben ——– yönüne doğru seyirle olay mahalline geldiğinde daha önce buzlu ve karlı zeminde davalı sigorta şirketinin sigortalısı sürücü ——– hâkimiyetinden çıkarak yolun sağ şerit ile kısmen sol şeridi kapatacak şekilde konumlanmış olan ——- plakalı çekiciye takılı ——– plakalı ——— sağ yan arka kesimine, idaresindeki vasıtanın sağ ön ağırlıklı kesimi ile çarpması neticesinde, dava konusu kaza meydana geldiği, ———- tarafından düzenlenen raporda; Sürücü ——–, idaresindeki araç ile seyrini sürdürürken hızını buzlu zemin şartlarına göre ayarlamamasından dolayı vasıtanın hakimiyetini kaybederek yolun sağ şeridini ve kısmen sol şeridini kapatacak şekilde kapanmasına sebebiyet vermiş, yolun kapandığına ilişkin yaklaşan araç sürücülerini uyarmaya yönelik olarak gerekli işaretleme yapmamış, ——— fark edilmesi adına herhangi bir işaretleme yapmayıp kazanın meydana gelmesine zemin hazırlandığı, mevcut şartlarda meydana gelen olayda davalının sigortalısının %60 oranında asli kusurlu olduğu, sürücüsü ——— ise idaresindeki araç alacakaranlıkta, aydınlatması mevcut olan zemini buzlu devlet yolunda seyrini sürdürürken yola gereken dikkatini vermemiş, hızını buzlu zemin şartlarına göre ayarlamamış, ön ilerisinde daha önce sürücü hakimiyetinden çıkarak sağ şeridi ve kısmen sol şeridi kapatacak şekilde konumlanan çekici ve buna bağlı ——– zamanında fark edememiş, fark ettiğinde hızını zemin şartlarına göre ayarlamamasından dolayı aldığı tedbirde etkisiz kalarak kazayı önleyemediği, kazanın meydana gelmesinde %40 oranında tali kusurlu olduğunun bildirilmiştir.——- Asliye Ceza Mahkemesi’nde hükme esas alınan raporda ——- Dairesi tarafından düzenlenen raporla aynı mahiyette rapor olduğu ve kusur oranlarının aynı olduğu, anılı rapor göre davalının sigortalı sürücünün sanık sıfatı ile cezalandırıldığı anlaşılmıştır.HASAR İNCELEMESİ VE AKTÜERYA HESABI YÖNÜNDEN;Dosyanın aktüerya konusunda uzman bilirkişi ——– ve Hasar Uzmanı ——– tevdi edilerek hazırlanan bilirkişi kök raporunda özetle; davacının aracının ağır hasarlandığı, aracın hasarlı bir şekilde satıldığı, kazanın hemen öncesindeki piyasa değerinin 25.000,00 TL olduğu ve kazadan hemen sonraki hasarlı değerinin ise 10.000,00 TL olduğu dikkate alındığında piyasa değerinden sovtaj değerinin düşülmesi neticesinde 15.000,00 TL tazminat miktarının belirlendiği, davacının kusura göre zararının 9.000,00 TL olduğu, piyasa değerinin tazmin edilmiş olması nedeniyle değer kaybı oluşmayacağı, davacının meydana gelen kazaya bağlı olarak %32 oranında belirlenen maluliyeti nedenivle talep edebileceği maddi tazminatının hesabı yapıldığı, bakiye ömür süresinin tespitinde ——– tablosunun esas alındığı, kazanç durumunun asgari ücret üzerinden hesaplandığı, davacının sürekli iş göremezlik tazminatını 441.838,62 TL ve poliçe limitini 330.000,00 TL olduğunun bildirildiği görülmüştür.Davacı yanca raporda tespit edilen sürekli iş göremezlik tazminatının üzerinden kusur oranına göre 265.103,17 TL ve hasar tazminatının 9.000,00 TL üzerinden ıslah edildiği, tedavi gideri talebi bakımından davadan feragat edilmiştir.Aktüerya Bilirkişisinden güncellenen asgari ücret üzerinden ek rapor alınmıştır. Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının geçirmiş olduğu trafik kazasından kaynaklı olarak davalı sigorta şirketinin sigortalı sürücüsünün araç ile seyrini sürdürürken hızını buzlu zemin şartlarına göre ayarlamamasından dolayı vasıtanın hakimiyetini kaybederek yolun sağ şeridini ve kısmen sol şeridini kapatacak şekilde kapanmasına sebebiyet vermesi, yolun kapandığına ilişkin yaklaşan araç sürücülerini uyarmaya yönelik olarak gerekli işaretleme yapmaması çekici ev çekiciye takılı ——- fark edilmesi adına herhangi bir işaretleme yapmayarak dava konusu kazanın meydana gelmesinde %60 oranında kusurlu olduğu, davacının maluliyet oranının kaza tarihindeki yönetmeliğe göre davacının tüm vücut engellilik oranının % 32 olarak tespit edildiği, tamirin ekonomik olup olmadığının değerlendirilmesinde tamirin ekonomik olmadığı, tamirin ekonomik olmadığından aracın kaza tarihindeki 2. el piyasa rayiç bedelinde sovtaj değerinin mahsubu ile gerek zarar miktarının hesaplanması gerektiği, perte ayrılması durumunda davacının değer kaybı zararının olmayacağı, davacının araca ilişkin maddi zararının 9.000,00 TL olduğu, davacının sürekli iş göremezlik tazminatının 656.307,95 TL ve poliçe limitinin 330.000,00 TL olduğu, sigorta şirketine davacı yanca 19/11/2018 tarihinde başvuru yapıldığından bu yöndeki davalı vekilinin itirazlarının ve zamanaşımı itirazının yerinde görülmediği, dosyada alınan ve yukarıda açıklanan raporlar uygun ve denetime elverişli bulunarak, taleple bağlılık ilkesi de gözetilerek aşağıdaki şekilde karar verilmiştir.

H Ü K Ü M: Gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davacının hasar tazminatı davasının KABULÜ ile; 9.000,00 TL hasar tazminatının temerrüt tarihi 04/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
2-Davacının değer kaybı talebinin REDDİNE,
3-Davacının tedavi masraflarına ilişkin talebin feragat nedeniyle REDDİNE,
4-Davacının sürekli iş göremezlik tazminatı talebinin KABULÜ ile; 265.103,17 TL tazminatın temerrüt tarihi 04/12/2018 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
5-Harçlar yasası uyarınca alınması gereken 18.723,98 TL harçtan, peşin yatırılan 68,31 TL harç ile 930,00 TL ıslah harcının düşümü ile geri kalan 17.725,67 TL harcın davalıdan alınarak hazineye İRAD KAYDINA,
6-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca sürekli iş göremezlik tazminatı bakımından 41.765,48 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
7-Davacı kendisini bir vekil ile temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan A.A.Ü.T. uyarınca hasar tazminatı bakımından 9.000,00 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
8-Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 2.000,00TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
9-Davacı tarafından yapılan 3.250,00 TL bilirkişi ücreti, 68,31 TL peşin harç, 930,00 TL ıslah harcı ve 305,75 TL posta gideri olmak üzere toplam 4.554,06 TL yargılama giderinden kabul (%99,27)-red oranına göre belirlenen 4.520,82 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya VERİLMESİNE, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde BIRAKILMASINA, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer OLMADIĞINA,
10——– 09/09/2021 tarih ve ——– adli tıp numaralı faturası için 1.070,00 TL, ——– 31/03/2021 tarih ve ——– adli tıp numaralı faturası için 723,00 TL, olmak üzere toplam 1.793‬,00 TL yargılama giderinin davalıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, karar kesinleştiğinde davalı tarafından ——— ——– Şubesindeki ——– iban nolu hesabına yatırıldığı ve makbuzu sunulduğu takdirde bedelin tahsiline YER OLMADIĞINA,
11-Artan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacıya İADESİNE,
Dair; Gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalı tarafın yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı. 26/09/2023