Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/989 E. 2020/75 K. 04.02.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı kesinleşmiş bir karardır.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ

GEREKÇELİ KARAR
ESAS NO : 2018/989 Esas
KARAR NO : 2020/75

DAVA : İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ : 04/02/2020

Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Bankacılık İşlemlerinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili—– harç tarihli dava dilekçesinde özetle; Davalı firma … ile müvekkili banka arasında imzalanan Genel Kredi Sözleşmesi gereği firmaya taksitli ticari kredi kullandırıldığını, kredi borçlarının ödenmemesi üzerine ihtarname keşide edildiğini, buna rağmen ödeme yapılmadığı için İstanbul Anadolu—– İcra Müdürlüğünün —- Esas sayılı takip dosyası ile icra takibi başlatıldığını, asıl borçlunun borca faize ve ferilerine itiraz ettiğini, iş bu nedenle yapılan itirazın iptalini ve takibin devamını, % 20’den aşağı olmamak üzere icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı tarafın dosyaya cevap vermediği anlaşıldı.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava davacının temlik aldığı alacağa ilişkin bankanın başlatmış olduğu takipte ödeme emrine yapılan itirazın iptali davasıdır.Davacı … ——– tarihinde tahsili gecikmiş alacakların satış ve devir sözleşmesi başlıklı alacağın temliki sözleşmesini dosyaya sunmuştur.İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir
İcra dosyası fiziken celp edilmiş, davalının —- tarihinde ödeme emrine itiraz dilekçesi sunduğu,ödeme emrinin15/12/2014 tarihinde borçluya tebliğ edildiği,itirazın süresinde olduğu tespit edilmiştir.Ödeme emrine itiraz dilekçesinin alacaklıya tebliğ edildiğine ilişkin kayıt bulunmadığından, itirazın iptali davalarının açılmasına ilişkin 1 yıllık hak düşürücü sürenin tebliğden itibaren başlaması nedeniyle sürenin geçmediği ve davanın hak düşürücü süre içerisinde açıldığı tespit edilmiştir.
21/10/2019 tarihli ara karar ile dosyanın bir bankacı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve 14/11/2019 tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Bilirkişi raporunda : ”1-) 17/11/2014 Takip tarihi itibariyle davacı bankanın davalıdan;
————————– Numaralı taksitli ticari kredi için;
Talep Edilebilecek Tutar
Asıl Alacak
——
İşlemiş akdi faiz
———-
İşlemiş temerrüt faizi
—–
Faizin %5 BSMV’si
——–
——–
Toplam
———-
Talep edebileceği,
————————- Numaralı taksitli ticari kredi için;
Talep Edilebilecek Tutar
Asıl Alacak
———-
İşlemiş akdi faiz
——
İşlemiş temerrüt faizi
—–
Faizin %5 BSMV’si
——
Toplam
———
Talep edebileceği,
Davacı Bankanın —— takip tarihi itibarı ile davalı kefilden; ——- olan asıl alacak tutarı için; takip tarihinden tamamen tahsiline kadar %39,60 temerrüt faizi ve faiz üzerinden %5 gider vergisi talep edebileceği, —– olan asıl alacak tutarı için; takip tarihinden tamamen tahsiline kadar %38,16 temerrüt faizi ve faaiz üzerinden %5 gider vergisi talep edebileceği, ” tespit edilmiştir.
———- tarihli duruşma ara kararı ile dosyanın seçilecek bir bankacı bilirkişisine tevdi edilerek bilirkişi raporu alınması yönünde ara karar kurulmuş ve —–tarihli bilirkişi raporu mahkememize teslim edilmiştir.Hükme elverişli bilirkişi raporunda banka kayıtları da incelenerek taraflar arasında yer alan ilişki çerçevesinde borç miktarı hesaplanmıştır.Taraflar arasında akdi ilişkinin 30/09/2013 tarihinde imzalanan genel kredi sözleşmesinden doğduğu anlaşılmıştır.Hükme elverişli bilirkişi raporu doğrultusunda yukarıdaki tablolarda yer alan alacak doğrultusunda davanın tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla kısmen kabulüne karar verilmiştir.
İcra-İnkar tazminatı İİK 67/2 maddesinde “Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir. İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır. Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.Buna göre icra inkar tazminatına hükmedilebilmesi için :1) Geçerli bir ilamsız icra takibinin bulunması gerekir,2) Borçlu süresi içinde ödeme emrine itiraz etmiş olmalıdır 3)Süresi içinde açılmış bir itirazın iptali davası olmalıdır 4) İcra inkar tazminatı talep edilmiş olmalıdır 5)Borçlunun icra dairesine yapmış olduğu itirazında haksız olması gerekir 6)Alacak likit olmalıdır.
Alacağın likit olması konusunu Yargıtay Genel Kurulu ——. Numaralı kararında; ”Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir.” şeklinde açıklamıştır.Bir alacağın likit olup olmadığı hususu değerlendirilirken her uyuşmazlık kendi koşullarında değerlendirilecek,alacağın miktarının belli ve sabit ya da borçlu tarafından bilinebilir olduğu durumlarda söz konusu alacağın likit olduğu kabul edilecektir.Davanın genel kredi sözleşmesi nedeniyle ödenmeyen borca ilişkin olduğu,davacı tarafça talep edilen miktarın davalı tarafça bilinebilir ve alacağın likit olduğu gözetilerek icra-inkar tazminatına hükmedilmiştir.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
1-Davanın kısmen kabulü ile;
Tahsilde tekerrür olmamak kaydıyla, İstanbul Anadolu—-. İcra Müdürlüğü’nün—– Esas sayılı takip dosyasına davalının yaptığı itirazın;
—————— taksitli ticari kredi yönünden: —- alacak—– işlemiş akdi faiz+1.207,83 TL işlemiş temerrüt faizi+ 103,54 TL BSMV olmak üzere toplam 26.762,85 TL üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %38,16 Temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesine, asıl alacak miktarı olan —– üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
————– No’lu taksitli ticari kredi yönünden: — asıl alacak+326,02TL işlemiş akdi faiz—– işlemiş temerrüt faizi— olmak üzere toplam —üzerinden iptaline, asıl alacağa takip tarihinden itibaren %38,16 Temerrüt faizi ve bu faiz üzerinden %5 gider vergisi işletilmesine, asıl alacak miktarı olan —üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
2-Fazlaya ilişkin talebin Reddine,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen —- kısım yönünden alınması gereken —— harçtan peşin alınan 623,81 TL harcın mahsubu ile bakiye—karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan– peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan —- göre alınması gereken —– vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davacı tarafından yapılan toplam 1.100,00 TL bilirkişi ücreti ve 48,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 1.148,50 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 1.097,66 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı vekilinin yüzüne karşı davalının yokluğunda verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.