Emsal Mahkeme Kararı İstanbul Anadolu 10. Asliye Ticaret Mahkemesi 2018/978 E. 2020/303 K. 30.06.2020 T.

Görüntülediğiniz mahkeme kararı henüz kesinleşmemiştir. Yararlı olması amacıyla eklenmiştir.

T.C. İstanbul Anadolu 10. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
ESAS NO : 2018/978 Esas
KARAR NO : 2020/303
DAVA : İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan)
DAVA TARİHİ : 28/12/2018
KARAR TARİHİ: 30/06/2020
Mahkememizde görülmekte olan İtirazın İptali (Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda,
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ:
DAVA: Davacı vekili ————- harç tarihli dava dilekçesinde özetle; davalı şirket müvekkili şirket bünyesinde kullanılmakta olan çağrı merkezi ürünleri için müvekkili şirketten talepte bulunduğunu, davalının talebi üzerine müvekkili şirket tarafından çağrı merkezi teklifi adı altında davalıya teklif sunulduğunu, davalı müvekkili şirketin teklifini ——- tarihinde kabul edildiğini, Kabul edilen çağrı merkezi teklifine istinaden müvekkili şirket tarafından davalıya ———- numaralı ——-tutarlı fatura kesildiğini, Davalı faturaya yasal süre içinde itiraz etmediğini ve faturayı kabul etmediğini, davalı faturanın bir kısmını iki buçuk ay sonra —– tarihinde kalan tutarının ise yine bir kısmını bir buçuk yıl sonra —— tarihinde ödediğini, çağrı merkezi teklifinin 5. Maddesinde teklifimiz———- cinsinden olup ödemeler —- olarak yapılacağına, davalının ödemeleri fatura kesildiği tarihteki kur üzerinden—- cinsinden ödeme yaptığını, davalı şirket tarafından eksik ödeme yapıldığını, davalı tarafın —– ödeme yapıldığını, ödeme tarihindeki kur —- olduğuna ödenen tutar —— denk geldiğini, – tarihinde yapılan ——– ödeme yönünden ise söz konusu ödeme tarihindeki kur —- ödenen tutar ise — ye denk geldiğine, müvekkili şirket tarafından kur farklı bedeline ilişkin — tarihli ———numaralı ———– bedelli fatura kesildiğini ve davalıya gönderildiğini, davalı tarafından haksız yere faturaya iade faturası kesildiğini ve ödeme yapılmadığını, bu nedenle davalının kötü niyetli, haksız ve mesnetsiz itirazının iptali ile takibin devamına ve davalı aleyhine %20 den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; müvekkili şirket hakkında —–tarihinde imzalandığını, davacı müvekkili şirkete teklifte yer alan hükümler doğrultusunda — tarihli ve —— numaralı fatura gönderdiğine, faturanın davacının aksine —— tutarından değil — tutarlı olduğunu, müvekkili şirket davacı şirkete — tarihinde — tarihinde de —- ödeme yaptığını yapmış olduğu hizmete ilişkin tüm borcunu ——– ödediğini, müvekkil tarafından ödemelerin yapıldığını karşı taraf da dava dilekçesinde belirttiğini, söz konusu teklifin 5. maddesinde ödemelerin; ödeme günündeki döviz kuru üzerinden ödeneceğine ilişkin bir hüküm yer almadığını, müvekkili şirkete gönderilen fatura bedeli TL cinsinden gösterildiğini, faturanın en alt kısmında ödenecek tutar olarak ——– gösterildiğini, müvekkili şirketin, davacı şirkete olan borcu ——– borcu olduğunu, bu borcun tamamı müvekkili tarafından karşı tarafa ödendiğini, fatura, ihtar, icra takibi ve dava tarihleri göz önüne alındığında kur farkından doğan alacaklara ayrıca — matraha dahil edilemediğini, —- kanunu madde — yer alan düzenlemede kur farkında doğan unsurlara —- matrahına dahil edileceği hükmü —– tarihli ve —- sayılı Kanunun 18 inci maddesiyle yapılan eklemeyle hüküm altına alındığını, — tarihli kanun öncesindeki kur farkı faturalarına —- matraha dahil değil olmadığını, davacı yan faturanın hangi tarihte müvekkili şirkete tebliğ edildiğini, vadenin hangi tarih olduğunu görmediğini, davacı tarafından haksız ve mesnetsiz yere açılan işbu davanın reddine, haksız ve kötü niyetli şekilde icra takibi başlatan ve bu davayı açan davacı aleyhine %20’ den az olmayacak şekilde kötü niyet tazminatına hükmedilmesine, vekalet ücreti ve yargılama giderlerinin davacı yana yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir.
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:
Dava kur farkı fatura bedeline dayalı takipte ödeme emrine yapılan itirazın iptali davasıdır.İtirazın iptali davası İcra İflas Kanunun 67. Maddesinde “Takip talebine itiraz edilen alacaklı, itirazın tebliği tarihinden itibaren bir sene içinde mahkemeye başvurarak, genel hükümler dairesinde alacağının varlığını ispat suretiyle itirazın iptalini dava edebilir.Bu davada borçlunun itirazının haksızlığına karar verilirse borçlu; takibinde haksız ve kötü niyetli görülürse alacaklı; diğer tarafın talebi üzerine iki tarafın durumuna, davanın ve hükmolunan şeyin tahammülüne göre, red veya hükmolunan meblağın yüzde yirmisinden aşağı olmamak üzere, uygun bir tazminatla mahkum edilir.İtiraz eden veli, vasi veya mirasçı ise, borçlu hakkında tazminat hükmolunması kötü niyetin sübutuna bağlıdır.Birinci fıkrada yazılı itirazın iptali süresini geçiren alacaklının umumi hükümler dairesinde alacağını dava etmek hakkı saklıdır.Bu Kanunda öngörülen icra inkar tazminatı, kötü niyet tazminatı ve benzeri tazminatların tespitinde, takip talebi veya davadaki talep esas alınır.” şeklinde düzenlenmiştir.İcra dosyası fiziken celp edilmiş ,ödeme emrinin borçluya —–tarihinde tebliğ edildiği ve borçlunun ödeme emrine süresi içerisinde ——– tarihinde itiraz ederek takibi durdurduğu tespit edilmiştir.
—- İcra dairesinin ——- esas sayılı dosyası dosyamız arasında celp edilmiştıir
Mahkememizin ——– tarihli duruşmasında tarafların ticari defterlerinin incelenerek bilirkişi raporu hazırlanması için dosyanın mali müşavir bilirkişiye tevdiine ilişkin ara karar kurulmuş ve bilirkişi raporunu —- tarihinde sunmuştur.Bilirkişi raporunda özetle : ”
Davacı yanın, ——— takvim yılına ait incelenen resmi defter ve belgelerin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu tespit edilmiştir. Davacının incelenen resmi defter ve belgelerinde — İcra takip tarihi itibarıyla davalıdan —— alacaklı olduğu tespit edilmiştir.
Davalı yanın, ———-takvim yılına ait incelenen resmi defter ve belgelerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu tespit edilmiştir. Davalının incelenen resmi defter belgelerinde davacı bakiyesinin olmadığı, sıfır (-0-) olduğu tespit edilmiştir.
Dosyada fotokopisi mübrez; —— Teklifinin 5. Satış Şartları Maddesinde;
Teklifimize —-dahil değildir.
Teklifimiz ——cinsinden olup ödemeler —-olarak yapılacaktır.
Ödeme %50 siparişle birlikte peşin olarak, %25 Lisan/Donanım teslimiyle, %25 iş teslimiyle yapılacaktır.
Ödeme vadesi fatura kesim tarihinden itibaren 5 iş günüdür.
Teklif edilen fiyatlar,———teslim fiyatlarıdır. ——- dışında yapılacak çalışmalar için oluşabilecek ulaşım ve konaklama masrafları yukarıdaki rakamlara dahil değildir.
Sipariş sonrasında teklif tarihi ile ürünlerin tarafınıza fatura edilme tarihi arasında oluşabilecek——— benzeri her türlü vergi artışları fiyatlarımıza faturalama esasında yansıtılacaktır.
Taraflar arasındaki sözleşmenin 5.maddesinde belirtildiği gibi, ödemelerin ———- cinsinden olacağı yada ödeme tarihindeki ——- döviz kurları üzerinden yapılacağı görülmektedir.
Davanın konusu, davacının davalı adına düzenlendiği —— tarihli ——- numaralı ——– faturanın geç ödenmesinden kaynaklanan;
Davacı yanın —–Noterliği vasıtası ile — tarihinde — yevmiye numarası ile davalı ——–Tarafınızca eksik ödeme yapıldığı ———tutan ödenmesi gerektiği ortada olduğundan — numaralı ——- numaralı —— bedelli faturayı işbu ihtarnamenin tarafınıza tebliğinden itibaren —— içinde ödemenizi, aksi halde yasal yollara başvuracağımızı ihtaren bildiririz” açıklaması İle ihtar etmiştir. İhtarname——— tarihinde tebliğ edildiği dosyada mübrez evraktan anlaşılmıştır.
Davalı yan vekili tarafından ———- tarihinde İhtarnameye Cevap başlıklı yazıda ” Müvekkil şirkete gönderilen —— tarihli faturada ——— döviz kuru hesabı yapılarak —— olarak belirlenmiştir. Faturanın en altında ödenecek tutar olarak da —- gösterilmiştir. Dolayısıyla borç —— borcudur. Bu sebeple kur farkından da bahsedilemez. Ayrıca yine ihtarnamede, müvekkil tarafından kabul edilen ——— 5.maddesinde ödemelerin faturada belirtilen döviz cinsinden ———— ödeme günündeki kuru üzerinden ödenmesi gerektiği iddia edilmiştir. Ancak söz konusu teklifin 5.maddesince böyle bir hüküm yer almamaktadır. Bu sebeple de iddialarınıza katılmamız mümkün değildir. Sonuç olarak gerek taraflar arasındaki sözleşmede ödeme günündeki kurdan ödemelerin yapılacağına yönelik hüküm bulunmaması gerekse müvekkile gönderilen faturaların döviz kuru üzerinden ——- çevrilerek gönderilmesi sonucu borcun —- borcu olması sebebiyle ihtarnamede yer alan taleplerinizi karşılayamayacağımızı ihtarınıza cevaben bildiririz.” Açıklaması ile — vasıtası ile davacı yanın ——— gönderilmiştir.
VUK 215.maddesi göre Kayıt nizamı bakımından —- tutma ve —– Kullanma Zorunluluğu;
2.a) Kayıt ve belgelerde —— birimi kullanılır. Belgeler, Türk parası karşılığı gösterilmek şartıyla, yabancı para birimine göre de düzenlenebilir. Şu kadar ki yurt dışındaki müşteriler adına düzenlenen belgelerde Türk parası karşılığı gösterilme şartı aranmaz.”
Görüldüğü gibi yasa değişikliği ile fatura, Türk parası karşılığı gösterilmek şartıyla yabancı para birimine göre düzenlenebilecektir.
Davacı yanın, davalı yan adına düzenlediği — tarihli — —– faturanın ——– olduğu, Düzenlenen dövizli faturada Türk Lirası Karşılığının gösterilmiş olduğu tespit edilmiştir.
Düzenlenen dövizli faturada ——– karşılığının gösterilmemesi durumunda VUK 352/1-6 maddesi uyarınca 1.derece usulsüzlük cezası ile karşılacaktır.
—-Seri nolu ———-Tebliğinde; Bedelin döviz cinsinden veya dövize endekslenerek ifade edildiği işlemlerde, bedelin kısmen veya tamamen vergi doğuran olayın vukuu bulduğu tarihten sonra ödenmesi halinde satıcı lehine ortaya çıkan kur farkı esas itibarıyla vade farkı mahiyetinde olduğundan matrahın bir unsuru olarak vergilendirilmesi gerekmektedir. Ortaya çıkan kur farklarının içinde —- yer aldığından kur farkı bedeli içinde yer alan —- iç yüzde oranı ile ayrılarak faturada kur farkı bedeli ve —- ayrı ayrı iç yüzde oranı ile ayrılarak faturada kur bedeli ve ——— ayrı ayrı gösterilmesi gerekmektedir. Davacı yanın, davalı adına düzenlediği faturayı, belirtilen şekilde düzenlemiş olduğu tespit edilmiştir.
Davacının incelenen —- resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğunu, —- icra takip tarihi itibariyle davalıdan —— alacaklı olduğunu, davalının incelenen ——- resmi defterlerinin sahibi lehine delil vasfına haiz olduğu —icra takip tarihi itibarıyla davacının bakiyesinin olmadığını, — davacının — asıl alacak talebinin yerinde olduğunu, davacının —talebinin yerinde olmadığını, —– işlemiş ticari temerrüt faizi talep edebileceğini, ” tespitlerini içerir rapor hazırlanmıştır.
Davacı ve davalı tarafların ticari defterleri arasındaki farklılığın davalı tarafında defterlerinde yer alan ancak davacı tarafın defterlerinde yer almayan ———-numaralı faturadan kaynaklandığı anlaşılmıştır.İş bu faturanın davalı tarafça ,davacı tarafın kesmiş olduğu takibe konu kur farkı faturasına binaen kesildiği görülmüştür.Uyuşmazlık davacı tarafın takibe konu kur farkı faturası nedeniyle alacaklı olup olmadığı noktasında toplanmaktadır.
Dosyaya sunulan —teklifi adlı sözleşme incelendiğinde ,sözleşmenin satış şartları başlıklı 5. Maddesinde teklifin ——-cinsinden olduğu ve ödemelerin —– cinsinden yapılacağı kararlaştırılmıştır.Her ne kadar davalı taraf kur farkı faturasına ilişkin iade faturası düzenlemiş ise de sözleşmede ödemelerin —- cinsinden yapılacağının kararlaştırıldığı ve bu nedenle davacı tarafın kur farkı faturası miktarınca alacaklı olduğu anlaşılmıştır.
Davalı tarafın temerrüde ilişkin itirazları yönünden ise ; taraflar arasında akdedilen sözleşmenin 5.maddesi uyarınca fatura kesim tarihinden itibaren 5 iş gününün vade olarak belirlendiği,fatura kesim tarihinin — olduğu,davacı tarafça davalıya yönelik çekilen ihtarname tebliğ tarihinin — olduğu anlaşılmakla ,bilirkişi tarafından —- tarihinin faiz başlangıcı olarak kabul edilerek yapılan işlemiş faiz hesabının —– yerinde olduğu anlaşılmış ve davalı vekilinin bu yöndeki itirazları da reddedilmiştir.
Alacağın likit olması konusunu————- kararında; ”Her uyuşmazlığın kendine özgü somut özelliklerine göre değişmekle birlikte, bir uyuşmazlıkta alacağın likit olup olmadığı belirlenirken, alacak ve onun borçlusu birlikte değerlendirilmelidir. Buna göre, likit bir alacaktan söz edilebilmesi için, ya alacağın gerçek miktarının belli ve sabit olması ya da borçlusu tarafından belirlenebilmesi için bütün unsurların bilinmesi veya bilinmesinin gerekmekte olması; böylece, borçlunun borç tutarını tahkik ve tayin etmesinin mümkün bulunması; başka bir ifadeyle, borçlunun yalnız başına ne kadar borçlu olduğunu tespit edebilir durumda olması gerekir. Gerek borç ve gerekse borçlu bakımından, bu koşullar mevcut ise, ortada likit bir alacak bulunduğu kabul edilmelidir.” şeklinde açıklamıştır.Bir alacağın likit olup olmadığı hususu değerlendirilirken her uyuşmazlık kendi koşullarında değerlendirilecek,alacağın miktarının belli ve sabit ya da borçlu tarafından bilinebilir olduğu durumlarda söz konusu alacağın likit olduğu kabul edilecektir.
Yargıtayın yerleşik kararlarına göre fatura alacakları likit niteliktedir. ————- kararına göre; “Uyuşmazlık, davacının davalıya faturayla sattığı mal bedelinden kaynaklanan alacağın tahsili istemiyle girişilen icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin olup, borcun miktarı belirlenebilir (likit, hesap edilebilir) olduğundan, dava dilekçesinde icra inkar tazminatı isteyen davacı yararına İİK.nun 67/2 nci maddesi uyarınca tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı gerekçe ile bu istemin reddi doğru görülmemiştir.” denilerek fatura alacağının likit niteliği belirtilmiştir. Alacağın faturaya bağlı alacak olması nedeniyle kabul edilen asıl alacağın yüzde 20si oranında icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiştir.Tarafların tacir olduğu görülmekle takipte talep edilen faiz oranının yerinde olduğu anlaşılmıştır.
Yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre ; bilirkişi raporunun hükme esas alınabilecek nitelikte bilimsel ve yeterli teknik nitelikte olduğu görülmüş, davanın kısmen kabulü ile—–İcra Müdürlüğünün —– sayılı takip dosyasına yapılan itirazın ————- işlemiş faiz olmak üzere toplam —- üzerinden iptaline, fazlaya ilişkin talebin reddine, kabul edilen asıl alacak miktarı olan ——– üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine, karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur.
Hüküm; Ayrıntısı ve yasal gerekçesi yukarıda açıklandığı üzere;
Davanın kısmen kabulü ile;
1—– İcra Müdürlüğünün —– Esas sayılı takip dosyasına yapılan itirazın —– işlemiş faiz olmak üzere toplam —— üzerinden iptaline,
2-Kabul edilen asıl alacak miktarı olan—- üzerinden hesaplanacak %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine,
3-Harçlar yasası uyarınca davanın kabul edilen 51.388,78 TL lik kısım yönünden alınması gereken 3.510,36 TL harçtan peşin alınan 631,37 TL harcın mahsubu ile bakiye 2.878,99 TL karar harcının davalıdan tahsiliyle hazineye İRAD KAYDINA,
4- Harçlar yasası uyarınca davacı tarafından yatırılan 631,37 TL peşin harcın davalıdan tahsili ile davacıya VERİLMESİNE,
5-Davacı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden kabul edilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 7.480,54 TL vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya VERİLMESİNE,
6- Davalı kendisini vekil ile temsil ettirdiğinden reddedilen miktar üzerinden hesaplanan A.A.Ü.T.’ye göre alınması gereken 887,50 TL vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya VERİLMESİNE,
7-Davacı tarafından yapılan toplam 750,00TL bilirkişi ücreti ve 41,50 TL posta gideri olmak üzere toplam 791,50 TL yargılama giderinden kabul-red oranına göre belirlenen 778,06 TL yargılama giderinin davalıdan alınıp davacıya verilmesine, geri kalan bakiyenin davacı üzerinde bırakılmasına, kalan gider avansının karar kesinleştiğinde ve talep halinde davacı tarafa iadesine, davalı tarafından yapılan yargılama gideri bulunmadığından bu hususta karar verilmesine yer olmadığına,
Dair;gerekçeli mahkeme kararının taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içerisinde istinaf yolu açık olduğuna dair davacı ve davalı vekilinn yüzüne karşı verilen karar açıkça okunup usulen anlatıldı.04/08/2020